Bazı kişiler bunun asıl nedeninin ithalatı azaltıp bütçe açığını kapatmak için olduğunu iddia ediyor, bu söylemin çok az bir doğruluk oranı var. Bütçe açığımızın asıl nedeni otomobil ithalatı değil, genel açık nedenlerine baktığımız zaman otomobil ithalatı bunun çok küçük bir kısmında.
2020 yılının istatistikleri hâlâ OEC'de yok ama 2019'a göre konuşalım. Türkiye'nin 2019 yılı ihracatı 187 milyar $ (ki bu boyuttaki ülke için çok çok az) ve ithalat miktarı 193 milyar $. Arada 6 milyar $ açık var demek oluyor bu, peki bu 193 milyar dolar içinde otomobil ithalat miktarı ve yüzdesi ne kadar? 3.63 milyar dolar, yani ithalattaki oranı %1.88! Otomobil ithalatı 3.63 milyar dolarken şu anda "tarım" ülkesi Türkiye'nin tarım ithalatı ne kadar peki? 7.5 milyar dolardan fazla yani otomobil ithalatının 2 katı! Sen olduğunu iddia ettiğin tarım ülkesi ol, sebzeni meyveni kendin doğru düzgün yetiştir o zaman bu bütçe açığın kapanıyor hatta ihracat fazlası veriyorsun.
Şimdi bu kişiler %1.88 ithalat oranı olan bir üründe bu vergilerin yükseltilerek bütçe açığının önüne geçilmeye çalışıldığını iddia ediyorlar.
Bu vergilerin asıl amacı şu; gösteriş düşkünü bir millet olarak gelirimizin korkunç bir kısmını araba için harcamayı kabullenmiş durumdayız. Devlet de madem sen istiyor gösteriş, verecek kıytırık araba için bile %112.4 vergi diyor.
ÖTV ve ÖTV'li KDV miktarı bu durumda yarıya düşürülebilir, bu da bütçe açığı vermeden ithalat ve ihracat dengesinin korunabileceği anlamına geliyor. Üretilen yerli otomobiller için yapılan parça ithalat miktarı, otomobil ithalatının çok üzerinde. Otomobil üretiminde kârlılık oranımız düşük, buna çözüm bulsalar bütçede artıya bile çıkabilecek durumdayız. Kısacası asıl amaç bütçe açığı falan değil...