EU4'te ezbere bir oyun stili olmak zorunda mı?

Katılım
4 Nisan 2020
Mesajlar
8.197
Makaleler
17
Çözümler
469
Yer
Türkiye
Daha fazla  
Cinsiyet
Erkek
EU4 oynuyorum, 160 saate geldim. Tüm DLC'ler var. YouTube'dan izlediğim kişiler hep ezbere, bir yoldan giderek oynuyorlar. Ancak ben öyle oynamıyorum. Adam Osmanlı ile Mora'yı vasal yapıp eyalet yaptı mesela, ben hiç öyle bir şey uygulamadım. Başlangıçta Dulkadir ve Ramazanoğlu'nu müttefik yapıp sonradan vasallaştırdı. Ben direkt fethettim. Memlüklerle erken savaştı, ben 1500'lü yıllara geldim hala savaşmadık. Ezbere bir oynayış stili, taktik üzerinden gitmek zorunda mıyım? Ezbere oynamazsam, ideaları ezbere seçmezsem, mihrakları ezbere seçmezsem ileride patlar mıyım?
 
EU4 oynuyorum, 160 saate geldim. Tüm DLC'ler var. YouTube'dan izlediğim kişiler hep ezbere, bir yoldan giderek oynuyorlar. Ancak ben öyle oynamıyorum. Adam Osmanlı ile Mora'yı vasal yapıp eyalet yaptı mesela, ben hiç öyle bir şey uygulamadım. Başlangıçta dulkadir ve ramazanoğlu'nu müttefik yapıp sonradan vasallaştırdı. Ben direkt fethettim. Memlüklerle erken savaştı, ben 1500'lü yıllara geldim hala savaşmadık. Ezbere bir oynayış stili, taktik üzerinden gitmek zorunda mıyım? Ezbere oynamazsam, ideaları ezbere seçmezsem, mihrakları ezbere seçmezsem ileride patlar mıyım?

Hocam ezber değil de oynadıkça ne yapman, nasıl yapman gerektiğini anlıyorsun bir yerden sonra. Ve izlediğiniz videoların çoğu ilk oynayışlarından çıkmıyor genelde. Birden çok oynadıkları için de ezberliyorlar ne yapmaları gerektiğini falan.

Yani patlarsanız baştan başlarsınız her seferinde güzel Micro çıkmıyor zaten.
 
Hocam ezber değil de oynadıkça ne yapman, nasıl yapman gerektiğini anlıyorsun bir yerden sonra. Ve izlediğiniz videoların çoğu ilk oynayışlarından çıkmıyor genelde. Birden çok oynadıkları için de ezberliyorlar ne yapmaları gerektiğini falan.

Yani patlarsanız baştan başlarsınız her seferinde güzel Micro çıkmıyor zaten.

Evet hocam büyük ölçüde böyle oluyor. Ancak oyun tamamen belli başlı şeylerin ezberi üzerine mi kurulu? Yani Osmanlı oynuyorum mesela. Umera var, çeşitli çeşitli mihraklar var. Bunlara özellik gibi bir şey seçiyoruz. Bu seçimler ezbere mi olmalı? İstediğim şeyi seçebilmeli miyim mesela?

Benim istediğim doğaçlama, kafama göre oynayarak ilerleme. Ancak oyunda "Doğru yol" diye bir şey varsa ve belli başlı şeyleri ezbere yapmadıktan sonra her türlü elimizde patlıyorsa oyunun sonunu göremeyiz ki hiç...
 
Keyif aldığınız sürece istediğiniz gibi oynayabilirsiniz. Tabii ki bazı yöntemler diğerlerinden daha güçlü ama normal dışı yöntemler ile de çok rahat oynayabilirsiniz. Buradaki tek sınır sizin hedefinizin ne olduğu?

Örneğin;

-Dünya fethi için birçok ülkede ilk 50 yıl yeterince iyi olana kadar sürekli baştan başlamak gerekli.
-Uzun oynamak isterseniz (genişlemekten ziyade çoğunlukla topraklarınızı geliştirmek) görevler için gerekli toprakları aldıktan sonra 1812'ye kadar yan gelip yatılabilinir.

Bunun yanında değişik oynamak isterseniz;

-Provence ile başlayıp, sardinia-piedmont, two sicilies, austria. Şeklinde ülkeler kurarak %95 diplomatic annexation Cost'a ulaşabilirsiniz.
-Takip ettiğim bir YouTuber Avusturya 1500'den önce Hre'de son reforma kadar gelip herkesi vasal yaptıktan sonra başkentini Meksika'ya taşıyıp aztec görevlerini alarak kendi teknoloji ağacını Western'den high American'a geçirdi.

Ya da basitçe achievementlar için oynayabilirsiniz.

Hedefiniz ne kadar yüksek ise, "doğru yol"u o kadar takip etmeye ihtiyacınız var, fakat şunu da unutmayın, bu oyunda ryukyu, yani okinawa adasındaki 3 development'a sahip ülke ile dünyayı fethetmek mümkün. O yüzden işin sonu sizin tecrübenize kalıyor. Eğer çok büyük, veya hiç hedefiniz yok ise, oyunun sonunu görsem yeter diye düşünüyorsanız (ki bu da sabır açısından zor, offline oynadığım zamanlar dahil 3-4 bin saat oynamışlığım var, 1812'yi sadece 1 kere görebildim :D) istediğiniz gibi oynayabilirsiniz, çok büyük hatalar yapmadığınız sürece geri dönüşü olmayan bir yola girmezsiniz.

Sizin en büyük eksiğiniz tecrübe, yani sadece 150 saat oynamış olmanız, o tecrübeyi edinmek için de bol bol yanlış yapmanız lazım. Mesela ben inat edip oyunu Japon daimyoları, özellikle oda ile öğrenmeye çalıştım, ilk 200 saatimi sürekli ilk 20-30 yılı oynayarak geçirdim :D. O yüzden korkmadan kafanıza göre oynayın, işin sonunda keyif alıyorsanız başarılı olmuşsunuzdur zaten.

Kısacası;
İnternettekileri takip etmeden deneme, yanılma ile oynayabilirsiniz, zaten Osmanlı oyundaki en güçlü devlet. Müttefik alıp vasal yapabiliyorsanız sonradan eyalete de çevirebileceğiniz için (DLC var ise) Osmanlı için çok daha pratik bir yöntem, çünkü AE'yi boşa arttırmamış oluyorsunuz. Umera vs. için de, kendi oyun tarzınıza göre özellik dağıtabilirsiniz, sadece 1600 yılında onları geri çekmeniz gerekli Absolutism'den faydalanabilmek için. O zamana kadar istediğiniz gibi takılabilirsiniz. Sadece 2 şeye dikkat etmenizi tavsiye ederim, 1. si gayrimüslimlerin mihrakına dini otonomi verirseniz Hristiyan topraklara misyoner gönderemiyorsunuz fakat religious Unitiy'i etkilemiyorlar, bu durumda ilk 3 idealardan birine humanist almanız isyan dertlerini çok düşürür, eğer herkesi Müslüman yapacağım veya Hristiyan olacağım derseniz de humanist yerine religious alarak daha çevirebilirsiniz. Görevler ise mümkünse yapın, zor gelirse o göreve onun altındakilere bakın, ödülleri umrunuzda değilse es geçebilirsiniz.

Umarım yardımcı olur, "kısacası" kısmında kısaca toplayım dedim orası daha uzun oldu :D.
 
Keyif aldığınız sürece istediğiniz gibi oynayabilirsiniz. Tabii ki bazı yöntemler diğerlerinden daha güçlü ama normal dışı yöntemler ile de çok rahat oynayabilirsiniz. Buradaki tek sınır sizin hedefinizin ne olduğu?

Örneğin;

-Dünya fethi için birçok ülkede ilk 50 yıl yeterince iyi olana kadar sürekli baştan başlamak gerekli.
-Uzun oynamak isterseniz (genişlemekten ziyade çoğunlukla topraklarınızı geliştirmek) görevler için gerekli toprakları aldıktan sonra 1812'ye kadar yan gelip yatılabilinir.

Bunun yanında değişik oynamak isterseniz;

-Provence ile başlayıp, sardinia-piedmont, two sicilies, austria. Şeklinde ülkeler kurarak %95 diplomatic annexation Cost'a ulaşabilirsiniz.
-Takip ettiğim bir YouTuber Avusturya 1500'den önce Hre'de son reforma kadar gelip herkesi vasal yaptıktan sonra başkentini Meksika'ya taşıyıp aztec görevlerini alarak kendi teknoloji ağacını Western'den high American'a geçirdi.

Ya da basitçe achievementlar için oynayabilirsiniz.

Hedefiniz ne kadar yüksek ise, "doğru yol"u o kadar takip etmeye ihtiyacınız var, fakat şunu da unutmayın, bu oyunda ryukyu, yani okinawa adasındaki 3 development'a sahip ülke ile dünyayı fethetmek mümkün. O yüzden işin sonu sizin tecrübenize kalıyor. Eğer çok büyük, veya hiç hedefiniz yok ise, oyunun sonunu görsem yeter diye düşünüyorsanız (ki bu da sabır açısından zor, offline oynadığım zamanlar dahil 3-4 bin saat oynamışlığım var, 1812'yi sadece 1 kere görebildim :D) istediğiniz gibi oynayabilirsiniz, çok büyük hatalar yapmadığınız sürece geri dönüşü olmayan bir yola girmezsiniz.

Sizin en büyük eksiğiniz tecrübe, yani sadece 150 saat oynamış olmanız, o tecrübeyi edinmek için de bol bol yanlış yapmanız lazım. Mesela ben inat edip oyunu Japon daimyoları, özellikle oda ile öğrenmeye çalıştım, ilk 200 saatimi sürekli ilk 20-30 yılı oynayarak geçirdim :D. O yüzden korkmadan kafanıza göre oynayın, işin sonunda keyif alıyorsanız başarılı olmuşsunuzdur zaten.

Kısacası;
İnternettekileri takip etmeden deneme, yanılma ile oynayabilirsiniz, zaten Osmanlı oyundaki en güçlü devlet. Müttefik alıp vasal yapabiliyorsanız sonradan eyalete de çevirebileceğiniz için (DLC var ise) Osmanlı için çok daha pratik bir yöntem, çünkü AE'yi boşa arttırmamış oluyorsunuz. Umera vs. için de, kendi oyun tarzınıza göre özellik dağıtabilirsiniz, sadece 1600 yılında onları geri çekmeniz gerekli Absolutism'den faydalanabilmek için. O zamana kadar istediğiniz gibi takılabilirsiniz. Sadece 2 şeye dikkat etmenizi tavsiye ederim, 1. si gayrimüslimlerin mihrakına dini otonomi verirseniz Hristiyan topraklara misyoner gönderemiyorsunuz fakat religious Unitiy'i etkilemiyorlar, bu durumda ilk 3 idealardan birine humanist almanız isyan dertlerini çok düşürür, eğer herkesi Müslüman yapacağım veya Hristiyan olacağım derseniz de humanist yerine religious alarak daha çevirebilirsiniz. Görevler ise mümkünse yapın, zor gelirse o göreve onun altındakilere bakın, ödülleri umrunuzda değilse es geçebilirsiniz.

Umarım yardımcı olur, "kısacası" kısmında kısaca toplayım dedim orası daha uzun oldu :D.

Çok teşekkürler hocam, çok iyi anlattınız. 1600 yılında geri çekilmesi gerektiğini bilmiyordum mesela, öğrendiğim iyi oldu. Manpower açısından çok sorun yaşıyordum ilk idea olarak quantity aldım. Sonra Osmanlı'da bu ideayı almanın gereksiz olduğunu falan okudum bazı yerlerde. Ulan hata mı yaptım acaba dedim baştan başlayasım geldi ama şimdi 1500'lerin ortasına gelmişim, bırakmayayım diye düşündüm.

Şu dinin savunucusu olayı işi çok bozdu. Daha yıl 1455'lerde falan Kastilya dinin savunucusu oldu, saldıracağım en ufak gayrimüslim toprağında bile savaşa geliyordu. Arnavutluk, Ragusa gibi yerleri almam çok uzun sürdü bu yüzden.
 
Paradox oyunlari maalesef böyle. Ister 300 saat ister 10000 saat oynayan birini izleyin bir duzen icerisinde gittiklerini gorursunuz. Benim Civ oyunlarini daha cok sevme sebebim de bu.

Aynı düzeyde oyunlar değiller ki, Civilization serisi çok başka ne HOI4 ne EU4 ile kıyaslanabilir. Biri gerçek zamanlı strateji, diğeri sıra tabanlı. HOI4 ve EU4 alternatifi de pek yok.
 
Çok teşekkürler hocam, çok iyi anlattınız. 1600 yılında geri çekilmesi gerektiğini bilmiyordum mesela, öğrendiğim iyi oldu. Manpower açısından çok sorun yaşıyordum ilk idea olarak quantity aldım. Sonra Osmanlı'da bu ideayı almanın gereksiz olduğunu falan okudum bazı yerlerde. Ulan hata mı yaptım acaba dedim baştan başlayasım geldi ama şimdi 1500'lerin ortasına gelmişim, bırakmayayım diye düşündüm.

Şu dinin savunucusu olayı işi çok bozdu. Daha yıl 1455'lerde falan kastilya dinin savunucusu oldu, saldıracağım en ufak gayrimüslim toprağında bile savaşa geliyordu. Arnavutluk, ragusa gibi yerleri almam çok uzun sürdü bu yüzden.

1600'den itibaren açılan absolutism mekaniğiyle alakalı, 100 Absolutism'e ulaşırsanız aşırı etkili güçlendirmeler kazanıyorsunuz:

1748796739851.png


Mihrakların sıkıntısı ise, bunlara vereceğiniz her bir ayrıcalık absolutism üst limitini -5 veya -10 düşürüyorlar hep. O yüzden 1600'e gelince gayrimüslimlere verilen otonomi vs. gibi aşırı önemli olanlar haricinde bütün ayrıcalıkları çekmek daha önemli.

Idea olarak da evet, quantity Osmanlı için gereksiz, fakat içiniz rahat olsun en az ilk 1000 saatim manpower ile cebelleşmek ile geçti, o yüzden hak veriyorum size :D. Pratikte Osmanlı Anadolu teknoloji grubunda olduğu için zaten 1600'lere kadar eşit sayılarda ezip geçiyor, sonrasında ise kendi idea'larından gelen manpower ile Force limit sayesinde de hep rakiplerinden daha çok asker sahibi olduğu için normalde oyuncu müdahalesi olmadan neredeyse hiç geriye düşmez. Ama pratik olanını sorarsanız ya ucuz Core'lamak için admin alıp, Core creation Cost'u düşüreni açtıktan sonra admin teknolojisine öncelik verip 7. teknoloji ile birlikte 2. idea grubunu alıp (genelde diplomacy alınır province war score Cost'u düşürdüğü için) 3. olarak da humanist alırsanız gerisi keyfinize kalmış. Veya influence, humanist ve diplomacy alarak ilk milleti diplomasi yolu ile vasal alıp eyalete çevire debilirsiniz.

Din savunucusu için de taktik vereyim, kastilya gibi katolikler katolikleri, ortodoxlar ise ortodoxları korur sadece, ve Rival olduğu devletleri asla korumazlar. Ordodoxlara yönelebilirsiniz o yüzden. Ya da diyelim ki macarlara saldıracaksınız ve Kastilya dinin savunucusu, bu durumda önce kolay yenebileceğiniz başka bir katolik devlete veya direk Kastilya'nın müttefiklerinden birine saldırarak Kastilyayı savaşa çekin. Diyelim ki bu müttefiği veya koruyacağı katolik devlet napoli olsun, napoliye savaş açıp 1 ay sonra da macarlara savaş açarsanız Kastilya zaten sizle savaşta olduğu için Macar'ın yanında da savaşa katılamayacak, fakat 1. savaş bittiği anda eğer reddedecek kadar kötü bir duruma düşmediyse 2. savaşa da direk katılacaktır. Fakat 2 savaşı açtıktan sonra, direk macarları ezerseniz önce onlar ile rahat barış yapabilirsiniz çünkü war Score'yi Kastilya etkileyemeyecek. Bu şekilde istediğiniz toprakları aldıktan sonra Macarlar'dan 1. savaşı da Napoli'nin başkentini hızlıca alarak hızlıca white peace ile bitirebilirsiniz. Bu taktik sizi daha çok kişi ile savaşa sokarken, düşmanları ikiye bölüp istediğiniz yerleri daha kolay alıp sonra Kastilya gibi baş ağrıları ile hızlıca white peace yapmanızı sağlar. Zaten Force limitiniz dolana kadar galley yaparsanız da Kastilya donanması size gelip çıkartma yapmadan batırabilirsiniz. Bu dediğim taktiğin bir benzeri daha var, onu da şöyle anlatayım; diyelim ki 1. savaşı açtınız napoliye ve kastilya da savaşta, direk Kastilya'ya odaklanıp 1 warscore cost değerinde bile olsa, bir şey alarak barış yapabilirseniz Kastilya ile, Kastilya savaş kaybetmiş sayılacağı için din savunucusu ünvanını kaybedecektir. Fakat savaş biter bitmez veya bitmeden asıl istediğiniz savaşı açmanız lazım çünkü boşalan koltuğa direk bir başkası oturabilir.

Bir tane de ek bilgi vereyim, religious war Cb'sini kullanırsanız (religious idea bitirince veya bazı görevleri bitince geliyor) hiçbir müttefiğiniz veya düşmanınızın müttefiği kendi dindaşları ile savaşa girmez. Örneğin memlük ile macarlar müttefik oldu diyelim, macarlara religious cb ile savaş açmak isterseniz göreceksiniz ki memlük -100 sebepten dolayı savaşa katılmak istemiyor.
 

Technopat Haberler

Geri
Yukarı