Witcher 3 ana hikaye vs DLC'ler

Ben de tüm DLC içeren paketini satın aldım ama Witcher ile ilgili sıfır bilgim var desem yeridir. Direkt Witcher 3 oynasam büyük olaylar kaçırır mıyım acaba ?
W1’in özetini izleyip W2’yi oynayın, hala oynanabilirliğini koruyan bir oyun benim gözümde. Üstelik üçlemenin tartışmasız en iyi romantizm sahnesine sahip :)
 
Fikirlerinizi merak ediyorum. Şu an ana hikaye ve Hearsts Of Stone'u bitirdim. Blood and Wine'ı oynuyorum.(Spoiler vermezseniz sevinirim.) HoS ana hikayeden daha çok hoşuma gitti benim. Çünkü ana hikayenin başları aşırı sıkıcı. 30 saat Ciri'yi arıyoruz! Hikaye uzasın diye çok uğraşmışlar. Resmen amele gibi oynuyoruz bir yerden sonra. Tamam bu ameliliklerin de bir hikayesi var, güzeller de mesela Pinter adasındaki hayaletin hikayesi, Baronun karısını aramak falan. Oyunun başlarında çok sıkıyor bunlar. Asıl hikayeden uzaklaşıyoruz. Ciri'yi bulana kadar oyundan soğuyoruz. Ama HoS 8-10 saat gibi bir oynanış süresi sunuyor. Tam tadında. Sağdan soldan ayak işleri ile saatler geçirmiyoruz. Direk hangi hikaye daha iyi derseniz tabii ki ana hikaye. Ama oynanış uzasın diye yapılan şeyler çok sıkıyor. Özellikle ilk 10 saat deli olmuştum. İyi ki silmedim, sabrettim. Blood and Wine'ın başında sayılırım. Bak ne güzel milletin gereksiz işlerini yapmıyoruz. Kontratımız var, onun üzerinden gidiyoruz. Hikayeden uzaklaşmıyoruz. DLC'ler bana bu yüzden daha başarılı geldi.
Milletin gereksiz işlerini yapmak konusunda katılıyorum. Özellikle finale giden yolda yardım için gittiğinde herkesin senden bir şeyler istemesi beni de çok üzmüştü. Bu mu demiştim dostluğunuz arkadaşlığınız karşılıklı mı demiştim ama bu bile bana Witcher 3'ü sevdirmeye yetti. Baktım her karaktere bir duygu beslemişim. Vesemir'e karşı minnet, Zoltan'a karşı karmaşık şeyler, Geralt'a karşı acıma, Triss'e karşı soğukluk vs. Ama oyunun ana hikâyesi bence çok güzel. Bir kere içinde Yennefer'ın olduğu bir şeyin kötü olma şansı yok. Bu arada HoS benim Blood and Wine'dan daha çok hoşuma gitmişti. Ele alınan konu gerçekten çok güzel.
 
Son düzenleme:
Milletin gereksiz işlerini yapmak konusunda katılıyorum. Özellikle finale giden yolda yardım için gittiğinde herkesin senden bir şeyler istemesi beni de çok üzmüştü. Bu mu demiştim dostluğunuz arkadaşlığınız karşılıklı mı demiştim ama bu bile bana Witcher 3'ü sevdirmeye yetti. Baktım her karaktere bir duygu beslemişim. Vesemir'e karşı minnet, Zoltan'a karşı karmaşık şeyler, Geralt'a karşı acıma, Triss'e karşı soğukluk vs. Ama oyunun ana hikâyesi bence çok güzel. Bir kere içinde Yennefer'ın olduğu bir şeyin kötü olma şansı yok. Bu arada HoS benim Blood and Wine'dan daha çok hoşuma gitmişti. Ele alınan konu gerçekten çok güzel.
Hocam spoiler içerisine alırsanız iyi olur. Evet HoS'un değişik bir havası var. Soundtrack'i de çok güzel. Bir de Shani olunca.🥴
 
Hocam spoiler içerisine alırsanız iyi olur. Evet HoS'un değişik bir havası var. Soundtrack'i de çok güzel. Bir de Shani olunca.🥴
Soundtrack'ı bildiğin doğu müziği havasında. Benim de dikkatimi çekmişti. Ama Witcher müzikleri her zaman güzeldir ya. 😂 Shani de naif bir karakter bu arada.
 
DLC'ler ana oyundan çok daha iyi çoğu eksiği kapatıyorlar. Ana oyun direk DLC'lerden ibaret olsaydı Witcher 3 benim için başyapıt olabilirdi ama zaten bir ana oyunu olduğundan sadece ortalamanın üstünde bir yapım.
 
Ana hikayenin ilk kısımları evet bir miktar sıkıcı. Ama yarıyı biraz geçince keyifli hale geliyor. HoS ise final kısmı beni kanser etse de hoş bir DLC idi. Blood and Wine HoS a göre çok daha zevkli.
 
Ana hikayenin ilk kısımları evet bir miktar sıkıcı. Ama yarıyı biraz geçince keyifli hale geliyor. HoS ise final kısmı beni kanser etse de hoş bir DLC idi. Blood and Wine HoS a göre çok daha zevkli.
Ben HoS'un hikâyesini daha çok sevdim. Blood and Wine da çok güzel gerçi.
DLC'ler ana oyundan çok daha iyi çoğu eksiği kapatıyorlar. Ana oyun direk DLC'lerden ibaret olsaydı Witcher 3 benim için başyapıt olabilirdi ama zaten bir ana oyunu olduğundan sadece ortalamanın üstünde bir yapım.
Aslında ana hikâye de oldukça güzel.
 

Geri
Yukarı