Hoş geldiniz
Yeni bir oyun incelemesine hoş geldiniz. Sosyal. İncelemelere tam gaz devam ediyoruz. Bu sefer anket olmayacak. Ama incelemeyi nasıl bulduğunuz hakkında bir anket ekleyeceğim. Bu defa kendi istediğim bir oyunu inceleyeceğim daha sonra anketlere geri döneceğiz. Umarım anlayış gösterirsiniz. Ara sıra jestler yaparım. Bir üye için bu hafta içinde bir jestim olacak. Sizde kaçırmayın derim. Spoiler yok
Assasin's Creed 2 hep oynamak istediğim oyunlar arasındaydı dostlar. Para vermeye hiç niyet edemedim. Korsan olarak da indirmek istemedim. Assasin's Creed 2 hariç serinin Unity'e kadar oyunları oynayıp bitirmiştim. Taa ki Ubisoft'un ücretsiz oyun vermesine kadar. Oyunu ücretsiz edinenlerdenim. Oyunun hikayesini bitirdim ve Altair'in zırhını da almayı başardım. İlk oyuna göre çok keyif aldığımı söylemem lazım. Lafı çok uzattık. Artık inceleme vakti.
Assasin's Creed II İncelemesi
Her zamanki formatta ilerleyeceğiz. Yenilik adına önerilerinizi yorumlarda belirtebilirsiniz. Önerilere açığım. İncelemenin bir yerinde tutarsızlık veya bir hata (yazım hatası hariç) fark ederseniz bana söyleyebilirsiniz. Her zamanki gibi önce hikaye ve amacımızı anlatıp değerlendireceğiz. Canlılık için kaliteli resimler olacak. İlk oyun ile karşılaştırmalar yapacağım. Daha sonra oynanış, grafik, müzik ve artılar ve eksileri belirteceğim. Puanı da en sona bırakacağız. Hikayeden başlayalım.
Hikaye
DİKKAT! İLK OYUN HAKKINDA BİLGİSİ OLMAYANLAR HİKAYE KISMINI ATLASIN. AĞIR SPOİLER YİYEBİLİRSİNİZ!
Uyarının ardından hikayemize dönelim. İlk oyunun sonunda Al Muallim'i öldürmüştük. Altair, cennetin elmasını yerden alacakken bir projektör açılır ve Cennetin Elmasının bulunduğu bütün konumlar dünya haritasında işaretlenir.
Cennetin Elmalarının Projektör Üzerindeki Konumları
Daha sonra Desmond, Animus'tan çıkarılır. Cennetin elmalarının konumları ele geçirildiğinden Abstergo'nun Desmond ile işleri kalmamıştır. Vidic, Desmond'a ne olacağını sorar. Cevap olarak Desmond'un öldürülmesini talep edilir. Fakat Lucy araya atılıp infazı engellemek ister. Daha her şeyin belli olmadaığını, Desmond'a ileride işlerinin düşeceğini belirtip öldürülmemsini talep eder. Bu talep kabul edilir ve Desmond odasına çekilir. Desmond, atasından Kartal Görüşü yeteneğini kazanmıştır. Odaya girdğinde bu görüş açılır ve duvarda 16. denek hakkında kan iziyle yazılmış yazılar görür.
Denek 16'nın Kan İzi İle Yazdığı yazılar
Bu kartal görüşünden sonra oyun biter ve 2. oyunda bu sahne ile başlarız. Lucy, üstü kan içinde yanımıza gelir ve gitmeleri gerektiğini söyler. Desmond'un kafası karışıktır. Lucy, kaçıştan önce Animus 1.0'ın hafıza kartını almak için Desmon'du Animus'a yatırır. Desmond, Animus'ta atası olan Ezio Auditore'nin doğumuna gelir. Doğumun ardından Desmond Animustan kalkar. Abstergo ana binasından Lucy ile kaçarlar.
Yeni doğmuş Ezio Ve Babası Giovanni Auditore
Kaçıştan sonra Desmond ve Lucy Ana binadan uzak bir yere gelirler. Yeni yüzler ile karşılaşırız. Rebecca Crane ve Shaun Hastings. Rebecca, eski bir sporcudur. Geçirdiği bir kaza sonrası sporu bırakıp bir yazılım harikasına dönüşmüştür. Shaun hakkında pek bir bilgim yok. Biraz soğuk bir karakter. Geldiğimiz yerde bu karakterler ile ısınırız. Lucy ve diğerleri bize ihtiyaçları olduğunu söylerler. Kendilerinin iyi taraf olduğunu söyleyip bizimle çalışmak isterler. Biz dediğim de Desmond. Desmond, çalışmayı kabul eder. Burada yeni bir Animus'a yatar ve başka bir atasını ziyaret eder. Amacımız ise diğer Cennetin elmalarını Abstergo'ya kaptırmamaktır.
Animus 1.0'daki hafıza kartının işlevi ve Animus 2.0
Animus 2.0'a yatıp Orta çağ İtalya'sında kendimizi buluruz. Atamız Ezio'nun 17 yaşındaki haline geliriz. Buraya kadar Desmond'un hikayesini ve genel oalrayları anlattım. Şimdi Ezio'nun hikayesini anlatayım.
Ezio'nun Hikayesi
Ezio, 1459'da İtalya'nın Floransa şehrinde doğmuştur. İsminin sonundaki "Da Firenze", Florsansa doğumlu olduğunu belirtir. Oyunun başında kendimizi Floransa'da buluruz. Ezio şehir halkını toplayıp şehrinin en zengin adamının oğlu Vieri De Pazzi ve para ile tuttuğu adamlarıyla dövüşür. Sonra Ezio'nun abisi Federico Auditore'de gelir ve kardeşini kurtarır.
Ezio ve yandaşları
Kardeşi ile bir tırmanma yarışından sonra sevgilisiyle güzel bir gece geçiren Ezio evine döner. Babası ile görüşür ve orada Uberto Alberti ile tanışır. Sonra Annesi Maria'ya, çok küçük olan erkek kardeşi Petrucio'ya ve kız kardeşi Clauida'ya yardım eder. Sonra bir gün eve geldiğinde annesi şok olmuştur, kız kardeşi çok üzgündür ve babası, küçük kardeşi ve abisi yoktur. Onları hapis tutuldukları yerde pencereden ziyaret eden Ezio babası Giovanni Auditore ile konuşur. Babası Ezio'ya bir yazı verir bu yazı okunursa babası diğerleri asılacaktır. Bu kağıdı Uberto'ya vermesini ister. Ezio babasının Suikastçi giysisini giyer ve Uberto'ya yazıyı verir.
Ezio, suikastçi kıyafetini giyer
Ezio, babasının bulunduğu hücre penceresinde onuna konuşur
Ama Uberto aslında kötü biridir ve bir gün sonra Giovanni Auditore, Federico Auditore ve Petrucio Auditore asılarak öldürülür. Ezio intikam yemini eder ve babasının Hidden Blade'ini Leonardo'ya tamir ettirir. Uberto Aberti'yi bulup onu öldürür. Sonra dost edinir Machiavelli (Suikastçi Lideri), Mario Auditore (Ezio'nun amcası). Ezio babasını öldürme emrini veren asıl kişiyi bulur Rodrigo Borgia .Bunu anlaması her kötü adamda ve Tapınakçıda Borgia simgesi çıktığı için hepsinin Rodrigo'ya çalıştığı çok açıktır. Ezio Rodrigo'yu takip ederek büyür. Bu takip sırasında yollarımız Venedik şehrine kadar düşecektir.
Rodrigo ve yandaşları
Buradan sonraki olaylar spoilera kaçar. Hikayeyi ve amacımızı anlattık. Kendi görüşümü belirteyim.
Hikayesel anlamda oldukça üstün. İlk oyun ile olan bağlantı mükemmel. İlerideki oyunları da etkileyecek olan olay örgüsü mükemmel. Hikaye boyunca Ezio'nun Jason Brody gibi değişim geçirmesi beni çok etkiledi. Şimdi oynanış kısmına geçelim.
Oynanış
İlk oyunun üstüne çok fazla oynanış unsuru eklenmiş gerçekten. Bu seferki oynanış kısmını alt başlıklara böleceğim. Hareketsel oynanış ve saldırı unsurlu oynanış olarak iki başlık altında size görüşlerimi belirteceğim.
Hareketsel Oynanış
Hareketsel olarak ilk oyundaki mantık kullanılmış. Yani ilk oyundaki tuş kombinasyonu bu oyuna geçirilmiş. Bir eksi değil tabi ki. Tuş kombinasyonu yine Low ve High profile. Bu olayı bilmeyenlere özet olarak; low profile,ve high profile oyundaki oynanış türleridir. High profile'da koşarsınız. Low profile'da yürürsünüz. Profiller arası geçiş RMB tuşu ile sağlanıyor. Yani sağ tıka basılı tuttuğunuzda High profile, basmadığınızda Low profile oynarsınız. At sürme oyunu bu oyunda da mevcut. İlk oyuna göre pek bir değişiklik yok fakat at arabası mekaniği gelmiş. Bunu sadece belli görevlerde kullanabiliyoruz. Görev dışında kullanabilsek çok güzel olabilirdi.
Profiller ve oynanışta sıkıntı yaşayan arkadaşların işine yarayabilir
Bu olayı da özet geçtikten sonra basit hareketsel özelliklerden bahsedelim. SHIFT tuşuna basarak nazik ittirme özelliğini kullanıyoruz. Bunu high profile'da kullanırsak omuz atma özelliği kullanılır. Boşluğa basarsak hızlı yürüme moduna gireriz. Eğer high profile olursa zıplamış oluruz. E tuşuna basarsak Kartal Görüşünü açarız. Bu görüş ile gizli kapıları, eşyaları ve insanları kolayca tanımlayabiliriz. İşe yarayan bir özellik oldukça. Ve bu özelliğin Desmond'un atalarının arasında kullanılması oldukça hoş. İnsanları soyma özelliği eklenmiş. Yanına geldiğimiz insanı soymak için boşluk tuşuna basmamız yeterli.
Şimdi oyunun asıl önemli olayı olan parkur ve tırmanış unsuruna gelelim. İlk oyuna göre daha hızlı bir parkur mekaniği mevcut. Hırslı ve sabırsız oyuncular için biraz iyi olmuş fakat gerçekçiliği sorgulanır. İlk oyunda 1 saatte (!) bir binaya tırmanırken Ezio atletik bedeni ile 10 saniyede tırmanıyor. Fakat ilk oyundaki karakter de bana ağır geliyordu. Ezio kuş gibi geldi bana. İlk oyundaki parkur gerçekçiliği de daha iyiydi bence ama bir eksi değil bu tabii ki. İlk oyundaki gibi standart tırmanış ve parkur mekanikleri mevcut. Bu oyundaki grasp yani çıkıntıyı bırakıp bir alttakine atlama olayını düzeltmişler. Bir de yeni olan mekanikten bahsedelim. Tek seferde iki çıkıntı boyunda zıplama özelliğini oyunun ortalarında açabiliyoruz. Bu özellik parkuru inanılmaz seviyede hızlandırıyor ve kullanılması oldukça pratik. Hareketsel oynanış benden tam puan aldı dostlar
Ek olarak yeni gelen yüzme mekaniğinden de bahsedelim. İlk oyunda yüzemiyorduk. Karakter su ile temas ettiğinde anında öldüyorduk. Bu oyuna gelen yüzme mekaniği ile bu düzeltilmiş. Yüzme de sınırlı değil. Gizli kalmak için suya dalabiliyoruz ve bu çok hoş. Ne kadar yüksekten atlarsak atlayalım sudan sağ çıkabiliyoruz.
Saldırı Unsurlu Oynanış
Saldırı bakımından ilk oyunun üstüne güzel mekanikler eklemişler. Gözüme en çok çarpan özellik alttan ve üstten öldürme olayları. Gizlilik adına kullandığınızda çok güzel işler çıkıyor cidden. Saldırı mekaniklerini paragraflara anlatıp anlatacağım.
Yakın dövüşte Low ve High profile olayları mevcut. Bu geçişler sayesinde farklı dövüş ve saldırı animasyonları görebilirsiniz. Ben daha çok Hidden Blade'ler ile oyandım. Counter atınca düşman anında ölüyor. Counter olayı ise düşman saldırılarından sıyrılıp düşmanı infaz etmek için kullanılıyor. Dodge'ye benzemiyor. Dodge sadece sıyrılmak için. İkincil silah oynamak çok zor. Ağır zırhlı hedefleri kılıç ile öldürmek çok zor. Hidden Blade'de böyle bir şey yok. Tek bir Counter ile ölüyor düşmanlar. Hidden Blade olayından eksi veriyorum. İkincil silahlar daha güçlü olmalıydı bence. Düşmanın silahını elinden alıp ona karşı kullanabildiğimiz bir mekanik de eklenmiş. Bu mekaniği kullanmak da ayrı bir güzel.
Bir de yeni gelen gizli silah mekaniği var. Oyunu oynarken bana yok artık dedirtti adeta. İyi anlamda tabi ki. Kullanması kolay ve hoş.
Bunlar haricinde düşmana kapma yapıp onu etkisi hale getirebiliyoruz. Çok gerekli bir mekanik olduğu sorgulanır. Genel olarak oynanış çok güzel. İlk oyundan sonra kendilerini bu kadar geliştiren Ubisoft daha neler yapar dedirtiyor. Fakat Primal faciasına bakınca pek iç açıcı görünmüyor. Umarım Far Cry 6 ve AC Valhalla'da güzel işler başarırlar.
Görevler Ve Düşman/NPC Dizilimleri
İlk oyundan görevler yüzünden yaka silktik dostlar. Bir oyun kendini Bu kadar tekrar edebilir mi cidden dedirtti. Fakat görev dizaynı baştan tasarlanış ve çok başarılı bir görev konsepti sunulmuş. Kendini tekrar eden görevler yerine birbirinden bağımsız yeni görevler ile çok güzel bir deneyim yaşadım. Belli görevler bitince DNA dizilim sırları tamamlanıyor. Oyun 14 DNA diziliminde sonra eriyor. Görev sayısına göre DNA sırasının bitmesi uzun sürebiliyor. DNA sıraları bitince bazen Animus dışına çıkıp yan görevler yapabiliyoruz.
Yan görevden kastım oyuncuya sormadan yapılıyor. Ben AC oyunlarının modern kısmına yani Desmond'un hikayesine ilgiliyim. Bu görevleri gelecekte yapmak oldukça güzel geldi bana. Onun dışında Animus içindeki Dünyada yapılabilecek tonla şey var. Kule açıp haritada bir bölüm açabilirsiniz. Altair'in zırhını alabilmek için toplanabilir öğeleri toplayabilirsiniz. Daha bir sürü sayabilirim ama dozunda bırakalım. AC II görev bakımından tam puan aldı benden.
Düşman dizilmleri ve tepkileri mükemmel olmuş. Verdiği tepkiler, fark etme süreleri ve çeviklikleri oldukça kusursuz. Düşman tipleri de oldukça güzel tasarlanmış. Okçu, nöbetçi, ağır zırhlılar ve daha fazlası oyunda mevcut. Oyundaki hiç bir NPC, oyunun performansını düşürmemektedir. Fakat NPC'lerdek bolluk gözümü biraz yordu fakat bir eksi değil tabii ki de.
Grafikler ve Karakter Görünümleri
Grafik bakımında ilk oyundan fazla farkı yok. Aslında ilk oyundaki grafikleri kırpmışlar. Bu sadece benim gördüğüm. Bir de oyun optimizasyon özürlüsü. Keşke buraya bir el atılsaydı. Oyunu düşük ve orta sistemler rahatça oynatabiliyor.. Fakat bina tasarımları ve gölgeleri gayet güzel yapmışlar. Işıklandırmalara pek gözüm gitmedi o yüzden oraya yorum yapmayacağım.
Karakterlerin görünümleri gayet başarılı. Fakat kadın karakterlerin vücut ve yüz hatları biraz abartılı yapılmış. Erkek karakterlerde bu kadar detay görmemiştim. Burasu yanlış anlaşılmasın. Erkeklerin sadece omuzları şişkin. Oyun dışında bir detay fark etmedim ama kadın karakterlerde olay ilginç işte. Neyse uzatmayalım.
Karakter yüz hatları yılına göre başarılı gerçekten. Özellikle saçların renk tonu gayet güzel. Bir de Ezio'nun Altair çakması olması... Şaka şaka. İnsan atasına benzeyebilir. Bu teorik olarak da doğru. Bir atamın yüzü bende olabilir mesela Neyse boş muhabbetten sonra yeni başlığımıza geçelim hadi. (Linç yemem umarım )
Haritalar
Harita olarak Floransa ve ve Venedik olmak üzere iki büyük harita mevcut . Bu iki harita dışında haritalar da mevcut fakat hiç biri aklımda kalmadı. Haritaların gerçek hayattaki Floransa ve Venedik'ten farksız olduğunu hissettim. Google Earth ile dolaştığımda birebir yerler olduğunu gördüm. Gerçekten başarılı bir durum bu.
Floransa
Venedik
Ortam Sesleri ve Müzikler
Ortam sesleri bakımından gayet başarılı. İnsan sesleri ve diğer sesler güzel yapılmış. Ayak seslerinin ortama göre eğişmesi gayet güzel. Çatı bloklarının sesinin duymak için hep çatıda oynardım. O kadar iyi yani dostlar.
Müzik olarak çok üstün. Jesper KYD yine güzel işler başarmış. Özellikle Floransa'da parkur yaparken arkada çalan hoş bir müzik vardı. Parkur ile o müziği dinlemek tam terapi gibiydi. Müzikleri tam liste olarak dinlemek isterseniz aşağıdaki bağlantıdan dinleyebilirsiniz.
Kapanış Sözlerim
Oyun genel anlamda mükemmel. Ufak hatalar ve buglar gözden sıyrılsa da puana etki edeceği kesin Eski oyun olduğu için biraz insaf gösteceğim. Böyle yapımlar yapın ki oynayalım. Oyun dediğin bir marka olmamalı, ürün olmamalı. Bir eğlence aracı, bir oyuncak gibi olmalıdır. Oyunu %100 bitirmek nasip olmadı, toplanabilirler baya var çünkü. Topla topla nereye kadar? Şimdi oyunun artı ve eksilerinden bahsedip puanlama yapalım.
Oyunun Artıları (+)
(+) Mükemmel hikaye
(+) Tekrar etmeyen oynanış
(+) Tatmin edici mekanikler
(+) Düşman dizilimi ve karakteristik özellikleri güzel
(+) Mükemmel müzik ve ortam sesleri
(+) Mükemmel oynanış
(+) EZİO!
Oyunun Eksileri (-)
(-) Optimizasyon sıkıntılı
(-) Grafikler ilk oyuna göre kırpılmış
(-) Oyunun bir eksiği bu kadar az mı olur arkadaş! En büyük eksi bu. (!)
Şaka bir yana eksisini en a bulduğum oyunlardan birisi bu. Puan kısmına geçiyoruz.
Puan
Assasin's Creed oyununa verdiğim puan:
Gözlerinizi bozduğum için üzgünüm. Paint harikasıdır. 10 Puanı hak ediyor bence. Ufak hataları görmezden geldim ve sonuç. Özel nerile ve iletişim için: [email protected]
İncelememizin sonuna geldik. Bu hafta içerisinde kendi seçtiğim bir oyunu inceleyeceğim. Daha sonra anketlere devam edeceğiz. Umarım anlayış gösterirsiniz. Beğeni ve yorumlarınızı eksik etmeyiniz. İyi günler ve iyi sosyaller.
İncelemeyi okuduktan sonra anketlere cevap vermeniz daha iyi olur bence. Bir de neden düşük puan verdiğinizi söylerseniz kendimi geliştirebilirim.
Yeni bir oyun incelemesine hoş geldiniz. Sosyal. İncelemelere tam gaz devam ediyoruz. Bu sefer anket olmayacak. Ama incelemeyi nasıl bulduğunuz hakkında bir anket ekleyeceğim. Bu defa kendi istediğim bir oyunu inceleyeceğim daha sonra anketlere geri döneceğiz. Umarım anlayış gösterirsiniz. Ara sıra jestler yaparım. Bir üye için bu hafta içinde bir jestim olacak. Sizde kaçırmayın derim. Spoiler yok
Assasin's Creed 2 hep oynamak istediğim oyunlar arasındaydı dostlar. Para vermeye hiç niyet edemedim. Korsan olarak da indirmek istemedim. Assasin's Creed 2 hariç serinin Unity'e kadar oyunları oynayıp bitirmiştim. Taa ki Ubisoft'un ücretsiz oyun vermesine kadar. Oyunu ücretsiz edinenlerdenim. Oyunun hikayesini bitirdim ve Altair'in zırhını da almayı başardım. İlk oyuna göre çok keyif aldığımı söylemem lazım. Lafı çok uzattık. Artık inceleme vakti.
Assasin's Creed II İncelemesi
Her zamanki formatta ilerleyeceğiz. Yenilik adına önerilerinizi yorumlarda belirtebilirsiniz. Önerilere açığım. İncelemenin bir yerinde tutarsızlık veya bir hata (yazım hatası hariç) fark ederseniz bana söyleyebilirsiniz. Her zamanki gibi önce hikaye ve amacımızı anlatıp değerlendireceğiz. Canlılık için kaliteli resimler olacak. İlk oyun ile karşılaştırmalar yapacağım. Daha sonra oynanış, grafik, müzik ve artılar ve eksileri belirteceğim. Puanı da en sona bırakacağız. Hikayeden başlayalım.
Hikaye
DİKKAT! İLK OYUN HAKKINDA BİLGİSİ OLMAYANLAR HİKAYE KISMINI ATLASIN. AĞIR SPOİLER YİYEBİLİRSİNİZ!
Uyarının ardından hikayemize dönelim. İlk oyunun sonunda Al Muallim'i öldürmüştük. Altair, cennetin elmasını yerden alacakken bir projektör açılır ve Cennetin Elmasının bulunduğu bütün konumlar dünya haritasında işaretlenir.
Cennetin Elmalarının Projektör Üzerindeki Konumları
Daha sonra Desmond, Animus'tan çıkarılır. Cennetin elmalarının konumları ele geçirildiğinden Abstergo'nun Desmond ile işleri kalmamıştır. Vidic, Desmond'a ne olacağını sorar. Cevap olarak Desmond'un öldürülmesini talep edilir. Fakat Lucy araya atılıp infazı engellemek ister. Daha her şeyin belli olmadaığını, Desmond'a ileride işlerinin düşeceğini belirtip öldürülmemsini talep eder. Bu talep kabul edilir ve Desmond odasına çekilir. Desmond, atasından Kartal Görüşü yeteneğini kazanmıştır. Odaya girdğinde bu görüş açılır ve duvarda 16. denek hakkında kan iziyle yazılmış yazılar görür.
Denek 16'nın Kan İzi İle Yazdığı yazılar
Bu kartal görüşünden sonra oyun biter ve 2. oyunda bu sahne ile başlarız. Lucy, üstü kan içinde yanımıza gelir ve gitmeleri gerektiğini söyler. Desmond'un kafası karışıktır. Lucy, kaçıştan önce Animus 1.0'ın hafıza kartını almak için Desmon'du Animus'a yatırır. Desmond, Animus'ta atası olan Ezio Auditore'nin doğumuna gelir. Doğumun ardından Desmond Animustan kalkar. Abstergo ana binasından Lucy ile kaçarlar.
Yeni doğmuş Ezio Ve Babası Giovanni Auditore
Kaçıştan sonra Desmond ve Lucy Ana binadan uzak bir yere gelirler. Yeni yüzler ile karşılaşırız. Rebecca Crane ve Shaun Hastings. Rebecca, eski bir sporcudur. Geçirdiği bir kaza sonrası sporu bırakıp bir yazılım harikasına dönüşmüştür. Shaun hakkında pek bir bilgim yok. Biraz soğuk bir karakter. Geldiğimiz yerde bu karakterler ile ısınırız. Lucy ve diğerleri bize ihtiyaçları olduğunu söylerler. Kendilerinin iyi taraf olduğunu söyleyip bizimle çalışmak isterler. Biz dediğim de Desmond. Desmond, çalışmayı kabul eder. Burada yeni bir Animus'a yatar ve başka bir atasını ziyaret eder. Amacımız ise diğer Cennetin elmalarını Abstergo'ya kaptırmamaktır.
Animus 1.0'daki hafıza kartının işlevi ve Animus 2.0
Animus 2.0'a yatıp Orta çağ İtalya'sında kendimizi buluruz. Atamız Ezio'nun 17 yaşındaki haline geliriz. Buraya kadar Desmond'un hikayesini ve genel oalrayları anlattım. Şimdi Ezio'nun hikayesini anlatayım.
Ezio'nun Hikayesi
Ezio, 1459'da İtalya'nın Floransa şehrinde doğmuştur. İsminin sonundaki "Da Firenze", Florsansa doğumlu olduğunu belirtir. Oyunun başında kendimizi Floransa'da buluruz. Ezio şehir halkını toplayıp şehrinin en zengin adamının oğlu Vieri De Pazzi ve para ile tuttuğu adamlarıyla dövüşür. Sonra Ezio'nun abisi Federico Auditore'de gelir ve kardeşini kurtarır.
Ezio ve yandaşları
Kardeşi ile bir tırmanma yarışından sonra sevgilisiyle güzel bir gece geçiren Ezio evine döner. Babası ile görüşür ve orada Uberto Alberti ile tanışır. Sonra Annesi Maria'ya, çok küçük olan erkek kardeşi Petrucio'ya ve kız kardeşi Clauida'ya yardım eder. Sonra bir gün eve geldiğinde annesi şok olmuştur, kız kardeşi çok üzgündür ve babası, küçük kardeşi ve abisi yoktur. Onları hapis tutuldukları yerde pencereden ziyaret eden Ezio babası Giovanni Auditore ile konuşur. Babası Ezio'ya bir yazı verir bu yazı okunursa babası diğerleri asılacaktır. Bu kağıdı Uberto'ya vermesini ister. Ezio babasının Suikastçi giysisini giyer ve Uberto'ya yazıyı verir.
Ezio, suikastçi kıyafetini giyer
Ezio, babasının bulunduğu hücre penceresinde onuna konuşur
Ama Uberto aslında kötü biridir ve bir gün sonra Giovanni Auditore, Federico Auditore ve Petrucio Auditore asılarak öldürülür. Ezio intikam yemini eder ve babasının Hidden Blade'ini Leonardo'ya tamir ettirir. Uberto Aberti'yi bulup onu öldürür. Sonra dost edinir Machiavelli (Suikastçi Lideri), Mario Auditore (Ezio'nun amcası). Ezio babasını öldürme emrini veren asıl kişiyi bulur Rodrigo Borgia .Bunu anlaması her kötü adamda ve Tapınakçıda Borgia simgesi çıktığı için hepsinin Rodrigo'ya çalıştığı çok açıktır. Ezio Rodrigo'yu takip ederek büyür. Bu takip sırasında yollarımız Venedik şehrine kadar düşecektir.
Rodrigo ve yandaşları
Buradan sonraki olaylar spoilera kaçar. Hikayeyi ve amacımızı anlattık. Kendi görüşümü belirteyim.
Hikayesel anlamda oldukça üstün. İlk oyun ile olan bağlantı mükemmel. İlerideki oyunları da etkileyecek olan olay örgüsü mükemmel. Hikaye boyunca Ezio'nun Jason Brody gibi değişim geçirmesi beni çok etkiledi. Şimdi oynanış kısmına geçelim.
Oynanış
İlk oyunun üstüne çok fazla oynanış unsuru eklenmiş gerçekten. Bu seferki oynanış kısmını alt başlıklara böleceğim. Hareketsel oynanış ve saldırı unsurlu oynanış olarak iki başlık altında size görüşlerimi belirteceğim.
Hareketsel Oynanış
Hareketsel olarak ilk oyundaki mantık kullanılmış. Yani ilk oyundaki tuş kombinasyonu bu oyuna geçirilmiş. Bir eksi değil tabi ki. Tuş kombinasyonu yine Low ve High profile. Bu olayı bilmeyenlere özet olarak; low profile,ve high profile oyundaki oynanış türleridir. High profile'da koşarsınız. Low profile'da yürürsünüz. Profiller arası geçiş RMB tuşu ile sağlanıyor. Yani sağ tıka basılı tuttuğunuzda High profile, basmadığınızda Low profile oynarsınız. At sürme oyunu bu oyunda da mevcut. İlk oyuna göre pek bir değişiklik yok fakat at arabası mekaniği gelmiş. Bunu sadece belli görevlerde kullanabiliyoruz. Görev dışında kullanabilsek çok güzel olabilirdi.
Profiller ve oynanışta sıkıntı yaşayan arkadaşların işine yarayabilir
Bu olayı da özet geçtikten sonra basit hareketsel özelliklerden bahsedelim. SHIFT tuşuna basarak nazik ittirme özelliğini kullanıyoruz. Bunu high profile'da kullanırsak omuz atma özelliği kullanılır. Boşluğa basarsak hızlı yürüme moduna gireriz. Eğer high profile olursa zıplamış oluruz. E tuşuna basarsak Kartal Görüşünü açarız. Bu görüş ile gizli kapıları, eşyaları ve insanları kolayca tanımlayabiliriz. İşe yarayan bir özellik oldukça. Ve bu özelliğin Desmond'un atalarının arasında kullanılması oldukça hoş. İnsanları soyma özelliği eklenmiş. Yanına geldiğimiz insanı soymak için boşluk tuşuna basmamız yeterli.
Şimdi oyunun asıl önemli olayı olan parkur ve tırmanış unsuruna gelelim. İlk oyuna göre daha hızlı bir parkur mekaniği mevcut. Hırslı ve sabırsız oyuncular için biraz iyi olmuş fakat gerçekçiliği sorgulanır. İlk oyunda 1 saatte (!) bir binaya tırmanırken Ezio atletik bedeni ile 10 saniyede tırmanıyor. Fakat ilk oyundaki karakter de bana ağır geliyordu. Ezio kuş gibi geldi bana. İlk oyundaki parkur gerçekçiliği de daha iyiydi bence ama bir eksi değil bu tabii ki. İlk oyundaki gibi standart tırmanış ve parkur mekanikleri mevcut. Bu oyundaki grasp yani çıkıntıyı bırakıp bir alttakine atlama olayını düzeltmişler. Bir de yeni olan mekanikten bahsedelim. Tek seferde iki çıkıntı boyunda zıplama özelliğini oyunun ortalarında açabiliyoruz. Bu özellik parkuru inanılmaz seviyede hızlandırıyor ve kullanılması oldukça pratik. Hareketsel oynanış benden tam puan aldı dostlar
Ek olarak yeni gelen yüzme mekaniğinden de bahsedelim. İlk oyunda yüzemiyorduk. Karakter su ile temas ettiğinde anında öldüyorduk. Bu oyuna gelen yüzme mekaniği ile bu düzeltilmiş. Yüzme de sınırlı değil. Gizli kalmak için suya dalabiliyoruz ve bu çok hoş. Ne kadar yüksekten atlarsak atlayalım sudan sağ çıkabiliyoruz.
Saldırı Unsurlu Oynanış
Saldırı bakımından ilk oyunun üstüne güzel mekanikler eklemişler. Gözüme en çok çarpan özellik alttan ve üstten öldürme olayları. Gizlilik adına kullandığınızda çok güzel işler çıkıyor cidden. Saldırı mekaniklerini paragraflara anlatıp anlatacağım.
Yakın dövüşte Low ve High profile olayları mevcut. Bu geçişler sayesinde farklı dövüş ve saldırı animasyonları görebilirsiniz. Ben daha çok Hidden Blade'ler ile oyandım. Counter atınca düşman anında ölüyor. Counter olayı ise düşman saldırılarından sıyrılıp düşmanı infaz etmek için kullanılıyor. Dodge'ye benzemiyor. Dodge sadece sıyrılmak için. İkincil silah oynamak çok zor. Ağır zırhlı hedefleri kılıç ile öldürmek çok zor. Hidden Blade'de böyle bir şey yok. Tek bir Counter ile ölüyor düşmanlar. Hidden Blade olayından eksi veriyorum. İkincil silahlar daha güçlü olmalıydı bence. Düşmanın silahını elinden alıp ona karşı kullanabildiğimiz bir mekanik de eklenmiş. Bu mekaniği kullanmak da ayrı bir güzel.
Bir de yeni gelen gizli silah mekaniği var. Oyunu oynarken bana yok artık dedirtti adeta. İyi anlamda tabi ki. Kullanması kolay ve hoş.
Bunlar haricinde düşmana kapma yapıp onu etkisi hale getirebiliyoruz. Çok gerekli bir mekanik olduğu sorgulanır. Genel olarak oynanış çok güzel. İlk oyundan sonra kendilerini bu kadar geliştiren Ubisoft daha neler yapar dedirtiyor. Fakat Primal faciasına bakınca pek iç açıcı görünmüyor. Umarım Far Cry 6 ve AC Valhalla'da güzel işler başarırlar.
Görevler Ve Düşman/NPC Dizilimleri
İlk oyundan görevler yüzünden yaka silktik dostlar. Bir oyun kendini Bu kadar tekrar edebilir mi cidden dedirtti. Fakat görev dizaynı baştan tasarlanış ve çok başarılı bir görev konsepti sunulmuş. Kendini tekrar eden görevler yerine birbirinden bağımsız yeni görevler ile çok güzel bir deneyim yaşadım. Belli görevler bitince DNA dizilim sırları tamamlanıyor. Oyun 14 DNA diziliminde sonra eriyor. Görev sayısına göre DNA sırasının bitmesi uzun sürebiliyor. DNA sıraları bitince bazen Animus dışına çıkıp yan görevler yapabiliyoruz.
Yan görevden kastım oyuncuya sormadan yapılıyor. Ben AC oyunlarının modern kısmına yani Desmond'un hikayesine ilgiliyim. Bu görevleri gelecekte yapmak oldukça güzel geldi bana. Onun dışında Animus içindeki Dünyada yapılabilecek tonla şey var. Kule açıp haritada bir bölüm açabilirsiniz. Altair'in zırhını alabilmek için toplanabilir öğeleri toplayabilirsiniz. Daha bir sürü sayabilirim ama dozunda bırakalım. AC II görev bakımından tam puan aldı benden.
Düşman dizilmleri ve tepkileri mükemmel olmuş. Verdiği tepkiler, fark etme süreleri ve çeviklikleri oldukça kusursuz. Düşman tipleri de oldukça güzel tasarlanmış. Okçu, nöbetçi, ağır zırhlılar ve daha fazlası oyunda mevcut. Oyundaki hiç bir NPC, oyunun performansını düşürmemektedir. Fakat NPC'lerdek bolluk gözümü biraz yordu fakat bir eksi değil tabii ki de.
Grafikler ve Karakter Görünümleri
Grafik bakımında ilk oyundan fazla farkı yok. Aslında ilk oyundaki grafikleri kırpmışlar. Bu sadece benim gördüğüm. Bir de oyun optimizasyon özürlüsü. Keşke buraya bir el atılsaydı. Oyunu düşük ve orta sistemler rahatça oynatabiliyor.. Fakat bina tasarımları ve gölgeleri gayet güzel yapmışlar. Işıklandırmalara pek gözüm gitmedi o yüzden oraya yorum yapmayacağım.
Karakterlerin görünümleri gayet başarılı. Fakat kadın karakterlerin vücut ve yüz hatları biraz abartılı yapılmış. Erkek karakterlerde bu kadar detay görmemiştim. Burasu yanlış anlaşılmasın. Erkeklerin sadece omuzları şişkin. Oyun dışında bir detay fark etmedim ama kadın karakterlerde olay ilginç işte. Neyse uzatmayalım.
Karakter yüz hatları yılına göre başarılı gerçekten. Özellikle saçların renk tonu gayet güzel. Bir de Ezio'nun Altair çakması olması... Şaka şaka. İnsan atasına benzeyebilir. Bu teorik olarak da doğru. Bir atamın yüzü bende olabilir mesela
Neyse boş muhabbetten sonra yeni başlığımıza geçelim hadi. (Linç yemem umarım )
Haritalar
Harita olarak Floransa ve ve Venedik olmak üzere iki büyük harita mevcut . Bu iki harita dışında haritalar da mevcut fakat hiç biri aklımda kalmadı. Haritaların gerçek hayattaki Floransa ve Venedik'ten farksız olduğunu hissettim. Google Earth ile dolaştığımda birebir yerler olduğunu gördüm. Gerçekten başarılı bir durum bu.
Floransa
Venedik
Ortam Sesleri ve Müzikler
Ortam sesleri bakımından gayet başarılı. İnsan sesleri ve diğer sesler güzel yapılmış. Ayak seslerinin ortama göre eğişmesi gayet güzel. Çatı bloklarının sesinin duymak için hep çatıda oynardım. O kadar iyi yani dostlar.
Müzik olarak çok üstün. Jesper KYD yine güzel işler başarmış. Özellikle Floransa'da parkur yaparken arkada çalan hoş bir müzik vardı. Parkur ile o müziği dinlemek tam terapi gibiydi. Müzikleri tam liste olarak dinlemek isterseniz aşağıdaki bağlantıdan dinleyebilirsiniz.
Kapanış Sözlerim
Oyun genel anlamda mükemmel. Ufak hatalar ve buglar gözden sıyrılsa da puana etki edeceği kesin
Eski oyun olduğu için biraz insaf gösteceğim. Böyle yapımlar yapın ki oynayalım. Oyun dediğin bir marka olmamalı, ürün olmamalı. Bir eğlence aracı, bir oyuncak gibi olmalıdır. Oyunu %100 bitirmek nasip olmadı, toplanabilirler baya var çünkü. Topla topla nereye kadar? Şimdi oyunun artı ve eksilerinden bahsedip puanlama yapalım.Oyunun Artıları (+)
(+) Mükemmel hikaye
(+) Tekrar etmeyen oynanış
(+) Tatmin edici mekanikler
(+) Düşman dizilimi ve karakteristik özellikleri güzel
(+) Mükemmel müzik ve ortam sesleri
(+) Mükemmel oynanış
(+) EZİO!
Oyunun Eksileri (-)
(-) Optimizasyon sıkıntılı
(-) Grafikler ilk oyuna göre kırpılmış
(-) Oyunun bir eksiği bu kadar az mı olur arkadaş! En büyük eksi bu. (!)
Şaka bir yana eksisini en a bulduğum oyunlardan birisi bu. Puan kısmına geçiyoruz.
Puan
Assasin's Creed oyununa verdiğim puan:
Gözlerinizi bozduğum için üzgünüm. Paint harikasıdır. 10 Puanı hak ediyor bence. Ufak hataları görmezden geldim ve sonuç. Özel nerile ve iletişim için: [email protected]
İncelememizin sonuna geldik. Bu hafta içerisinde kendi seçtiğim bir oyunu inceleyeceğim. Daha sonra anketlere devam edeceğiz. Umarım anlayış gösterirsiniz. Beğeni ve yorumlarınızı eksik etmeyiniz. İyi günler ve iyi sosyaller.
İncelemeyi okuduktan sonra anketlere cevap vermeniz daha iyi olur bence. Bir de neden düşük puan verdiğinizi söylerseniz kendimi geliştirebilirim.
Son düzenleme:
