İnceleme Linux kullanım deneyimi

Madem herkes inceleme yazıyor ben de yazayım bari, benim neyim eksik :D

Öncelikle kendimi tanıtayım. Averaj bir inek ve teknolojiseverim, her ne kadar anladığım şey olsa da anlamadığım şey de boldur. Ortalama bir üniversitede ortalama bir bilgisayar mühendisliği öğrencisiyim. Java öğreniyorum biraz da Python bilirim ama iki taraftaki bilgim de maalesef kısıtlıdır. Kendi söküğümü dikecek kadar iki işletim sisteminde de üç beş bir şey bilirim fakat haliyle yılların kullanımı sonucu Windows bir sistemi daha rahat yönetebilirim.

Bu yazıda yazdığım her şey göreceli artı ve eksilerdir fakat hepsinin benim gözümde benim işime yarayan temelleri vardır ve eleştiren taraf tarafından kolayca reddedilebilir ve/ve ya karşı argüman sunulabilir.

Linux kullanmaya sanırsam 2022 Ağustos ayında Ubuntu GNOME ile başladım. Ubuntu bana şu anda dahi en rahat gelen işletim sistemlerinden biri. Şu anda Ubuntu ve Fedora arası yaptığım değiştirmeler sonrası (ve iki defa deneyip de ikisinde de canlı oturumda sorun yaşadığım Debian) şu anda DNF atlı paket yöneticisini sevmem sebebiyle Fedora kullanıyorum.

Ben Linux'u sadece ve sadece konfor için kullanıyorum. Açıkçası manifestolar vesair neredeyse hiç umurumda değil. Linux kullanma sebebim sadece kolaylık.

Tek bir paket yöneticisi ile her şeyi kurabilmek ve hiçbir arama ile boğuşmadan bütün cihazlarımı otomatik tanıyabilmesi, bu mükemmel bir şey. Yazıcımı taktığımda tık diye tanıyor, üşendiğimden ötürü Windows tarafına yazıcıyı kurmadım bile.

Cihazda istediğim şeyi yapmama izin veriyor. Yanlış anlamayın kendi kernelimi kendim derleyip içindeki driverları elle ayarlıyorum demiyorum, sürücülerimi istediğim versiyonda bırakabiliyor, beni Update etmem için zorlamıyor, işletim sisteminden rahatsız edici reklamlar çıkartmıyor. Örnek vereyim Windows tarafı benim ekran kartımın zorla eski versiyonunu kuruyor. Windows tarafı indirdiğim uygulamaları açmama izin vermemeye çalışıyor. Linux'da istersem kerneli bile silebilirim ki yapmam niye böyle bir şey yapayım ki, onun yerine işlemcimin hızını keserek cihazımın batarya ömrünü uzatıyorum.

Hızlandırıyor, hissedilecek derecede program açılışlarım artıyor ve Windows tarafında limitte gezen RAM kullanımlarım aşağıya iniyor. Evet farkındayım ben kullanılmayan RAM çöp RAM'dir diye kaç defa dedim fakat kullanmam gerektiğinde Windows bazen gereğinden fazla kullanıyor. Program açılışı için biriktirdiği bellek miktarını salsa bile bazen yetmeyebiliyor. Bu konuda ağır bir Linux dağıtımı bile Windows'a göre mucizeler yaratıyor (aslında 1.5 GB falan ama yine de güzel rakam yalan mı?).

Çok fazla açık kaynaklı alternatif var ve bu alternatifler Windows'ta çalıştıklarından daha iyi çalışıyor. En büyük örnek GIMP, Windows bilgisayarlarda kaplumbağa hızında çalışırken Linux üzerinde jet gibi, tarayıcı penceresi açar gibi. Bende SSD var pek etkilemiyor fakat güzel minik ayrıntılar bunlar.

Sadece alternatif değil, çok fazla asli program da var. Herkesin istediği gibi karkıda bulunabildiği bir cemiyet olduğu için içeride istemeyeceğiniz kadar çeşitli araç var.

Masaüstü ortamı çeşitliliği güzel bir şey. İstediğim kullanım şekline göre arayüz değiştirebilmek çok tatlı. Özellikle mouse pad ile GNOME kullanmak bende bir hobi bile denebilir.

Masaüstü ortamlarını beğenmezseniz de bozma riskiniz neredeyse sıfır olacak şekilde (tabii elinize geleni kurmayın, iki yorumları okuyun)istediğiniz gibi eklentiler ekleyip çıkartabilirsiniz.

Cihazlar ve yazılımlar arası ekosistem kurulumu çok rahat. KDE Connect ile telefonuma bağlanıyorum (Windows üzerinde o kadar mükemmel çalışmıyor ama yine de büyük bir eforu var), açık kaynak NTFS driverları sayesinde Windows diskime rahat rahat erişiyorum ve yine açık kaynak sayesinde kullanıcı yapımı BTRFS driverım ile Windows üzerinden Fedora sürücüme erişebiliyorum.

Güvenlik haliyle güzel, Windows üzerinde beni tehdit edecek şeyler burada tehdit edemiyor. Virüs var ama az, tabii az olmasının da sebepleri var, biri de kullanıcı tarafında az kullanılması. Yalan değil az kullanılıyor. Diğer sebepler ise açıklara karşı her gün üzerinde çalışılan kernel ve sürücüler. Ben zaten cihazımı temiz kullanırım, iki platformu da kullanan biri olarak iki tarafta da öyle korkunçlu sitelere girmem ve cihazımı riske sokmam. O sebeple bana artısı da eksisi de yok. Cihazım temizdir.

Snap ve Flatpak, HAYRANIM. Bazı programlara düz kuruluma alternatif olarak bunu seçebilmeyi seviyorum. Bağımlılık kurma gibi dertleri direkt atlayıp sistemi de kirletmeden bir kutu yaratabilmek çok güzel. Tabii sisteme daha yakın olmasını istediğim programları da düz kurabilmeyi seviyorum. Böyle seçenekler olması çok güzel.

Programlama dillerinin ve IDE'lerin kurulumu rahat, Windows gibi onu PATH'e ekle bunu şuraya ekle derdi yok, direkt kuruyorum ve kendi kendine her yere ekleniyor.



Eksilerden devam edelim, cennette değiliz illa kötü yönü olacak.

Birinci eksi GNOME Software Manager ve Plasma Discovery'nin çöp olması, alternatif software Manager de olmaması. İkisi de bug içinde, eski ve can sıkıcı yazılımlar. GNOME Software nispeten daha iyi RAM Terminator'ü ve program siler ve kurarken tepkisizlik dışı korkunç bir sorun yok da (gerçi bunlar bile gereksiz fazla) Discovery gerçekten cehennem. KDE gibi QT, C++ ve stabilite kelimelerini yansıtan bir birliğin yazılımı nasıl bu kadar kötü olabilir merak ediyorum. Terminal ve paket yöneticileri de tatlı da paket yöneticisi pek günlük kullanıma uygun değil, terminalde ise paketin adını öğrenene kadar adamın canı çıkıyor. Dert değil RPM paketi olarak kuruyorum genelde, iki aydır software Center kullanmaya ihtiyaç bile duymadım, küçük fakat sinir bozucu detaylar sadece.

İkinci eksi sistemi kolayca bozabilme. Eğer modifiye yapıp boğuşmak istiyorsanız biraz teknoloji okur yazarlığı ve sallama yeteneği gerekebiliyor. Mesela Xfce silerken sistem fontlarını uçurmuşluğum vardır sonra cachede kalan fontları kullanarak geri kurabildim her seferinde fakat bilmeyen format atar. Karşılama ekranını, masaüstü ortamını bozmuşluğum yok değildir, bozdum. Sonra tamirini de öğrendim de bozdum yani.
Bunun çaresi üretilmedi değil, immutable dağıtımlar gümbür gümbür geliyor. Artık bir sorun bile sayılmaz.

Bütün programlar çalışmıyor, evet fotoşop yok ve evet GTA çalışmıyor. İkisini de emülasyon katmanlarıyla çalıştırabilirsiniz fakat boğuşmaya razıysanız. Ben razı değilim Dual boot kullanıyorum ve Windows tarafında da hoşuma giden özellikler de var o sebeple iki SSD'ye sahip olmak bana yardım ediyor. Valve son zamanlarda Linux oyunculuğu için çok şey yaptı ve yapmaya devam ediyor. Umarım bunlar da düzelecek, üç sene öncesinde hayal olan şeyler gerçek oluyor ve bazen emülasyon katmanları ile programlar Windows'tan bile iyi çalışıyor. Her şeyin vakti zamanı var, bunlar da geçecek. Koskoca Apple bile Wine emülasyon katmanını kendi sistemlerine sokuyor artık.

Garanti yok, yani ticari olmayan bildiğimiz dağıtımlarda. Kimse benim gibi yazıcınızın düzgün çalışacağına söz veremez ya da bir donanımınızın ömrünü kısaltmayacağına. Hoş artık ne idüğü belirsiz laptoplar hariç sorun yaşayan kimse yok. 2000'lerin başında değiliz, Bleeding Edge olmayan herhangi bir dağıtımda mutlu mutlu kullanırsınız cihazınızı, firmanız da onay veriyorsa Linux'a sizden kralı yok.

Yerli Linux cemiyetinin kanserliği efsanelere konu olacak cinsten. Yanlış anlamayın sevip desteklemelerine asla lafım yok. Hem kendileriyle hem de normal kullanıcılarla kavga ediyorlar ve aslında çoğunun bildiği hiçbir şey yok. Yanlış anlamayın ben de anca kendi söküğümü dikiyorum benim de bildiğim bir şey yok ama maalesef öncelikli takip kaynağım forumumuz olmak üzere genel olarak kötüyüz. @202 ve @Cruslan hocalarım sağ olsunlar hiçbir zaman ne beni linç ettiler ne de yardımlarını esirgediler. @izmirkartali ve birçok adıma gelmeyen hocam da çok yardımcı oldular ama biliyorsunuz bu forumda mevsimlik 5-6 adet bu şekil konular açılıyor ve herkes ama herkes birbiriyle kavga ediyor. Şahsen bunu istemiyorum çünkü kurunun yanında yaş da yanıyor. Öğrenmek isteyen de kaçıyor, bilenin de katkı yapası gidiyor. Software Center'lar, paket yöneticileri ve PDF okuyucular (mesajı alan aldı da neyse) ilk defa icat edilmiş ve alternatif işletim sistemlerinde yokmuş gibi övgü seansı yapılıyor ve bunlara karşı çıkan kişiler de linçleniyor. Ben GUI severim, CLI da olur dert değil de yeter ki bir topluluk olsun, çoğu kişi terminal kullandırtma sevdamız yüzünden Linux kullanmayı memelerdekiyle aynı şekilde sanıyor.
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

Herkes Linux kullanmak zorunda değil fakat artık neredeyse herkesin kullanabileceğini düşünüyorum. Son yıllarda kullanıcı sayısı artışı ve büyük firmaların da artık sıcak bakması sebebiyle (Steve Berman :D) gelişim hızlanıyor ve daha da hızlanacak. Arkasında Google, AMD, Microsoft, Steam, Oracle, IBM(Red Hat), Amazon olan bir yapının gücü artar ve buna kimse engel olamaz. Bilgi özgürlüğünün asıl faydasını gösteren büyük bir proje Linux. GNU projesi gibi bunu bir amaç değil de araç olarak görmeleri sayesinde bugün buradayız.

Okuduğunuz için teşekkür ederim, arada illa zırvalamalarım vardır son kısımda fazlasıyla felsefe yaptım illa dağıtmışımdır bir iki sefer. Yorumlarınızı bekliyorum o kadar yazdım, zaten hızlı da yazamıyorum yoruldum.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Madem herkes inceleme yazıyor ben de yazayım bari, benim neyim eksik :D

Öncelikle kendimi tanıtayım. Averaj bir inek ve teknolojiseverim, her ne kadar anladığım şey olsa da anlamadığım şey de boldur. Ortalama bir üniversitede ortalama bir bilgisayar mühendisliği öğrencisiyim. Java öğreniyorum biraz da Python bilirim ama iki taraftaki bilgim de maalesef kısıtlıdır. Kendi söküğümü dikecek kadar iki işletim sisteminde de üç beş bir şey bilirim fakat haliyle yılların kullanımı sonucu Windows bir sistemi daha rahat yönetebilirim.

Bu yazıda yazdığım her şey göreceli artı ve eksilerdir fakat hepsinin benim gözümde benim işime yarayan temelleri vardır ve eleştiren taraf tarafından kolayca reddedilebilir ve/ve ya karşı argüman sunulabilir.

Linux kullanmaya sanırsam 2022 Ağustos ayında Ubuntu GNOME ile başladım. Ubuntu bana şu anda dahi en rahat gelen işletim sistemlerinden biri. Şu anda Ubuntu ve Fedora arası yaptığım değiştirmeler sonrası (ve iki defa deneyip de ikisinde de canlı oturumda sorun yaşadığım Debian) şu anda DNF atlı paket yöneticisini sevmem sebebiyle Fedora kullanıyorum.

Ben Linux'u sadece ve sadece konfor için kullanıyorum. Açıkçası manifestolar vesair neredeyse hiç umurumda değil. Linux kullanma sebebim sadece kolaylık.

Tek bir paket yöneticisi ile her şeyi kurabilmek ve hiçbir arama ile boğuşmadan bütün cihazlarımı otomatik tanıyabilmesi, bu mükemmel bir şey. Yazıcımı taktığımda tık diye tanıyor, üşendiğimden ötürü Windows tarafına yazıcıyı kurmadım bile.

Cihazda istediğim şeyi yapmama izin veriyor. Yanlış anlamayın kendi kernelimi kendim derleyip içindeki driverları elle ayarlıyorum demiyorum, sürücülerimi istediğim versiyonda bırakabiliyor, beni Update etmem için zorlamıyor, işletim sisteminden rahatsız edici reklamlar çıkartmıyor. Örnek vereyim Windows tarafı benim ekran kartımın zorla eski versiyonunu kuruyor. Windows tarafı indirdiğim uygulamaları açmama izin vermemeye çalışıyor. Linux'da istersem kerneli bile silebilirim ki yapmam niye böyle bir şey yapayım ki, onun yerine işlemcimin hızını keserek cihazımın batarya ömrünü uzatıyorum.

Hızlandırıyor, hissedilecek derecede program açılışlarım artıyor ve Windows tarafında limitte gezen RAM kullanımlarım aşağıya iniyor. Evet farkındayım ben kullanılmayan RAM çöp RAM'dir diye kaç defa dedim fakat kullanmam gerektiğinde Windows bazen gereğinden fazla kullanıyor. Program açılışı için biriktirdiği bellek miktarını salsa bile bazen yetmeyebiliyor. Bu konuda ağır bir Linux dağıtımı bile Windows'a göre mucizeler yaratıyor (aslında 1.5 GB falan ama yine de güzel rakam yalan mı?).

Çok fazla açık kaynaklı alternatif var ve bu alternatifler Windows'ta çalıştıklarından daha iyi çalışıyor. En büyük örnek GIMP, Windows bilgisayarlarda kaplumbağa hızında çalışırken Linux üzerinde jet gibi, tarayıcı penceresi açar gibi. Bende SSD var pek etkilemiyor fakat güzel minik ayrıntılar bunlar.

Sadece alternatif değil, çok fazla asli program da var. Herkesin istediği gibi karkıda bulunabildiği bir cemiyet olduğu için içeride istemeyeceğiniz kadar çeşitli araç var.

Masaüstü ortamı çeşitliliği güzel bir şey. İstediğim kullanım şekline göre arayüz değiştirebilmek çok tatlı. Özellikle mouse pad ile GNOME kullanmak bende bir hobi bile denebilir.

Masaüstü ortamlarını beğenmezseniz de bozma riskiniz neredeyse sıfır olacak şekilde (tabii elinize geleni kurmayın, iki yorumları okuyun)istediğiniz gibi eklentiler ekleyip çıkartabilirsiniz.

Cihazlar ve yazılımlar arası ekosistem kurulumu çok rahat. KDE Connect ile telefonuma bağlanıyorum (Windows üzerinde o kadar mükemmel çalışmıyor ama yine de büyük bir eforu var), açık kaynak NTFS driverları sayesinde Windows diskime rahat rahat erişiyorum ve yine açık kaynak sayesinde kullanıcı yapımı BTRFS driverım ile Windows üzerinden Fedora sürücüme erişebiliyorum.

Güvenlik haliyle güzel, Windows üzerinde beni tehdit edecek şeyler burada tehdit edemiyor. Virüs var ama az, tabii az olmasının da sebepleri var, biri de kullanıcı tarafında az kullanılması. Yalan değil az kullanılıyor. Diğer sebepler ise açıklara karşı her gün üzerinde çalışılan kernel ve sürücüler. Ben zaten cihazımı temiz kullanırım, iki platformu da kullanan biri olarak iki tarafta da öyle korkunçlu sitelere girmem ve cihazımı riske sokmam. O sebeple bana artısı da eksisi de yok. Cihazım temizdir.

Snap ve Flatpak, HAYRANIM. Bazı programlara düz kuruluma alternatif olarak bunu seçebilmeyi seviyorum. Bağımlılık kurma gibi dertleri direkt atlayıp sistemi de kirletmeden bir kutu yaratabilmek çok güzel. Tabii sisteme daha yakın olmasını istediğim programları da düz kurabilmeyi seviyorum. Böyle seçenekler olması çok güzel.

Programlama dillerinin ve IDE'lerin kurulumu rahat, Windows gibi onu PATH'e ekle bunu şuraya ekle derdi yok, direkt kuruyorum ve kendi kendine her yere ekleniyor.



Eksilerden devam edelim, cennette değiliz illa kötü yönü olacak.

Birinci eksi GNOME Software Manager ve Plasma Discovery'nin çöp olması, alternatif software Manager de olmaması. İkisi de bug içinde, eski ve can sıkıcı yazılımlar. GNOME Software nispeten daha iyi RAM Terminator'ü ve program siler ve kurarken tepkisizlik dışı korkunç bir sorun yok da (gerçi bunlar bile gereksiz fazla) Discovery gerçekten cehennem. KDE gibi QT, C++ ve stabilite kelimelerini yansıtan bir birliğin yazılımı nasıl bu kadar kötü olabilir merak ediyorum. Terminal ve paket yöneticileri de tatlı da paket yöneticisi pek günlük kullanıma uygun değil, terminalde ise paketin adını öğrenene kadar adamın canı çıkıyor. Dert değil RPM paketi olarak kuruyorum genelde, iki aydır software Center kullanmaya ihtiyaç bile duymadım, küçük fakat sinir bozucu detaylar sadece.

İkinci eksi sistemi kolayca bozabilme. Eğer modifiye yapıp boğuşmak istiyorsanız biraz teknoloji okur yazarlığı ve sallama yeteneği gerekebiliyor. Mesela Xfce silerken sistem fontlarını uçurmuşluğum vardır sonra cachede kalan fontları kullanarak geri kurabildim her seferinde fakat bilmeyen format atar. Karşılama ekranını, masaüstü ortamını bozmuşluğum yok değildir, bozdum. Sonra tamirini de öğrendim de bozdum yani.
Bunun çaresi üretilmedi değil, immutable dağıtımlar gümbür gümbür geliyor. Artık bir sorun bile sayılmaz.

Bütün programlar çalışmıyor, evet fotoşop yok ve evet GTA çalışmıyor. İkisini de emülasyon katmanlarıyla çalıştırabilirsiniz fakat boğuşmaya razıysanız. Ben razı değilim Dual boot kullanıyorum ve Windows tarafında da hoşuma giden özellikler de var o sebeple iki SSD'ye sahip olmak bana yardım ediyor. Valve son zamanlarda Linux oyunculuğu için çok şey yaptı ve yapmaya devam ediyor. Umarım bunlar da düzelecek, üç sene öncesinde hayal olan şeyler gerçek oluyor ve bazen emülasyon katmanları ile programlar Windows'tan bile iyi çalışıyor. Her şeyin vakti zamanı var, bunlar da geçecek. Koskoca Apple bile Wine emülasyon katmanını kendi sistemlerine sokuyor artık.

Garanti yok, yani ticari olmayan bildiğimiz dağıtımlarda. Kimse benim gibi yazıcınızın düzgün çalışacağına söz veremez ya da bir donanımınızın ömrünü kısaltmayacağına. Hoş artık ne idüğü belirsiz laptoplar hariç sorun yaşayan kimse yok. 2000'lerin başında değiliz, Bleeding Edge olmayan herhangi bir dağıtımda mutlu mutlu kullanırsınız cihazınızı, firmanız da onay veriyorsa Linux'a sizden kralı yok.

Yerli Linux cemiyetinin kanserliği efsanelere konu olacak cinsten. Yanlış anlamayın sevip desteklemelerine asla lafım yok. Hem kendileriyle hem de normal kullanıcılarla kavga ediyorlar ve aslında çoğunun bildiği hiçbir şey yok. Yanlış anlamayın ben de anca kendi söküğümü dikiyorum benim de bildiğim bir şey yok ama maalesef öncelikli takip kaynağım forumumuz olmak üzere genel olarak kötüyüz. @202 ve @Cruslan hocalarım sağ olsunlar hiçbir zaman ne beni linç ettiler ne de yardımlarını esirgediler. @izmirkartali ve birçok adıma gelmeyen hocam da çok yardımcı oldular ama biliyorsunuz bu forumda mevsimlik 5-6 adet bu şekil konular açılıyor ve herkes ama herkes birbiriyle kavga ediyor. Şahsen bunu istemiyorum çünkü kurunun yanında yaş da yanıyor. Öğrenmek isteyen de kaçıyor, bilenin de katkı yapası gidiyor. Software Center'lar, paket yöneticileri ve PDF okuyucular (mesajı alan aldı da neyse) ilk defa icat edilmiş ve alternatif işletim sistemlerinde yokmuş gibi övgü seansı yapılıyor ve bunlara karşı çıkan kişiler de linçleniyor. Ben GUI severim, CLI da olur dert değil de yeter ki bir topluluk olsun, çoğu kişi terminal kullandırtma sevdamız yüzünden Linux kullanmayı memelerdekiyle aynı şekilde sanıyor.
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

Herkes Linux kullanmak zorunda değil fakat artık neredeyse herkesin kullanabileceğini düşünüyorum. Son yıllarda kullanıcı sayısı artışı ve büyük firmaların da artık sıcak bakması sebebiyle (Steve Berman :D) gelişim hızlanıyor ve daha da hızlanacak. Arkasında Google, AMD, Microsoft, Steam, Oracle, IBM(Red Hat), Amazon olan bir yapının gücü artar ve buna kimse engel olamaz. Bilgi özgürlüğünün asıl faydasını gösteren büyük bir proje Linux. GNU projesi gibi bunu bir amaç değil de araç olarak görmeleri sayesinde bugün buradayız.

Okuduğunuz için teşekkür ederim, arada illa zırvalamalarım vardır son kısımda fazlasıyla felsefe yaptım illa dağıtmışımdır bir iki sefer. Yorumlarınızı bekliyorum o kadar yazdım, zaten hızlı da yazamıyorum yoruldum.
Hocam Allah affetsin paragraflara ayırmışsınız ama yazı hala çok dağınık geldi gözüme. Uzun bir yazı olduğu için ana başlıklar ve maddeler halinde yazsanız daha sağlıklı olur.
 
Hocam Allah affetsin paragraflara ayırmışsınız ama yazı hala çok dağınık geldi gözüme. Uzun bir yazı olduğu için ana başlıklar ve maddeler halinde yazsanız daha sağlıklı olur.
Aslında her paragraf bir madde, o sebeple üst başlık koymaya gerek duymadım ve zaten kapsayarak yazdığım için başlık atsam bile bazılarının başlıkları metinleriyle yarışacak.
İnsanca yapılmış bir inceleme. Ne taraflı ne karalama var. Eline sağlık hoca.
Afiyet olsun patron, teşekkür ettim.
 
Ellerinize sağlık hocam. Kendi düşüncelerim Windows varken Linux'a gerek yok. Ne biliyim Windows daha rahat gibi.
Evet ve bu iki taraf için de geçerli, iki tarafta da aynı şeyleri yaparken eşit verim alıyorsanız ideolojik ve felsefik sebepler hariç birini kullanmanız için bir sebep yok. Deneyebilirsiniz, sevebilirsiniz, nefret edebilirsiniz ama iki taraftan biri dahi olmasa dünyanın tek günde çökeceği gerçeği yadsınamaz.
 
Şu Linux'ü bir ben istediğim gibi kullanamadım gerçi bende en uç noktalarda şey istiyorum Linux garibimden şimdi yine Linux distrolarını tek tek deniyorum, aklımdaki şey için.
İncelemenize gelirsek; benim de Linux'te en çok sevdiğim şey sürücü kısmı, daha bir kere bile, Windows'ta olduğu gibi ayrıca sürücü kurmama gerek kalmadı hepsini otomatik kendi halletti.
Bunun dışında sevmediğim özelliği çok maalesef, ilki Windows'ta uygulama olarak çok sevdiğim wintousb tarzı Linux için bir yazılım yok, Live Linux kullanacaksanız bir ton şeyle uğraşıyorsun.
İkincisi bir mütercim tercüman olarak Türkçe çevirisi, hayatımda kullandığım en zor Türkçe işletim sistemi Linux olabilir. Yerelleştirmesi gerçekten rezalet. Kullanıcı kazanmak istiyorsa biraz daha dikkat etmesi gereken taraf bence bu.
Bunlara ek olarak, sizin de sitem ettiğiniz TR Linux kullanıcıları, bu neden yok dediğinde, olmazsa olmasın alternatifi var diyorlar. Ben alternatifi var mı diye sormuyorum arkadaşım, bu neden yok diye soruyorum. Sanırsam bu durumu da ms ofis uygulamalarında yaşamıştım. Direkt kurulmuyordu şimdi ne durumda net bir bilgim yok.
 
Şu Linux'ü bir ben istediğim gibi kullanamadım gerçi bende en uç noktalarda şey istiyorum Linux garibimden şimdi yine Linux distrolarını tek tek deniyorum, aklımdaki şey için.
Nasıl şeyler hocam pek merak ettim açıkcası.
Bunun dışında sevmediğim özelliği çok maalesef, ilki Windows'ta uygulama olarak çok sevdiğim wintousb tarzı Linux için bir yazılım yok, Live Linux kullanacaksanız bir ton şeyle uğraşıyorsun.
Portable Linux dağıtımı mı, e kendinden portable olan bir yığın dağıtım var hocam. Rufus sayesinde artık bütün dağıtımlar da persistence olarak kullanılabiliyor neredeyse.
İkincisi bir mütercim tercüman olarak Türkçe çevirisi, hayatımda kullandığım en zor Türkçe işletim sistemi Linux olabilir. Yerelleştirmesi gerçekten rezalet. Kullanıcı kazanmak istiyorsa biraz daha dikkat etmesi gereken taraf bence bu.
Türkçeleştirme dağıtımdan dağıtıma değişiyor, Fedora fena değildi de ben genelde ingilizce kullanırım.
Bunlara ek olarak, sizin de sitem ettiğiniz TR Linux kullanıcıları, bu neden yok dediğinde, olmazsa olmasın alternatifi var diyorlar. Ben alternatifi var mı diye sormuyorum arkadaşım, bu neden yok diye soruyorum. Sanırsam bu durumu da ms ofis uygulamalarında yaşamıştım. Direkt kurulmuyordu şimdi ne durumda net bir bilgim yok.
Direkt kurulmuyor, dediğimiz gibi alternatif var. Yok çünkü Microsoft yapmıyor bu konuda ise Microsoft dışı kimsenin yapabileceği bir şey yok :/
LibreOffice bu aralar gayet iyi, daha önce başımı ağrıtmadı fakat dediğim gibi aslı yok. Platform isteyen yazılımlar için malesef böyle bir sıkıntı var oyunlar gibi. PDF olarak dosya kaydetmek ve kullanmak da bir seçenek, genelde okula dosyalarımı o şekilde atarım zaten herhangi bir soruna karşı bir öğrenci olarak.
 
Portable Linux dağıtımı mı, e kendinden portable olan bir yığın dağıtım var hocam. Rufus sayesinde artık bütün dağıtımlar da persistence olarak kullanılabiliyor neredeyse.

Onu biliyorum hocam, ama gerçekten ben wintousb tarzı Linux için bir uygulama isterdim yazılım bilgim olsaydı ilk bu projeye girişirdim muhtemelen. Persistence dediğimiz olay benim anladığım kadarıyla USB'yi ikiye bölüp bir yere kurulumu yükleyip öteki kısmı Linux kurulabilecek şekilde boş bırakmak.

Nasıl şeyler hocam pek merak ettim açıkçası.

Evrenin en gereksiz işi hocam, yapabilirsem burada paylaşırım size.

Yazmayı unutmuşum neredeyse tüm dağıtımlarda ufak çaplı bir Live modu var o yüzden yanımda hep Linux ISO'su yazılı bir USB ile dolaşıyorum ne olur ne olmaz, genelde de hafif olduğu için puppy oluyor bu.
 
Onu biliyorum hocam, ama gerçekten ben wintousb tarzı Linux için bir uygulama isterdim yazılım bilgim olsaydı ilk bu projeye girişirdim muhtemelen. Persistence dediğimiz olay benim anladığım kadarıyla USB'yi ikiye bölüp bir yere kurulumu yükleyip öteki kısmı Linux kurulabilecek şekilde boş bırakmak.
Evet. Tam olarak.
Dağıtımların kendi uygulamaları var mesela MX Linux kendi dağıtımının persistence kurulumu için bir tool sunuyor. UNerbootin sanırım destekliyormuş. İlla vardır hocam belki bir sonraki projem o olur.
 

Yeni konular

Geri
Yukarı