Bannerlord yeni savaşçının doğuşu - Kaan Tomar - Mbps1

simon5 dedi:

Zamanın birinde Kaan tomar adlı birisi çıka geldi. Tomar çiftçi bir aileden gelen bilge ve stratejik dehası ile tanınmış birisiydi. Tomar küçüklüğünde zorbalanmış birisiydi çünkü o bir imparatorluk vatandaşıydı, o zamanlar imparatorluğun çok fazla güç kaybetmesinden sonra tomar ailesi ile birlikte marunath adı verilen bir batanya şehrine gitti. Zor bir çocukluk geçirdi. Tomar 17 yaşına gelince babasının yanına gitti ve ona yeterli bir miktar para topladığını ve o dönemler ticaret açısından yükselmiş olan kuzaitlerin odokh şehrine gitmeleri gerektiğini söyledi. Tomarın babası içinde kötü bir his olduğunu gitmemeleri gerektiğini ve tüm Kalradya'nın haydut ve yağmacılar ile dolduğunu yolların tehlikeli olduğunu söyledi ama tomar babasını bir şekilde ikna etmişti. Ailecek göç etmeye başladılar. Ve babasının dediği olmuştu yollarını bir haydut çetesi kesti, çete Tomar'ın annesini alıp biraz ötede tecavüz etti. Baba tomar karısının yardıma koştu ve bir yağmacının üstüne atlayıp onun kılıcını aldı ve 3 Haydut'u öldürdü. Bir haydut oku ile baba Tomar'a nişan aldı ve onu kalbinden vurdu. Baba tomar yere yığıldı. Kocasını görür görmez üstündeki haydutu yere atan anne tomarda bir kılıç darbesi aldı. Ağır yaralanan anne tomar sürüne sürüne hayat arkadaşının yanına gitti. Elini sımsıkıca tuttu ve son bir nefes verdi. Kaan tomar bu olay zarfında kaçmayı başardı fakat kardeşleri tutsak kalmıştı. Kısa bir süres sonra Lycaron'a ulaştı kendine birkaç adam ve kılıç alan tomar o gün orada bir yemin etti. "tanrım benden en kıymetli şeylerimi aldın. Sana meydan okuyorum! Yarattığın bu çapulcu pisliklerini tek tek katlediceğim. Ya beni yaratmayacaktın ya da onları." bu sözün ardından Kaan tomar büyük bir lider olma yolunda Odokh'a doğru yola çıktı.
Eki Görüntüle 2160039

Merhaba boş vaktimden dolayı böyle bir şey yapmaya karar verdim devamını forumda paylaşacağım. İyi sosyaller.

Genişletmek için tıkla...

AhmetXei dedi:

Bannerlordu'u tekrar oynama hevesim geldi teşekkürler.

Genişletmek için tıkla...

simon5 dedi:

Zamanın birinde Kaan Tomar adlı birisi çıka geldi. Tomar çiftçi bir aileden gelen bilge ve stratejik dehası ile tanınmış birisiydi. Tomar küçüklüğünde zorbalanmış birisiydi çünkü o bir imparatorluk vatandaşıydı, o zamanlar imparatorluğun çok fazla güç kaybetmesinden sonra tomar ailesi ile birlikte marunath adı verilen bir batanya şehrine gitti. Zor bir çocukluk geçirdi. Tomar 17 yaşına gelince babasının yanına gitti ve ona yeterli bir miktar para topladığını ve o dönemler ticaret açısından yükselmiş olan kuzaitlerin odokh şehrine gitmeleri gerektiğini söyledi. Tomarın babası içinde kötü bir his olduğunu gitmemeleri gerektiğini ve tüm Kalradya'nın haydut ve yağmacılar ile dolduğunu yolların tehlikeli olduğunu söyledi ama tomar babasını bir şekilde ikna etmişti. Ailecek göç etmeye başladılar. Ve babasının dediği olmuştu yollarını bir haydut çetesi kesti, çete Tomar'ın annesini alıp biraz ötede tecavüz etti. Baba tomar karısının yardıma koştu ve bir yağmacının üstüne atlayıp onun kılıcını aldı ve 3 Haydut'u öldürdü. Bir haydut oku ile baba Tomar'a nişan aldı ve onu kalbinden vurdu. Baba tomar yere yığıldı. Kocasını görür görmez üstündeki haydutu yere atan anne tomarda bir kılıç darbesi aldı. Ağır yaralanan anne tomar sürüne sürüne hayat arkadaşının yanına gitti. Elini sımsıkıca tuttu ve son bir nefes verdi. Kaan tomar bu olay zarfında kaçmayı başardı fakat kardeşleri tutsak kalmıştı. Kısa bir süre sonra Lycaron'a ulaştı kendine birkaç adam ve kılıç alan tomar o gün orada bir yemin etti. "tanrım benden en kıymetli şeylerimi aldın. Sana meydan okuyorum! Yarattığın bu çapulcu pisliklerini tek tek katlediceğim. Ya beni yaratmayacaktın ya da onları." bu sözün ardından Kaan tomar büyük bir lider olma yolunda Odokh'a doğru yola çıktı.
Eki Görüntüle 2160039


Merhaba boş vaktimden dolayı böyle bir şey yapmaya karar verdim devamını forumda paylaşacağım. İyi sosyaller.

Genişletmek için tıkla...

pidee dedi:

Kaan Tomar'ın annesi tecavüze uğrarken kaçmak için kocasının vurulmasını mı beklemiş?

Genişletmek için tıkla...