Japonya'nın Hızlı Trenleri, 9.0 Büyüklüğündeki 2011 Depreminde Neden Raydan Çıkmadı?

2011'de Japonya'nın Tōhoku bölgesinde 9.0 Mw büyüklüğünde gerçekleşen deprem, 15.828 kişinin ölmesine, ulaşım ağlarının da ağır hasar görmesine sebep olmuştu. Bütün bunlar olurken ise hiçbir tren devrilmedi. Nasıl, neden? Kısa bir açıklaması var.

9 büyüklüğündeki bir depremin enerjisinin yaklaşık 30 bin tane atom bombasına eşdeğer olduğunu söylemek durumu anlatmaya yetecektir herhalde. böylesine hassas bir mühendisliği Japonya'dan başka yapabilecek bir ülke var mıdır bilmiyorum.

11 mart 2011 günü japonya'da gerçekleşen 9 büyüklüğündeki depremin titreşimleri erken uyarı sistemleri tarafından şehirlere ulaşmadan yaklaşık 15 saniye önce tespit edilip bütün trenlerin gücü kesildi ve acil durum frenleri devreye girdi.

Trenler saatte 350 km hızla giderken 9 büyüklüğünde bir deprem olursa gerçekleşebilecek olayı facia kelimesi bile anlatmaya yetmez herhalde. raylar 2590 noktada yerinden oynadı ve 1150 güç direği devrildi, ancak o sırada test sürüşü yapan yolcusuz bir tren hariç hiçbir tren raydan çıkmadı ve kimse yaralanmadı.

bu sistemler meşhur kobe depremi ve 2004 chuetsu depreminde yaşanan tren kazalarından ders alınarak ülkedeki tüm demiryolu ağlarına uygulanmıştı. ayrıca yaklaşık 27 bin km uzunluğundaki demiryolu ağı onarılarak depremden 49 gün sonra faaliyete geçti.

Kaynak: Japonya'nın Hızlı Trenleri, 9.0 Büyüklüğündeki 2011 Depreminde Neden Raydan Çıkmadı?

Görevleri - işleri - makamları, eşe - dosta - akrabaya değil de, hakedene verdikleri, liyakata uydukları için olmasın?

Herhangi bir başarısızlık durumunda, eğer ki o başarısızlık kendinden kaynaklanıyorsa intihar etme, istifa etme gibi, kötü davranışları da var bu Japonlar' ın!

Siz hiç bizim ülkemizde istifa eden gördünüz mü?

racoon_city_sakini dedi:

Görevleri - işleri - makamları, eşe - dosta - akrabaya değil de, hakedene verdikleri, liyakata uydukları için olmasın?

Herhangi bir başarısızlık durumunda, eğer ki o başarısızlık kendinden kaynaklanıyorsa intihar etme, istifa etme gibi, kötü davranışları da var bu Japonlar' ın!

Siz hiç bizim ülkemizde istifa eden gördünüz mü?

Genişletmek için tıkla...

Gördüm, Aziz Yıldırım istifa etti Fenerbahçe nin beli doğrulmuyor, lütfen istifa kelimesini lügatımızdan çıkaralım

Bu durumu özetleyen çok güzel bir söz var.

Çalışan iki el, dua eden binlerce elden daha çok iş yapar.(Richard Dawkins)

Maalesef ülkemizde yaşanan afetleri Allah'in işi deyip geçiştiriyorlar ve yaptiklari sorumsuzluklari din üzerinden telafi etmeye çalışıyorlar. Olaylara daha gerçekçi bir şekilde yaklaşmak lazim. Afet değil tedbirsizlik öldürür.

Caliskan ve hatalarindan ders cikartan adamlar.
Bizde deprem muhabbeti, deprem olduktan 2 hafta sonra bicak gibi kesilir. Istanbul disindaki depremleri de sallamayiz. ( Malesef )

Gece gunduz calisip yolu nasil onariyor Japonlar:

Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

Üçüncü taraf çerezlerini kabul et

Bizde olsa 6 ay surer, 20 kati maliyet cikar, onu da 10/10 birileri arasinda bolusur.

İnsan aklı görülebildiği gibi birçok şeyi çözebiliyor yeter ki eleştirel akılcı ve bilimsel bir şekilde düşünülsün.

Hepinizin gönderisini beğenmek isterdim ama 2 kişiye gülme emojisi attım diye beğenme cezası yemiştim, neyse. Yorumlar için teşekkürler.

Siyasi bir yaklaşım yapmadan sadece objektif bir şey söyleyeceğim size, evet çok eksiklerimiz var evet iş ahlakı ve liyakat konularında yeterince bilinçli değiliz belki ama bu ülke okyanusun ortasın da herkesten uzak bir ada ülkesi olsaydı şuan farklı mevzulardan bahsediyor olabilirdik. Biz tarih boyunca güç ile çözdük problemleri savaşmak zorunda kaldık kurtuluş mücadelesi verdik her şeye sıfır dan başladık, Cumhuriyet kuruldu artık bir düzen içerisinde ileriye gitmemiz gerekirken darbeleriydi terörüydü ambargosuydu yaptırımıydı derken saplanıp kaldık, mecburen saplandık bir çok pisliğin içerisine. Bizim yaşadığımız durumların çeyreğini yaşayan ülkeler şuan sömürge altında farklı dili konuşuyorlar. Eksiklerimizi düzelterek dahada iyi olmaya çalışacağız hep beraber, sistem tepeden değişmez tabandan değişir, Ülkemizi her mevzu da yermeye çalışmayalım ama sorunları da göz ardı etmeyelim, bunu bu konu için söylemiyorum genel anlamda yanlış bir algıyı belirtiyorum.

Technolock dedi:

Siyasi bir yaklaşım yapmadan sadece objektif bir şey söyleyeceğim size, evet çok eksiklerimiz var evet iş ahlakı ve liyakat konularında yeterince bilinçli değiliz belki ama bu ülke okyanusun ortasın da herkesten uzak bir ada ülkesi olsaydı şuan farklı mevzulardan bahsediyor olabilirdik. Biz tarih boyunca güç ile çözdük problemleri savaşmak zorunda kaldık kurtuluş mücadelesi verdik her şeye sıfır dan başladık, Cumhuriyet kuruldu artık bir düzen içerisinde ileriye gitmemiz gerekirken darbeleriydi terörüydü ambargosuydu yaptırımıydı derken saplanıp kaldık, mecburen saplandık bir çok pisliğin içerisine. Bizim yaşadığımız durumların çeyreğini yaşayan ülkeler şuan sömürge altında farklı dili konuşuyorlar. Eksiklerimizi düzelterek dahada iyi olmaya çalışacağız hep beraber, sistem tepeden değişmez tabandan değişir, Ülkemizi her mevzu da yermeye çalışmayalım ama sorunları da göz ardı etmeyelim, bunu bu konu için söylemiyorum genel anlamda yanlış bir algıyı belirtiyorum.

Genişletmek için tıkla...

Japonlar da cok fazla guc mucadelesi verdi, bizden daha fazla Dunya Savasina katildi, inanclari asimile edilmeye calisildi.

Japan

Portekizli misyonerlerle baslayan bir Hacli akimi oldu Japonya'ya, bugun hala hatri sayilir Hristiyan nufus var.

Onlar da rejim degisikligi yapti, onlar da pek cok is savas yasadi. Ne inanclarini ne de dillerini degistirmis degiller.

O yuzden ben bu dediklerini bahane olarak kabul etmiyorum.

Turk insani, tabandan sistem degistirecek kapasitede degil. Turk insani itaatkar ve cahildir. Sistem degistireceksen bu ulkede, tabandan degil tepeden dayatarak degistirebilirsin. Islahat Fermani gibi ya da Ataturk'un yaptiklari gibi. Halk kendi kendine "biz bunu istiyoruz, yettiniz ulan" diyemez. Bunun da daha farkli kulturel ve dini sebepleri var.