Çok fena tutuldum

Yanına bir tabanca al 6 patlar olsun daha baba görünürsün. Hocana git çıkar koy masaya(tabancayı 6 patlar olan). Hocam de ya al bunu beni vur yada kızının numarasını ver. Sonraki güne nikahınız hayırlı olsun kardeşim bir gram altın takarım malum altın da pahalı.
Not: Kıza tuttuğun mantar tabancası da olur.
 
03.09.2021

Sabah hiç gitmek istememiştim okula. Sanki bu kadar acı çekeceğimi hissetmiştim.

Unutmaya çalışmak en iyisi olacaktı. Ama kendime söz geçiremiyordum ki. İlk gördüğümde boğazıma bir şey oturdu ve hâla gitmesini bekliyorum. Bir elbise bu kadar mı çok yakışırdı o saf güzelliğine. Normalde geçmek bilmeyen zaman ne de hızlı geçiyordu. Zamanın hızlı geçtiğini fark ettiğimde acı çekmeye başlamıştım bile. Ama yapacak hiçbir şeyim yoktu. Tek yapabildiğim o güzel gülüşlerinin tadını çıkarmak oldu. O arabaya binişin bir anda seni göremeyince ki korkum...

Sanırım ben aşık olmuştum. Hayır olmamalıydı. Ben hiç aşık olmadım ki. Kimseden daha önce hoşlanmadım ki. Birden oturup hayal kurmaya başladım. Babam hadi gidiyoruz deyince bozuldu tüm büyü. Ne yapacaktım bilmiyordum. Canım ne eve gitmek istiyor ne yemek yemek istiyordu. Sanırım aşık olmak böyle bir şeydi. Zaman durmuştu adeta. Artık bana her şey seni çağrıştırıyordu.

-Yemek yemedin.

-Canım istemiyor ki.

Bu konuşma defalarca yaşandı evde. Bilgisayarın başına geçip başladım tek tek Instagram hesaplarına bakmaya. Ama yok. Olamazdı. Bir şekilde sana ulaşmalıydım. Keşke bir gün daha okul olsaydı. Ayça Hocadan isterdim yine de bulurdum o numaranı. Aptal kafam nasıl olurda gidip konuşmazsın. Yapamamıştım. Artık her şey için çok geçti.

04.09.2021

Unutamıyordum. Yok, olmuyordu. Ne yapıp edip ulaşmam lazımdı. Uyuduğum 5 saatlik uykudan kalkışım bile “aha vallahi buldum instasını” diye oldu. Rüyadan ibaret... Boğazıma oturan şey iyice büyümüştü sanki. Evdekiler fark edecekti. Dışarı çıkmalıydım.

-Ben çıkıyorum

- E yemek yemedin

- Aç değilim

Evden çıkıp arkadaşın dükkana gittim. Boş boş oturup saçma sapan müziklerden sonra

  • Aga sende bugün bir şey var. Sen normalde yerinde duramazdın.
  • Yok aga bir şeyim. Sadece keyfim yok.
Hepsi palavra. Ben aşık olmuştum. Ve sana ulaşmalıydım. Ne yapabilirdim ki. Akşama kadar oturduktan sonra eve gittim. Bilgisayarın başına geçip biraz daha Instagram aradım. Nasıl olmazdı. Ama yoktu işte. Bu durumda yapacak hiçbir şeyim olmayacağını biliyordum. Hayal kurmaktan başka...

05.09.2021

Hayal de bir yere kadar. Büyü bozulunca daha çok acı çekiyorum. En iyisi birilerine danışmaktı.

Form sitesinin birinde konu açtım. Seni ilk gördüğümde, mantar, bize çay getirmeni hepsini yazdım. 109 mesaj geldi konunun altına. Neler neler dediler bir bilsen...

Hayırlı olsun damat diyende oldu, aynı Amerikan dizilerindeki gibi diyende.

Çoğu kişi git annesine “şakanın sırası geçti. Ben artık gerçekten damat olmak istiyorum de” dedi. Davetiyeler nerede diyen de oldu. Sadece birkaç kişi inşallah daha fazla acı çekmezsin dedi. Ama bilmiyordum ki ya sadece bunları ben düşünüyorsam. Mesajları okudukça detaylara indikçe daha da hoşlanmaya başladım senden. Halbuki hiç tanımıyordum ki. Bir de tanısam ne olacaktı bilemiyordum. Instagram Aramalarına devam ederken Ayça hocanın Instagram paylaşımlarına bakmak geldi aklıma. O da ne 16 Eylül doğum günündü. İyi ki görmüştüm. Ne kadar çok sevindim anlatamam. Sen bu mesajları muhtemelen doğum günü akşamında okuyacaksın. Ama daha sana ulaşamadım ki İnci.

Okula yolculuk başladı. Sonunda evden ayrılmıştım. Ama senden de uzaklaşıyordum. Bir şekilde unutmak isterken artık devamlı aklıma geliyordun. Sanırım artık seninle bütünleşmiştim kafamda. Ama sana ulaşamadıktan sonra içimi dökemedikten sonra ne anlamı vardı.

(Numarasını isteyince direkt bu metni yollayacağım)
 
03.09.2021

Sabah hiç gitmek istememiştim okula. Sanki bu kadar acı çekeceğimi hissetmiştim.

Unutmaya çalışmak en iyisi olacaktı. Ama kendime söz geçiremiyordum ki. İlk gördüğümde boğazıma bir şey oturdu ve hâla gitmesini bekliyorum. Bir elbise bu kadar mı çok yakışırdı o saf güzelliğine. Normalde geçmek bilmeyen zaman ne de hızlı geçiyordu. Zamanın hızlı geçtiğini fark ettiğimde acı çekmeye başlamıştım bile. Ama yapacak hiçbir şeyim yoktu. Tek yapabildiğim o güzel gülüşlerinin tadını çıkarmak oldu. O arabaya binişin bir anda seni göremeyince ki korkum...

Sanırım ben aşık olmuştum. Hayır olmamalıydı. Ben hiç aşık olmadım ki. Kimseden daha önce hoşlanmadım ki. Birden oturup hayal kurmaya başladım. Babam hadi gidiyoruz deyince bozuldu tüm büyü. Ne yapacaktım bilmiyordum. Canım ne eve gitmek istiyor ne yemek yemek istiyordu. Sanırım aşık olmak böyle bir şeydi. Zaman durmuştu adeta. Artık bana her şey seni çağrıştırıyordu.

-Yemek yemedin.

-Canım istemiyor ki.

Bu konuşma defalarca yaşandı evde. Bilgisayarın başına geçip başladım tek tek Instagram hesaplarına bakmaya. Ama yok. Olamazdı. Bir şekilde sana ulaşmalıydım. Keşke bir gün daha okul olsaydı. Ayça Hocadan isterdim yine de bulurdum o numaranı. Aptal kafam nasıl olurda gidip konuşmazsın. Yapamamıştım. Artık her şey için çok geçti.

04.09.2021

Unutamıyordum. Yok, olmuyordu. Ne yapıp edip ulaşmam lazımdı. Uyuduğum 5 saatlik uykudan kalkışım bile “aha vallahi buldum instasını” diye oldu. Rüyadan ibaret... Boğazıma oturan şey iyice büyümüştü sanki. Evdekiler fark edecekti. Dışarı çıkmalıydım.

-Ben çıkıyorum

- E yemek yemedin

- Aç değilim

Evden çıkıp arkadaşın dükkana gittim. Boş boş oturup saçma sapan müziklerden sonra

  • Aga sende bugün bir şey var. Sen normalde yerinde duramazdın.
  • Yok aga bir şeyim. Sadece keyfim yok.
Hepsi palavra. Ben aşık olmuştum. Ve sana ulaşmalıydım. Ne yapabilirdim ki. Akşama kadar oturduktan sonra eve gittim. Bilgisayarın başına geçip biraz daha Instagram aradım. Nasıl olmazdı. Ama yoktu işte. Bu durumda yapacak hiçbir şeyim olmayacağını biliyordum. Hayal kurmaktan başka...

05.09.2021

Hayal de bir yere kadar. Büyü bozulunca daha çok acı çekiyorum. En iyisi birilerine danışmaktı.

Form sitesinin birinde konu açtım. Seni ilk gördüğümde, mantar, bize çay getirmeni hepsini yazdım. 109 mesaj geldi konunun altına. Neler neler dediler bir bilsen...

Hayırlı olsun damat diyende oldu, aynı Amerikan dizilerindeki gibi diyende.

Çoğu kişi git annesine “şakanın sırası geçti. Ben artık gerçekten damat olmak istiyorum de” dedi. Davetiyeler nerede diyen de oldu. Sadece birkaç kişi inşallah daha fazla acı çekmezsin dedi. Ama bilmiyordum ki ya sadece bunları ben düşünüyorsam. Mesajları okudukça detaylara indikçe daha da hoşlanmaya başladım senden. Halbuki hiç tanımıyordum ki. Bir de tanısam ne olacaktı bilemiyordum. Instagram Aramalarına devam ederken Ayça hocanın Instagram paylaşımlarına bakmak geldi aklıma. O da ne 16 Eylül doğum günündü. İyi ki görmüştüm. Ne kadar çok sevindim anlatamam. Sen bu mesajları muhtemelen doğum günü akşamında okuyacaksın. Ama daha sana ulaşamadım ki İnci.

Okula yolculuk başladı. Sonunda evden ayrılmıştım. Ama senden de uzaklaşıyordum. Bir şekilde unutmak isterken artık devamlı aklıma geliyordun. Sanırım artık seninle bütünleşmiştim kafamda. Ama sana ulaşamadıktan sonra içimi dökemedikten sonra ne anlamı vardı.

(Numarasını isteyince direkt bu metni yollayacağım)
Bence bunu yollamayın ama siz bilirsiniz.
 

Technopat Haberler

Yeni konular

Geri
Yukarı