Lise arkadaşım ile birlikte unv için Manavgat'ın Çeltikçi (Antalya) köyünde çevresi portakal ve incir ağaçlarıyla çevrili 2 katlı öğrenci evine yerleştik. İlk senemizde bir gün sabah 3 gibi dış demir kapı yüksek sesle vurulmuştu. O kadar yüksekti ki tarif edemem korkudan dışarıya çıkıp bakamadık. Normalde fitnessla uğraştığım için kendime güvenim tam hanii ama çıkamadık o gece neyse ertesi gün ev sahibini aradık anlattık anlam veremediler işte ses çıkarmışsınızdır uyarmak için çalmışlardır diye geçiştirdiler ki ses çıkarmıyorduk.
Evin çevresi boş olduğu için pek olası değildi bu durum. Ertesi sabah tam evden çıkıp okula gitmek için dış kapıyı açarken tam ortada bir yumurta buldum, yumurtanın konumu duruş şekli kesinlikle şans eseri değildi. Neyse eve koydum akşamı spordan döndükten sonra yumurta pişirirken onu da pişireyim dedim. Ve sonra böyle bir şey gördüm ve o yumurtayı hemen var gücümle dışarıya attım. O günden sonra elektrikten dolayı modem, telefon, çamaşır makinesi, farklı zamanlarda yandı, bozuldu, eşyalarımız kayboluyordu ve en sonunda perde yandı. O yumurtadan sonra arkadaşımla konuşmuyorduk yemek yiyemiyorduk farklı bir moda girmiştik anlatamayacağım bir korku vardı içimizde.
Ve evde tek iken bir gün yemin ediyorum Babamın bana seslendiğini duydum. Her neyse sonunda arkadaşımla birlikte okulu bitiremedik hayatımızdan 2 yıl boşa geçmiş oldu. Perdenin resmini bulamadım. Kesinlikle yalan değil yaşadım gördüm.