Emir Timur'un İzmir Fethi

UlughBeg

Hectopat
Katılım
2 Nisan 2022
Mesajlar
1.065
Çözümler
4
Yer
Semerkant
Fetih Öncesi

Emir Timur'a deniz kenarında taştan yapılmış bir kalenin varlığınğdan söz ettiler. Kalenin üç tarafı denizle çevriliydi ve ancak bir tarafı karayla bağlantılıydı. O tarafa da çok büyük bir hendek kazmışlardı. Kalede Fereng kâfirleri vardı ve ona İzmir kalesi derlerdi. Burasını son derece kutsal bir yer kabul ederler ve her yıl pek çok insan ziyarete gelir, nezirler ve sadakalar dağıtırlardı. O kalenin yakınında yine İzmir denilen başka bir kale vardı, fakat bu kaledekiler Müslümandı. Bu iki kale sakinleri sürekli birbirleriyle savaşırlardı. İzmir kalesindeki kâfirler hiçbir padişaha haraç ödemez ve sürekli Müslümanlara zarar verirlerdi. Yıldırım Bayezid’in babası Murat birkaç kez bu kale üzerine yürümüşse de, fethetmek mümkün olmamıştı. Hatta Yıldırım Bayezid de yedi yıl kuşatmasına rağmen alamamıştı. Müslümanlar, bu kale halkından çok mutazarrırdı.

Sahipkıran'ın İzmir Fethi

Sahipkıran İzmir kâfirlerinin hikâyesini dinleyince gayret-i diniyyesi harekete geçti. Onların defedilmesini kendisine vacip kabul etti ve şu buyruğu verdi: “Şehzâde Pir Muhammed Ömerşeyh, Şeyh Nureddin-bek ve diğer arkadaşlar ordularıyla o kale üzerine yürüsünler. Önce sünnete uygun olarak elçi gönderip İslam dinine davet etsinler. Kabul etmezlerse cizye ve haraç ödemeyi kabul ettirsinler. Şayet mutluluktan behremend olur ve İslam’ı kabul ederlerse, güzel muamele edip, saldırmasınlar ve geri dönsünler!” Şehzâde ve arkadaşlar hemen yola koyuldular. İzmir’e yaklaşınca elçi gönderip, vaatlerde bulundular ve dine davet edici sözler söylediler. Fakat onların helak olması ezelde takdir edilmiş olmalı ki, nasihatlerin hiçbir faydası olmadı ve elçiyi ağır sözlerle geri gönderdiler. Kale hâkimi Mahnus, Ferenglere ait şehirlere, Ruman, Keltika, Galata, Santus, Berden, Hincil, Biruna, Sirudemli, Samduk, Amrur, Atina, Daraklu ve civarlarına adam gönderip yardım istedi. Kalede Fereng ülkesinden bir grup şovalye toplanmıştı; erzak ve silah yönünden sıkıntıları yoktu. İslam ordusunun elçisi bu durumu fark etti ve geri döndüğünde şehzâdeye gerekli bilgiyi verdi. Şehzâde, Sahipkıran’a birini göndererek durumu arz etti. Sahipkıran bu haberi alınca gazaya bizzat gitmeyi kendisine farz bildi. Ağırlıkları Tire şehrinde bırakarak, kış sebebiyle sürekli yağan yağmur ve kara aldırmadan atlanıp yola koyuldu. 805 yılı Cümadilevvel ayının altısına rastlayan Cumartesi günü (02.12.1402) İzmir’e doğru giderken şehzâdelere ve arkadaşlara çapar gönderdi. Mağnisiya’da bulunan Şehzâde Muhammed Sultan, Şehzâde Miranşah, oğlu Ebû Bekr, Cihanşah-bek ve diğer arkadaşlar Sahipkıran’a katılmak için İzmir’e doğru yola çıktılar. Sahipkıran kale önlerine gelince, kalenin karayla bağlantısı olan kesimden savaşı başlattı. Mancınıklar, arradeler ve diğer aletleri kurdular. Kaledekiler de savaş hazırlığı ile meşguldüler. Bu arada Şehzâde Muhammed Sultan ve Miranşah orduya katıldılar. Şehzâde Muhammed Sultan’ın savaşçıları kaleye yaklaşarak büyük yararlılıklar sergilediler. Kısacası her iki taraf da birbirine yağmur gibi ok, taş ve alev topları atıyordu. Lağımcılar lağımlar açtılar ve taşları çıkarıp burçların altına tünel kazarak ateşe verdiler. Ağaçlar yanınca burç yıkıldı. Burcun üzerinde bulunan kâfirler de onunla birlikte aşağı düştüler. Bahadırlar oradan kaleye girip kâfirleri kılıçtan geçirdiler. Böylece şafakla birlikte kale ele geçirildi. Bu fetih, Müslümanlar için büyük bir bayram oldu. Kâfirleri kılıçtan geçirdiler ve kaleyi yerle bir ettikten sonra kesilen başlardan minareler yaptılar. Bu arada gemilerle yardıma gelen Ferengler, kalenin yerinde olmadığını görünce şaşkın vaziyette denizde beklemeye başladılar. Sahipkıran, kâfirlerin kellelerini makhalelerle onların üzerine atılmasını emretti. Kâfirler bu kelleleri görünce korkuya kapılıp kaçtılar. Böylece İzmir iki hafta gibi bir zaman zarfında ele geçirilmiş oldu. O bölgedeki ahali bu haberi duyunca şaşkına döndüler ve özellikle Yıldırım Bayezid hayran oldu. Herkes anladı ki, bu fetih Sahipkıran’a başka bir yerden gelmektedir.

Kaynak : Zafername - Şerefüddin Ali Yezdi (402,403)

Arkadaşlar kelimesi =
1693728679196.png

(bu kelime yasak olduğu için Arkadaşlar olarak değiştirdim.)
 
Hocam teşekkürler tek başıma konu açmaktan yoruldum.Bu arada verdiği kaynak sağlam isteyen alıp kitabı okuyabilir.

Hocam arada tarih ile ilgili konular açsanız çok iyi olur tarih forumunda kaynak vererek açan 3 kişi var okadar.
 
Son düzenleme:

Geri
Yukarı