fidelcastro
Centipat
Ben ikna oldum! Her yıl 9 milyon insanın açlıktan ölmesinin, insanın en temel ihtiyacı olan beslenme ve barınma ihtiyacının parası olmayan için sağlanmaması ve ölüme terk edilmesinin, kendi kaynakları yetmeyince Lenin'in kapitalizmin doruk noktası diye ifade ettiği emperyalizme başvurarak Afrika'da, Orta Doğu'da, Güney Amerika'da insanlara demokrasi (!) götürülmesinin kesinlikle kapitalizm ile alakası yok.Ben ikna oldum! Ulu önder Stalin'in emriyle gerçekleştirilen Katyn ve Holodomor katliamlarının, Mao Zedong'un katlettiği milyonlarca insan ve hayvanın kesinlikle gerçek Komünizmle bir ilgisi olmamasıdır. Zira, Vietnam'da, Sovyetlerde, Kore'de, Çin'de Komünist devrim adına öldürülen milyonlarca insanın katillerinin de gerçek Komünizmle -haşa!- bir alakası yoktur. Çin'de halkın refah ve saadeti adına uygulanan "sanki biraz aptalca" olan tarım politikalarının faturasının çiftçiye kesilip yerli halkın öldürülmesi gibi olaylar da -haşa ve kella!- kesinlikle gerçek Komünizm değildir. bütün bunlar Kapitalist Amerika'nın, satılmış Burjuvazi uşaklarının, Nazi Almanyası'nın ve cani Papua Yeni Gine diktatörlerinin iftirasıdır. Eğer doğruysa da elbette Stalin'in, Lenin'in, Mao'nun yaptığı her işte bizim gibi Avam Proleteryasının anlayamayacağı yüce bir hikmet vardır.
Ha o katliam diye ifade ettiklerine gelirsek ben Mao destekçisi değilim. Stalin hakkında öğrendiğini sandığın şeyleri bir de propaganda malzemelerinden değil buradan oku.
Aç bırakma kaynaklı soykırımla ilgili propagandayı başlatan kişi, 1935'te Hearst Grubu için konuyla ilgili bir dizi makale yazan “ünlü gazeteci, gezgin ve Rus İlişkileri öğrencisi” Thomas Walker'dır. Makaleler Ukrayna'da 1932-1933 yıllarındaki korkunç açlığı anlatırken, hikayelere eşlik eden fotoğraflar da açlığın umutsuz kurbanlarını resmediyordu.
Materyal ve fotoğraflar gerçekten etkileyiciydi ama şu var ki daha sonra sözde “ünlü” olan gazeteci Thomas Walker'ın 1932-1933 yıllarında Ukrayna'ya hiç gitmediği ve dahası aslında öyle birinin hiç var olmadığı ortaya çıktı.
ABD'li araştırmacı gazeteciler, 1935 yılında fotoğrafların bir kısmının hemen Birinci Dünya Savaşı sonrasında Avrupa'da savaştan zarar görmüş yerlerde çekildiğini ve bir kısmının da Rusya'da 1921-1922 yıllarında Volga'da meydana gelen kıtlığın kurbanlarını gösterdiğini ortaya çıkardı.
Katyn olayında da Polonyalıların 80 bin Kızıl Ordu askerini esir alması ve askerlerin geri dönmemesine karşılık gayet iyi yapmışlar. Ellerine sağlık.