@Teknocuk Mobilden hızlı hızlı yazıyorum ve incelememe göre ahım şahım bir yazım hatam da yok. Konuyu böyle saçma yerlere çekip seviye düşürürseniz, karşı taraf sizin aciz olduğunuzu hissetmeye başlar. Yapmayın. "Dünyada herkesin güzel sanatlar okuyup tiyatrocu olduğunu mu sanıyorsun da?" Soru işareti kullandığına göre Karadeniz Ağzını kullanıyorsun sanırım. Yani buradan vurmak saçmadır, önce bunu anlamanı rica ediyorum.
Konuya dönersek, "Bu ülkedeki insanlar kitap okumuyor kardeşim!" Allah Allah ya. Kitap okuma alışkanlığını kazandıran ana bileşen okuldur. Eğitimdir. Aileler bunu yapamadığı için okullara ihtiyaç var, her şey evde yapılıyor olsa zaten okul diye bir kavram ortaya çıkmaz ve herkes evinde kitap okuyarak öğrenir sonra bir Üniversite'nin imtihanına girip akademiye girerdi. Dostum bak eğitim seviyen yerlerde ise bu oranlarda da yerlerde olursun. Okuyorum okuyorum diye çırpınıyorsun ya, sen hiç 1970'lerde, 80'lerde, 90'larda Türk Eğitimi üzerine yazılmış makale ve denemeleri okudun mu? Ne diyorlar orada hiç baktın mı? Sistemin bu çürümüşlüğe adım adım geldiğini görüyorsun. "Türk Eğitim Sistemi rezalet" adlı konu yeni gelmiyor gündeme. 80'lerden beri "Bu sistem öğretmiyor, ezberletiyor kardeşim." diyen tonla insan var ve haklılar. Niye haklılar biliyor musun? Çünkü sen de Türk insanının kalite düşüklüğünde haklısın. Niye durum senin şikâyet ettiğin şekilde, çünkü Türkiye'de bir eğitim yok. Batı İnsanı anasından doğdu eline kitap vermediler. O da bu alışkanlığı okulda ediniyor, o okulda kendi yeteneğini keşfedebiliyor, o okulda gerçekten bir şeyleri güzelce öğrenebiliyor, etkinlikler yapabiliyor, eğitimindeki gerekli alet edevat ona sağlanıyor, mezun olduktan sonra işsiz kalır mıyım derdi olmuyor, mezun olduktan sonra yoksulluk sınırının altında mı yaşarım diye bir derdi olmuyor. Ama bizde oluyor mu? Sonuna kadar oluyor. İsviçre'de, Almanya'da okuyanların %10'u bile Üniversiteye gitmezken bizde Üniversiteye gitmeyen değersiz görülüyor. Çünkü sistem herkesi Üniversite okumaya zorluyor, ve yine çünkü Türkiye Üniversite nedir bilmiyor?
Ben sana söyleyeyim. Bir kaç köklü Üniversite hariç, ki onlar da Batı seviyesinde değiller, gerisi yalnızca yüksek liselerdir. Üniversite değillerdir. Çok okuyorsun, bunları zaten benden çok daha iyi bildiğini zannediyorum.
"Batı'da sahne sanatları okuyan tiyatrocu/oyuncu olup değer görüryor mu?" Kesinlikle evet. Çünkü onlar bu tarz yetenekleri daha çocuk ortokuldayken keşfediyorlar. "Hekresi Üniversitede akademik eğitime sokmak" gibi bir dertleri yok. Çocuğun kumaşı nedir, bu kumaş ne işe yarar, bu kumaşı hangi terzi diker, bu kumaşı kim satın alır? İşte onların cevap aradığı şey bu.
Bizde yakışıklı olan adamı oyuncu diye karşımıza çıkarırlar, bu işe yıllarını vermiş adamı ezim ezim ezerler. Onlarda kime yakışıklı diye tiyatrocu olamaz. Tiyatro ciddi bir iştir çünkü. Senin ülkende torpil sıradanlaştırılmış bir şeydir kardeşim. Bunu da zaten benden iyi biliyorsundur, eli kitap tutan ve sorgulayan sevgili kardeşim.
Nitekim memurunun bile alt sınıf olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Bu sorunun sebebi de eğitimsizliktir. Bu eğitimsizliğin sebebi de bu ülkede adam akıllı bir eğitim sisteminin on yıllardır var olamıyor olmasıdır. "Öğretmenler, yeni nesil sizlerin eseri olacaktır." diyen bir adamın kurduğu ülkede her sene milyonlar çöp oluyor.
Nitekim, her sene hukuk sırlamasında, özgürlük endeksinde, mutluluk endeksinde, demokratik toplum endeksinde gerisin geriye gidiyoruz. Ve sana göre suç toplumda.
Eğitim de toplumu düzeltmek için yoktu zaten değil mi? Sizin gibi okuyan bir insan bile "Çalış da tıp oku bak benim arkadaşlarım şöyle böyle" diyorsa vah bize vahlar bize.