@apesh1t
Selam, konuyu yeni görüyorum. 2015 ve 2016 yazlarında 2 kez Work&Travel yapmış, toplamda 10 ayı aşkın Birleşik Devletler'de yaşamış biri olarak engin tecrübelerimi seninle paylaşabilirim.
Öncelikle soru başlıkların ve yazdıkların içinde oraya gitmeden evvel seçebileceğin işte, gittiğinde seçtiğin işteki başarını etkileyecek kocaman bir etmen var;
Dil.
İngilizce düzeyinden bahsetmemişsin. Türkiye'deki firmanı seçtikten sonra iş fuarına gittiğinde işe alınabilmeni sağlayan şey dil oluyor. A1 seviyesinde çat pat İngilizce konuşuyorum diyorsan garsonluk gibi üst düzey insan iletişimi gerektiren işler senin için hayal olur, bunu net bir şekilde söyleyebilirim.
Buradan garson olarak gitsen bile, oraya vardığında işini housekeeper olarak değiştirip adamın aklını alırlar. Pek çok örneğini yaşadım.
Eyalet seçimi yapmak gereksiz. Oraya 3 ay boyunca çalışmak için gidiyorsun ve çalışırken gezmek diye bir şey yok. En çok "gezeceğin" yer, haftasonu Walmart'a gitmek veya yakınlarındaki 1-2 bara gitmek olabilir, bunu bütün eyaletler sunuyor zaten. Kalan 1 ayını da tek bir eyaleti gezerek değil, koca bir yakayı gezerek geçireceğin için, "Aman Boston'da çalışayım başka yerde yapamam!" gibi bir mentalite çok yanlış.
Eyaletler arasındaki "minimum wage" farkı önemli değil.
İşverenin sunduğu minimum çalışma saati, kalacak yer, yiyecek yemek gibi şeyleri araştır onun yerine.
Firma seçimine gelecek olursak, WAT için "3 Büyükler" olarak tabir edilen firmalardan birini seçmeni öneririm. Ben 2 seferde de Armada Grandee ile gittim. Diğeri United Towers, üçüncüsünün adını unuttum ama bu firmaların ortak noktası işveren firma olarak CIEE ile çalışıyor olmaları. Ne kadar profesyonel olduklarını, sen orada çalışırken seni ziyarete gelip bir derdin var mı diye sormalarından anlayacaksın. Senin bahsettiğin firmayı ilk defa duyuyorum.
Son olarak, iş seçimi. Gittiğim iki seferde de garson olarak çalıştım ve iyi kazandım. Meslek türü olarak getirisi en fazla olan tartışmasız garsonluktur. Bahşiş sistemi olmayan bir otelde bile el altından yüklü bahşiş aldığımı ben biliyorum.
Amerika kültürünü birebir yaşayacağın ve insanlarla direkt olarak etkileşime girip bol bol sohbet edebileceğin WAT'ın en iyi işidir. Dediğim gibi, dilin varsa başka işlere bakma.
Üzülerek söylüyorum, Lifeguard olmak temizinden ameleliktir. Nar gibi kızarırsın, gram bahşiş alamazsın. Hayalini kurduğun Baywatch sahneleri de yaşanmaz.
Housekeeper'lık yerine göre mantıklı bir tercih. Güzel paralar kaldırılabilir, beraber çalıştığın arkadaşın yabancıysa güzel arkadaşlıklar kurabilir, dilini geliştirebilirsin.
Şimdilik bu kadar yazayım, aklında soru varsa toplu olarak sor, cevaplarım