TÜBİTAK 4006 Bilim Fuarı

Hangi yorumumda devletin yaptığını doğru buluyorum ibaresi gördün? Fazla ütopik düşünmekten hatları karıştırdın herhalde.
Sen eleştiri yaptığını sanmaya devam et, engel olan yok. Namluyu bir kere de kendine çevirsen keşke.
 
Sen en iyisi o namluyu benim kafama daya, sonra da tetiği çek. Böylece bu konu da bitmiş olsun. Zaman ayırmam gereken sorumluluklarım var. Sana da şu parçayı armağan ediyorum, sağlıcakla kal.

"Hindistan'da çok ünlü bir ressam varmış. Herkes bu ressamın yapıtlarını kusursuz kabul edecek kadar beğenirmiş ve onu "Renklerin Ustası" anlamına gelen “Ranga Geleri” olarak tanısa da kısaca “Ranga Guru” derlermiş. Onun yetiştirdiği bir ressam olan “Racigi” ise artık eğitimini tamamlamış ve son resmini bitirerek Ranga Guru'ya götürmüş ve ondan resmini değerlendirmesini istemiş. Ranga Guru: "Sen artık ressam sayılırsın Racagi. Artık senin resmini halk değerlendirecek." diyerek resmi şehrin en kalabalık meydanına götürmesini ve meydanda en görünen yere koymasını istemiş. Yanına da kırmızı bir kalem koyarak halktan beğenmedikleri yerlere çarpı koymalarını rica eden bir yazı bırakmasını istemiş. Racigi denileni yapmış. Racigi birkaç gün sonra resme bakmaya gittiğinde görmüş ki tüm resim çarpılardan neredeyse görünmüyor. Çok üzülmüş tabii. Emeğini ve yüreğini koyarak yaptığı tablo kırmızıdan bir duvar sanki. Resmi alıp götürmüş Ranga Guru'ya ve ne kadar üzgün olduğunu belirtmiş. Ranga Guru üzülmemesini ve yeni bir resim yapmasını istemiş. Racigi yeniden yapmış resmi ve gene Ranga Guru'ya götürmüş. Ranga Guru resmi tekrar şehrin en kalabalık meydanına bırakmasını istemiş. Ama bu defa yanına bir palet dolusu çeşitli renklerde yağlı boya, birkaç fırça ile birlikte insanlardan beğenmedikleri yerleri düzeltmesini rica eden bir yazı bırakmasını istemiş. Racigi denileni yapmış... Birkaç gün sonra gittiği meydanda görmüş ki resmine hiç dokunulmamış, fırçalar da boyalar da bırakıldığı gibi duruyor. Çok sevinmiş ve koşarak Ranga Guru'ya gitmiş ve resme dokunulmadığını anlatmış. Ranga Guru demiş ki: "Sevgili Racigi, sen ilk resminde insanlara fırsat verildiğinde ne kadar acımasız eleştirebileceklerini gördün. Hayatında resim yapmamış insanlar dahi gelip senin resmini karaladı. Oysa ikinci resminde onlardan hatalarını düzeltmelerini istedin, yapıcı olmalarını istedin. Şunu hiç unutma sevgili Racigi, kötü yönde eleştirmek kolaydır, yapıcı eleştiride bulunmak ise eğitim gerektirir. " demiştir."
 
Siz yapıcı veya karalayıcı olarak hiç bir eleştiri istemiyorsunuz, en başta yazdığınız meseja bakınız. Bu da kendinize öz eleştiri olsun. Sizin hiç eleştiri istememenizi ben eleştirdim. Başımızdakiler de sizden farklı değil ne yazkık ki!
 
Tam tersine, ben yapıcı bir eleştiri istiyorum. Fakat son iki ayda açılan konuların haddi hesabı yok. Hepsi de bu konu gibi uzun tartışmalarla bitiyor ya da kilitleniyor. Eleştiri istemesem zaten düşüncelerinizi eleştirmezdim.

Tabii siz istediğiniz gibi düşünebilir, istediğiniz gibi desimile edebilirsiniz. Önyargılarla dolu bir insanla tartışmam buraya kadardı. Ayırdığınız çok kıymetli zamanınız için teşekkür ederim.
 
Tam tersine, ben yapıcı bir eleştiri istiyorum. Fakat son iki ayda açılan konuların haddi hesabı yok. Hepsi de bu konu gibi uzun tartışmalarla bitiyor ya da kilitleniyor. Eleştiri istemesem zaten düşüncelerinizi eleştirmezdim.

Tabii siz istediğiniz gibi düşünebilir, istediğiniz gibi desimile edebilirsiniz. Önyargılarla dolu bir insanla tartışmam buraya kadardı. Ayırdığınız çok kıymetli zamanınız için teşekkür ederim.
Türk insanı sadece eleştirmeyi bilir doğrudur ancak her eleştiren de boş eleştirmez. Burada kendimi baz alıyorum, mutlaka benim gibileri de vardır. Vermek istediğiniz mesajı da anlıyorum ancak bunu genellemeniz yanlış. Bundan sonra birisini eleştirirken, aklımdan geçen ama konuda belirtmediğim alternatif çözüm ve düşüncelerimi de sizlere yansıtacağım. Değerli görüşleriniz için teşekkür ederim. Konuyu daha fazla uzatmayalım arkadaşlar.
 
Salak lan bunlar.
Bu nesilden bir cacık olmaz.
Müslümanım hamdolsun... Ama Marx güzel söylemiş "Din toplumların afyonudur!" diye...
Marx, kafir mi? Değil... Ama şu sözü harika...
Ne demek istemiş? Dini inancınız ne olursa olsun üzerinden sizi soymalarına ve sizi kullanmalarına izin vermeyin.

Bu gençliğin, bize faydası ne olacaktır?
Ben söyleyeyim koca bir sıfır. Türkiye'de artık köşeyi dönmek için müslüman kisvesine bürünmek yeterli oluyor. Fetvayı alan zaten hıristiysnlar gibi tövbe çıkarmak için Kâbe'ye gidiyor.

Utanmaz, arlanmaz, şerefsiz, namussuz!
Bu milletin hakkını yiyenler, mazlumu yetimi öksüzü garibanı açıkta bırakıp mülteciye kucak açanlar yatacak yeriniz yok!

Siyaset mi? Demokrasi mi? Nefret eder ve tasvip etmem. Yazdıklarım siyaset değil bu toplumun gerçek yüzüdür. Ve bu toplumdan böyle projeler üreten (!) dahiyane fikirler çıkıyor.
 
Uyarı! Bu konu 9 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Technopat Haberler

Yeni konular

Geri
Yukarı