Çıkar dünyası

Andar Han

Megapat
Katılım
17 Aralık 2019
Mesajlar
8.066
Makaleler
3
Çözümler
53
İnsan, kendini düşünmeye yatkındır. Fakat "çıkar", her daim tek taraflı olmaya mecbur değildir. İnsanın varlığını sürdürebildiği ortamda, çıkarların denkliği hususunun sağlanması da mümkündür. Herkesin çıkarının, herkes için yeterli olarak kabul gördüğü durumun peşinde olmak; diğer yöntemlere göre daha yapıcı olacaktır. Sonuçta; hep ben diyenin, kendinden başkasına faydası yoktur ve sadece dışarıdaki için yaşayanın da varlığa tesiri, sadece yaşamasına vesile olan kadardır.
 
İnsan, kendini düşünmeye yatkındır. Fakat "çıkar", her daim tek taraflı olmaya mecbur değildir. İnsanın varlığını sürdürebildiği ortamda, çıkarların denkliği hususunun sağlanması da mümkündür. Herkesin çıkarının, herkes için yeterli olarak kabul gördüğü durumun peşinde olmak; diğer yöntemlere göre daha yapıcı olacaktır. Sonuçta; hep ben diyenin, kendinden başkasına faydası yoktur ve sadece dışarıdaki için yaşayanın da varlığa tesiri, sadece yaşamasına vesile olan kadardır.
İnsan aç gözlüdür, doyumsuzdur. "Yüksek güç olan barışmak yerine daha fazla yeri almayı niye seçmesin?" Diye, aptalca bir düşünce bu da.

Bu noktada vicdan devreye giriyor, ölüm kalım arasındaysan çıkar paylaşılabilir fakat sen ölene veya ölüm döşeğine dayanana kadar çıkar, gücü yüksek olandadır.
 
Farklı bir bakış açısından bakacak olursak da bunun bilincinde olarak yaşamak var. Çok sevdiğiniz birisinin sizi duygusal, parasal, cinsel veya farklı bir yönden sömürmesine izin vermeyin. Aksi halde o kişi sizin hiçbir çıkarınıza hizmet etmiyorsa vakit kaybından ve başkası için sömürü olmaktan başka bir şey değildir.
 
İnsan aç gözlüdür, doyumsuzdur. "Yüksek güç olan barışmak yerine daha fazla yeri almayı niye seçmesin?" Diye, aptalca bir düşünce bu da.

Bu noktada vicdan devreye giriyor, ölüm kalım arasındaysan çıkar paylaşılabilir fakat sen ölene veya ölüm döşeğine dayanana kadar çıkar, gücü yüksek olandadır.

Çıkarlar çatıştığı vakit, kendi çıkarından vazgeçenler olduğu kadar; kendi çıkarı için milyonları göz ardı edenler de mevcuttur. Herhangi birinin aptallığına dem vurmaktan ziyade; soruna dair çözümler sunmak, aptal olmadığımızı göstermek adına bir işaret olacaktır.
 
Çıkarlar için (Bu para vs. maddi manevi her şey olur) kendini karakterinizi satmayın bu bunu yapan insan omurgasız insandır ve bunlara inat insanlığını koruyan insan alfa insandır.
 
Çıkarlar için (Bu para vs. maddi manevi her şey olur) kendini karakterinizi satmayın bu bunu yapan insan omurgasız insandır ve bunlara inat insanlığını koruyan insan alfa insandır.

Alfa olamıyor ki olabilseydi keşke. Olduğu durumlar da ayrı problemler doğuruyor gerçi, güç ve insan diyalektiğine bakmak lazım.
 
Çıkarlar çatıştığı vakit, kendi çıkarından vazgeçenler olduğu kadar; kendi çıkarı için milyonları göz ardı edenler de mevcuttur. Herhangi birinin aptallığına dem vurmaktan ziyade; soruna dair çözümler sunmak, aptal olmadığımızı göstermek adına bir işaret olacaktır.
Aslında bahsettiğiniz şey insanın özelliğine göre değişiyor, kendi otoritesini korumak/yükseltmek(insanların gözünde) isteyen biri kendi çıkarını bazen yok eder bazense milyonları göz ardı eder.

Çıkar sorununa bir çözüm bulmak imkansızdır, Dünya'yı bir ülke yönetse ve ideolojiler/dinler sorun çıkartmadan yaşayabilse ve 1000 kişiden oluşan bir grup bu Dünya'yı halka göre yönetse bir ihtimal.

Dünya malı Dünya'da kalır, Müslümanlarda söyler, Ateistlerde hepsinde aynısı geçerlidir. Tabi Ateistlere göre ölümden sonra bir şey olmadığı için Dünya'yı sonuna kadar yaşamaya çalışır. Neyse dinlere daha fazla değinmenin bir manası yok.
 
Aslında bahsettiğiniz şey insanın özelliğine göre değişiyor, kendi otoritesini korumak/yükseltmek(insanların gözünde) isteyen biri kendi çıkarını bazen yok eder bazense milyonları göz ardı eder.

Çıkar sorununa bir çözüm bulmak imkansızdır, Dünya'yı bir ülke yönetse ve ideolojiler/dinler sorun çıkartmadan yaşayabilse ve 1000 kişiden oluşan bir grup bu Dünya'yı halka göre yönetse bir ihtimal.

Dünya malı Dünya'da kalır, Müslümanlarda söyler, Ateistlerde hepsinde aynısı geçerlidir. Tabi Ateistlere göre ölümden sonra bir şey olmadığı için Dünya'yı sonuna kadar yaşamaya çalışır. Neyse dinlere daha fazla değinmenin bir manası yok.

Ayrımlarla savaşmaktansa, ortaklarla inşaya çabalasak; belki bir çözüm bulunur. Romantiklikle itham edilebilirim de sonuçta hayatı güzelleştiren, sevgi değil mi?
 
En azından ne elde edeceğini bilen birisi, başkası tarafından sürüklenmeye razı olur.

Muhtemelen bencilliği körükleyen argümanlardan kurtulmak için ilk önce ırkçılık gibi kavramlardan kurtulmak gerekir.
 

Geri
Yukarı