Hayatım ne olacak?

Aslında isim ve profil resmi değiştirmek için girmiştim zaten :D Bu konuya denk geldi :)
Profil resmin değişmedi de mesajı alıntılarkenki ismin farklı mesajı gönderince farklı çıkınca haydaa dedim başımıza bir iş geldi galiba diye:)
 
Arkadaşım, bu ülkede üniversiteden mezun olamayan adamlar Cumhurbaşkanı oluyor, okuma yazmayı adam akıllı bilmeyen adamlar milletvekili ve bakan oluyor. Sen böyle bir ülkede kendini çok kasmadan rahat yaşayabileceğin bir işe ve seni seven bir eşe sahip olabilirsin.
 
Alternatif mesleklere yönelin istediğiniz işi yapmıyorsanız.
Mesela Steve Jobs okulu bıraktı, adam dünyaca ünlü bir bilgisayar firması kurdu. Yanlış anlamayın, okulu bırakın demiyorum ama sadece okumakla zaten olmaz. Hadi diyelim doktor oldunuz. Bilgisayar kullanmayı bilmeyen doktor nasıl reçete yazacak? Nasıl rapor verecek? Devir teknoloji devri.
Kendinizi bir teknoloji veya spor dalında geliştirebilirsiniz. Bir bakmışsınız milli takımda okçuluk yapıyorsunuz. Belli mi olur? Veya bir elektronik icat bulursunuz. Kim bilir?
Benden bir şey olmaz demeyin. Benden ne olur deyin ve kim olmanız gerekiyorsa o olun.
Bill Gates'in çok sevdiğim bir sözünü yazayım şuraya:
*Ben bazı derslerin sınavlarını geçemedim; ama arkadaşım hepsini geçti. O şimdi Microsoft'ta başarılı bir mühendis, ben Microsoft'un sahibiyim."
 
Alternatif mesleklere yönelin istediğiniz işi yapmıyorsanız.
Mesela Steve Jobs okulu bıraktı, adam dünyaca ünlü bir bilgisayar firması kurdu. Yanlış anlamayın, okulu bırakın demiyorum ama sadece okumakla zaten olmaz. Hadi diyelim doktor oldunuz. Bilgisayar kullanmayı bilmeyen doktor nasıl reçete yazacak? Nasıl rapor verecek? Devir teknoloji devri.
Kendinizi bir teknoloji veya spor dalında geliştirebilirsiniz. Bir bakmışsınız milli takımda okçuluk yapıyorsunuz. Belli mi olur? Veya bir elektronik icat bulursunuz. Kim bilir?
Benden bir şey olmaz demeyin. Benden ne olur deyin ve kim olmanız gerekiyorsa o olun.
Bill Gates'in çok sevdiğim bir sözünü yazayım şuraya:
*Ben bazı derslerin sınavlarını geçemedim; ama arkadaşım hepsini geçti. O şimdi Microsoft'ta başarılı bir mühendis, ben Microsoft'un sahibiyim."
Sonunda benim gibi düşünen birisi :)
 
Hayatta hiçbir baltaya sap olamadım.
Yaşıtlarım 4 yıllık okul bitiriyor.
Ben daha yeni 2 yıllık dandik bir bölüme yazıldım.
Şu an bir yerde asgari ucretle çalışıyorum.
Hiçbir vasfım, becerim yok.
Otobüslerde sürünmekten bunaldım.
Valla hocam benim de hayata bakışım boş gibiydi sizin gibi. Ama ben bunları düşünmeyi 3-4 yıl önce bıraktım. Neden? Çünkü bir kez yaşıyoruz ve hayat bunlara takılmak için çok kısa. Herkesin hayatı mükemmel olmak zorunda değil bunu öğrendim. Bazı yerlerde ne kadar iyi varsa hayat bunu diğer yerlerde kötü yaparak dengeliyor. Zaten sonsuza kadarda yaşamıyoruz. Neyi yapmaktan mutlu oluyorsanız onu yapın derim illa bir mutlu olduğunuz konu vardır. Çünkü ileriki yaşlara gelince neden bunlara takıldım ki, neden sadece akışına bırakıp mutlu olmaya çalışmadım diye kendinizi parçalarsınız.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Şu an size öğüt verecek durumda değilim çünkü bende şu an üniversite sınavına hazırlanıyorum ve bazen kendimi, hayatı sorguluyorum ve moralim yerle bir oluyor. Benim kendimce uyguladığım şeyleri söyleyecek olursam şunları söyleyebilirim; kendimi diğer insanlarla kıyaslamam, sadece otururum ve daha iyi olmak için ne yapmam gerektiğini düşünürüm, uygularım. Öncelikle ben size spor yapmanızı öneriyorum. Spor insanın vücudunda ki enerjiyi atmasını sağlıyor ve rahatlatıyor. İkinci olarak ilgilendiğiniz alanlarla ilgili hobileriniz olsun. Son olarak hedeflediğiniz şeyleri yapmak için sadece düşünmek yetmez, çalışmalısınız ki hedefinize ulaşın. Birde farklı olmaktan korkmayın. Günümüzde insanlara baktığım da herkes aynı giyiniyor, aynı şeyleri hedefliyor, aynı amaçlar için yaşıyor ve bunları yapmayanları da garipsiyor, dışlıyor. Farklı olun, fark yaratın.
 
Yaşına ve maddi imkanlarına bağlı. Yaşın kaç bilmiyorum ama hala 23'un altındaysan bir şeyler başarabilirsin. Maddi imkanında burda çok önemli. Üstünde herhangi bir sorumluluk yoksa ve ailen seni destekliyorsa ya da en azından senden bir şey istemiyorsa yine şansın var. Malesef artık okumakta para etmiyor ülkemizde. Söylendiği gibi okuma yazma bilmeyen cahil adamlar bizi yönetiyor. Heryer yozlaşmış. Torpilin yoksa ne yaparsan yap olmuyor, torpilin varsa ne olursan ol, oluyor.

Yapabiliyorsan dil öğren ve yurtdışına bir şekilde kapağı at. Zamanın varsa kendini her yönden geliştir. Bunu aşağılamak için söylemiyorum. Kafan çalışmıyorsa vücudunu geliştir. Polis, asteğmen, bekçi, zabıta falan olursun. Haftada 6 gün çalışan biri olarak söylüyorum. O boş zamanların çok değerli, iyi değerlendir. En son seçenekte çalmak kalıyor. Vicdanına yediyorsan ve ahirete inanmıyorsan biraz aklın çalışıyorsa imkanlar dolu dolu. Ben çalıştığım yerin muhasebesini yapıyorum. Çalsaydım bugün bankada iyi param olurdu ama Allah'tan korkarım.
 
Hayatta hiçbir baltaya sap olamadım.
Yaşıtlarım 4 yıllık okul bitiriyor.
Ben daha yeni 2 yıllık dandik bir bölüme yazıldım.
Şu an bir yerde asgari ucretle çalışıyorum.
Hiçbir vasfım, becerim yok.
Otobüslerde sürünmekten bunaldım.

Çok uzatmışım, kusura bakmayın.

Otobüs sorunu çoğu insan için geçerli maalesef. Bizde de araba yok. İşlerin acil değilse ara sıra yürümeni tavsiye ederim. O iş için bir noktadan sonra araç sahibi olmak gerekebiliyor. Çok can sıkıcı bir durum.

Onun harici yapman gereken yeteri kadar çalışıp, mezun olduktan sonra KPSS'den yüksek puan almak ve mülakatı başarıyla tamamlamak olacaktır. Bu noktada hangi işi yapacağına da karar vermek gerekli. Eğer önün açık olursa, yani torpil ile senin önünü kapatacak insanlar olmazsa güzel bir mesleğin ve asgari ücrete göre de iyi bir maaşın olur. Ki o sıkıntıyı herkes yaşayacak. Sonuç itibariyle 2 yıllık okuyup, güzel işler yapan, güzel maaşlar alan insanlar da var. Şimdi buraya kadar maddiyat ve okuldan, sınavlardan vesaire bahsettim. Biraz daha maddiyata, esasen de maneviyata değineceğim. Senin sorunun ne, tam olarak bilmiyorum. Ben zengin birisi değilim, fakat zenginlerin yapabildiklerinin de çoğunu yapabilirim. Sonuç olarak o da, ben de insanız. Hatta belki de şu an benden daha fazla parası olan birisinden daha çok mutluyumdur. Çünkü kalite, para ile ölçülmüyor. Mutluluk, her zaman para ile olmuyor. Sadece ben değil, herkes yapabilir. Hayattan zevk almasını bilmek gerekli. Çok kötü dönemlerden geçtim, çok yıprandım. Bundan sonra da şimdikilerden katbekat daha kötü dönemlere gireceğim muhtemelen. Bu sanırım benim başarısızlığımdan değil, hayatın böyle olmasından kaynaklı. Tabi yeterince başarılı veya işe yarar da bir insan değilim, orası ayrı.

Sana tavsiyem hayattan tat almaya bak. Ömrün boş geçmesin. Bazı şeyler deneyeceğiz, okuyacağız, kazanmaya çalışacağız. İstediğimiz işleri yapıp, istediğimiz paraları alabiliriz. İstemediğimiz işleri yapıp, asgari ücrete de talim olabiliriz. Ben bunu sık sık düşünüyorum. Yani bir gün düşük de bir ihtimal olsa, asgari ücret ile çalışabileceğimi düşünüyorum. Bana göre büyük hayalim, hedefim var. Bunları yapmak maneviyat kadar da maddiyat istiyor. Fakat o düşündüğüm şey olursa, yani bir ihtimal asgari ücretle çalışsam bile hedeflerimi yerine getirmek için elimden geleni fazlasıyla deneyeceğim. Ben düşük maaş ile çalışsam bile hayallerimden, yani neden HAYATTAN vazgeçeyim ki? Eğer vazgeçersem yaşamak için bir nedenim olmaz. Bu anlattıklarım şans veya torpil kadar başarıdan da geçiyor. Hatta kesinlikle başarıların daha önemli bir etken. Çünkü herkes doğduğu gibi en güzel mesleklere yerleştirilmiyor. Yapmak istediğin şeyleri yap, keyfine bak. Aslında bu yazı sadece bir cümle ile anlatılabilir. Kendini geliştir. Olay budur. Hayat standartlarımız düşük olabilir diye ( Ki geleceği kesinlikle bilemeyiz, sadece tahmin edebiliriz. Yani kimisi yükseldiği an düşebilir, kimisi de düştüğü an yükselebilir. ) okumaktan, izlemekten, öğrenmekten kendimizi alıkoymak doğru olmaz. Varsayalım ki çok kötü bir noktadayız. Ee ne yapacağız? Yine hayatımız, bizim hayatımız olmayacak mı? Olacak. Kötü bir şey oldu diye kendimizi geliştirmekten vazgeçersek elimize ne geçecek? İşe gidip, işten gelip, kös kös oturacak mıyız? Elbette hayır. Nereye kadar gidiyorsa gitsin. Sonuna kadar oku, okut. Çocukken mezun olduğumuz zaman öğretmenimiz bize karneleri dağıtırken, "Ne kadar başarısız olsanız bile hayatınızı değiştirmenin yolu kitaplardan geçer. Hayatınız ne kadar kötü olursa olsun yine de okuyun, kaybetmezsiniz." demişti. Bana o an çok aydınlatıcı bir fikir gibi gelmese de zamanla, büyüdükçe anladım o sözün değerini. İyi ki de o sözü anlayabilecek bir fırsatım olmuş. Dolaysıyla şimdi neler yapabileceğini, neler öğrenebileceğini belirlemeni ve onlara yoğunlaşmanı, bu süreçte de bolca okumanı tavsiye ederim.
 
Uyarı! Bu konu 6 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Yeni konular

Geri
Yukarı