Akrabalık bağı ile Yunanistan vatandaşlığı alınır mı?
- Konuyu başlatan Kayzear
- Başlangıç Tarihi
- Mesaj 7
- Görüntüleme 497
Atakan Alp Arslan
Centipat
- Katılım
- 14 Aralık 2022
- Mesajlar
- 769
- Çözümler
- 2
Daha fazla
- Cinsiyet
- Erkek
Alamazsın dostum.
Son düzenleyen: Moderatör:
En iyisi kapı vizesi almakla yetin 
10 adaya rahat rahat gider gelirsin. Al sana bilette önereyim.
Çeşme Sakız Adası feribot bileti ucuz ucuz al git gel
10 adaya rahat rahat gider gelirsin. Al sana bilette önereyim.Çeşme Sakız Adası feribot bileti ucuz ucuz al git gel
adosa
Picopat
- Katılım
- 2 Ekim 2023
- Mesajlar
- 140
- Çözümler
- 1
Daha fazla
- Cinsiyet
- Diğer
Zorunlu göç şıp bir anda tüm Türkler Türkiye'ye ışınlandı şeklinde olmadı. Helen Cumhuriyetinde de Türkiye Cumhuriyetinde de karşılıklı hala belirli azınlıklar mevcut ve bu azınlıklar 1923 Nüfus anlaşmasının ikinci maddesi dahilinde belirli bölgeler zorunlu göçten muaf olacak şekilde kaldı. Helen Cumhuriyeti verilerine göre 49.000 civarı Helen hala Türkiye Cumhuriyetinde yaşıyor. "Türkiye'de yaşayan herkes Türktür" algınızı bir kenara bırakın artık.
Gerçekten Helen kanı taşıyorsan iyi bir avukatla kolaylıkla yapabilirsin.
Hyperionx
Kilopat
- Katılım
- 20 Eylül 2015
- Mesajlar
- 933
- Çözümler
- 4
Turkiye'de yasayip vatandas olan herkes Turktur zaten? Anayasaya karsi geliyorsan ayri tabii.
Madde 66. – Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür. Türk babanın veya Türk ananın çocuğu Türktür. (Son cümle mülga: 3.10.2001-4709/23 md.) Vatandaşlık, kanunun gösterdiği şartlarla kazanılır ve ancak kanunda belirtilen hallerde kaybedilir. Hiçbir Türk, vatana bağlılıkla bağdaşmayan bir eylemde bulunmadıkça vatandaşlıktan çıkarılamaz. Vatandaşlıktan çıkarma ile ilgili karar ve işlemlere karşı yargı yolu kapatılamaz.[1]
adosa
Picopat
- Katılım
- 2 Ekim 2023
- Mesajlar
- 140
- Çözümler
- 1
Daha fazla
- Cinsiyet
- Diğer
Attığın maddede zaten Türk anne ve ya babanın çocuğu Türktür yazıyor. Kişi kökeninin Helen Cumhuriyetine dayandığını söylüyor. 1923 Nüfus Anlaşması dahilinde Helen Cumhuriyetinin Batı Trakya ve Makedonya bölgesi içerisinde yaşayan Türkler ile Türkiye Cumhuriyetinin İstanbul ve çevre illerde bulunan Helenler zorunlu göç kapsamında tutulmamış ve iki hükümette bu bölgedeki azınlıkları kabul etmiştir.
14 Eylül 2007 tarihli UN Yerli halklar hakları bildirisinin beşinci maddesinde; "Yerli halklar istedikleri takdirde ülkenin ekonomik, sosyal ve kültürel yaşamında tam olarak yer alma haklarının yanı sıra kendilerine has siyasi, yasal, ekonomik, sosyal ve kültürel kurumlara sahip olma ve bunları güçlendirme hakkına sahiptir." şeklinde belirtilmektedir.
Türk hukukunun en üst kaynağı Türkiye Cumhuriyeti anayasasıdır ve anayasanın altmış altıncı maddesinde belirtilen Türk ifadesi ırktan bağımsız olarak ülkeye ve vatana tabiiyeti ifade eder. Bunun ikinci dayanağı olarak attığın maddenin ikinci fıkrasına göre anayasa vatandaşlığı kazanılabilen ya da kaybedilebilen bir bağ olarak tanımlamıştır. Türklükte buna göre Türkiye Cumhuriyeti devletine vatandaşlık bağıyla bağlı olmayı ifade ettiğinden dolayı buradaki Türklük ırktan değil vatandaşlık bağından bahseder. Buradaki Türk ifadesinin ırktan değil vatandaşlıktan bahsettiğine üçüncü bir dayanak oluşturmak gerekirse ise yukarıda attığım iki madde gayet açık bir şekilde durumu özetliyor.
Her ne kadar kabul etsenizde etmesenizde bu ülke kültürel, tarihi ve etnik çeşitliliğe sahip. Bölgenin ismi olan Anadolu bile Anlamı Gündoğumu olan Ανατολή kelimesinden türetilmişken bu bölgede tek olduğunuzu iddia etmeniz saçmalıktan başka bir şey değil. Bu ülke Pontus Rumları, Helenler, Kürtler ve bir çok farklı halkla birlikte kültürel olarak hiç bir ülkede bulunmayan zenginliğe sahip. Bu zenginliğe en basit örneği yemekler üzerinden verecek olursak buradan Avrupa'ya gidip yiyecek yemek konusunda zorluk çeken insanlar varken Türk mutfağı anadolu coğrafyasındaki tüm halklardan harmanlanmış çeşit çeşit yemekle bana göre Dünya'daki en iyi üç mutfaktan birisi ve bu da farklı kültürlerin katılımlarıyla oluşuyor. Ama senin düşüncen ise tüm bu kültürleri yok etmeyi savunuyor.
Bana bölücü demişsin. Türkiye Cumhuriyeti bölünmez bir bütündür. İstediğini diyebilirsin Ben sadece ülkenin kültürünü ve geleneklerini fikirlerimle koruyorum. Sözlerimi siyasi konuma çekecek olursan da herhangi bir siyasi partiye mensup değilim ve sadece ülkemin refahını, barışını istiyorum. Günlük hayatımda da apolitik birisiyim ve herhangi bir siyasi partiyi desteklemiyorum. Yaşayacağımız elli atmış senelik ömürde siyasi, etnik kutuplaşma sebebiyle birbirimize nefret duyarak yaşamaktansa barış içinde mutlu şekilde yaşamayı istiyorum. Fikirlerin bana uymayabilir ama sözlerimde herhangi bir bölücülük ve ya aksi bir şey olduğunu düşünmüyorum ve sadece on yedi yaşında bir genç olarak ülkemin yozlaşmasına, ülkemdeki hukuğun yok olmasına karşı fikirlerimle elimden geldiğince tepki göstermeye çalışıyorum. Çünkü susarsak ne olacağını tarihi örneklerle birlikte biliyorum.
Son düzenleme:
