Kapitalizm hakkında görüşleriniz nedir?

Bir şey yazmasam daha iyi sanırım.

Shimada Sensei dedi:

Kapitalizmin düzgün çalıştığı ülkelerde tam tersi durum mevcut. Avrupa Birliği, ABD, Kanada, Japonya, Güney Kore... Bu saydığım, kapitalist çarkın düzgünce döndüğü ülkelerde sınıfsal fark tarihin en dip noktalarını yaşıyor. Yine bu ülkelerdeki mavi yakalılar, fabrikadaki işçiler, ezilmiyorlar senin iddia ettiğin gibi. Almanya'da yaşayan bir insan her yaz maaşlı iznine çıkıp İSTEDİĞİ ülkeye tatile gidebiliyor. Arabasını, evini, bilgisayarını, telefonunu alabiliyor. Bu ezilmek mi? Bu ülkelerde bizdeki gibi günde 10 saat 6 gün çalıştırma durumu yok. Kimsenin kimseyi ezdiği yok.

Bu ezme, ezilme işleri anca Badeci Şeyh gibi, Adnan Oktar gibi adamların çıkabildiği, zeka seviyesi normalliğin sınırlarında olan ülkelerde oluyor, kapitalist ülkelerde değil.

Genişletmek için tıkla...

Yazdığınız ülkelerde toplumun mutlu olması, Kapitalizm'in getirilerinden değildir.
Verdiğiniz ülke örnekleri, Kapitalizm'i haklamaz. Örnek verdiğiniz ülkelerin refah düzeyinin yüksek olması eğitimin bir getirisi'dir.
Ayrıca Güney Kore, refah düzeyinin yüksek olduğu bir ülke değildir. Ben, işçi üzerinden milyonlar kazanılıp, işçiye hak ettiğinin verilmemesine ve haksızlık yapılmasına karşıyım.

On numara beş yıldız.

Komünizm gibi bir saçmalık değil en azından.

Playrotken dedi:

Bunlar için yasalar var.

Genişletmek için tıkla...

Şundan sonrasını okumadım. Bir defa organize sanayi içerisinde yer almadan kapitalizm hakkında yorum yapmak acı vermiyor mu sana?

Olumlu bakarım

The Theseus dedi:

Komünizm gibi bir saçmalıktan çok daha iyidir.

Genişletmek için tıkla...

388526 dedi:

Komünizm gibi bir saçmalık değil en azından.

Genişletmek için tıkla...

Direkt ilk soru; "komünizm" neden saçmalıktır? Ayrıca konu "kapitalizm" iken, neden böyle safsatalar ile hedef saptırma derdindesiniz? Boş beleş tartışmaya çanak tutma erbabı olma peşinde misiniz? Neden konular, kendi içinde değerlendirilemiyor?

spinozapsinoza dedi:

Her sistem mükemmeldir lakin kâğıt üzerinde iş uygulamaya gelince

Genişletmek için tıkla...

Tartışılabilirdir ve biz hâlâ tartışma evresinde olduğumuz için bu hâldeyizdir. Uygulama kısmının ana nokta olduğunu da elbet kavrarız herhalde.

İnternette insanlar bildiğinden şaşmadığı için, hep kendi bildiklerini doğru olarak savundukları için artık onlara bir şey anlatmayı bıraktım. Hiçbir argüman göstermeksizin sadece "rayına oturtmuş", "gelecek vaad ediyor" gibi safsataların arkasına sığınmaktan başka yapabilecekleri bir şey yok. Her zaman söylerim tekrar söylüyorum, hiçbir ideoloji, hiçbir toplum, hiçbir sivil grup, hiçbir cemaat/cemiyet kendini reklam ettiği biçimde, vaad ettiği biçimde, internette okuduğunuz şekilde kendini sürdürmez.

Daha 2-3 ay önce Suudi Arabistan kralının Türkiye'ye para vermesini, cumhurbaşkanının o adamın elini sıkmasını hiç hoşgörülü bir biçimde karşılamayan kapitalizm savunucuları, bugün burada "paran varsa kral sensin" ideolojisini gelecekçi olarak niteliyor. Doğru ilerlediği taktirde, nasyonal sosyalistlikte de komünistlikte de rekabet vardır arkadaşlar. Sosyalistlik bile size rekabet kazandırır.

Eğer amacınız işçinize veya iç piyasanıza gelişim kazandırmaksa, amacınızın eşitlik sağlamak olması gerekiyor. Mesela, devlet askeri çalışanlara özel lojmanlar yaparken, fabrika işçileri bu tarz avantajlardan yararlanamıyor. Yok değil, elbette var fakat milyarlık fabrikalar çalışanlarına lojman yapıyor. Organize sanayi bölgelerine, sabit yerleşim birimleri yapmak, işçi sınıfını öne çıkarır. Bugün sanayisi büyük şehirlerde sabah 5'te oluşan servis trafikleri insana yazık dedirtiyor.

Burada da senkretizm devreye giriyor. Kapitalist düzende sınıf ayrımı yok. Fakat insan gücünüzü, iş gücünüzü tam anlamıyla kullanmak için bazı harmanlama teknikleri ile insan haklarına aykırı olmayacak şekilde örnek veriyorum işçi bir birey ile özel sektörde iş yapan birisini ayırmak gerekiyor. Fakat bunu haklardan yana değil, yaşam biçimi, ulaşım vs vs bunlardan ayırmak gerekiyor.

Bugün fabrika işçiliğine küçük gözle bakılıyorsa, bu tamamen işçinin çalışma ortamı, çalışma koşulları ve işverenin tavrıyla ilgilidir. Her ne kadar çalışma saatlerinde ekstrem bir durum gözükmese de bu insanları dinlemek, problemlerine çözüm üretmek gerekiyor.

Kapitalizm, işçiyi değil işvereni el üstünde tutar. İşçinin değil, işverenin kalacağı yeri önemser. İşçi hakkını grevle, isyanla arar. İşverenin hiçbir hükümlülüğü yoktur. İşverenin bu grevden haberi olması için, çalışanların belki onlarca defa devlet mercilerine şikayette bulunması gerekir. İşverenin her zaman daha sağlam avukatı olacağı için, yarattığı kaosun içinden hiçbir yara almadan kurtulabilir. Çünkü parası vardır.

Böyle bir düzende, gelişmekten mi bahsediyorsunuz? Nesnel şekilde düşündüğünüz taktirde, kapitalizmin gelişime pekte katkıda bulunmadığını görürsünüz.

Tamamen karşıtı olduğum saçma bir sistemdir. İnsan doğasında fırsat, daha iyi imkan vb. bir çok şey zaten mevcuttur fakat kapitalizmin bunu çok aşırıcı bir şekilde uyguladığını düşünüyorum. Kapitalizm benim için komünizm kadar ektremist, aşırıcı bir idea ve ben aşırıcı, en dipte olan her şeyin zarar olduğu kanısındayım.

Yolsuzluktan arınmış, insana değer veren ve özel mülkiyete saygısı olan sosyal bir demokrasinin ideal olduğu kanısındayım fakat bu sosyal demokrasinin çalışması için de tabiki onu sürekli iğneleyecek bir karşıt görüş lazım. Herhangi biri tek başına başa geçtiğinde işler sarpa sarıyor. Kapitalizm gibi sistemlerde özellikle ABD'deki gibi tek alternatif gibi sunulunca gelir ve fırsat adaletsizliği korkunç fazla, insanların değeri sahip oldukları para üzerinden biçiliyor, toplumsal bir birliktelik oldukça zorlaşıyor, insanlar parası olmadığında tedavi edilmeyip ölüme terk ediliyor, zengin o kadar zengin ki bir 100-200 yıl hata yapmaları lazım ki o paralar erisin, fakir de o sistem içerisinde o kadar küçük bir tane olarak kalıyor ki nasıl çıksın çünkü her şey parayla oluyor. Eğitim parayla, sağlık parayla var olmak para vb. ve parayla dediğim az buz parayla değil yani en azından orta ve alt sınıf vatandaşlar için sürekli olarak o paraları vermek mümkün değil.

Ayrıca mevcut dünyada kapitalizmden kastımız nedir çünkü kendi içinde tonları var. Bir Amerikan kapitalizmi ile Fransız kapitalizmi aynı olamıyor. Fransa'da sosyal demokratlar gerçekten çok ağır bir güç olduğundan etkilerini ülkenin başında olmasalar da hissettiriyorlar. Haliyle kapitalizm ağırlıklı partiler bile belirli bir noktaya kadar kapitalistler.

358669 dedi:

Evet arkadaşlar kapitalist biri olarak diğer insanlarımızın kapitalizmi nasıl bildiğini merak ettiğim için açtığım bir konu.

Genişletmek için tıkla...

Benim görüşüm.