Ağır depresyondayım

Muhtemelen su an benzerini yasadim desem inanmiycaksin ama. Neden inanmayasin, cunku kendi sıkıntını asiri buyuk dusunuyorsun, insanlar beni anlayamaz diye dusunuyorsun ama oyle degil. Cok benzerini daha kotusunu yasayan ve donduren cok insan var. Ben de toparladim ve cozum bu kadar basit olamaz dersin yok artik dersin. Geliyor.

SPOR YAP.

Full duzenli kacirmadan body'e git. Her anlamda cok rahatliyorsun. Bak bir dene, 6 aya depresyonun cozulmezse bana yaz ozur diliycem senden vaktini harcadigim icin. Anlastik mi :D
 
Hocam sana 6 ay aksatmadan PPL yaziyorum dert tasa kalmaz.
Durumunuzu goze alarak bacak gunlerini atlayabilirsiniz, bu kiyagi herkese gecmem😉😉
 
İnsanların her problem durumunda ''psikiyatriye, psikoloğa git'' demesini pek doğru bulmuyorum. Psikiyatride sana ilaç verecek, ee? o problemi yenmek yerine sana unutturucak ve seni rahatlatacak kimyasallar verip beynini kandıracak. İnsanın en iyi doktoru kendi zihnidir. Açıkçası hiçbir zaman senin kadar aşk arayışı içinde bulunmadım veya problem etmedim. Çünkü böyle bir beklentim olmadı. Aşk denilen şeyin aranarak bulunabilen bir şey olmadığına inanıyorum. Bence bunun kendi gözünde büyüttüğün kadar büyük bir şey olmadığını anlamalısın. Önemli şeyler, evet ama depresyona girilebilecek kadar mı? kesinlikle hayır. Hatta yanlış anlama, bu tarz konuları hayatını önemli derecede etkileyecek sorun haline getiren insanlar bana çok şımarık, küçükken ağlayınca istediği alınan bir büyüme tarzıyla yetişmiş insanların saçma problemleri gibi geliyor. Sana en büyük önerim böyle bir konuda beklentin olmasın. Bana kalırsa büyük hayallerin dışındaki şeylerden hiçbir şekilde beklentin dahi olmasın, eğer öyle olursa böyle şeylere üzülür, takılırsın. Senin problemlerinin belki yüzlerce katı daha fazla şeyi görüp, yaşadım. Depresyona falan da girmedim, çünkü o konuda takılı kalmadım. Kendine bir uğraş bulabilirsin. Bu basketbol, yüzme veya fitness olabilir.

SPOR YAP.

Full duzenli kacirmadan body'e git. Her anlamda cok rahatliyorsun. Bak bir dene, 6 aya depresyonun cozulmezse bana yaz ozur diliycem senden vaktini harcadigim icin. Anlastik mi :D
Hocam dediğin bilimsel olarak doğru. Aslında kız arkadaşı olmayan veya kız arkadaşından ayrılan insanların bir spora ve uğraşa sarmasının nedeni endorfin ve dopamin salgısını arttırmak. Çünkü erkeğin doğasında olan bir şey. Eğer fitness yapmıyorsa, basketbol oynar, bunların ikisi de yoksa kız arkadaşı ile bunları salgılar. Bu onun daha mutlu olmasını sağlar. Gerçi son 2 yıldır fitness yapmak bir popüler kültür haline geldiği için küçük yaşta, iğneli arkadaşları görüyorum ve üzülüyorum :D
 
Son düzenleme:

Muhtemelen su an benzerini yasadim desem inanmiycaksin ama. Neden inanmayasin, cunku kendi sıkıntını asiri buyuk dusunuyorsun, insanlar beni anlayamaz diye dusunuyorsun ama oyle degil. Cok benzerini daha kotusunu yasayan ve donduren cok insan var. Ben de toparladim ve cozum bu kadar basit olamaz dersin yok artik dersin. Geliyor.

SPOR YAP.

Full duzenli kacirmadan body'e git. Her anlamda cok rahatliyorsun. Bak bir dene, 6 aya depresyonun cozulmezse bana yaz ozur diliycem senden vaktini harcadigim icin. Anlastik mi :D

Hocam sana 6 ay aksatmadan PPL yaziyorum dert tasa kalmaz.
Durumunuzu goze alarak bacak gunlerini atlayabilirsiniz, bu kiyagi herkese gecmem😉😉

Depresyon hastasına "spor yap" demek küfür etmek gibi bir şey :) Hastalığın yaptığı şey zaten kişinin fiziksel enerjisi ile birlikte yaşam enerjisini düşürmek. Bırak yataktan çıkmayı, kolunu kaldıracak hali olmayan depresyon hastasına "spor yap" demek kadar anlamsız bir şey olabilir mi? Tedaviye başlanır, iyileşme görüldüğü zaman tedaviye yardımcı olarak spor verilir ya da iyileşme sonrası tekrarlamanın önüne geçmek için. Ama bu spor da kesinlikle body falan olmaz. Bugüne kadar body öneren herhangi bir branşta doktor görmedim hayatımda. En çok ve en faydalı olarak yürüyüş verilir. Sonrasında ağır spor olarak yüzme vb. Tek başına spor yapıp iyileşiyorsanız zaten en başta depresyon hastası değilsiniz demektir. Hayatın olağan bunalım ve üzüntülerini, sevdiğini kaybetme gibi ruhsal travmalarını depresyon hastalığı ile karıştırmayın. Burada da "depresyon hastasıyım", "depresyon hastasıydım", "depresyon hastası mıyım?" Konu ve mesajlarının onda dokuzunda zaten depresyon yok.
 
Depresyon hastasına "spor yap" demek küfür etmek gibi bir şey :) Hastalığın yaptığı şey zaten kişinin fiziksel enerjisi ile birlikte yaşam enerjisini düşürmek. Bırak yataktan çıkmayı, kolunu kaldıracak hali olmayan depresyon hastasına "spor yap" demek kadar anlamsız bir şey olabilir mi? Tedaviye başlanır, iyileşme görüldüğü zaman tedaviye yardımcı olarak spor verilir ya da iyileşme sonrası tekrarlamanın önüne geçmek için.
Hocam spor yapmak dopamin ve endorfin salgısını arttırıyor. Bunları yaptıkça mutluluk hormonu daha fazla salgılanacak zaten. Ki yapılı bir vücut da her insana katacağı gibi bu arkadaşa da özgüven katacaktır. Yani kötü bir şey değil, dediğinizin aksine. Ancak ben de sizin dediğiniz gibi öncelik olarak basketbol veya yüzme önerirdim. Ama fitness olmayacak diye bir şey de yok.

Mesela benim 1 saat önce başım ağrıyordu, bir tane parol içtim şu an hiçbir sıkıntım yok ama baş ağrım hala içten içe devam ediyor sadece ben hissetmiyorum. Başımı ağrıtacak şeylerden uzak durursam sorunu kökten çözmüş olurum değil mi? psikiyatriyi bu yüzden böyle durumlarda öncelik olarak görmüyorum şahsen.
 
Hocam spor yapmak dopamin ve endorfin salgısını arttırıyor. Bunları yaptıkça mutluluk hormonu daha fazla salgılanacak zaten. Ki yapılı bir vücut da her insana katacağı gibi bu arkadaşa da özgüven katacaktır. Yani kötü bir şey değil, dediğinizin aksine. Ancak ben de sizin dediğiniz gibi öncelik olarak basketbol veya yüzme önerirdim. Ama fitness olmayacak diye bir şey de yok.

Problem direkt olarak en başta spor önerilmesinde. Spor yapmak sağlıklı bir insanın depresyona girmesini engeller, depresyondaki hastanın çabuk iyileşmesine sebep olur, ve tekrar etmesini engeller. Fakat depresyonu ağır bir kişi bunu yapamayacağı için ona "spor yap" demek küfür etmek gibi. Adamın yaşayacak enerjisi tükenmişken spor yap deniyor. Önce psikiyatrist, sonra tedavi ve iyileşme görülüp te kişi enerjisini kazandığı anda da spor. Bu spor yoga veya yürüyüş vb. de olabilir. Fiziksel hafif bir aktivite bile yeterli.
 
Problem direkt olarak en başta spor önerilmesinde. Spor yapmak sağlıklı bir insanın depresyona girmesini engeller, depresyondaki hastanın çabuk iyileşmesine sebep olur, ve tekrar etmesini engeller. Fakat depresyonu ağır bir kişi bunu yapamayacağı için ona "spor yap" demek küfür etmek gibi. Adamın yaşayacak enerjisi tükenmişken spor yap deniyor. Önce psikiyatr, sonra tedavi ve iyileşme görülüp te kişi enerjisini kazandığı anda da spor. Bu spor yoga veya yürüyüş vb. de olabilir. Fiziksel hafif bir aktivite bile yeterli.

Cok ileri derece bir hastalik yoksa bunlar bahane hocam her şey kafada bitiyor.
İnsan bunlari kendi basina cozecek kadar guclu olmali bir yere kadar tabii cok ileriyse bir şey diyemem ancak oyle oldugunu sanmiyorum.
Kotu bir durum evet var ama konu sahibi kendini daha da kotu bir hale sokuyor.
Vaktim yok demekte dunyanin en bos lafi, vaktin yoksa yaratacaksin.
Ek olarak psikiyatr muhtemelen hafifte olsa antidepresan yazip kendini siyiracaktir, antidepresan kullanmakta bence yine cok ozel bir durum yoksa acizlikten baska bir şey degil.
 
Kendini değerli hissetmen için başkalarının şefkatine ihtiyacın yok. Sana en çok sen değer verebilirsin. Seni üzen dış etkenleri kafanda değersizleştir önce. Yapmaktan zevk aldığın hobilerine daha çok vakit ayır. Biraz yalnızlaş. Sadece kendin için zaman harca. Seni depresyona iten etrafındaki insanlar. Aynı süreci bir kaç ay önce yaşadım. Etrafımdaki ruh hastalarını uzaklaştırınca çabucak sağlığıma kavuştum şükür. Şimdi sadece kendime enerji harcıyorum.
 
Herkese iyi geceler.
Ankara'da yaşayan 24 yaşında bir gencim.
Her şeyin anlamsız geldiği, umutların yitirildiği, hayattaki hiçbir şeyden zevk alamadığım bir evredeyim.
Bazılarına göre ortalama bir tip, küçük bir kesime göre yakışıklı, büyük çoğunluğa göre -ben dahil- çirkinim. (Ay bu ne yhaa ben bunla mı çıkcam .s.s diyeni bile gördü bu kişi.)

Ne fakirim, ne de zengin. Allah'a şükür kendi yağında kavrulan bir ailede yaşıyorum. 182 boy, 72 kilo. Arabamız yok, evimiz de yok.

2 tane can kardeşim, agam var. Onların hayatında çoğu şey yolunda gidiyor. Aralarında en dibi yaşayan o şanslı kişi benim. İçimi kimseye dökemiyorum diye buraya yazmak istedim sadece.

Ağlıyorum, bağırıyorum, çağırıyorum, içiyorum, çığlık atıyorum, yardım istiyorum. Kimse duymuyor. İçinde bulunduğumuz durumdan -ülkemizin iç sıkıntıları- kaynaklı olsa gerek, eskiden de ara ara bu tip durumların içine düşerdim ama bu seferki bir başka. Herkesin yalandan da olsa mutlu olması, birileriyle elele dolaşması, birilerinin sevilmesi, ilgi görmesi artık kanıma dokunmaya başladı, zoruma gidiyor biraderlerim.

Ben neden sevilmiyorum, neden ilgi görmüyorum, neden kimse yüzüme bile bakmak istemiyor, neden herkes bu kadar önyargılı, neden böyle davranıyorlar? Neden beni kendime küstürüyorlar, neden erkekliğimden nefret ettiriyorlar? Neden kurtulamıyorum bu durumdan? Ne yapmam gerekiyor benim artık anlayamıyorum. Eskiden bu kadar zor değildi ikili ilişkiler. Büyüklerim daha iyi bilirler benden.

Ne yapmam gerekiyor arkadaşlar, ben de sevilmek istiyorum, ben de ilgi görmek istiyorum, elimden tutulsun istiyorum, Ankara'da yaşayanlar bilir, Anıtkabir'e gitmek, Atakule'ye gitmek, Kızılay'da gezmek, Kuğulupark'a çıkmak...

Kendimi artık şu adam gibi hissediyorum.
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.


Nolur bana yardım edin. Aklıma mukayet olamıyorum. Delirmek üzereyim.

Psikiyatriste gidebilirsin herkes demiş zaten ama bence psikolojik birşeyi çözerken onu çözmeye odaklanmak işi bozuyor. Tabi ki kan değerlerinde değişim olduğu için bile veya hormonlardan falan strese giriyor olabilirsin fakat benim anladığım kadarıyla sorunun biraz hayatın boş olmasıyla alakalı. Yani doktora da gitsen düşüncelerini unutmayacaksın ya da degistirmeyeceksin.
İlgi görmek kısmı için konuşacak olursam bende Ankarada yaşıyorum insanları görüyorum Kızılayda imrendiğim de oluyor. Benim çalıştığım cabaladigimi doğuştan kazananlar oluyor. Ama bazen şunu fark ediyorsun: Sen ağlasan da ağlamasan da hayat akıyor ve kapılıp gidiyorsun. Yani bazı şeyler değişmiyor. Değişebilen şeylere odaklan.
Ayrıca ailen kardeşlerin seni seviyorsa sağlıklıysan karnın toksa basitçe dünyadaki birçok insandan daha iyi şartlardasın aslında. O kadar da kötü değilm Hem bu istediklerin asla olmayacak demek de değil. Hayat çok hızlı değişiyor.
Olayı felsefi olarak ele almaya kalkarsam bir yığın kitap falan önermem de gerekir o yüzden çok konuşmuyorum. Aşırı karamsarca ölümle alakalı birşeyler zırvalarım muhtemelen.
 
Konuya gelen mesajları hayretle okudum. Youtube'dan kızları aşağılayarak sigma videoları çeken elemanları izleyip "üf ne kadar sigma" diyen erkekler spor yap diye doluşmuş. Her neyse konuya gelecek olursak çok boş vaktinin olduğunu düşünüyorum. Büyük ihtimalle çalışmıyorsun. Çalışıyorsan bile sevdiğin işi yapmıyorsun. Sevdiğin işi yap dostum, hayallerini takip et. Elalem ne der düşüncesinden kurtul. Depresyondan çıkarsın. Kısa ve öz.
 

Technopat Haberler

Geri
Yukarı