Dolar nasıl düşer?

Kısaca söylemek gerekirse üretim yapan bir ülke konumuna yükselerek. Bunun gerçekleşebilmesi için pek çok şey lazım. Yakın zamanda olacak iş değil yani.
 
Biz ancak konu açıyoruz. Peki girişimcilerin yerinde biz olsak? Yani zaten girişimciye yeterli imkan sağlansa üretim de olur. Sonuç olarak ülke olarak boş şeylere para harcamayı bırakıp girişimciyi desteklemeliyiz.

Yazıyorum ama sadece yazı olarak kalacak[emoji17]
 
Ülkede tek bozuk olan Dolar kuru değil. Kur bunların sadece küçük bir göstergesi.

Öncelikle başlayayım. Ülkede teknoloji ile ilgili üretim yok veya yok denecek kadar az. Vestel bile üretimi yurtdışında yapıyor ve ülkeye girişte bol bol vergi alınıyor. Ek olarak üretimin olmamasının çözümünü vergilerden bulan bir hükümet ülkeyi yönetiyor. Vergi topluyorsunuz toplamasına da bunu köprü yapımına harcayacağına girişimcileri desteklemek adına harcasaydınız!? Girişimci dedim orası da ayrı mevzu. Ülkede girişimcilere yatırım denen bir şey yok. Yatırım ancak inşaat sektöründe bulunan bir faliyet ve zenginlerin hepsi inşaatçı olduğu için para değer kaybettikçe evler değer kazanıyor. Bu da inşaat sektörünü zengin ediyor. İnşaatçılar zengin oldukça devlet fakirleşiyor ve vatandaş ev alamaz hale geliyor. Vatandaşa geldi sıra. Vatandaşın da yapacak bir şeyi yok. Memurlar zaten çalışmaktan başka işe yaramıyor. Sonra devlet maaşları vergilerle ödüyor ve "Türkiye gelişiyor..! Alkışlar..." Bu ipin ucu o kadar uzun ki nereye gidersen git sorunun çözümünü bulamazsın.

26VergiHaftasiAfisYetiskin2015.png
 
Artık şu ithalatı bırakmamız gerek. Ülkemizde ne yazık ki çoğu şey ithalat. Eğer ülkemizde ithal edilen bir şeyler üretilse en azından ihracat için imkan olur.
 
Evet gençler şimdi herkes fikirlerini söylesin ben başlıyorum.
-Kredi notlarını yükseltmek.
Kredi notlarını yükseltmek derken? Kredi notu derken, kredi derecelendirme kuruluşlarının verdiği notları kastediyorsun galiba. Kredi notlarının artık sadece harften ibaret olduğunu maalesef bütün ülkeler kabul ediyor. Sebebi de 2008 küresel finansal krizinde bu kuruluşların yaptığı adilikler diyebiliriz kısaca.

Şimdi öncelikle burda iki ayrım var. 1 - Doların TL ve diğer paralar karşısında değerlenmesi. 2 - TL'nin yabancı para birimlerinin karşısında değersizleşmesi. Öncelikle son birkaç günde dolar neden 3,80'e fırladı buna bakarsak sebebinin Alman bankalarının Türkiye'ye sağladıkları finansmanı kısma haberleri diyebiliriz. Merkez Bankası'nın faiz kararını açıklamasının hemen öncesinde böyle haberlerin çıkarılması ve yayılması tamamen spekülasyon. Yani kredileri, finansmanı kısma gibi bir durum yok. Bence kasıtlı yapılan bir hareketti. Tabi bu yükselmesinin tek sebebi bu değil. Uzun zamandır TL'nin kırılgan bir yapıda olması, dış gelişmelere karşı hassas olması bunu etkiliyor. Dış gelişmelerden kastım FED başkanının açıklaması, AB'deki kararlar ve hareketlilikler, FED'in faiz kararları, Ortadoğu'daki olaylar vs.

Peki dolar nasıl düşer? Yukarıda 2 numarada belirttiğim durumu, yani TL'nin yabancı para birimleri karşısında değersizleşmesini engelleyerek. Çünkü bunu kontrol etmemiz, 1.ye göre daha mümkün. Bu da yukarıda bazı arkadaşların dediği gibi üretimle engelleyebiliriz. Ama bizim sanayi üretimimizde hammaddeden ara madde üretimi ve nihai madde üretimi maalesef söz konusu olmadığı için, yani hammaddeyi dışarı satıp, sonra sanayi üretiminde kullanmamız gereken ara maddeleri satın aldığımız için ve bunu da çoğunlukla dolar üzerinden yaptığımız için bizim üretimimiz neredeyse tamamen dolara bağlı. Bir diğer sebep de son yıllarda tarımsal istihdamın hizmet sektörüne kayması ve memleketteki istihdamın neredeyse %50'sinden fazlasının hizmet sektöründe olması ve bu oranın artmaya devam etmesi bizi çok zora sokacak. Hangi ülke olursa olsun, hizmet sektörünün çok yoğun olduğu yerlerde uzun vadede sağlamlık söz konusu olamıyor.

İşte bu yüzden, ithalatı azaltmamız lazım ama buradaki ithalattan kastım nihai üründen ziyade üretim için kullandığımız hammadde ve ara madde ithalatı. Yani en basit örnek telefon, bilgisayar ithalatını azaltmaktan ziyade, üretimde kullandığımız demir-çeliğin, enerjinin, malzemenin ithalatını azaltmamız, hem memlekette yeni istihdam alanları yaratacak, hem paranın dışa akmasını yavaşlatacak, hem enflasyonu azaltacak hem de dolara bu denli bağımlılığımızı azaltacak ve rahatlatacaktır. Böylece döviz baskısından kurtularak, faizlerin inmesi kolaylaşacak ve ek yatırımların, istihdamların önü açılacaktır.
 
Uyarı! Bu konu 7 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Geri
Yukarı