Adam eliyle cebini yokladı, yağmurun altında ıslanan buruşuk kağıda yeniden baktı. Tren istasyonunun kubbeli çatısının son bulduğu noktanın altında, trenden soluk kırmızı ceketli, elinde ağırlığıyla altında eziliyormuş gibi gözüktüğü bir bavul ile küçük bir kız indi. Kızın bol gelen çizmeleri, yerdeki su birikintilerini okşaya okşaya süzülürken Şlap! Şlap! sesleri çıkartıyor, sesler istasyonda yankılanıyordu. Adam gözlerini kıstı, kızı iyice süzdü, ardından başını eğip buruşmuş kağıdının üzerinde renkleri kaybolmuş, silik bir siluet halinde duran fotoğrafa bakındı. Küçük kız, etrafta birine bakıyor gibi beliyle bir o yana bir bu yana dönüyor, parmak ucuna çıkıp yeniden yere konuyordu. Adam kıza yaklaştı, bir yandan da çevik hareketlerle sağ kolunu kızın başının üzerine siper etti. Küçük kız, yüzünün yarısını koparıp atan ve onu boğuyormuşçasına kırmızı bir renge boyayan atkısını başının etrafında döndürerek çıkardı. “Ali Bey?” diye sordu, en vahşinin bile kalbinde sıcaklık hissettirecek bir ses ile. Adam şapkasını onaylar bir ifade ile yüzünün üzerine örtüp kaldırdı, boştaki eliyle ileride, yağmurun altında sokak lambalarının sıcak ışıklarıyla parıldayan uzun limuzini gösterdi. “Bu taraftan,” diye beyan etti. Kız, pek umursamaz, uzun adımlarla arabaya yanaştı, şöyle bir boydan boya süzdü. “Amma da büyükmüş ha!” dedi. Adam sırıttı, “Öyledir, ha!”
Arabanın motoru irice bir gürültü ile parladı, ardından çevik manevralarla kısa bir u dönüşü çekip ana yola çıktı. Sokaklar tamamen bomboştu, sadece yağmurun sesi, limuzinin üzerinden akıp geçen ışıldamalar ve yağmurla bulanıklaşan insanlar. Kız cama çenesini yasladı, soğuk bir esintinin vücudundan gelip geçtiğini hissetti. Eliyle başının hemen üzerinde buğuyla kaplanan cama şekiller çizmeye başladı. Adam arada aynadan kıza bakıyor, gözlüklerinden yansıyan ışıklarla korkutucu görünüyordu. Sonra adam silahını çıkarıp vurdu kızı. Kız öldü. Adam kaçtı.
SON
Arabanın motoru irice bir gürültü ile parladı, ardından çevik manevralarla kısa bir u dönüşü çekip ana yola çıktı. Sokaklar tamamen bomboştu, sadece yağmurun sesi, limuzinin üzerinden akıp geçen ışıldamalar ve yağmurla bulanıklaşan insanlar. Kız cama çenesini yasladı, soğuk bir esintinin vücudundan gelip geçtiğini hissetti. Eliyle başının hemen üzerinde buğuyla kaplanan cama şekiller çizmeye başladı. Adam arada aynadan kıza bakıyor, gözlüklerinden yansıyan ışıklarla korkutucu görünüyordu. Sonra adam silahını çıkarıp vurdu kızı. Kız öldü. Adam kaçtı.
SON
