Kesinlikle tartışılır, demek istediğim aslında inen şeyin farklı bir şey olmadığı. Mesela Hz.Adem'in 10.neslinden birisi zina yapmıştır, sonrasında gelen peygambere zinanın yasak olduğu bildirilmiştir. Gelişerek ve toplumun o zamanki sapkınlığına uyarı niteliğinde temel felsefe aynı ancak ayrıntısı artarak süregelmiştir.
İslam da zaten Tanrının buna ihtiyacı olmadığını, en üstün varlık olan insanoğlunu sevdiğini, ateislerin en sevdiği kısım olan doğmadan önce yaratıktıktan sonra Rabbi kabul ettiğimize inanıyoruz. Elbette kimse öyle bir şey hatırlamıyor zaten bu daha çok mutlak irade sonucu temsili akıl alır hale getirilmiş sembolik bir diyalogdur.
İlk kutsal kitabın ya da sümerlerin bir önemi yok. Sizin savunduğunuz o onu ordan bu bunu burdan çaldı teorisi aslında yine sizin savunduğunuz bilinemezlik gerçeğini değiştirmiyor. Sümerlerin mitolojisini insanlar yazdı. Belki de o topluma gönderilmiş uyarıcı peygamberden çaldılar ve isimleri kendi kafalarına göre değiştirip benzeterek yazdılar. Ya da tabletler direk hikaye aslında yalan bir kültür mirası. Alıp karbon testi yapmadık sonuçta yaptık diyenlerin kağıtlarında yazılan harflere inanıyoruz. Eski çağ bilinememezlik ile durumu karıştırarak kendinizle çelişiyorsunuz. 1400Yıldan çok daha eski yani çok daha zor bilinebilecek bir durumdan bahsederek aslında kendi tezinizi çürütüyorsunuz. Ben yanlış anladıysam ya da anlayamadıysam aydınlatırsanız sevinirim.
(Konu tekrar açıldığı için teşekkürler, seviyeli şekilde fikirlerimizi belirtiyoruz neden kapandığını zaten anlamış değildim)