VI.Extu
Centipat
- Katılım
- 9 Temmuz 2022
- Mesajlar
- 901
- Makaleler
- 1
- Çözümler
- 4
Daha fazla
- Cinsiyet
- Erkek
Depremde neler oldu?
Bence Türkiye'de yaşayan herkesin bilmesi gereken bir olay o yüzden geç olsa bile anlatmayı düşünüyorum.
Büyük maraş depreminde bende etkilendim, evim yıkıldı. Diğer illerde diğer insanlar ne yaşamıştır bilemem ama kendi yaşadığımı anlatacağım. Uyarmak istiyorum bu yazı probaganda veya bir markayı kötülemek için değil depremde yaşananları ve tekrarlanması durumunda insanların ne yaşayacağını anlatmak için yazılmıştır.
1-telefon operatörleri.
İlk öncelikle sabah gün açana kadar hiçbir şekilde telefonlar aramalara açılmadı çoğu kişi yakınlarına ulaşamadı vefat ettiğini sandı ya da yardım isteyemedi. Ne hikmetse yurt dışından gelen aramalar açılıyordu ama siz arıyamıyordunuz.
Şu an depremin 2. ayı olmak üzere ve halen internette aşırı büyük sorunlar var (Turkcell)biraz değil hiç çekmiyor. Bu olay yüzünden enkazın altındayken internette yazıp yardım isteyen bir arkadaşın vefat ettiğini duydum. Enkaz altından çıktıktan bir süre sonra mesajlar gözükmüş(duyum ama gerçek olma ihtimali yüksek).
Turkcell'i depremden sonra defalarca aradım bir tanesi şebeke sorunu içindi ve arama 25 dakika sürdü aynı şekilde Vodafone'da aradığınızda ilk 5 dakika saçma sapan bir dijital botla konuşturuyor ve asla istediğinizi yapmıyor uygulamadan girince de her şeyinizi sorunsuz şekilde yapan bot "afet iletişim desteği" butonuna tıklayınca ya bir hatayla karşılaşıyor ya da uygulamayı kapatıyor.
2-AFAD ve kurtarma.
Ben Hatay'ın güneyinde Samandağ, asi nehrine yakın bir yerde yaşıyorum yeniden söyleyeceğim diğer yerlerde ne yaşandı bilemem ama benim yaşadıklarım şunlar: İlk öncelikle babam halk otobüsü şoförüydü otobüsün üstüne duvar düştü 2 motorumuz ve amacmın arabası enkaz altında kaldı. İlk 3 saat içi camla dolu olan camları kırık bir otobüste kaldık ardından komşudada halk otobüsü vardı ona geçtik. 30 kişi ilk güneş açtığından akşama kadar onun içinde kaldık. Zaten otobüs tıkış tıkış bu da yetmezmiş gibi birçok kişi arayıp asi nehri taştı sel olacak veya Suriye'de baraj patladı tsunami olacak gibi şeyler bağırmaya başladı gece tam karardığında ise yoldan biri gelip su buraya ulaştı hemen kaçın gibi bir şey söyledi çalıştırdılar otobüsü gittik Antakya tarafına. Yol tıkalı ve çökmüş; yolda kavga edenler mi dersin, ölüm Allah'tan deyip Allah'a sövenler mi? Hiçbir resmi kaynak yok hiç kimse yok hastanelerde sadece gönüllü doktorlar kalmış yaralıları tedavi ediyordu.3.güne geldiğimizde halen kimse yoktu babamın kuzeniyle teyzesi enkaz altındaydı. Ne bir vinç, ne de ekipmanlı birisi vardı sadece ıhy'den ve AFAD'dan arkasında bas bas gönüllü yazan kazmasız küreksiz birkaç iyi insan. İlk hafta dolduğunda bir kepçe gelmişti hangi mahalle olduğunu söylemek istemiyorum ama Hatay/Samandağ'da en ağır şekilde yıkıma uğrayan mahallesindeydim yani 1 kepçeyle değil en az 10 kepçe ve birçok bilgili ekip ile müdahale edilmesi lazımdı. Uzun lafın kısası ilk 2 hafta doğru dürüst kimse yoktu ve ilk günden sonra enkaz altında kalan hemen hemen herkes vefat etti. Bu sırada halen tsunami-sel haberleri devam ediyor sürekli bir tarih verilip insanlar evinden ya da çadırından çıkarılıp soyuluyordu. Resmi bir açıklama halen yoktu(en azından bize ulaşan).
3-devlet ve özel yardımlar.
Devlet yardımlarına geleceksek şöyle anlatayım yok. Sadece 10.000 TL yardım yapıldı ancak para geçmiyor multimilyoner olsanız bile ilk 2 hafta herkes sürünüyordu. Bu yetmezmiş gibi bu para yardımı tamamen rastgele şekildeydi bizim ev yıkılmış iken para yardımı önce az hasarlı binalara geldi(hep az hasarlılara geldi diyemem ama bizden önce gelen 7-8 tane gördüm.)Özel yardımlara gelirsek gerçekten Türkiye'nin iyi insanlarla dolu olduğunu gördüm 3.gün akşam 8 gibi bir tır gelip battaniye ve çorap dağıttı o zamana kadar halen çorapsızdık ve bilmeyenler için otobüs tamamen çelik -plastik olduğu için asla ısınmıyordu.
Şu an depremin 2. ayı olmak üzere depremden 10.000 lira yardım haricinde tam anlamıyla hiçbir şey almadık. Evimizin enkazı kaldırılmadı. Gördüğüm bir kepçe operatörüne sorduğumda vali bey gelmişte önce onun tehlikeli gördüğü yerleri temizleyeceklermiş.
Bence Türkiye'de yaşayan herkesin bilmesi gereken bir olay o yüzden geç olsa bile anlatmayı düşünüyorum.
Büyük maraş depreminde bende etkilendim, evim yıkıldı. Diğer illerde diğer insanlar ne yaşamıştır bilemem ama kendi yaşadığımı anlatacağım. Uyarmak istiyorum bu yazı probaganda veya bir markayı kötülemek için değil depremde yaşananları ve tekrarlanması durumunda insanların ne yaşayacağını anlatmak için yazılmıştır.
1-telefon operatörleri.
İlk öncelikle sabah gün açana kadar hiçbir şekilde telefonlar aramalara açılmadı çoğu kişi yakınlarına ulaşamadı vefat ettiğini sandı ya da yardım isteyemedi. Ne hikmetse yurt dışından gelen aramalar açılıyordu ama siz arıyamıyordunuz.
Şu an depremin 2. ayı olmak üzere ve halen internette aşırı büyük sorunlar var (Turkcell)biraz değil hiç çekmiyor. Bu olay yüzünden enkazın altındayken internette yazıp yardım isteyen bir arkadaşın vefat ettiğini duydum. Enkaz altından çıktıktan bir süre sonra mesajlar gözükmüş(duyum ama gerçek olma ihtimali yüksek).
Turkcell'i depremden sonra defalarca aradım bir tanesi şebeke sorunu içindi ve arama 25 dakika sürdü aynı şekilde Vodafone'da aradığınızda ilk 5 dakika saçma sapan bir dijital botla konuşturuyor ve asla istediğinizi yapmıyor uygulamadan girince de her şeyinizi sorunsuz şekilde yapan bot "afet iletişim desteği" butonuna tıklayınca ya bir hatayla karşılaşıyor ya da uygulamayı kapatıyor.
2-AFAD ve kurtarma.
Ben Hatay'ın güneyinde Samandağ, asi nehrine yakın bir yerde yaşıyorum yeniden söyleyeceğim diğer yerlerde ne yaşandı bilemem ama benim yaşadıklarım şunlar: İlk öncelikle babam halk otobüsü şoförüydü otobüsün üstüne duvar düştü 2 motorumuz ve amacmın arabası enkaz altında kaldı. İlk 3 saat içi camla dolu olan camları kırık bir otobüste kaldık ardından komşudada halk otobüsü vardı ona geçtik. 30 kişi ilk güneş açtığından akşama kadar onun içinde kaldık. Zaten otobüs tıkış tıkış bu da yetmezmiş gibi birçok kişi arayıp asi nehri taştı sel olacak veya Suriye'de baraj patladı tsunami olacak gibi şeyler bağırmaya başladı gece tam karardığında ise yoldan biri gelip su buraya ulaştı hemen kaçın gibi bir şey söyledi çalıştırdılar otobüsü gittik Antakya tarafına. Yol tıkalı ve çökmüş; yolda kavga edenler mi dersin, ölüm Allah'tan deyip Allah'a sövenler mi? Hiçbir resmi kaynak yok hiç kimse yok hastanelerde sadece gönüllü doktorlar kalmış yaralıları tedavi ediyordu.3.güne geldiğimizde halen kimse yoktu babamın kuzeniyle teyzesi enkaz altındaydı. Ne bir vinç, ne de ekipmanlı birisi vardı sadece ıhy'den ve AFAD'dan arkasında bas bas gönüllü yazan kazmasız küreksiz birkaç iyi insan. İlk hafta dolduğunda bir kepçe gelmişti hangi mahalle olduğunu söylemek istemiyorum ama Hatay/Samandağ'da en ağır şekilde yıkıma uğrayan mahallesindeydim yani 1 kepçeyle değil en az 10 kepçe ve birçok bilgili ekip ile müdahale edilmesi lazımdı. Uzun lafın kısası ilk 2 hafta doğru dürüst kimse yoktu ve ilk günden sonra enkaz altında kalan hemen hemen herkes vefat etti. Bu sırada halen tsunami-sel haberleri devam ediyor sürekli bir tarih verilip insanlar evinden ya da çadırından çıkarılıp soyuluyordu. Resmi bir açıklama halen yoktu(en azından bize ulaşan).
3-devlet ve özel yardımlar.
Devlet yardımlarına geleceksek şöyle anlatayım yok. Sadece 10.000 TL yardım yapıldı ancak para geçmiyor multimilyoner olsanız bile ilk 2 hafta herkes sürünüyordu. Bu yetmezmiş gibi bu para yardımı tamamen rastgele şekildeydi bizim ev yıkılmış iken para yardımı önce az hasarlı binalara geldi(hep az hasarlılara geldi diyemem ama bizden önce gelen 7-8 tane gördüm.)Özel yardımlara gelirsek gerçekten Türkiye'nin iyi insanlarla dolu olduğunu gördüm 3.gün akşam 8 gibi bir tır gelip battaniye ve çorap dağıttı o zamana kadar halen çorapsızdık ve bilmeyenler için otobüs tamamen çelik -plastik olduğu için asla ısınmıyordu.
Şu an depremin 2. ayı olmak üzere depremden 10.000 lira yardım haricinde tam anlamıyla hiçbir şey almadık. Evimizin enkazı kaldırılmadı. Gördüğüm bir kepçe operatörüne sorduğumda vali bey gelmişte önce onun tehlikeli gördüğü yerleri temizleyeceklermiş.
