İş hayatına atılmak çok kötü bir duygu

Ben de yakında bir işe gireceğim. İş hayatının ne olduğunu çok iyi biliyorum ama insan her şeye alışabilen bir varlık. Elbette sıkılacağız, lanet edeceğiz fakat bir gün alışacağız. Ne olursa olsun sevdiğimiz işi yapıncaya, hayallerimizi gerçekleştirinceye kadar mecburen çalışacağız.
 
Günlük 15 - 18 saat arası çalıştığım zamanlar geldi aklıma. Buradaki yaşı küçük olanlara iyi bir örnek, okuyup sevdiğiniz işi yapın. İş hayatı güzeldir, eğlenceli geçer fakat sevdiğin işi yaparsan. Eğer sabah yatağından kalkıp "yine lanet olasıca işe gideceğim" diyorsan o iş sana göre değildir. Türkiye'de çoğu kişi sevdiği işi yapmıyor ya da yapamıyor, dolayısı ile ortaya mutsuz bir insan ve başarısız bir iş çıkıyor.
Oturduğum semtte aradığım iş pek yok, donanım işi yapmak istiyorum aslında. Sevdiğim ve bildiğim bir şeyi yapmak zevk verir çünkü.
 
Sabah 6'da kalkıp büyükbaş hayvanlarla uğraşıyorum. Saat 16'da yine aynısı. Bunun dışında sürekli farklı bir çiftlik işi oluyor. Neredeyse eve hiç giremiyorum akşam bir kaç saatim kalıyor. Gece 1'e kadar oynayıp kapatıyorum sonra sil baştan. Kötü ama yapacak bir şey yok, ekmek parası. Kötü olan kısım bir süreden sonra insan patlıyor.
Helal olsun sana genç adam. Çok sabırlısın. Şimdi seni çok iyi anlıyorum.
 
Ofis işi güzelmiş asılında yazın fırında çalışırdım, 12 saat 50 derece sıcağın altında çocukluğumdan beridir yazdan yaza çalıştığım için zor gelmezdi. Ama benim bu işi hayat boyu yapmam için hayatta başka hiçbir gayemin olmaması lazım. bunlar dediğin gibi diğer işler içinde geçerli ama bir hemşire yada polis vb. olursan kardeşimden biliyorum çok rahat bir çalışma sistemi oluyor. ayın 20 günü çalış 10 günü yat. Yıllık izinde oluyor al bi 5 6 gün çalışma muhteşem birşeymiş şu ekonomide paradan başka birşey istemiyorum kendimde liseyi bitirirsem gezgin olarak kalmak istiyorum. Özel şirket 1 ay çalışıp ondan sonra başka biryerde vb. gibi tek bir işte hayatımı çürütmek hiç güzel değil.
 
İki hafta önce iş hayatına atıldım. İşe başlamadan önce istediğim kadar uyuyabiliyor, istediğim zaman arkadaşlarımla buluşup güzel vakitler geçirebiliyordum. İşe başladığımdan beri çok mutsuz hissediyorum. Tüm gün sabahın 7'sinde uyanıp işe gittiğini bilmek dünyadaki en iğrenç olaylardan bir tanesi olabilir. Şimdi düşünüyorum haftada 7 günü var ve bu 7 günün 6 gününde sabahtan akşama kadar çalışıyorsun. Eve akşam dönüyorsun ve eve döndüğünde üzerine çok büyük bir yorgunluk çöküyor. O yorgunluk ile kendini direkt yatağa atıyorsun gözlerini kapatıyorsun şak baktın yine alarm çalıyor saat olmuş 7 yine işe gidiyorsun. Hadi çift rakamlı maaşlar alsan bile paranı harcayacak zamanın olmuyor sadece 1 günün boş oluyor onda da ne yapacaksın tatile mi gideceksin hayır o da olmuyor. Hayattaki tek amacın evinin kirasını ve faturalarını ödemek oluyor yani bu böyle nereye kadar devam edecek? Aklım hiç almıyor.

Kapitalizm beybi açlık mutsuzluk ve kölelik muhteşem üçlü 😎
 
Haftada bir gün dinlenme hakkın var hocam. O bir günde de kendine ve ailene vakit ayır, işe herkes gidiyor sadece siz değil ki.
 
Yükselebileceğin bir iş ise kendini sıkıp zorlaman gerekiyor. Pozisyonunu yükseltirsen rahatlıyorsun. Belli yerlere gelene kadar dişini sıkman gerek. Eğer yükselme şansın yoksa benim gibi birikim yaptıktan sonra kendi işini kurabilirsin. Neredeyse her işi yaptım. Arkadaş ortamında konuşurken şu işe girelim, bu işe girelim diyen tip benim. İkisini tutturduk büyütüp sattım, şimdi başka iş devam ediyor. Özel sorunlarımı çözdükten sonra bunu da devredip yurt dışına yerleşeceğim.

Burada çalışıp uğraşıyoruz, elde edebildiğimiz hiçbir şey yok. Zamanında maaşımla sıfır ve lüks sayılabilecek bir araba aldım, şimdi yeme içmemden kısar hale geldim. Geçen ay iş yerine gelen elektrik faturası 3600 TL. Kiralar, evin faturaları, giderler vs. derken elde avuçta üç kuruş para kalıyor. O parayla da mecburen birikim yapıyorum. Kendime harcasam birikim yapacak para kalmayacak. Eskiden neredeyse her gün arkadaşlarımla takılıp geziyordum. Şimdi özel günler dışında görüşmüyoruz. Zaten bu yüzden foruma sardım. Umarım hayatınızda her şey dilediğiniz gibi olur.
 
İki hafta önce iş hayatına atıldım. İşe başlamadan önce istediğim kadar uyuyabiliyor, istediğim zaman arkadaşlarımla buluşup güzel vakitler geçirebiliyordum. İşe başladığımdan beri çok mutsuz hissediyorum. Tüm gün sabahın 7'sinde uyanıp işe gittiğini bilmek dünyadaki en iğrenç olaylardan bir tanesi olabilir. Şimdi düşünüyorum haftada 7 günü var ve bu 7 günün 6 gününde sabahtan akşama kadar çalışıyorsun. Eve akşam dönüyorsun ve eve döndüğünde üzerine çok büyük bir yorgunluk çöküyor. O yorgunluk ile kendini direkt yatağa atıyorsun gözlerini kapatıyorsun şak baktın yine alarm çalıyor saat olmuş 7 yine işe gidiyorsun. Hadi çift rakamlı maaşlar alsan bile paranı harcayacak zamanın olmuyor sadece 1 günün boş oluyor onda da ne yapacaksın tatile mi gideceksin hayır o da olmuyor. Hayattaki tek amacın evinin kirasını ve faturalarını ödemek oluyor yani bu böyle nereye kadar devam edecek? Aklım hiç almıyor.

Türkiye simulatöründe hard Level'e hoş geldin. Önceden okulda okuyordun bu bölüm mediumdu şimdi işin en zor kısmına geldin genç. Ben bu acıyı yıllardır çekiyorum işten dönerken otobüsde dışarı bakıp hayatı sorguluyordum. Sabah 6 buçuk akşam 6 buçuk nereye kadar? Kendine uyuma saatini 7 saat yapsan geriye kalan 4-5 saat... Bu insani bir durum değildir...ben bu işten artık bunalıp çalıştığım yerden istifa ettim. Ruh sağlığın olmadıktan sonra paranın bir değeri yok. Bu hayatta en çok nasıl vakit geçirmeyi seviyorsan öyle yaşıyacaksın. He 5 kuruş değil 2 kuruş kazanacaksın belki ama zihnin tertemiz olacak ruh sağlığın tertermiz olacak kardeşim...
 
Sevdiğin işi yaparsan hayattan keyif alırsın. Sevmediğin iş ise zulüm gelir. Sektöre atılmadan önce alakasız işler yapıyordum, her gün de lanet ediyordum. Şuan sevdiğim işi yaptığım için hem mutluyum, hem de başarılıyım. İş hayatına atılmak kötü bir şey değil, yanlış işi yapmak kötü bir şey. Sevdiğin, istediğin bir işi yaptığında ne kadar çabuk yükseldiğini ve aslında iş hayatının ne kadar keyifli, ne kadar güzel olduğunu anlayacaksın güzel kardeşim.
 
Sevdiğin işi yaparsan hayattan keyif alırsın. Sevmediğin iş ise zulüm gelir. Sektöre atılmadan önce alakasız işler yapıyordum, her gün de lanet ediyordum. Şu an sevdiğim işi yaptığım için hem mutluyum, hem de başarılıyım. İş hayatına atılmak kötü bir şey değil, yanlış işi yapmak kötü bir şey. Sevdiğin, istediğin bir işi yaptığında ne kadar çabuk yükseldiğini ve aslında iş hayatının ne kadar keyifli, ne kadar güzel olduğunu anlayacaksın güzel kardeşim.

Ne işle uğraşıyosunuz ki.
 

Yeni konular

Geri
Yukarı