Kapitalizmin yarattığı paradoks

Akdeniz'i geçmeye gerek yok. Kendi ülkene bak, üniversitesilerin çoğu top 200-300'e bile giremiyor. 6-7 tane falan vardı herhalde listeye girebilen. Yine de derde derman oluyor.

Şuan ABD'ye bak. Çoğu doktorların kökeni Pakistan falan.
Eee, ben her/bizim üniversite çok iyi mi dedim?
Yorumun şunu diyor "neo-kapitalist liberal ekonomidekilerin ünisi iyi değil. Ve herkes ulaşamıyor. O yüzden başta dediğim iyi üniversite tezi aslında hatalı.".
 
Ölmüş bir fikri savunmayı hayat gayesi edinmek çok ilginç. WW2 belgesellerini fazla kaçırmanın yan etkisi sanırım.

Ölmüş fikir? Ne zaman uygulandı da ne zaman öldü? Siz de proleter dikta ile başlayıp otokrasi ile sonuçlanan denemeleri, komünizm zannedenlerdensiniz sanırım. Bu yöndeki bir tartışma, çok sığ sularda dolanır. Size kolay gelsin.
 
Eee, ben her/bizim üniversite çok iyi mi dedim?
Yorumun şunu diyor "neo-kapitalist liberal ekonomidekilerin ünisi iyi değil. Ve herkes ulaşamıyor. O yüzden başta dediğim iyi üniversite tezi aslında hatalı.".
Üniversite iyi değilden öte önemli olan başarı. Amerika'da orada burada olan Türklerin yüzde kaçı üniyi orada okudu?
 
Kapitalizm salt bu videodaki gibi bir şey değil. İskandinav ekonomi modelini detaylı araştırmanızı tavsiye ediyorum.
Bence sen araştırmalısın. Buyrun:
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.
 
Bence sen araştırmalısın. Buyrun:
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.
İskandinav modelinin yumusatılmıs kapitalizm oldugunu biliyorum ve tam olarak onu savunuyorum. Yapılan yanlışlar sosyal demokrasinin yanlışı değil o dönemin yanlıslarıdır.

Sosyal demokrasi hakkında bir makale atayim: https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1319624

Dolayısıyla sosyal demokrasi için yeni bir adalet tartışmasını piyasa ve devlet dışında düşünmek alternatif bir yol olabilir. Dağıtıcı adaletten kaçarak piyasacı çizgiye gelmek yerine, ana akım siyasetin dışladığı toplumsal hareketlerin çabalarını ön plana çıkararak “sivil toplumu daha fazla siyasallaştırmak, kamusal alanın daha fazla sivilleştirmek, karşı-kamular yaratmak”, yeni sosyal demokrasi için aşamalar olarak görülebilir (Fitzpatrick, 2004, s. 206-208). Sosyal demokrasi ideolojik rakiplerinden farklı olarak ütopik ya da gerçek-dışı hedeflerle değil, somut bir program ve öneriler bütünüyle ilişkilidir (Keating, 2013a). Bu pratik hattın yeniden keşfedilmesi önemli bir aşama olacaktır. Ancak bu öneriler, Üçüncü Yol’un yaptığı gibi, kendini yenilemek adına aslında başka ekolün kavramlarını alıp uygulamak şeklinde olmamalıdır

Ben Kemalizmin "Devletçilik" ilkesini savunuyorum. Kapitalist düzen maalesef gereklidir. Ütopyada yaşamıyoruz ve bana göre Türkiye için ideal olan sistem Sosyal Demokrasidir.
 
Bence sen araştırmalısın. Buyrun:
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.
Sosyal demokrat, komünizm ile alakası yok. Komünizmi savunanların çoğu aslında syndicalizmi ve kolektif anarşizmi savunmakta. Marksist türevlerin çoğu otokratik yönetimlerdir.
 

Geri
Yukarı