İnceleme Assassin's Creed Shadows

Hikâyeyi yaz fazla olmuş hocam.

Hocam fazla eklemek istedim, çünkü artık onu bile yapamıyorlar maalesef bende hikayeyi zaten belli olduğundan yazdım hikayeyi yaz diye zaten. CTRL+C + CTRL+v gibi oyunlar artık yapay zeka daha iyi oyun yapar vallahi. 😀

Bence de. Aynı kısırlık film sektörüne de yansımış durumda. Yeni efsaneler yaratmak yerine 10-15 sene önce çıkmışları devam ettirme ya da aynı seriyi 86.kez çekme peşindeler.

Bende çeşitlilik istiyorum yeni harikalar istiyorum ama artık imkan da, zaman da, para da olmasına rağmen firmalar bunu veremiyor. Acayip bir tezatlık.

Hocam zaten sektör iyice para cukkalama olmuş ısıt ısıt koy nasıl olsa alacak var deyip yapıştır konumda da bahsettiğim gibi döngü böyle firmalar böyle yaptığı sürece ileride görecekseniz beğenen oyuncular dahi artık hem firmaya hem oyundan uzaklaşacaklar böyle çöken oldukça fazla firma mevcut. Hit olsun ondan sonra belli yerden sonra oyunun hit dönemi bitiyor. Oyun çıkmadan önce çoğu yayıncı oynama şansı bulduğundan izlenim ve konuşmalardan belli ediyor oyunun yapısı artık alıştım sadece dinliyorum vallahi. Dinlemek daha güzel geliyor artık ninni gibi. :)
 
Assassin’s Creed Valhalla’nın her ayrı bölge için ayrı ayrı olarak 10 adete yakın bir şekilde yer alıyor olan iki dakikalık dünya etkinliklerinin hikayeleri bile Assassin’s Creed Shadows’un görevlerinin tamamının hikayelerinden daha az klişe ve daha fazla ilgi çekicilik barındırıyor. Serinin ana yaratıcısı olan Ubisoft Montreal’in farkını iliklerine kadar hissetiriyor olan bir yapım Shadows. Valhalla’nın yetişkin temalı yapısına karşı daha çocuksu bir eser olduğu için yıllar boyunca abartılıyor olan Odyssey geyiği de bir nevi patlamış olarak gözüküyor.

Valhalla’yı sezonluk Viking dizisi yapısının üzerine kurgulanmış olan yetişin teması eşliğinde Ubisoft Montreal’in birçok devasa ülke ve birçok görev seti eşliğinde oyuna karşı olan tutkusuna hayran kalmış ve dibini sıyırmış bir kişi olarak Shadows seri içerisinde birçok konuda ciddi bir gerileme barındırıyor.

İki karakter tartışması ile ilgili olarak seri içerisinde Yasuke karakterini tercih olarak saymadım. Naoe karakteri ile ilk saat ile 50. saate kadar assassinliğe abanıyor olarak bitirdim ve 18 yıldır olduğu gibi seri içerisinde olan tek oynanış döngüsü de halen bu nokta içerisinde yer alıyor. Halihazırda Hexe’yi bekliyor olan bir kişi olarak Shadows olmayan beklenti eşliğinde tarafıma hiçbir şey sunamıyor olmayı doğrudan başardı.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
❌ Yapay zeka: Düşmanlar kör, sağır, bazen de hafıza kaybı yaşıyor

Bu yapay zeka olayını ayarlamak başlı başına bir sıkıntı. Rockstar bile bunu zar zor halledebildi.
 
ön söz:

Yıl olmuş 2025, Ubisoft Japonya'ya ancak gidebildi. "birader biz 2010'da Naruto izleyip kendi ninja oyun senaryolarımızı deftere yazıyorduk" diyen tayfa için bayram havası. Yıllarca mısır, Yunan, İngiltere dolaştık durduk ama o kırmızı yapraklı ağaçların, tapınakların, bambuların arasında sessizce dolaşmak hep hayal olarak kaldı. Ubisoft bu sefer “alın bak Japonya, hem ninja hem samuray, iki karakter birden, hadi doyun” dedi.

Doyduk mu? Doymadık ama bir lezzeti tatmış olduk.



hikâye ve atmosfer:

AC Shadows, 16. yüzyıl Japonya'sında geçiyor. Ortalık zaten karışık; klanlar, isyanlar, feodaller... Bir yanda onuruyla yaşayan samuray yasuke (evet tarihsel bir figür), diğer yanda gölgelerden gelen ninja naoe. İkisi de farklı dünyaların insanı ama yolları birleşince olaylar sarpa sarıyor.

Hikaye fena değil. Özellikle Japon kültürüyle yoğrulmuş olması güzel detaylar sunuyor. Çay seremonisinden tut, kılıçla şerefli ölüm felsefesine kadar çok şey öğreniyorsun. Oynarken içimden sürekli “abi ben Japonya'ya taşınayım ya” dedim. Ama tabii sonra düşmanın üç adım ötenizde olmasına rağmen sizi göremeyişi her şeyi biraz sulandırıyor. Hikaye fena olmamasına rağmen, çok kopuk şekilde ilerliyor. Açılan onlarca farklı görev ana odağınızı kaybettiriyor.



oynanış:

Yasuke
ile oynarken “ben bu ülkenin şanlı savaşçısıyım!” moduna giriyorsun. Zırhın parlıyor, kılıç tok ses çıkarıyor, düşmanları ikiye bölmek için “hafif saldırı mı ağır mı?” diye düşünmüyorsun bile. Dövüş sistemi tatmin edici, özellikle vuruş animasyonları başarılı. Ama biraz ağır, yani “kaçayım” desen kaçamıyorsun, “vurayım” desen yavaştan ısınman gerekiyor.

naoe ise klasik Assassin tarzında. Çatıdan atla, fırlatıcıyla fener patlat, saklan, bıçakla, kaç. Gizlilik sisteminde yenilikler var ama hâlâ düşmanları kandırmak kolay. Adam 5 saniye önce seni görüp alarma geçiyor, sonra "yok ya hayal görmüşümdür" deyip normal devriyesine dönüyor. Düşmanlar bazen balık hafızalı NPC'den hallice.

Silah çeşitlilikleri güzel ve her silah kombinasyonları için farklı yetenek ağaçları var. Özellikle naoe ile oynarken farklı silahlar arasında geçiş yapmanız gerekebiliyor, çünkü bazı silahlar elinizdeyken ikili suikast yapabiliyorsunuz veya kapıların arkasından düşmana suikast yapabiliyorsunuz ama başka silahlarda bunu yapamıyorsunuz. Hal böyle olunca oynayış tarzınıza göre bunları ayarlamanız gerekebiliyor.



harita ve dünya:

Ubisoft yine yapmış haritayı; devasa, detaylı, bol bol gezilecek yer var. Tapınaklar, köyler, dağlar, nehirler… bir yerde geyiklerle yürürken duygulandım, başka bir yerde ninja yıldızı fırlatırken kendimi Naruto zannettim. Ama ne var? Harita büyük diye boş değil. İçinde yapılacak bol etkinlik var ama bir süre sonra “hadi bakalım, yine aynı kampı sessizce al, yine aynı kuleye tırman” havası başlıyor.

Yan görevler de biraz Ubisoft klasiklerinden. “yardım et, tarlamı bastılar”, “bu mektubu ulaştır”, “klan liderime mesaj gönder” falan. Tam Japonya'ya layık bir derinlik yok, ama yer yer güzel hikayelerle karşılaşıyorsun. Özellikle bir görevde yaşlı bir kadının “torunumu bul” isteği vardı, gözüm dolmadı ama dolacak gibi oldu.



görsellik ve sesler:

Grafikler mükemmel. Işıklandırma, hava durumu, gün batımı… RTX açınca gerçek hayatla arama mesafe koyasım geldi. Yağmurda yürürken bambuların hışırtısı bile meditasyon.

Müzikler şahane, özellikle dövüş sahnelerinde Japon enstrümanları girince insan gaza geliyor. Seslendirmeler de başarılı ama dublajı Japonca oynayın, atmosfer on kat daha etkileyici oluyor.



teknik taraf:

  • Performans genel olarak stabil ama bazı bölgelerde FPS düşüşleri var.
  • Birkaç Bug'a denk geldim. Bir görevde düşmanı öldürdüm, ama görev “hala hayatta” diyor. Halbuki adam toprağa karıştı…
  • Animasyonlar güzel ama bazen karakter yüzleri "ben bir NPC'yim, duygum yok" ifadesine takılı kalabiliyor.



olumlu yönler:

✅ Japonya teması: Sonunda hayaller gerçek oldu.
✅ İki karakter, iki farklı oynanış stili.
✅ Dövüş sistemi özellikle samuray tarafında çok tatmin edici.
✅ Grafikler şahane, atmosfer dibine kadar var.
✅ Japon kültürü detaylara güzel yedirilmiş.



olumsuz yönler:

❌ Yapay zeka: Düşmanlar kör, sağır, bazen de hafıza kaybı yaşıyor.
❌ Görevler yer yer çok tekrar ediyor.
❌ Gizlilik oynanışı hala biraz yapay hissettiriyor.
❌ Ara sahnelerde bazen diyaloglar yüzeysel kalıyor.
❌ Ubisoft formülünden hâlâ çok fazla kopamamış.

Biraz da görsel bırakayım.

Eki Görüntüle 2459297Eki Görüntüle 2459298Eki Görüntüle 2459299Eki Görüntüle 2459300
Eki Görüntüle 2459301

Hocam oyun hakkında pek yorum yapmıyorum çünkü enis cherrysonun dediği gibi ben iflah olmaz bir AC fanıyım AC olsun her türlü zevk alırım hikayesi için bile oynarım.

(Oyunu daha bitirmedim)
 
Bu yapay zeka olayını ayarlamak başlı başına bir sıkıntı. Rockstar bile bunu zar zor halledebildi.
Fakat kulvarlar farklı, gizlilik üzerine kurulu bir oyun ile aksiyon odaklı bir oyunda yapay zeka aynı şekilde göze batmaz. Misal gizlilik deyince akla gelen ilk oyunlardan biri Splinter Cell'dir. 2002 de yayınlanmış bir oyundan bahsediyoruz. Tabiki işin içine açık dünya falan girince bazı şeyler değişiyor, zaten AC bunu en iyi şekilde başarmak isteseydi açık dünyaya adım atmazdı.
 
Fakat kulvarlar farklı, gizlilik üzerine kurulu bir oyun ile aksiyon odaklı bir oyunda yapay zeka aynı şekilde göze batmaz. Misal gizlilik deyince akla gelen ilk oyunlardan biri Splinter Cell'dir. 2002 de yayınlanmış bir oyundan bahsediyoruz. Tabii ki işin içine açık dünya falan girince bazı şeyler değişiyor, zaten AC bunu en iyi şekilde başarmak isteseydi açık dünyaya adım atmazdı.

Hocam Valhalla için yorum yapacağım oyun bence çok güzeldi birçok kişi beğenmemiş Shadows bitirmedim (daha başındayım) o yüzden yorum yapmak bana düşmez ama Valhalla çok güzeldi.

Not vikinig konseptini seven film, dizi, kitaplarını okuyan birisiyim o yüzden ekstra güzel gelmiş olabilir.

Ubisoft kod adı hexit adında souls benzer AC yapacaklar yeni bir alana giriyorlar umarım güzel olur hexitde 2027 de filan çıkar herhalde.
 
Güzel inceleme, emeğine sağlık.

Bu oyunda anlamadığım bir şey var. Neden 2 karakter?

Enisin videosunu izlediğimde diyor ki yasuke ile anca dövüşürsün, parkur yapamazsın tırmanamazsın saklanamazsın.

Naoe ise iyi kötü vuruyor ama parkur yapıp ninjalık yaparak gizli öldürebilme var.

Tamam da neden 2 karakter? İkisini tek karakter olarak sunsa ve hikayeyi de ona göre derinleştirse olmaz mıydı? Koca şirket hikaye mi yapamamış?

Bence Ubisoft böyle düşünmedi ama benim fikrim şu naoe zayıf yassuke kalıplı şimdi gerçekçi düşünürsek örnek garip olacak ama tuna tavus gizlenemez değil mi ama zayıf birisi gizlenebilir ama zayıf biriside kalplı olmadığı için çarpışamaz daha iyi gizlenebilir ben bu kafayla düşündüm Ubisoft ne dedi bilemem.

Hocam fiyata değecek olsa verilir, size katılıyorum bende puan verecek olsam 6 verirdim o da eski oyunların hatırına çünkü artık cidden baydı.

AC hazırlanış tarifi 😉:

1- tarih ve mekan seç.
2- hikayeyi yaz.
3- mekan ve yerleri tasarla.

Oldu da bitti size AC oyunu hayırlı olsun.

Aynen öyle Rise Of The Ronin'den geçincede aksiyonu çok ezber geldi o kadar Rise Of The Ronin'e kötüdür dedik ama Rise Of The Ronin'in aksiyon sistemi güzel mekanikleri hakikaten eski gibi de değil gibi de çok arada bıraktı.
 
Bence Ubisoft böyle düşünmedi ama benim fikrim şu naoe zayıf yassuke kalıplı şimdi gerçekçi düşünürsek örnek garip olacak ama tuna tavus gizlenemez değil mi ama zayıf birisi gizlenebilir ama zayıf biriside kalplı olmadığı için çarpışamaz daha iyi gizlenebilir ben bu kafayla düşündüm Ubisoft ne dedi bilemem.



Aynen öyle Rise Of The Ronin'den geçincede aksiyonu çok ezber geldi o kadar Rise Of The Ronin'e kötüdür dedik ama Rise Of The Ronin'in aksiyon sistemi güzel mekanikleri hakikaten eski gibi de değil gibi de çok arada bıraktı.


Yasuke karakteri ipman2 filmindeki twester karakteri gibi. Yarısı kadar Çinlileri tek yumrukta indiriyordu hani, Yasukeyi öyle yapmışlar. 😅 Çok sırıtıyor oyunda bence.

Neyse AC fanı değilim, hiçbir oyununu da oynamadım. Sadece 2 karakter olayı saçma geldi yazmak istedim çünkü ben ısınamıyorum o karakter olayına.

Misal genshin dede var. Fazla karakterle oyna combola, şuna şunla saldır buna bunla saldır filan. Agacım tek karakter ver, herşeyi ona koy. Ne kafa karıştırıyorsunuz. :)
 
Bence Ubisoft böyle düşünmedi ama benim fikrim şu naoe zayıf yassuke kalıplı şimdi gerçekçi düşünürsek örnek garip olacak ama tuna tavus gizlenemez değil mi ama zayıf birisi gizlenebilir ama zayıf biriside kalplı olmadığı için çarpışamaz daha iyi gizlenebilir ben bu kafayla düşündüm Ubisoft ne dedi bilemem.

Aynen öyle Rise Of The Ronin'den geçincede aksiyonu çok ezber geldi o kadar Rise Of The Ronin'e kötüdür dedik ama Rise Of The Ronin'in aksiyon sistemi güzel mekanikleri hakikaten eski gibi de değil gibi de çok arada bıraktı.

Hocam şimdi artık oyun haricî çoğu şeyde kopyala, yapıştır yapılıyor. Bunlar hep nasıl olsa adımız var, gene yapsak alan kitle olur diye fanboyluk var. Şimdi düzensiz ve rekabetçi olmayan şeylere yönelmiş durumda çoğu firma ve bazı firmalar GTA VI bekliyor, bakalım göreceğiz ilerleyen yıllarda oyun sektörü düzelecek mi? Yoksa yerinde sayacak mı?
 
Hocam şimdi artık oyun haricî çoğu şeyde kopyala, yapıştır yapılıyor. Bunlar hep nasıl olsa adımız var, gene yapsak alan kitle olur diye fanboyluk var. Şimdi düzensiz ve rekabetçi olmayan şeylere yönelmiş durumda çoğu firma ve bazı firmalar GTA VI bekliyor, bakalım göreceğiz ilerleyen yıllarda oyun sektörü düzelecek mi? Yoksa yerinde sayacak mı?
Çünkü sürekli yeni nesle ve oyuncu kitlesine göre hareket edip, aynen sizin dediğiniz gibi kopyala yapıştır yapıyorlar hocam. Misal daha önce hiç FarCry oynamamış biri ilk Farcry oyununu çok sevebilir, diğer serilere aşina olan biri ilk 1 saat bakar aynı oyun der kapatır eleştirir. AC seriside o şekilde ilerliyor, bazı şeylere kulak asıyorlar ama geneline baktığımız zaman kendi bildiklerini okuyorlar. Çünkü oyunu sırf isminden dolayı veya Ac serisine yeni girişecek olan kitle zaten satın alacak.
 

Technopat Haberler

Geri
Yukarı