Sonsuz Kılıç ve İnanç Tılsımları
Karanlık, Nephilim'de Damocles kıtasının batı tarafını yakın zamanda fethetti. Bu durumun ve tehlikenin farkında olsalarda kimse oraya gitmeye cürret edemiyordu. Uzaviel ormanlarında yaşayan skybornlu bir oduncu, gökyüzünden gelen ve bulutlara eren büyük duvarların arkasındaki Yasak Topraklara çarpan kırmızı bir ışıktan bahsetmişti. Kırmızı ışık bölgenin yeraltı dünyasının derinliklerine nüfuz etti.
Yasak toprakların bulunduğu alana yüzlerce yıldır kimse girmiyordu. Üçüncü İstila sonrasında oranın sınırlarına diğer krallıkların aldığı ortak karar ile devasa bir sur inşa edilerek adanın o bölümü soyutlanmaya çalışıldı.
Orada toprağından yayılan lanetli enerjisiyle beslenen ve çevresindeki her şeyi tahrip eden canavarlar cirit atıyordu. Efsaneler şöyle der: "Yasak Toprakların zenginliği seni aldatmasın oraya asla yaklaşma, Karanlıkta uyuyan varoluştaki en eski şeytanlar zorunlu ebedi istirahattedirler ve büyük bir sabırla uyanmayı beklerler."
Unutulmak istenen zamanların insanlık tarihine en çok leke sürmüş ikinci tiranı Ölümsüz Kral'ın kraliyet mezarlığında bulunan efsanevi bir kılıçtan bahsedilir. Bu kılıcı saplı olduğu yerden çıkartıp kullanabilmeye kadir olanlar için kimi bin şövalye gücüne erişeceğine ya da daha da abartılmış haliyle sonsuz tanrısal bir güç sunduğunu söylenir.
Ancak layık olmayan içinse korkunç bir sonu olduğu bilinir. Bu kılıç Absalom'un hacısı Aziz Gervaso için Ventura dönemindeki savaşlar sırasında özel olarak tanrıların demircileri tarafından dövülmüştü. Ölümsüz kralın anne tarafındaki soy ağacındaki ataları Gervaso'dan geliyordu.
Zaman içinde aile yadigârı olarak ölümsüz kralın annesinin eline geçti. Fakat bunun nasıl olduğuyla ilgili yazılı herhangi bir kayıt bulunamadı. Yine de kan bağı olmasına rağmen onlardan o zamanda veya çok daha öncelerinde Aziz Gervaso vefat ettiği zamanlarda bile yaşayan hiç kimse bu eseri kullanmayı başaramadı. Ölümsüz kral, insanken tahtına yükseldiğinde kılıcı şeytani gücünü arttırmak için kullanmayı denemişti ama ona sahip olamamıştı.
Ayrıca kutsal saf bakire Zamora'nın takipçilerinin boyunlarına taktıkları bilinen tılsımlar vardı. Bunlar onlara tanrının gücünün basit ifadelerinin mucizelerini kullanmalarını sağlıyordu. Bunlar bir takım sihir sayılabilirdi.
Bu mübarek tılsımlar taşıyıcısına inanç ölçeklenmesi yaparak bunun yüksekliğine göre tanrının gücünü bu statüyle sınırlıyordu. Tanrının sesini gerçekten işitebilenler ise tılsıma zaten ihtiyaç duymadan tanrının sözü sihirlerini kullanabiliyor ve hepsinin gücüne vakıf olarak neredeyse her şeyi yapabiliyordu.
Tılsımların ise konumlarıyla ilgili kesin bir bilgi yok. Sadece tahmin yürütülüyor. Bu teorilerden en bilineni antik Serpensordo Krallığının döneminde kurulmuş Aziz Gervaso Tapınağının içinde saklandığıdır. Ancak bu çok uzun zaman önceydi ve şu anda o tapınağın kalıntılarının bulunduğu yer Yasak Topraklar içindeydi.
Bu alametler Nehrim'in kara büyüsü ile karıştırılmamalıdır. Çünkü onun takipçileri büyü güçlerini Absalom'dan değil Karanlık güçlerden ve tanrı Nehrim'in yazdığı bir diğer efsane olan Kayıp Ruhlar kitabından almaktadırlar ve yasaklanmış bir sanattır. Bu iki inanç eserinin varlığı şu anda kanıt olmadığından insanlar tarafından sadece efsane olarak görülmektedir.