Değerli bilgilerden dolayı teşekkürler zaten 2 yıldır kullandığım Ziraat Bankası Gençkart limitim 6500 TL o da daha yeni yükseldi bir öğrencinin çalışmadığı sürece harcaması belli sonuçta. Bakalım 1 2 ay işlemlerimi yükselteyim limit arttırımı denerim ya da özel bir bankadan kredili mevduat hesabı açmayı denerim. Teşekkürler.
Devlet bankasından kredili ürün kullanma şansın çok zor. özel bir bankalardan limit alıp, bunu düzenli kullanırsan başına dert olmaz.
Herkes, maaş/sigortalı işin gelir olarak sayıldığını düşünüyor, bu doğrudur. Fakat mevduat hesabından elde ettiğiniz faizi gelir olarak görür, arkadaşınızdan borç alıp kredi kartınıza öderseniz bunu da gelir olarak görür bankalar. evinizin kira gelirini de gelir olarak görür. başka bir bankadan kredili ürün kullanıp, gelip borcunuzu kapattığınızda da gelir olarak görür. bankada sahip olduğunuz kredi kartına yatırdığınız paralar, eğer ki beyan ettiğiniz gelirden yüksekse, geliriniz otomatik yükselir.
Hatta bi ara sosyal medyada, bir öğrenci veya çalışan Akbank'a başvurup, kendini futbolcu ve gelirini 2milyon yazdı ve 600 bin TL lik kredi kartı aldı. Sosyal medyada paylaştığı için genel müdürlük bloke koyup, beyan edilen gelir/meslek teyidi almak istedi. sosyal medyada paylaşmasa bile olacağı belliydi.
Ayrıca bankacıya asgari ücretle çalıştığınız için bordronuzu verdiniz ve kredi için dil döktünüz veya bankacınız tanıdıksa, evraklarınızı sisteme yükler, sisteme asgari ücret tutarını gireceğine 30bin yazar. Bu yasal değildir ama kimse denetlemez. Kimse sisteme yüklenen evrağa bakmaz. Bankacı tarafından 30 bin TL gelir girildiği için teyitli kabul edilir. Size istenilen kredi ürün kullandırılır.
Size en büyük tavsiyem, kredi kartınızdan ekstrenin tamamını ödeyemeyeceğiniz tutarları harcamamanız, gerekirse taksitli almanız veya taksit için ekstra faiz ödemenizdir. ama tam borcunu ödemenizdir. Tam borcunuzu ödemezseniz, ödeyene kadar sizden süresiz faiz alır bankalar.
Maalesef şuanda bankalar öyle, ben düzenli ödediğim için düzenli kredi önerisi alıp duruyorum fakat fabrika sahibi mobilyacı bir abim 500.000 iş için kullanacağı krediyi aylık 1.2 milyon cirosuna rağmen alamıyor. Garanti bu konuda biraz gevşek, şubeden talep edebilirsin direkt, uygulama veya telefonla uğraşmadan.
Ticari krediler ve işletmeler bankalar tarafından riskli görünür. Ayrıca cironun bir önemi yoktur, karlılığın bir önemi vardır.
10 milyon cirosu vardır yıllık 9.9milyon gider gösterir. 100bin liranın gelir vergisini öder ve banka da 100bin Tl kar etmiş gibi limit açılır. limitler komiktir.
Ayrıca ticari krediler ayrı puanlama sistemiyle yönetilir, yıllanmışlık şartı vardır. ilk önce bankaya gidersiniz, mali verilerinizi verir ve işinizin detaylarını anlatırsınız. hangi kredili ürünleri kullanacağınız sorulur. Bu veriler ışığında bankacınız kredi notu çalışması yapar ve banka müdürüne gönderir, banka müdürü onay verir, genel müdürlüğe gönderilir. genel müdürlük onay verir ve şartlarını söyler.
Ticari kredi puanlaması 100 üzerinden yapılır ve ilk defa ticari tarafta çalışıyorsanız 8-9 puan çıkar. Buda şartlı kredili ürün kullanımı anlamına gelir. maddi teminat (ipotek, araba, arsa ev vs) Bunu süresiz olarak bankaya verir, her kredi kullanımında tekrar tekrar teminat göstermek zorunda kalmaz. Bazen kredi tutarına göre kefil aranır, kefilin mali durumu sizinkinden iyi olma şartı vardır, ayrıca kefil evliyse eşinden onay alınması gerekir.
Limited/anonim şirketiyse şirket sahibi kendine kefil olabilir. Şahıs şirketi kendine kefil olamaz.
Şartlı kredide şu şekilde kullanılır. Bankaya çek/fatura vs götürürsünüz. Banka sizin adınıza ödeme yapar. Yani banka der ki 500bin tl kredin hazır. Bana 500bin tl'lik işin ile akalalı fatura, çek getir, biz o firmaya ödemesini yapalım 100bin tllik mal alımı yaparsınız, aldığınız şirket faturasını keser, o faturayı bankaya iletirsiniz, banka sizin adınıza gönderimi yapar Kalan 400binTL blokeli olarak bekler.
Ticari işler bireyselden çok farklıdır. Alamama nedeni büyük ihtimal şartlı kredi verilmesidir. öyle 5 milyon kredi çekeyim gidip araba, ev, altın alayım devri kapandı..
