F-35 ve F-16 İt Dalaşı Performansı

Jira dedi:

Batı pilotları her zaman şanslıdır çünkü askeri bütçeleri Ruslar'a göre çok daha yüksek olduğundan pratik tecrübe, sorti imkanları daha geniş olur.

Genişletmek için tıkla...

Rus uçakları ben biraz yeni kurulan geliştirici firmalara benzetiyorum. Yeni tasarım, yeni ve daha fazla ozellik falan ama bu özelliklerin kazanç yerine kayıp yaşatacak durumları hesaplamaları daha zor.

Jira dedi:

Bunun dışına henüz 100 saatli Airbus pilotlarını gördüğümde ellerinde kitapçıkla buton arayabiliyorlar. 4000 saatli kaptan gözü kapalı aç kapa yapıyor sistemleri.

Genişletmek için tıkla...

Onca zaman Toros kullanmış adam Passat ile gözü kapalı gider gibi bir şey oldu bu

Mithat Berhan dedi:

Rus uçakları ben biraz yeni kurulan geliştirici firmalara benzetiyorum.

Genişletmek için tıkla...

Rus savaş uçağı ekolünü bence küçümseme. Kendi alanlarında spesifik olarak çok becerikli uçaklar yapıyorlar. Su-34'ün tam karşılığı olan bir uçak batı tarafında yok mesela. Su-27 platformu da muhtemelen gelmiş geçmiş en geliştirmeye açık platformlarından biri. Zaten üstüne bir sürü uçak geliştirdiler.

Pak-Fa (Su-57) projesini saymazsak proje başarı oranı gayet iyi. Su-47 projesi de zaten tecrübe kazanmak için yapılmış bir projeydi, üretim başarısı amaçlanmamıştı.

Adamlar Su-34 ile 9G manevra kabiliyetine sahip, 2 pilotun yan yana oturduğu geniş yüzeyli avcı-bombardıman (kara hedefi ağırlıklı) uçağı yaptılar. Bana hâlâ şaka gibi geliyor. Bir uçak düşün, zaten boyutlarından dolayı mühimmat manyağı bir uçak ve yer hedeflerini havaya uçurduktan sonra dönüşte üst düzey denilebilecek it dalaşına girecek kabiliyete sahip. Yer hedefine saldırması için gönderdiğin filoyu koruman bile gerekmiyor...

Not: NATO standartları kısıtlaması olmasa Su-34'ün Türkiye envanterinde olmasını isterdim.

Mithat Berhan dedi:

Rus uçakları ben biraz yeni kurulan geliştirici firmalara benzetiyorum.

Genişletmek için tıkla...

Ruslar büyük AR-GE bütçelerine sahip olmadığından yapılan bir uçağın üzerine koya koya gidiyorlar. Örneğin SU-27 ile başlayan macerada üstüne koya koya çeşitli amaçlara hizmet eden birçok uçak yaptılar. Başarılı da oldular ve kendilerine özgü birçok sistem geliştirdiler.

Sovyetlerin mühendislikleri ve askeri sanayileri en az batı kadar güçlü ve iyidir, küçümsememek lazım. Ellerinde ABD kadar maddi bir güç olsa çok daha iyi işler yapabilirler, kapasiteleri çok.

Benim zaten bu benzetmeyi yapmamda olan ilk amaç potansiyel var, daha farkli dusunceleri var ama ABD bütçesinin sadece bir kısmı ellerinde.

@Yararsız Üye bunlar tabii ki küçümsenecek şeyler değil. ABD 1 çalışıyorsa Rusya 2 çalışmak zorunda gibi bir şey demeye çalıştığım.

Boş ver, Rusya'nın güçlen(e)memesi bizim için daha iyi. Birkaç yıl önce çok büyük projeler açıklamışlardı. Dengesiz ekonomileri yüzünden hepsi tek tek iptal edildiğinde büyük bir oh çekip sevinmiştim. Yine aynı şekilde Su-57 projelerinin çıkmazda olmasına da seviniyorum. Süper güç olacaksa ABD olsun, Rusya/Çin gibi diktatör ülkeler değil.

Bu yine de SU-27 ve Mig 29 sevmediğim anlamına gelmiyor...

@Mithat Berhan Rusya artık Sovyetler dönemindeki gibi güçlü değil. Donanmaları eskidi ve kapsamlı bir değişim yapacak güçleri yok. Son 5. nesil savaş jeti projesinde iyice zora girdiler, maddi yetersizlikler yüzünden Su-35 motorlarını kullanma ihtimalleri bile var. Hatta kara kuvveti projelerinde bile maliyetten kaçmak için ortak platform işine girdiler. Aslında ilk bakışta MBT - TD - IFV gibi sistemlerin ortak platformlara sahip olması mantıklı gelse de birbirlerinin ana üretim nedeni olan kabiliyetlerinden yiyorlar. Açıkçası elindeki Sovyetler döneminden kalma nükleer başlıklar olmasa şu anda ne ABD ne Çin ne Hindistan kadar umursanacak bir ülke olmazlardı.

@Jira ile aynı fikirdeyim. Bölgede Rusya ne kadar güçsüz olursa bizim için tehdit de o kadar azalır. Adamların eline fırsat geçse doğu topraklarımızı, boğazlar ve İzmir çevresini almak için her şeyi yaparlar. Sovyetler döneminde doğu topraklarını bizden istediler, savaş tehdidinde bulundular da NATO'ya sarıldık. (Deniz - yılan hikayesi) Boğazlara geçişler için kritik ihtiyaçları var, İzmir ve çevresi ise Ruslar açısından Ege/Akdeniz üssü için biçilmiş kaftan.

Yararsız Üye dedi:

Sovyetler döneminde doğu topraklarını bizden istediler, savaş tehdidinde bulundular da NATO'ya sarıldık.

Genişletmek için tıkla...

2. Dünya Savaşı'nda İnönü'nün izlediği doğru politikayla tarafsız kalarak hem Almanya hem İngiltere tarafını çıkarlarımız doğrultusunda kullanmamız çok önemliydi. Almanların yanında savaşa girdiğimizi düşünsene, Almanya püskürtüldükten sonra Sovyetler 1 gün durmadan girerlerdi topraklara.

Yıl 2020, hala pis ve hain planları var ülkemiz toprakları için.

Sen, bazen ben NATO'da olmamıza laf ediyoruz çıkarcılıklarından dolayı ama çoğu kişi NATO'ya girmeseydik başımıza neler geleceğinin farkında değil. En başında kendi çıkarlarımızı NATO ile aynı doğrultuya çevirebilseydik şu anda bu sorunların çoğunu yaşamazdık. Kendimize itiraf etmemiz gerekirse kendimizi asla tam bir NATO ve batı ülkesi gibi göremedik, her fırsatta ötekileştirme yoluna gittik. Son 30 yılda yaptıkları ne kadar aşağılıkça olursa olsun bizim de az hatamız olmadı.

İnönü'nün en büyük başarısı da tartışmasız ülkeyi 2. Dünya Savaşı yıkımının dışında tutmasıydı. Sırf bu yüzden çok iyi anıyorum kendisini, gerçi Atatürk biraz daha uzun yaşasaydı kendisi Cumhurbaşkanlığına seçilecek pozisyonda kalmayacaktı ama olsun. Yapması gerekeni savaş isteyen ülkenin yarısına karşı yaptı.

NATO'yu hep gömüyoruz ama empati yapınca Türkiye'nin son 15-20 yılda izlediği politikaları düşündüğümüzde onlara güven vermememiz ve onların da kendi çıkarlarına göre hareket etmesi bir nebze anlaşılabiliyor. Sovyet tehdidi yüzünden NATO'ya girmemiz şarttı, girdik ve bunun karşılığını da fersah fersah aldılar bizden.

Problemli ve gergin bir coğrafyanın ortasındayız. Büyük düşmanlarımızdan tut terör örgütlerine karşı her türlü pislikle yıllardır savaşan bir ülkeyiz. Biri bitiyor diğeri çıkıyor babadan oğla nesil gibi. NATO'ya ihtiyacımız olduğu ne kadar büyük bir gerçekse, ardı ardına güven vermeyen politikalarımızla kendimizi yalnız bıraktığımız da bir gerçek. Farklı konularda yanlış imaj çizmiş gibi gözükebilirim ama benim düşüncelerim de bu şekilde.

Bir başkasının kabahati hakkında konuşmadan önce, daima kendi çarığının içine bak demişler. Mükemmel bir yol izleyip NATO'dan ardı ardına kazık yesek sövmekte haklı olabilirdik ama bu durumda bir şey de diyemiyoruz. Bunu biz bilsek ne, ülkenin nasıl yönetildiği belli nasıl olsa.

Amerika F-35'in genel sorunlarının farkında. En büyük sorunu ise stealth durumda mühimmat taşıma kapasitesinin çok az olması. Bir F-22 Raptor stealth iken 6 AMRAAM ve 2 Sidewinder füzesi alabilirken F-35 sadece 4 Adet AMRAAM füzesi alıyor. Bomba takarsanız sadece iki AMRAAM alıyor. Amerika AMRAAM füzesinin kabiliyetlerine sahip Sidewinder boyutlarında bir füze geliştiriyor. Bu füzeyle bir nevi olsun bu sorun çözülecek gibi duruyor.