Diğer canlıların yok olmasına kötü diyerek, düzenin olmamasını beyan etmek. Sadece bir inanç olarak kalır.
Gök cisimlerinin farkli yapıları, evrendeki tutarsizliklar düzensizliğin kanitidir. Bunlarin inançla bir ilgisi yok. Bunlara imtihan demek asil cevap olamaz. Ortaya çıkan canlıların %99'u yok oluyorsa çıkıp vay be demek ki düzen var demenin nesi mantıklı? Dünyaya adapte olan canli hayatta kalır başaramayanlar ölür.
Her ikisi de var diye bir cevap yok. Şu an düzen gibi algilanan mekanizma milyarlarca yil sonunda oluşmuş bir şey.
Tesadüf kavramini imkansız gibi algiliyorsunuz ama öyle değil.
Günlük yaşantıdan da sayısız bir örnek verebiliriz: Sizce bir otoyolda saatte 120 kilometre hızla giderken, karşı yoldan gelen bir aracın lastik jantındaki bir parçanın, aracın yerde bulunan bir çukura hızlı girmesinden ötürü kopup fırlayarak sizin açık olan camınızdan içeri girme ve kafanıza çarpıp canınızı acıtma, belki kaza yapmanıza neden olma ihtimali nedir? Tüm olasılıkları bir düşünün: Sizin, otoyol üzerinde bulunabileceğiniz sayısız konumdan, tam da parçanın fırladığı yerde bulunuyor olma ihtimaliniz. Belki sonsuzda bir. Orada, aynı zamanda karşı yoldan gelecek aracın girebileceği bir çukurun olma ihtimali (ancak diğer herhangi bir çukurun olmaması). Lastiğin çukura giriş açısından, sizin konumunuzdan, karşıdaki aracın konumundan, aranızdaki mesafeden, hava sürtünme katsayısından, çarpma enerjisinin ne kadar elastik olarak aktarıldığı katsayısından ve daha sayısız etmenden ötürü, cismin size tam denk gelecek şekilde uçmuş olması. Hepsi ve daha fazlası. Ancak olmuyor mu? Oluyor. Uzun yolda araç kullananlar, belki saatlerce kullanırlar ve bir ara, yol mıcırlı veya taşlı olmamasına rağmen karşı yoldan fırlayan bir taş camınıza çarpabilir, açıksa içeri bile girebilir. Aynı örneği, havada uçan bir böceğin tam da o anda, siz geçiyorken birkaç parmak aralık olacak şekilde açık camınızdan içeri girip dikkatinizi dağıtması olarak da verebilir, belki binlerce faktörün bir araya gelmesiyle bu olayın olma ihtimalinin ne kadar küçük olduğunu görebilirsiniz.
Örnekleri sonsuz sayıda arttırmak mümkündür. Herhangi bir kelimenin etimolojik köken olarak ya da başlı başına bir kelime olarak kullanışlı olması, onun karşıladığı anlamın algısal bir yanılsama olduğu gerçeğini değiştirmez. Bizler "olasılığı düşük olan olaylar" deriz, ancak bu olayların gerçekleşme olasılıkları vardır ve bu, doğal bir işleyiş sürecinin parçasıdır. Eğer doğada bu olasılıkları değerlendirecek bir zeka olmadığını varsayarsak, ''tesadüf'' kelimesinin doğa için ne kadar ''işe yarar'' olduğunu ya da olmadığını anlarız. Tesadüfler, en basit anlamıyla, zihnimizin kavramaya yetmediği karmaşıklıkta olayları ifade etmek için uydurduğumuz bir sözcüktür. Sözcük, sadece yalın anlamıyla oldukça kullanışlı olsa da (bu yüzden bu kadar yaygındır), aynı zamanda, süreç içerisinde olumsuz bir anlamla yüklenmiştir. Sanki hayatta ve doğada tesadüfler yokmuş gibi bir izlenim bulunmaktadır. Bu hatadır. Hayatımızda ve doğada, birbiriyle fiziksel olarak ilişkili olmayan sayısız olay vardır ve bunların denk gelişleri, hayatımıza "tesadüfler" olarak yansır. Aynı anda (veya farklı zamanlarda veya sıralı olarak) gerçekleşen olayların birbirleriyle doğrudan veya dolaylı olarak ilişkili olmaları gerekmez. Birçok olayın, birbiriyle herhangi bir bağlantısı olmamasına rağmen, zamansal olarak belli şablonlar halinde denk gelebilirler ve aralarında bir ilişki varmış gibi algılamamıza neden olabilirler. Bu hataya düşmemek ve tarafsız bir yargılama yapabilmek gerekir.
@Rosseckx Dil sürçmesi yok, orada kullanilan kelime "Yewn", bu da gün manasına gelir. Bu kelime farkli ayetlerde de yine gün manasinda kullanılmış. Mearic ve Hac ayetlerinde tam kaçıncı ayet olduklari isimlerini hatırlamıyorum orada Allah katında bir gün 50 bin yıla tekabül ediyor diyor, sen bunu 50 bin yılda, 100 bin yilda kabul etsen evrenin yaşi çıkmıyor.