10 Kasım'da yok yazılınır mı?

M.E.B Ortaöğretim Kurumları Disiplin Yönetmeliği'nin 164. maddesinin 1f maddesi tam olarak şöyle:
"f) (Değ: 28/10/2016-29871 RG) Okula geldiği hâlde özürsüz eğitim ve öğretim faaliyetlerine, törenlere, sosyal etkinliklere ve okul pansiyonlarında etüde katılmamak, geç katılmak veya bunlardan erken ayrılmak"
Kalınlaştırdığım yere dikkat edersen bunun sadece okula geldiğin durumlarda geçerli olduğunu anlayabilirsin.
Yanlış okumuşum pardon
 
Dostum, yok yazılmazsın, zaten pazar gününe denk geliyorsa okul olmadığından dolayı yok yazılma gibi bir şey söz konusu olamaz. Fakat 10 Kasım töreni dediğin en fazla 40-45 dk. süren bir anma töreni. Bu tür törenler genellikle devletimizin resmi etkinliklerindendir ve katılım beklenir. Katılmazsanız da saygısızlık kabul edilir.
 
Dostum, yok yazılmazsın, zaten pazar gününe denk geliyorsa okul olmadığından dolayı yok yazılma gibi bir şey söz konusu olamaz. Fakat 10 Kasım töreni dediğin en fazla 40-45 dakika süren bir anma töreni. Bu tür törenler genellikle devletimizin resmi etkinliklerindendir ve katılım beklenir. Katılmazsanız da saygısızlık kabul edilir.

Haklısınız tabii ama pazar günü sabah 8 de kalkıp gitmek üşendiriyor arkadaşı büyük ihtimalle cuma günü yapabilirlerdi, pazarda belediyelerin yaptığı törene 20-30 öğrenci ile katilabilirdi okul.
 
Haklısınız tabii ama pazar günü sabah 8 de kalkıp gitmek üşendiriyor arkadaşı büyük ihtimalle cuma günü yapabilirlerdi pazarda belediyelerin yaptığı törene 20-30 öğrenci ile katilabilirdi okul.

Genelde cuma günü yapılan bu törenler, hafta sonuna denk geliyorsa da Atatürk'ün bizim için yeterince görevini yaptığına inanıyorum. Bugün özgürce nefes alıyorsak, bayrağımız göklerdeyse, onun sayesindedir. Bunu anlatmaya gerek yok, hepimiz biliyoruz. 8'de kalkmaya üşenmek ise saygısızca bir davranış olur.

Genelde cuma günü yapılan bu törenler, hafta sonuna denk geliyorsa da Atatürk'ün bizim için yeterince görevini yaptığına inanıyorum. Bugün özgürce nefes alıyorsak, bayrağımız göklerdeyse, onun sayesindedir. Bunu anlatmaya gerek yok, hepimiz biliyoruz. 8'de kalkmaya üşenmek ise saygısızca bir davranış olur.
Şuan eğitim-öğretim hayatımı bitirmiş olsam da her sene ilçemin meydanındaki törene bile gidiyorum

Genelde cuma günü yapılan bu törenler, hafta sonuna denk geliyorsa da Atatürk'ün bizim için yeterince görevini yaptığına inanıyorum. Bugün özgürce nefes alıyorsak, bayrağımız göklerdeyse, onun sayesindedir. Bunu anlatmaya gerek yok, hepimiz biliyoruz. 8'de kalkmaya üşenmek ise saygısızca bir davranış olur.


Şuan eğitim-öğretim hayatımı bitirmiş olsam da her sene ilçemin meydanındaki törene bile gidiyorum
Bu konuyla ilişkin şuraya saygı duyması amacıyla yaşanmış bir hikaye bırakıyorum;

29 Ekim 1938 senesi, Atatürk'ü görmek isteyen Kuleli Askeri Lisesi öğrencileri, tören dönüşü Dolmabahçe Sarayı'nın önünden geçerken İstiklal Marşı söylemeye başladılar. Atatürk'ü selamlayarak sevgi gösterisinde bulundular. Mustafa Kemal Paşa'nın silah arkadaşı Kılıç Ali, askerlere eliyle "gidin" işareti yaptı, ancak askerler bunu selam olarak algılayıp coşkuyla devam ettiler.

Bunun üzerine Atatürk, camın önüne gelmek istedi ve manevi kızı Gökçen’e heyecanla, "Bak Gökçen, gençlerimin sesi, duydun mu beni istiyorlar?" dedi. Gökçen, "Evet Paşam, bir vapur dolusu genç Askeri Lise öğrencileri Cumhuriyet Bayramı törenlerinden dönüyor olmalılar," yanıtını verdi. Atatürk, "Çocuklarım, benim çocuklarım..." diyerek gözlerinden yaşlar süzüldü.
 
Genelde cuma günü yapılan bu törenler, hafta sonuna denk geliyorsa da Atatürk'ün bizim için yeterince görevini yaptığına inanıyorum. Bugün özgürce nefes alıyorsak, bayrağımız göklerdeyse, onun sayesindedir. Bunu anlatmaya gerek yok, hepimiz biliyoruz. 8'de kalkmaya üşenmek ise saygısızca bir davranış olur.

Şu an eğitim-öğretim hayatımı bitirmiş olsam da her sene ilçemin meydanındaki törene bile gidiyorum.

Bu konuyla ilişkin şuraya saygı duyması amacıyla yaşanmış bir hikaye bırakıyorum;

29 Ekim 1938 senesi, Atatürk'ü görmek isteyen kuleli askeri lisesi öğrencileri, tören dönüşü dolmabahçe sarayı'nın önünden geçerken İstiklâl Marşı söylemeye başladılar. Atatürk'ü selamlayarak sevgi gösterisinde bulundular. Mustafa Kemal paşa'nın silah arkadaşı kılıç Ali, askerlere eliyle "gidin" işareti yaptı, ancak askerler bunu selam olarak algılayıp coşkuyla devam ettiler.

Bunun üzerine Atatürk, camın önüne gelmek istedi ve manevi kızı Gökçen'e heyecanla, "bak Gökçen, gençlerimin sesi, duydun mu beni istiyorlar?" dedi. Gökçen, "evet paşam, bir vapur dolusu genç askeri lise öğrencileri cumhuriyet bayramı törenlerinden dönüyor olmalılar," yanıtını verdi. Atatürk, "çocuklarım, benim çocuklarım..." diyerek gözlerinden yaşlar süzüldü.

Ben arkadaş adına konuştum benim okuduğum zamanda hafta sonuna geliyorsa cumadan yapıyorlardı. Ondan dedim.
 
Ama yine de idarenin yaptığı yanlış bir davranış bana kalırsa. Cumadan şehir dışına giden kesin olmuştur onlar ne yapacak peki bu kadar mecbur tutmak yanlış bir davranış. Ama saygı konusunda dibine kadar katılıyorum.
 

Technopat Haberler

Geri
Yukarı