Parsunto
Femtopat
- Katılım
- 11 Kasım 2025
- Mesajlar
- 67
- Makaleler
- 2
Daha fazla
- Sistem Özellikleri
- RTX5060
32GB RAM
İntel Core i7 13620H
- Cinsiyet
- Erkek
- Meslek
- Fizik Öğrencisi
Merhaba arkadaşlar. TYT yetiştirmeye çalışıyorum son 6 ay kala günde en az kaç saat çalışmalıyım? Ve sizce bilgisayar oyunlarını bırakmalı mıyım?
(Yadırgamak boş mesaj yazmayın zaten çalışıyorum ama tavsiyeler üzerine sıkılaştırmayı düşünüyorum çalışmalarımı.)
Son 6 ay kala eğer sayısalcı isen ve hala TYT çalışıyorsan günde minimum 12 saat çalışman lazım. Sözelci isen elin alt takımları kaşıyarak girsen gene ODTÜ'ye girersin bir tanıdığım 400 puan bile alamadı ama sözelci olduğu için ODTÜ'ye girdi.
Bu arada öğrenme hızı plasitisite üretme hızınız ile ilgilidir. Spor yapmanızı öneririm. Kan akış hızını arttırdığından plastisite hızını arttırır. Bu da öğrenme hızınızı ve veriminizi etkiler. Aşağıdaki örnek verdiğim kişilik tipleri plasitisite hızı yüksek kişilerdir. Özellikle ıntpler ilgilendikleri konularda o kadar hızlı plastisite üretirler ki bazen bu kişilerin ne kadar hızlı konu öğrendiklerine şaşıp kalırsınız.
Bu arada oyunlar hakkında benim tavsiyem şu şekilde haftada belirli bir günü kendinize oyun oynama günü olarak belirleyin ve o gün gün içi işte öğlen birden akşam altıya kadar tarzında sınırsızca oyun oynayın. Sadece haftada belirlediğiniz belirli günde oyun oynayın bu durum derse odaklanmanızı kolaylaştırır. Aynı zamanda oyunları hafta sonu ödülü olarak görmeye başlarsınız ve hafta içi odağınız artar.
12 saat çalışacaksın ancak bunun büyük ihtimal 4 5 saati verimli geçecek kalan 8 saat yüksek ihtimalle verimsiz olacak. Normal insan beyninin limiti bu çünkü 4 5 saatten sonra verim kaybı yaşamadan çalışabilen insanlar genelde DEHB'li veya ıntpli bireylerdir. Nedeni ise DEHB'lerde hiperfokus özelliği vardır. Bu bir tür süper güç gibidir. Yönlendirmeyi başardıktan sonra günlük 7 8 saate kadar verimli ders çalışılabilir oluyor. Intplerde ise derin merak vardır. Bu da bu kişilerin ilgilendiği konularda Flow yani akış durumuna geçmesine sebep olur ve yine 7 8 saate kadar verim kaybına uğramadan çalışabilirler. Ancak karakteristiksel olarak bu kişiler temel bir problemle gelirler. O da bu insanlar disiplin kurmakta zorlanırlar. İki karakteristiksel özellikte yapı karşıtıdır. Katı programlara sadık kalamazlar. Bu iki karakteristiksel özelliğin bir arada olması ise tam bir yıkımdır. Nedeni sadece karakteristiksel olarak yapıya karşı olmaları ve kendilerine özgü problemleri olmaları değil. Bu eksilerin birleşip çok daha yıkıcı bir etki oluşturması normalde bu iki karakteristiksel özelliklerin birleşiminin 12 saat verimli ders çalışmasını beklersin değil mi? Tam tersi bu kişilerin performansı 2 3 hatta 1 saatlere kadar düşebilir. Nedenleri ise basit DEHB dopamin dengesizliğine yol açar. Bu durumda enerji seviyelerinde dalgalanmalara neden olur? Dopamin enerji seviyelerindeki dalgalanmalar gün içinde bu kişinin gün içinde ıntp kişiliğinin olumsuz etkilenmesine sebep olur ıntp kişiliği genel özeti ile ya hep ya hiç kafasındadır. Bu kişiler fazla analitik olduklarından düşünme felcine uğrarlar. Bu da harekete geçmelerini imkansız kılar bu iki özellik birleştiğinde ise ortaya şöyle bir örüntü çıkar DEHB hızla yeni bir aktiviteye başlanmada vesiler olur. Mesela spor ve bunu yoğun bir antrenman temposu ile başlatır. Aradan birkaç gün geçer DEHB ilgisini kaybeder ve ıntp düşünmeye başlar. Bu düşünme felci DEHB'nin de etkisi ile aynı anda birden fazla şeyi kafasında arka planda veya ön planda düşünmesine olanak tanır. DEHB bu düşünce sisi ve felcinin içinden en ilgi çekici aktiviteyi seçer. Yeni bir aktivite başlatır. Oyun oynamak kişi birkaç gün sonra bundan da sıkılır ve bu döngü sonsuza dek devam eder.
Düşününce iki harika özellik bir araya gelse ne kadar mükemmel olur diyorsunuz değil mi? Her zaman öyle olmuyor. Bu bahsettiğimiz döngüden kendi iradeniz ile çıkmanız neredeyse imkansız. Dış katalizörler olmadan bu tip bireyler hayatlarını idame dahi ettiremezler. Üstelik bu durum bu kişilerin oldukça istikrarsız ve sürekli iş değiştirmesine sebep olur. Harika özelliklerin yıkıcı yan etkileri olur. O yüzden sıradan insanlar hep kıskanmışımdır. Ne güzel normal bir beyinleri var, diye.
Bu arada Albert Einstein gibi ünlü bilim insanların DEHB'li olduğu düşünülmektedir. Nedeni DEHB'li bir insanın odası beyni gibi dağınıktır.