@CLM Project Ne yazık ki kadere bak, kadere...Bilmem kaç ay sonra yine kendimi nerede buldum ya, evren benimle dalga geçiyor resmen.
Şaka bir yana, eğer derdi tasayı bir yana atıp, değersiz bir insan için üzülüyorsan, hiç üzülme derim. Çünkü sen burada üzülürken, o arkandan gülüyor olabilir.
Filozof Erzurumlu İbrahim Hakkı, "Aşk sarhoşu olan âşık, hayat ve ölümden uzaktır; onlar için gül bahçesi ile külhan veya cennet ile cehennem aynıdır." demiş.
Ailenle, seni seven insanlarla bol bol sohbet et. Seni bunalımdan sadece onlar çıkartabilir. Aile ile yapılan yarım saatlik bir sohbet, her şeye bedeldir. Rahatlarsın ve gerçek hayata dönersin.
Bazı aşklar, insanı duygusuzlaştırabiliyor. Dediğim gibi, esas gerçek hayat ailendir. Gözlerini falan açıp, "Noluyo lan, rüyadan mı uyandım!" dersin.
Onun harici yapacak pek bir şey gözükmüyor. Böyle bir durumdayken, yeniden bir ilişkiye girmeye çalışma derim. Yapılacak en saçma şey bu olabilir.
Erken yaşlarda bir insan, kendini keşfetmediği, yaşamının anlamı olmadığı için bir ilişkiye girebilir. Sevgilisi olduktan sonra bile, "Offf saatler geçmiyor ya!" veya "Hayat çok sıkıcı." diyebilir. Kendinizi keşfetmeniz, hobiler edinmeniz gerekli. Ait olduğunuz yeri tespit edip, derhal oraya gitmeniz gerekli.
Umarım atlatırsınız.
İyi geceler diliyorum...