Herkese günaydın,
Dün en sonunda Dostoyevski'nin İnsancıklar kitabını bitirdim. Sanırım ağır bir kitap olduğu için biraz uzun sürdü bitirmem. Bitirdikten sonra kitabın son sayfalarındaki kritiğini de okudum.
Kitabın karakterleri ile ilgili düşündüğüm ama emin olamadığım şeyleri bu kritikte de okudum. Sonra içim biraz rahatladı ne yalan söyleyeyim. Çünkü gelişi güzel okumuş olmaktan korkuyordum. Ama çok şükür kritikte benim düşündüklerimle çok benzer şeyler yazılmış. Buda içime su serpti doğrusu.
Neyse, kitap bittikten bi' 20 dakika sonra elime John Steinbeck'in Fareler ve İnsanlar kitabına başladım. Kitabı okumaya başlamadan önce Youtube'da kitabın konusundan az da olsa bahsedilen bir video izledim ve sonra kitabı elime aldım okumaya başladım. Bi baktım saat gece 1 olmuş ve 30 sayfa birden okumuşum. (Kiminize göre bu az olabilir tabi. Ama unutmayın ben yeni okumaya başlayan birisiyim.)
Birçok kişi kitap hakkında bana 20-30 sayfa oku tekrar başa dönüp okuyacaksın yada sıkılacaksın gibi şeyler söylemişti. Halbuki ben 30 sayfayı bir solukta okumama rağmen yatıp uyumak zorunda olduğum için kitabı elimden bıraktım ve yatağıma geçtim. Şuan bunu yazarken bile eve gidip kitabı okumaya başlama hayalleri kuruyorum. Gerçekten kitaplar hakkında insanların görüşleri çok farklı olabiliyormuş. Bu kadar korkutucu ve ağır olduğu söylenen Fareler ve İnsanlar bana çok tatlı ve okuması çok keyifli bir kitap olarak geldi.
Lafı fazla uzatmak istemiyorum. Bugün, bu konunun başında bahsettiğim kitapların siparişi elime ulaşacak bir aksilik olmazsa. Onları da okumak için can atıyorum. Umarım bu kitap okuma sevgisi benim için geçici bir heves değildir ve bu şekilde sürekli beni heycanlandırır.
Herkese iyi günler dilerim...
Herkese selam tekrar,
Arkadaşlar bu konuda konuşacak birini yada birilerini bulamadığımdan buraya yazıyorum okuduğum kitaplarla ilgili düşüncelerimi ve hissettikerimi. En son burada Dostoyevski'nin İnsancıklar kitabından bahsetmiştim.
Kitabı birkaç gün önce bitirdim. Biraz uzun sürdü ama bitirdiğime memnunum çünkü böylelikle başka kitaplara geçebildim. İnsancıklar'dan sonra Fareler ve insanlara bailadım ve onu bitirmem iki günümü aldı. Daha önce hiç kitap okurken güleceğimi düşünmemiştrim ama bu kitap beni birkaç kez güldürmeyi ve sonunda ise hüzünlü ama bir o kadar da karışık duygular içerisine sokmayı başardı. Gerçekten kitaptan çok etkilendim ve mekan betimlemeleri bana sanki orada o olayları yaşayan dışarıdan gören biriymişim hissini verdi.
Bİr yandan da işe gidip gelirken toplu taşımada F.Scott FITZGERALD'ın, Benjamin BUTTON'ın Tuhaf Hikayesi'ni okudum. Kısa ama ilginç bir kitaptı. Hoşuma gitti doğrusu.
Şuan toplu taşıma için ve evde vakit geçirirken okuyabileceğim iki farklı kitaba başladım. Evde daha çok nargilemi hazırlayıp keyif yaparken açıp okuyorum kitabımı. Yaklaşık olarak en az 1 saat evde kitap okuyorum artık. Evde Jonathan Swift'in Alçak Gönüllü Bİr Öneri kitabına başladım. Yolda toplu taşımada ise Franz Kafka Dönüşüm kitabını okuyorum.
Sİzce seçimlerim nasıl gidiyor? Bu kitapları okuduysanız düşüncelerinizi ve yorumlarınızı almak isterim.