Yalnız kalmak

Chimera31

Zeptopat
Katılım
9 Mart 2023
Mesajlar
0
İçime atmaktan çok sıkıldım, belki gören olmayacak ama yine de yazmak istedim. Liseye kadar iyi arkadaşlıklarım oldu genelde kızlarla daha iyi anlaşabildim. Liseye geçince sınıftakilere karşı çok bir sempatim oluşmadı genelde benimle 'yazık şunla da konuşalım da üzülmesin' tarzında muhabbetler ettiler. Bu sene mezuna kaldım ve ilk defa çok kısa bir sürede iyi bir dost diyebileceğim bir kişi edindim. Arada küçük tartışmazlıklar oldu ve geçti. Ben birisyle iyi anlaşınca köpek gibi sadık birisi oluyorum. En son onun yaptığı bir davranışı rahatsız bulduğumu söyledim ve artık konuşmuyoruz. Ama her gün aynı sınıfta ve başkalarıyla iyi arkadaşlık ettiğini görmek rahatsızlık veriyor. Dershaneden ayrılıp evde çalışsam mı diye düşünüyorum. (yani bir kişi için bunlar yapılmaz değmez, başka insan mı yok sınıfta, başka ortamlara girmeye çalış tarzı şeyleri denedim ama yapamıyorum insanların davranışlarını ilk başta gözlemleyince o kişilere karşı olan bakışım değişiyor ve sonunda yalnız kalıyorum)
 
Yalnızlığın en trajik evresi biraz biraz yalnızlıktan kurtulmaya başladığın anlardır. Çuvallamalar, yanlışlar, yetersizlikler sürekli yüzüne çarpacak her gece uyuduğunda seni rahatsız edecek. Bunlardan kaçış yok. Bunları enstrüman çalmaya yeni başlayan bir amatörün yetersizlikleri olarak kabul et ve ne olursa olsun devam et.

İnsanoğlunun zaman ve gelecek algısı ilişki anlamında çok zayıf. Çok iyi bir arkadaş bulduğumuzda bir daha böylesi gelmez kafasında oluyoruz. Senin kıskançlığının altında yatan motivasyon bu. "O belki sen olmasan kendine yeni arkadaşlar bulacak ama sen onun yerine koyacak bir arkadaş bulamayacaksın." Hayır öyle bir şey yok, at bunu kafandan. Üniversiteye hazırlandığına göre 18-19 yaşlarındasın ve önünde gerçekten devasa bir hayat var. Gerçekten devasa. Binlerce insan göreceksin ve belki tanışacaksın. Hayat geçmişteki ve gelecekteki bir aydan ibaret değil. Bu mentaliteye göre hareket et, kendine dürüst ol ve inan. Sosyallik insanın bir dürtüsü ve ondan kaçamayacağına göre onunla barışmalısın.

Bunun ilk adımı insan imajını değiştirmekte yatıyor. İnsanlarla dürüstçe konuşabilmelisin onlara bir insan gibi davranmalısın elbette hataları olacak en nihayetinde insan. Böyle olduğunda korkup kaçmak yerine onunla cesurca konuşabilmeli ve gerçekten onlara ciddi bir durumun içinde bulunduklarını hissettirebilmelisin. İlişkilerin en temel prensibi dürüstlüğün altında yatan salt ciddiyettir ve bunu ne olursa olsun bir şekilde muhafaza edebilmektir. Umarım gelecek hayatında mutlu olursun. Kendine güven ve sev çünkü sen hayatının en uzlaşımdan uzak ve kaotik karakterisin.
 
Yalnızlığın en trajik evresi biraz biraz yalnızlıktan kurtulmaya başladığın anlardır. Çuvallamalar, yanlışlar, yetersizlikler sürekli yüzüne çarpacak her gece uyuduğunda seni rahatsız edecek. Bunlardan kaçış yok. Bunları enstrüman çalmaya yeni başlayan bir amatörün yetersizlikleri olarak kabul et ve ne olursa olsun devam et.

İnsanoğlunun zaman ve gelecek algısı ilişki anlamında çok zayıf. Çok iyi bir arkadaş bulduğumuzda bir daha böylesi gelmez kafasında oluyoruz. Senin kıskançlığının altında yatan motivasyon bu. "o belki sen olmasan kendine yeni arkadaşlar bulacak ama sen onun yerine koyacak bir arkadaş bulamayacaksın." hayır öyle bir şey yok, at bunu kafandan. Üniversiteye hazırlandığına göre 18-19 yaşlarındasın ve önünde gerçekten devasa bir hayat var. Gerçekten devasa. Binlerce insan göreceksin ve belki tanışacaksın. Hayat geçmişteki ve gelecekteki bir aydan ibaret değil. Bu mentaliteye göre hareket et, kendine dürüst ol ve inan. Sosyallik insanın bir dürtüsü ve ondan kaçamayacağına göre onunla barışmalısın.

Bunun ilk adımı insan imajını değiştirmekte yatıyor. İnsanlarla dürüstçe konuşabilmelisin onlara bir insan gibi davranmalısın elbette hataları olacak en nihayetinde insan. Böyle olduğunda korkup kaçmak yerine onunla cesurca konuşabilmeli ve gerçekten onlara ciddi bir durumun içinde bulunduklarını hissettirebilmelisin. İlişkilerin en temel prensibi dürüstlüğün altında yatan salt ciddiyettir ve bunu ne olursa olsun bir şekilde muhafaza edebilmektir. Umarım gelecek hayatında mutlu olursun. Kendine güven ve sev çünkü sen hayatının en uzlaşımdan uzak ve kaotik karakterisin.

Güzel yazmışsınız. Mesela bugün hasta olduğum için dershaneye gidemedim ve kimsede sormadı neden gelmedin falan diye, böyle olunca da orada olsam ne olur olmasam. Tabii ki illa birisinin hatırımı sormasına ihtiyacım yok ama böylede olunca kötü oluyor.
 
Tamamen yalnız kalmak sorun değil. Alışıyorsun. Etrafında insanlar varsa ve seni önemsemiyorlarsa o zaman çok acı verici oluyor. Bu kadar rahatsızsan "bana göre" ayrıl gitsin 3 ay kaldı evde rahat rahat çalışırsın.
 
İş yerinde, okulda, sosyal ortamlarda kimseden hal hatır sormasını beklemeyin. Her ne kadar insanoğlu yalnız kalmaktan hoşlanmasa da zorunluluktan konuşur. Hiçbir dostluk kalıcı değildir elbet fazla samimiyetle ayrılık gelecektir. Buna "Kirpi İkilemi" adı verilir kirpiler soğuktan donmamak için birbirlerine yaklaşırlar lakin eğer çok yaklaşırlarsa dikenleri batacak ısınma pahasına canı yanacaktır lakin uzak durur ise bu sefer de donacaktır. İşte tam bu yüzden hiçbir insanla fazlaca samimiyet kurmayın. Her insan ilişkinize dikkat edip mesafeli durunuz.
 
Güzel yazmışsınız. Mesela bugün hasta olduğum için dershaneye gidemedim ve kimsede sormadı neden gelmedin falan diye, böyle olunca da orada olsam ne olur olmasam. Tabii ki illa birisinin hatırımı sormasına ihtiyacım yok ama böylede olunca kötü oluyor.
Bak ben senle hemen hemen yaşıtım. Hayatımın ilişki anlamında berbat ve gerçekten çekilmez dönemleri oldu. Böyle dönemlerde hayat iki tip insan yaratıyor. Birincisi insanları sevmeyen, sosyal anlamda berbat, sevgisiz ve birazda "odun" insanlar. İkincisi gerçekten kendini tanıyan, hevesli ve özgün insanlar. Yalnızlıktan kaçıp öfkeye ve sevgisizliğe sığınmak kendine yapacağın bir eziyet olur. Yalnızlığını kendi yararına kullan, kendini tanı, yeni şeyler dene. Önce kendinle barış. Sonrası gelecektir bana güven.
 
Bak ben senle hemen hemen yaşıtım. Hayatımın ilişki anlamında berbat ve gerçekten çekilmez dönemleri oldu. Böyle dönemlerde hayat iki tip insan yaratıyor. Birincisi insanları sevmeyen, sosyal anlamda berbat, sevgisiz ve biraz da "odun" insanlar. İkincisi gerçekten kendini tanıyan, hevesli ve özgün insanlar. Yalnızlıktan kaçıp öfkeye ve sevgisizliğe sığınmak kendine yapacağın bir eziyet olur. Yalnızlığını kendi yararına kullan, kendini tanı, yeni şeyler dene. Önce kendinle barış. Sonrası gelecektir bana güven.

Eyvallah, kendimi biraz olsa da rahatlattım.
 

Geri
Yukarı