İlk olarak ev mi yoksa araba mı alınmalı?

Helal haram karışmış kanka para gelsinden nereden gelirse gelsin kimsenin umurunda değil. :(
Sen de bu konuda yanlışsın. Faizin farklı çeşitleri var günümüzde. Bunlardan birisi senin haram dediğin "verilen borç karşılığı kazanç elde etmek için" konulan faiz. Bu nasıl oluyor? Sen bugün komşuna atıyorum 2 kg elma verdin, 3 kg elma vermesi karşılığında yapman için geçerli. Bu elma örneği bir para birimine dönüştüğü zaman ise şöyle bir durum oluyor: Sen 2010 yılında komşuna 10,000 TL borç verip de, 2021 yılında 10,000 TL alıyorsan geçmiş olsun. O zaman verdiğin 10,000 TL para şimdinin 32,000 TL'si (aslında daha fazla da neyse) oluyor... 22 bin TL zarar alım gücünden.

Sen bankaya para yatırdığında ise sana verilen faiz ile o elma örneğindeki faizin hiçbir alakası yok, direkt değişken değerli para birimi örneğiyle ilgisi var. Para birimlerinin değeri sürekli değişkendir, sen aynı birimle bir yıl 5 elma alabilirken sonraki yıl 4 elma alabilirsin. İşte bunu engellemek için enflasyonu, birimin alım gücü değerini faizle yükselterek dengeliyorlar. Burada bu faiz olmazsa sen Türkiye'de aynı birim parayla birkaç yıl içinde aç kalırsın. Gerçi Türkiye'de buna verilen faiz de "gerçek" enflasyon oranından düşük olduğu için alım gücün sürekli azalıyor.

Kredi çektiğinde ise verdiğin faizin büyük kısmı işte bu birim/alım gücü için veriliyor. Bankalar burada riske giriyor, 3 yıl vadeli bir kredi verdiklerinde beklenmedik bir piyasa hareketinde zarar edebiliyorlar faiz değerlerini düşük tuttuklarında. Tabii bazı durumlarda çok yüksek faiz koyarlar bunu engellemek için.

Yani 1400 yıl öncesinin faiz sistemi ile şimdiki arasında çok büyük farklar var. Nominal ve reel faizlerin ne olduğuna bir bak istersen.
 
Son düzenleme:
Sen de bu konuda yanlışsın. Faizin farklı çeşitleri var günümüzde. Bunlardan birisi senin haram dediğin "verilen borç karşılığı kazanç elde etmek için" konulan faiz. Bu nasıl oluyor? Sen bugün komşuna atıyorum 2 kg elma verdin, 3 kg elma vermesi karşılığında yapman için geçerli. Fakat sen 2010 yılında komşuna 10,000 TL borç verip de, 2021 yılında 10,000 TL alıyorsan geçmiş olsun. O zaman verdiğin 10,000 TL para şimdinin 32,000 TL'si oluyor... 22 bin TL zarar alım gücünden.

Sen bankaya para yatırdığında ise sana verilen faiz ile bunun hiçbir alakası yok. Para birimlerinin değeri sürekli değişkendir, sen aynı birimle bir yıl 5 elma alabilirken sonraki yıl 4 elma alabilirsin. İşte bunu engellemek için enflasyonu, birimin alım gücü değerini faizle yükselterek koruyorlar. Burada bu faiz olmazsa sen Türkiye'de aynı birim parayla birkaç yıl içinde aç kalırsın. Gerçi Türkiye'de buna verilen faiz de "gerçek" enflasyon oranından düşük olduğu için alım gücün sürekli azalıyor.

Kredi çektiğinde ise verdiğin faizin büyük kısmı işte bu birim/alım gücü için veriliyor. Bankalar burada riske giriyor, 3 yıl vadeli bir kredi verdiklerinde beklenmedik bir piyasa hareketinde zarar edebiliyorlar faiz değerlerini düşük tuttuklarında. Tabii bazı durumlarda çok yüksek faiz koyarlar bunu engellemek için.

Yani 1400 yıl öncesinin faiz sistemi ile şimdiki arasında çok büyük farklar var. Nominal ve reel faizlerin ne olduğuna bir bak istersen.

Emek vermemişsin kardeş boşuna konuşma faiz faizdir ve emek verilmeden alınan para caiz değildir. Al bu cuma hutbesinden alıntı istedigin kadar araştır. Faiz kolay yoldan para kazanmaktır ve bunlar haramdır.
 

Dosya Ekleri

  • Screenshot_20210815-031830_Chrome.jpg
    Screenshot_20210815-031830_Chrome.jpg
    127,3 KB · Görüntüleme: 55
Emek vermemişsin kardeş boşuna konuşma faiz faizdir ve emek verilmeden alınan para caiz değildir.
Ekonomi dersi görmeden konuşan sensin. Sen bugün bankaya koyduğun paraya faiz alma bakalım, 10 yıl sonra açlıktan nasıl ölüyorsun gör. 1400 yıl öncesinin kurallarını gelmiş 21. yüzyıldakiyle aynı zannediyor, bilmediğini de bilmiyor, üstüne terbiyesizlik yapıyor.

Nominal faiz nedir, reel faiz nedir, orada örneği geçen faiz hangisidir bilmez. Gider 21. yüzyılın ekonomi bilgisiyle alakası olmayan bir kurumun fetvasını örnek gösterir.
 
Emek vermemişsin kardeş boşuna konuşma faiz faizdir ve emek verilmeden alınan para caiz değildir. Al bu cuma hutbesinden alıntı istedigin kadar araştır. Faiz kolay yoldan para kazanmaktır ve bunlar haramdır.
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

😂
 
Ekonomi dersi görmeden konuşan sensin. Sen bugün bankaya koyduğun paraya faiz alma bakalım, 10 yıl sonra açlıktan nasıl ölüyorsun gör. 1400 yıl öncesinin kurallarını gelmiş 21. yüzyıldakiyle aynı zannediyor, bilmediğini de bilmiyor, üstüne terbiyesizlik yapıyor.

Kanka aç kalırsın diyorsun ben buna bir şey demiyorum ben diyorum ki o faiz ile aldığın parada senin verdigin emek yok para yatıyor ve sen üstüne para kazanıyorsun. Kolay para kazanmak caiz degil. Bende biliyorum şu anki parayi tutsak gelecekte AC kaliriz. Konumuz faiz ve bu caiz değil.
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

😂


Kanka bu yanlış değilsem toki konutları için faizli kredileri caizdir demişti. Ben bu adamın dedigine bakmiyorum para neredeyse oraya gidiyor bu. Hem bunu dedikten sonra bayağı tepki almıştı. Sırf para için neler yapılıyor.
 
Kanka aç kalırsın diyorsun ben buna bir şey demiyorum ben diyorum ki o faiz ile aldığın parada senin verdigin emek yok.
1- O parada sen istemesen de emeğin var. Sen bankaya parayı koyduğunda banka o parayı tahvil olarak gösterip yatırım yapıyor. Senin paranla para kazanıyor bu yatırımlarla, sana da bunun karşılığında paranın alım gücünü sonraki yıla korumasını sağlıyor. Sana bu yıl 100 elma alıyorsan, sonraki yıl da 100 elma almanı sağlayacağım diyor. Burada karşılıklı bir durum var, tek taraflı bir kazanç değil. Hatta seninki kazanç bile değil, olduğun yerde sayıyorsun bu şekilde.

2- Mantığını kullan ve şunu düşün; sana hangi din şunu söyler? Bugün yıllık kazancın 100 TL olsun ve sen bu parayla 100 tane ekmek alıyorsun diyelim. Sonraki yıl enflasyon %10 oldu ve senin 100 ekmek alman için gereken para 110 TL oldu. Sende 110 TL yok, 100 TL ile sonraki yıl 90 ekmek alıyorsun. 3. yılda da %10 enflasyon zammı eklendi, 100 ekmeğin fiyatı oldu sana 121 TL. Sende yine o para yok 100 ekmek alamıyorsun, 3. yılda 82 ekmeğe düştü alım gücün. Haydaaaaa. Sen ne olacaksın 10 yıl sonra? Sana açlıktan ölme emri veren dininle baş başa mı kalacaksın? Yoksa o 7. yüzyıldaki faizle günümüzdeki faizin bu açıdan farklı olduğunu zorla kabul mu edeceksin? Senin evrensel ve her dönemi kapsayan dinin bunu öngöremiyor da sana açlıktan ölmeni mi emrediyor?

Kendi paramla aldığım ilk arabanın fiyatı 2012 yılında 47,900 TL idi. 2016 yılında yenisini aldığımda onun fiyatı 88,800 TL idi. 2020 yılında aldığım arabaya 265,000 TL (liste fiyatı 304,000) ödedim. O araba 2021 yılı Ağustos ayında 553,000 TL. İşte sizler birikimlerinize, para biriminizin alım gücüne göre eşitleme yapmazsanız 2012 yılında elinizde olan 47,900 TL ile şu anda ancak motosiklet alıyorsunuz. Normal bir ülkede o para en başından bankada olsa ve sürekli ek vergi getirilmese aradan geçen 9 yılın ardından o para sana yine aynı alım gücünü sağlayıp aynı arabanın yenisini aldıracak. Sana kendi yaşadığın çağının gereklerini, ihtiyaçlarını karşılamamanı emreden bir din olabilir mi?

7. yüzyıldan kalan bazı bilgilerinizi 21. yüzyıla adapte edin de ezberlediğiniz şeyleri tekrarlamak yerine öğrenmek için araştırın ya da eğitimini alın.
 
Son düzenleme:
Emek vermemişsin kardeş boşuna komusma
Evet, zaten o para gökten indi. O para kazanılırken hiç emek harcanmadı... :D

O halde yatirimcilar/patronlar da yatarak para kazanıyor. Adamlar ellerindeki parayı bir yere baglayarak işçi çalıştırıyor ya da para ile para kazanıyorlar. Emek değil dersin sen buna.

Senin için emeğin karşılığı sadece fiziksel bir iş yapmak herhalde.
 
Evet, zaten o para gökten indi. O para kazanılırken hiç emek harcanmadı... :D

O halde yatirimcilar/patronlar da yatarak para kazanıyor. Adamlar ellerindeki parayı bir yere baglayarak işçi çalıştırıyor ya da para ile para kazanıyorlar. Emek değil dersin sen buna.

Senin için emeğin karşılığı sadece fiziksel bir iş yapmak herhalde.

1- o parada sen istemesen de emeğin var. Sen bankaya parayı koyduğunda banka o parayı tahvil olarak gösterip yatırım yapıyor. Senin paranla para kazanıyor bu yatırımlarla, sana da bunun karşılığında paranın alım gücünü sonraki yıla korumasını sağlıyor. Sana bu yıl 100 elma alıyorsan, sonraki yıl da 100 elma almanı sağlayacağım diyor. Burada karşılıklı bir durum var, tek taraflı bir kazanç değil. Hatta seninki kazanç bile değil, olduğun yerde sayıyorsun bu şekilde.

2- mantığını kullan ve şunu düşün; sana hangi din şunu söyler? Bugün yıllık kazancın 100 TL olsun ve sen bu parayla 100 tane ekmek alıyorsun diyelim. Sonraki yıl enflasyon %10 oldu ve senin 100 ekmek alman için gereken para 110 TL oldu. Sende 110 TL yok, 100 TL ile sonraki yıl 90 ekmek alıyorsun. 3. yılda da %10 enflasyon zammı eklendi, 100 ekmeğin fiyatı oldu sana 121 TL. Sende yine o para yok 100 ekmek alamıyorsun, 3. yılda 82 ekmeğe düştü alım gücün. Haydaaaaa. Sen ne olacaksın 10 yıl sonra? Sana açlıktan ölme emri veren dininle baş başa mı kalacaksın? Yoksa o 7. yüzyıldaki faizle günümüzdeki faizin bu açıdan farklı olduğunu zorla kabul mu edeceksin? Senin evrensel ve her dönemi kapsayan dinin bunu öngöremiyor da sana açlıktan ölmeni mi emrediyor?

Kendi paramla aldığım ilk arabanın fiyatı 2012 yılında 47,900 TL idi. 2016 yılında yenisini aldığımda onun fiyatı 88,800 TL idi. 2020 yılında aldığım arabaya 265,000 TL (liste fiyatı 304, 000) ödedim. O araba 2021 yılı ağustos ayında 553,000 TL. İşte sizler birikimlerinize, para biriminizin alım gücüne göre eşitleme yapmazsanız 2012 yılında elinizde olan 47,900 TL ile şu anda ancak motosiklet alıyorsunuz. Normal bir ülkede o para en başından bankada olsa ve sürekli ek vergi getirilmese aradan geçen 9 yılın ardından o para sana yine aynı alım gücünü sağlayıp aynı arabanın yenisini aldıracak. Sana kendi yaşadığın çağının gereklerini, ihtiyaçlarını karşılamamanı emreden bir din olabilir mi?

7. yüzyıldan kalan bazı bilgilerinizi 21. yüzyıla adapte edin de ezberlediğiniz şeyleri tekrarlamak yerine öğrenmek için araştırın ya da eğitimini alın.

Kanka anladım yazdığını bu faizin alım gücünü korumak için olduğunuda biliyorum emek sadece fiziksel iş gücü değildir düşünmek zihin yormak bile emektir bankaya yatırdığın parada sadece yatırayım mı diye düşünüyorsun üstüne eklenen para da emeğiniz yok anlayın borsa böyle değil ama araştırıyorsun tahminlerde bulunuyorsun yatırım yapıyorsun. Sırf karşı çıkmak için karşı çıkmayın. Hem size yapmayın diyen olmadı. Helal değil dedim ve haklıyım.
 
Kanka anladım yazdığını bu faizin alım gücünü korumak için olduğunuda biliyorum emek sadece fiziksel iş gücü değildir düşünmek zihin yormak bile emektir bankaya yatırdığın parada sadece yatırayım mı diye düşünüyorsun üstüne eklenen para da emeğiniz yok anlayın borsa böyle değil ama araştırıyorsun tahminlerde bulunuyorsun yatırım yapıyorsun. Sırf karşı çıkmak için karşı çıkmayın. Hem size yapmayın diyen olmadı. Helal değil dedim ve haklıyım.
Bak bundan birkaç yıl önce 1 dolar 5 TL iken 10000 lirasını bankaya yatıran birini düşünelim. Adamın parasının o zamanki değeri 2000 dolar olur. O zamandan şimdiye gelene kadar bu paranın üstüne faiz eklenmezse adamın şuanki parası kaç dolar olur? Yaklaşık 1200 dolar değil mi? İşte faiz o 800 dolarlık değer kaybını az da olsa önleyebilmek için var. Senin paran sabit kalsın diye var. Yoksa kimsenin bedava para verdiği falan yok. Bu hesapta dolar yerine değeri olan her şeyi koyabilirsin. İster araba koy ister altın koy. Hepsi aynı kapıya çıkıyor.
Hatta 10000 lira üstüne 3 yıllık %19 faiz ekleyelim. Yaklaşık 17000 lira eder. (Burda hesapta hata yapmış olabilirim faizi faizli paraya göre hesapladım çünkü.) Bu da 2000 dolar eder. Ki birkaç ay öncesine kadar faiz %19 seviyesinde değildi. Yani demek ki adam faize rağmen zarara uğramış. Bunun ne demek olduğunu anlayabilirsiniz herhalde.
 
Son düzenleme:
Uyarı! Bu konu 5 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Technopat Haberler

Yeni konular

Yeni mesajlar

Geri
Yukarı