James Fischer
Hectopat
- Katılım
- 17 Eylül 2020
- Mesajlar
- 183
- Çözümler
- 1
Şöyle bir hayalim var benim, madem yazdık detayını vereyim.
Ülke genelinde bir sistem getiriyorsunuz, bu sisteme göre ilkokul sürecinde Edirne'den Hakkari'ye kadar tüm okullarda bir sınavlar serisi yapılıyor. Yalnız bu sınavlar bildiklerimiz gibi değil, karakter analizinden zeka testlerine kadar, algı testleri vs. Yani aradığımız aslında özel çocuklar.
Sonra bu çocukları devşirip Ankara'ya getirip orada adına söz gelimi Atatürk Akademisi adını verdiğiniz yere yerleştiriyorsunuz. Aileleri de, her şeyleri de devlet oluyor. Tabii ki ailelerinden bağları kopmayacak fakat askeri okulda yetişen eski subaylar gibi, kurumsallaşacaklar.
Sonra bunların her derslerine o işin en yetkin hocaları, akademisyenleri giriyor. Bu çocuklar liseye geldiklerinde en az üç dil biliyor, sayısal zekalar ayrı, sözel zekalar ayrı, sanatkarları ayrı yönlendiriyorsunuz. Hepsi daha 18lerine gelmeden dünyayı görüyor, götürüp gezdirip ufuklarını açıyorsunuz. Lisans düzeyine geldiklerindeyse, artık ne istedikleri belli, yönlenecekleri alan belli oluyor ve devlet olarak hiçbir masraftan kısmadan bunları dünyayla entegre ederek, tanıtarak yetiştiriyorsunuz.
Söz gelimi sonra biri Merkez Bankası başkanı oluyor, faiz enflasyonu doğurur mu doğurmaz mı bunu düşünmüyorsunuz çünkü adam alanında ülkenin en iyilerinden biri.
Biri Tübitak'ın başına geçiyor, müthiş bir mühendis.
Diğerleri siyasi partilerde kadrolaşıyor.
Bir söz vardır eskiden, "önce Mülkiye sonra Türkiye" diye... Ankara Siyasal aslında bu anlattığımın çok dar bir versiyonuydu bir ara. Bunu çok daha geniş kapsamlı düşünün. Biliyorum düşünmesi zor.
Tübitak'ın başında hayvanat bahçesi müdürü, Milli Eğitim başında imam, bir üniversitede 10 tane soyadı aynı kişi görmeye alıştık. Fakat hayal kurmak bedava değil mi? TFF başkanları bizde müteahhitlerden, Almanya'da ise efsane futbolculardan. Sadece bir örnek
Halkın eğitim düzeyi İskandinav ülkeleri düzeyine çıkmadığı sürece, sarışın manken haklıdır ve demokrasi bu ülkede yalnızca problemleri derinleştirecek, halkın duygularının sömürülmesine yol verecektir.
Tamamen şahsi düşüncelerim ve baştan sona uydurma, hayalden ibaret...
Ülke genelinde bir sistem getiriyorsunuz, bu sisteme göre ilkokul sürecinde Edirne'den Hakkari'ye kadar tüm okullarda bir sınavlar serisi yapılıyor. Yalnız bu sınavlar bildiklerimiz gibi değil, karakter analizinden zeka testlerine kadar, algı testleri vs. Yani aradığımız aslında özel çocuklar.
Sonra bu çocukları devşirip Ankara'ya getirip orada adına söz gelimi Atatürk Akademisi adını verdiğiniz yere yerleştiriyorsunuz. Aileleri de, her şeyleri de devlet oluyor. Tabii ki ailelerinden bağları kopmayacak fakat askeri okulda yetişen eski subaylar gibi, kurumsallaşacaklar.
Sonra bunların her derslerine o işin en yetkin hocaları, akademisyenleri giriyor. Bu çocuklar liseye geldiklerinde en az üç dil biliyor, sayısal zekalar ayrı, sözel zekalar ayrı, sanatkarları ayrı yönlendiriyorsunuz. Hepsi daha 18lerine gelmeden dünyayı görüyor, götürüp gezdirip ufuklarını açıyorsunuz. Lisans düzeyine geldiklerindeyse, artık ne istedikleri belli, yönlenecekleri alan belli oluyor ve devlet olarak hiçbir masraftan kısmadan bunları dünyayla entegre ederek, tanıtarak yetiştiriyorsunuz.
Söz gelimi sonra biri Merkez Bankası başkanı oluyor, faiz enflasyonu doğurur mu doğurmaz mı bunu düşünmüyorsunuz çünkü adam alanında ülkenin en iyilerinden biri.
Biri Tübitak'ın başına geçiyor, müthiş bir mühendis.
Diğerleri siyasi partilerde kadrolaşıyor.
Bir söz vardır eskiden, "önce Mülkiye sonra Türkiye" diye... Ankara Siyasal aslında bu anlattığımın çok dar bir versiyonuydu bir ara. Bunu çok daha geniş kapsamlı düşünün. Biliyorum düşünmesi zor.
Tübitak'ın başında hayvanat bahçesi müdürü, Milli Eğitim başında imam, bir üniversitede 10 tane soyadı aynı kişi görmeye alıştık. Fakat hayal kurmak bedava değil mi? TFF başkanları bizde müteahhitlerden, Almanya'da ise efsane futbolculardan. Sadece bir örnek
Halkın eğitim düzeyi İskandinav ülkeleri düzeyine çıkmadığı sürece, sarışın manken haklıdır ve demokrasi bu ülkede yalnızca problemleri derinleştirecek, halkın duygularının sömürülmesine yol verecektir.
Tamamen şahsi düşüncelerim ve baştan sona uydurma, hayalden ibaret...
