Aptal olduğumu düşünüyorum

Evet. Kendimin aptal olduğumu düşünüyorum. Hiçbir şeye eğilimim olmuyor. Bu ülkede istediğim kadar çaba versem de düşündüğüm yerlere gelemeyeceğimi düşündüğüm için her şeyi erteliyorum. Odaklanma problemim var ve diğer insanlardan 1-0 geri başlıyorum derslerde vb. çevrem beni dışladı, eyvallah dedim. Fakat iyice artık kimsenin beni artık takmadığını, beğenmediğini veya umudunu kestiğini düşünüyorum. Biraz çocukca gelebilecek düşünce ama bu kadar çaba belki boşuna gidecek belki de gitmeyecek ama belirli bir süre sonra gideceğiz. Peki neden uğraşıyoruz? Erkenden son vermek istedim çok ama elim el vermedi, neden bilmiyorum. Belki cevabımı burada alamayacağım, belki alacağım bilmiyorum. Sadece içimi buraya dökmek istedim. Dökebileceğim tek yer burası.

Şimdi aynı durum bende var diyemem ykaın bak ben sınava gireceğim gram motivasyonum yok ders çalışamıyorum teknolojik konuda olağan üstü bilgim var herkes benden yardım alıyor bir cihaz arızalansın internet gittin televizyon bozulsun araba bozulsun ama ben bularla yetinmek değil bir mesleğim olmasını çok istiyorum ama bu hayalime ulaşamayacağım için her şey altüste geldi.
 
Bu ülkede istediğim kadar çaba versem de düşündüğüm yerlere gelemeyeceğimi düşündüğüm için her şeyi erteliyorum.
Ben bu kısmın bahane olduğunu düşünüyorum. Başarılı insanın peşinden başarı gider, denemeyerek kaybetmektense deneyerek kaybet en azından. Erteleyip ne yapıyorsun ki?
 
Yaşınız kaç bilmiyorum fakat küçükken ben de böyleydim. Liseye geçene kadar her zaman ezilen umursanmayan oldum. Liseye geçmeden önceki yaz, birçok bilgi edindim. Her şey hakkında. İnsanlar hakkında, sporlar hakkında, sağlık hakkında ve oynadığım oyun hakkında. Bunlara yalnızca örnek. Ve bir gün yatağıma uzandığımda neden böyle olduğumu düşündüm. Benim sorunum fazla düşüncelilikti. İnsanlara bir şey derken acaba kötü hisseder mi veya benimle küser mi diye düşünürdüm. Ama onlar benimle konuşurken umursamaz bir şekilde konuşur, kötü de olsa konuşmaktan ve ağzına geleni söylemekten çekinmezlerdi. O gece kendime söz verdim bir daha bu kadar düşünceli ve iyi niyetli olmayacağım diye. Hakedenlere hak ettiği cevapları olgunca verebiliyordum o günden sonra. Sert konuşursa sert konuşurdum. Eğer bana kötü davranma hakkını kendinde görüyorsa benim hayatımda yeri yoktur dedim kendime. Bugün de böyleyim. Sakın yatağına uzandığında sana yapılanları düşünme. Her zaman nasıl olman gerektiğini düşün. Sorun sen de olmayabilirsin. Ama onlara hak ettiklerini söylemekten asla çekinme.

Ve şunu da ekleyeyim, anlattığım ve bana kötü davranmaktan çekinmeyen arkadaşlarımla yolumuz tekrardan kesişti. Ve değiştiğimi söyledi bana. Gizlice gülümsedim kendi kendime. Oyun oynuyoruz ve her gün konuşuyoruz neredeyse. Bırak bana kötü davranmayı, bir şey söylerken defalarca düşünüyor.

Kendi dünyanı yarat ve değiş. Ve bu hayattan vazgeçme. Her zaman öğrenilecek, keşfedilecek, mutlu olacak şeyler vardır. Burada insanlar birbirlerine karşılıksız yardım ediyor ve dertlerine derman arıyor. Her zaman güzel insanlar var. Asla vazgeçme.
 
Ergenlikte herkes intihar vb. düşünceleri düşünüyor kurduğun düşünceleri tüm insanlar kuruyor. İnanıyorum ki yeteneğini keşfedememişsin ilginin, yeteneğinin olduğu alanları bulmaya çalış, insanın isteyerek peşinden gittiği bilginin mutlaka karşılığı gelir zira "bilgi, güçtür.". Elim el vermedi neden bilmiyorum dediğin kısım için şunu söylemeliyim "hayatta en çok tutunmak isteyenler intihar edenlerdir.". İnsanların beğenisi için yaşarsan kendi hürriyetini teslim edersin, Toplum'dan dışlanmak şahsen benim için hiçbir önem arz etmiyor olağan olduğun sürece rüzgara göre yön aldığın sürece bağırlarına basarlar ne zaman sormaya başlarsan ötekileşirsin bu hayattada yenilikleri ötekiler getirir. Dünya'da bu kadar zevk, haz varken bunları tatmadan hayattının ufak bir kısmı yüzünden hayattan vazgeçmeye değmez.
 
Evet. Kendimin aptal olduğumu düşünüyorum. Hiçbir şeye eğilimim olmuyor. Bu ülkede istediğim kadar çaba versem de düşündüğüm yerlere gelemeyeceğimi düşündüğüm için her şeyi erteliyorum. Odaklanma problemim var ve diğer insanlardan 1-0 geri başlıyorum derslerde vb. çevrem beni dışladı, eyvallah dedim. Fakat iyice artık kimsenin beni artık takmadığını, beğenmediğini veya umudunu kestiğini düşünüyorum. Biraz çocukca gelebilecek düşünce ama bu kadar çaba belki boşuna gidecek belki de gitmeyecek ama belirli bir süre sonra gideceğiz. Peki neden uğraşıyoruz? Erkenden son vermek istedim çok ama elim el vermedi, neden bilmiyorum. Belki cevabımı burada alamayacağım, belki alacağım bilmiyorum. Sadece içimi buraya dökmek istedim. Dökebileceğim tek yer burası.

Kim olduğunuza, ne olduğunuza başkaları karar veremez. Bildiğiniz gibi yaşayın, bu toplumun tamamının hedefi evlenip, çocuk yapıp ölmek o kadar.
 
Başlığa hitaben:
Nasıl düşünürsen öyle olursun. Nasıl olursan öyle yaşarsın. Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz.
Not: Hayal edebiliyorsan yapabilirsiniz.
Aptallığın en büyük kanıtı, aynı şeyi defalarca yapıp farklı bir sonuç beklemektir.
Kendine güvenmenin en iyi yolu, başarısızlığa imkan vermeyecek kadar iyi hazırlanmaktır.
 
Bu şans eline bir daha gelmeyecek, sakın hayattan vazgeçme. Bu arada yaş kaç?
Yaş 16.
Belki geleceğimizi görmüyor olabiliriz ama hayallerimize ulaştığımızda hayatın ne kadar güzel olduğunu anlayabiliriz. Sakinleş ve takma kafana, aklına gelirse başka şeylerle uğraş ve o konudan çıkmaya çalış insanlarla daha çok muhatapa geç. Bilgisayar kullanıyorsan bilgisayardan uzaklaşmanı tavsiye eder sıkça telefondan çıkmıyorsan telefondan uzaklaş derim hayatın tadını çıkar. Technopat ailesi yanında 😉
Yazılım mühendisliği okumak istiyorum hocam. Çocukluğumdan beri hevesliyim fakat yaş ilerledikçe gerçekler ortaya çıkıyor.
Dünyadaki birçok insan ben de dahil halihazırda bu arayışın içerisinde ve bu düşüncelerden biraz da olsun kaçmak için oyunlara başvuruyoruz kimsenin senden umudunu kestiği yok çünkü kimsenin umut bağladığı da yok herkesin umudu kendine bu dünyayı ziyaret etmemizin bir sebebi var ben buna inanıyorum bir yolda yürümek lazım çizgisel bir yolda madem umudu kestin ölmüş ve yeniden doğmuş gibi başla hayata hayatı oynadığın en iyi RPG olarak oynamaya başla o zaman belki zevk almaya başlarsın bende işe yaradı denemeye de değeceğine inanıyorum
RPG olarak hiç düşünmemiştim hocam sağolun fakat keşke en son saveden devam edebilseydik.. Cidden zor.
Dünyada 7 milyar insan varsa eğer hepsinin tek tek, zaman zaman bu soruyu kendine sorduğundan emin olabilirsin. Ben de mutlu değilim. Huzurlu da değilim. Ama arayış içine girmelisin. Bu ülkede mutlu değilsen başka ülkede mutluluğu aramalısın. Dil kursuna gidersin. Hobi ve amaç edinirsin. Zen öğren mesela. Belki aradığın mutluluk oradadır. Steve Jobs da Hindistan'a gidiyor ve sonra Apple doğuyor. Halbuki, Hindistan asla ABD'nin vereceğinden fazla bir şey veremez insana öyle değil mi? Ya da biz çok yanlış biliyoruz. Veriyormuş demek ki ;)
7 milyar demeyelim de geleceğini düşünen insanlar diyelim. 🙂. Bu ülkeden kaçmak zorundayım.. Hindistan bile daha iyidir..
En son bu konu hakkında kendimi sorguya çektiğimde işin ana noktasının bir şeye başlamak olduğunu gördüm.

Her şeyin en zor kısmı başlamak oyunda play tuşuna yada new game'e tıklamak.

Bazen başlamadan önce kötü ve güçsüz olabilirsin kendine benden birşey olmaz diyemezsin ama çünkü denemedin denemeden şeytan (yada dünya sen bilirsin) seni alır o oturduğun koltuğa çakar hemde öyle bir çakar ki kalman bazen ayları bazense bir ömrünü alır da haberin olmaz.

En son birisi bana gelip senden adam olmaz dediğinde üniversite sınavında ilk 10bine girdim sabah 6 akşam 10'a kadar ders çalışıyordum. Lakin bu onun demesi ile olmadı tabi ki de ama kazandıktan sonra verdiği o his ancak böyle sen daha iyi anlarsın kendini o sana senden böyle adam olmaz diyen kişi olarak görmen ve her gün aynadaki o kişi ile savaşman lazım. Belki her sabah alarm çalarken o sana yat dediğinde hayır ben kalkınacam demen lazım. Her diyet yaptığın da yapma geceleri abur cubur yiyelim dediğinde ona karşı çıkman lazım.

Her zaman senin karşında olacak olan o en büyük düşman ile savaşman her gün ondan daha güçlü olman lazım. Evet zor uzaktan herkes bunu kolay sanabilir bu savaşı herkes veriyor bende sende kaybedebiliriz ama nasıl biri olmak istiyorsan zamanla ona dönüşmen lazım zayıf mı o zaman yavaştan spora başlaman lazım ilk ay ekmeği azaltman lazım. İyi bir iş mi artık bu hangi yoldan geçiyor ise çalışman lazim yavaştan günde 2 saate ile belki yavaş yavaş artırarak.

Sonunda birşey başardıktan sonra yaşadığın mutluluk anlatılmaz olabilir mesela kendin arabanı aldığında yada bilgisayar aldığında kendine yada zayıfladıktan sonra 10 KM kesintisiz yürüyorum ben önceden araba ile gidilen yere koşarak erkenden gitmen mesela neler neler.

Asla kolay olmaz asla da olmadı kolay diyenler ancak senk avutur onları geç zor yoldan geçmen lazım.
Anlıyorum hocam. Yaşadıklarımın aynısını geçirmişsiniz. Çok yardımcı oldunuz. Çok teşekkürler 👍🏻
Bu düşüncelerin hepsi ergenlik düşünceleri. Kendimden biliyorum, git bir hobi bul. Mesela basketbol olabilir ya da anime izlemek olabilir. Seni hayattan uzaklaştıran şeylerle meşgul ol. Büyüdükçe neden yaşadığını anlayacaksın.
Hocam artık hobi aramaya bile üşenir hale geldim. Deneyeceğim.
Bende odaklanma problemim olduğunu düşünüyordum fakat 2017'den beri ilgi duyduğum bilgisayar animatörlüğünü birkaç ay önce meslek olarak hedeflediğimden beri kendimi daha motive hissediyorum. Cidden bir hedefe veya amaca sahip olmak harika.

Bu da önemli bir sebep. Hatta en önemlisi. :D
Yazılım Mühendisi olmak istiyorum hocam fakat bu kadar olumsuz şey duydum ki hevesim kursağımda kalıyor.
Kim olduğunuza, ne olduğunuza başkaları karar veremez. Bildiğiniz gibi yaşayın, bu toplumun tamamının hedefi evlenip, çocuk yapıp ölmek o kadar.
Hocam o düşünce beni o kadar çok sinir ediyor ki.. Beni resmen soğutuyor.
 
Evet. Kendimin aptal olduğumu düşünüyorum. Hiçbir şeye eğilimim olmuyor. Bu ülkede istediğim kadar çaba versem de düşündüğüm yerlere gelemeyeceğimi düşündüğüm için her şeyi erteliyorum. Odaklanma problemim var ve diğer insanlardan 1-0 geri başlıyorum derslerde vb. çevrem beni dışladı, eyvallah dedim. Fakat iyice artık kimsenin beni artık takmadığını, beğenmediğini veya umudunu kestiğini düşünüyorum. Biraz çocukca gelebilecek düşünce ama bu kadar çaba belki boşuna gidecek belki de gitmeyecek ama belirli bir süre sonra gideceğiz. Peki neden uğraşıyoruz? Erkenden son vermek istedim çok ama elim el vermedi, neden bilmiyorum. Belki cevabımı burada alamayacağım, belki alacağım bilmiyorum. Sadece içimi buraya dökmek istedim. Dökebileceğim tek yer burası.
Belki de gerçekten öylesindir, seni tanımadığım için net bir şe y söyleyemeyeceğim dostum.
 
Kardeşim,
İçinde bulunduğun psiko-sosyal durumu anlayabilmek tabiki forumdan yazarak olmaz. Seni anlamayandan da medet umamazsın. Fakat en azından rotanı doğru çizebilmen için birkaç birşey söyleyeceğim.

Ailenin yoğurup, yontup şekillendirdiği ve en sonunda şu an içinde bulunduğun bu hale getirdiğini farketmen; aile bireylerinin senin üzerindeki etkilerini ve sendeki bu reaksiyonların sebep sonuç ilişkilerini iyi anlaman gerekiyor. Ülkemizdeki sosyo-kültürel şartlar düşünüldüğünde 16 yaşındaki bir bireyin bu konu başlığı altında kurduğu cümleler "farkındalık" sebebiyle söylenmez; kaldıki "farkında olan" bu sonuçlara varamaz.

Neticede psikoloji çok önemli bir bilimdir ve bence mutlaka, her bireyin, kendini tanıyabilmesi açısından, bu bilime ait temel şeyleri öğrenmesi gerekir. Bu konuda kaynak olarak interneti doğru kullanabilmek çok önemli, çünkü çok yanlış bilgiler mevcut. Bu riskten beri olmak istersen sadece temel kaynak araştırmalarını internet üzerinden yapıp, edindiğin kitapları okuyabilirsin.

Elimden gelebilecek daha fazla birşey varsa yardımcı olabilirim. Sevgiler.
 

Geri
Yukarı