Makine, Elektrik- Elektronik veya Bilgisayar Mühendisliği Bölümü

Rica ederim güzel kardeşim, sözlerinden onur duydum ve mutlu oldum bir ağabeyin olarak. Sen bu yola girip, iyi bir noktaya geldiğinde belki tanışırız da, belli mi olur? :) Sen takibe al beni. Fırsat oldukça ufak tefek cevap vermeye çalışırım, programlama gibi uygulama konularında veya farklı teknik konularda soracağın sorulara, etiketlediğinde.
Abi gerçekten teşekkür ederim. :) Sorunum olunca danışabileceğim birisinin olmasını bilmek güzel bir şey. Tekrar teşekkürler. :)
 
Bir mühendislik öğrencisi olarak söylüyorum yatay geçiş veya çift ana dal işleri o kadar basit değil 2 bilemedin 3 kişi yapar oda hayatın sadece ders çalışmak demektir. Yazılım veya bilgisayar mühendisliği senin için daha iyi gibi. Tabi kendini çok iyi yetiştirmen lazım.
 
Bir mühendislik öğrencisi olarak söylüyorum yatay geçiş veya çift ana dal işleri o kadar basit değil 2 bilemedin 3 kişi yapar oda hayatın sadece ders çalışmak demektir. Yazılım veya bilgisayar mühendisliği senin için daha iyi gibi. Tabi kendini çok iyi yetiştirmen lazım.
Zor olduğunu biliyorum hayalperest biri değilim. :) Teşekkürler.
 
Dostum, Elektrik-Elektornik mühendisliği hazırlık sınıfı öğrencisiyim.Yani bölüme geçmedim.Ama bildiğim kadarıyla yazdığın bölümler arasında iş olanağı en fazla olan bölüm benim bölümümdür.Zaten bölümde herşey var. 4. sınıfta bir alana yoğunlaşıyorsun.Şöyle bir örnek vereyim mesela Aselsan'da çalışan mühendislerin 1400'e yakını Elektrik-Elektronik mezunu, 350'e yakını Makine mezunu, 157'si bilgisayar mezunudur.Ama ne kadar doğru bir örnek bilemem.

ASELSAN nasıl personel alıyor? - Memurlar.Net

Burda rakamlar yazıyor.Yani demek istediğim Elektrik-Elektornik mühendisliğin babası olduğunu düşünüyorum.Ama daha hazırlık öğrencisiyim bunu da unutma.
 
Dostum, Elektrik-Elektornik mühendisliği hazırlık sınıfı öğrencisiyim.Yani bölüme geçmedim.Ama bildiğim kadarıyla yazdığın bölümler arasında iş olanağı en fazla olan bölüm benim bölümümdür.Zaten bölümde herşey var. 4. sınıfta bir alana yoğunlaşıyorsun.Şöyle bir örnek vereyim mesela Aselsan'da çalışan mühendislerin 1400'e yakını Elektrik-Elektronik mezunu, 350'e yakını Makine mezunu, 157'si bilgisayar mezunudur.Ama ne kadar doğru bir örnek bilemem.

ASELSAN nasıl personel alıyor? - Memurlar.Net

Burda rakamlar yazıyor.Yani demek istediğim Elektrik-Elektornik mühendisliğin babası olduğunu düşünüyorum.Ama daha hazırlık öğrencisiyim bunu da unutma.
Mühendisliğin babası demek yanlış olur kardeşim, inşallah hayırlısıyla başla lisansa zamanla anlayacaksın neden böyle söylediğimi. Mühendislik başlı başına büyük bir konsepttir. Alan ayırt etmeden başarılı çalışabilen, mühendisliğin babalarından olur :) En çok mühendislik ihtiva eden bölüm de endüstri mühendisliğidir. Mühendislikle, mühendisliği daha ileri taşımayı amaçlar diyebilirim kısaca.
Direk iş bulma konusunda, uygulamalı dersler anlamında biraz daha işe hazır yetişme avantajları oluyor tabi, elektronik, yazılım veya sistem gibi mühendislik bölümü alanlarının. Bir bilgisayar mühendisi de bilmediği çok geniş bir çalışma alanındaki bilgisizliğini bile, çalıştığı yerde 1-2 senede kapatır rahatlıkla.
Adam akıllı okuyan bilgisayar mühendisleri de diğer mühendisler gibi iş buluyorlar. Bilgi işlem teknolojilerinin olduğu her yerde, yani neredeyse her yerde çalışabiliyorlar.
Çalışan dağılımı şirketlere göre de değişebilir. Buyur kardeşim bu da Havelsan' dan bir örnek . Bizzat çalışan hocam da var orada. Çok ciddi yazılımsal çalışmalar yapılıyor askeri muharebe sistemleri için. Bu arada Aselsan' da sayının düşük olması seni yanıltmasın, yazılım da çok personel gerektiren bir iştir. İlla ki dışarıdan profesyonel yazılım hizmeti alıyorlar veya diğer askeri sanayi şirketlerimizle ortak yazılım projeleri de yürütebiliyorlar.
Lisans eğitiminde başarılar dilerim, inşallah herşey gönlünce olur.
 
En iyisi benim bölümüm demek doğru değil. Kendini yetiştirmedikten sonra bölümün pek bir önemi yok. Birde açık öğretime açılması düşünülen bir bölümünde en çok mühendislik ihtiva eden bölüm denmesi de pek doğru değil (Makine ve Elektrik Elektronik varken). Türkiye'de bir tek Aselsan'da yok ayrıca birçok büyük firma , fabrika var.
 
En iyisi benim bölümüm demek doğru değil. Kendini yetiştirmedikten sonra bölümün pek bir önemi yok. Birde açık öğretime açılması düşünülen bir bölümünde en çok mühendislik ihtiva eden bölüm denmesi de pek doğru değil (Makine ve Elektrik Elektronik varken). Türkiye'de bir tek Aselsan'da yok ayrıca birçok büyük firma , fabrika var.
3.cümleniz hariç söylediklerinize katılıyorum.
Birincisi, bir bölümün açık öğretime açılması, o bölümü kalitesiz yapmaz. Burada amaç eğitimde fırsat eşitliği sağlamaktır. Ama üniversitenin verdiklerini açık öğretim veremez, bir de işin bu kısmı var. Açık öğretim okumakla da mühendis olunmaz, açık ve net. Açık öğretime mühendislik açmaları, mühendisliği biraz hafife aldıklarını da gösteriyor aslında.
İkincisi, "mühendislik" kavramı ile ilgili yorumunuz yanlış. Mühendislik özel bir disiplindir, ölçütü, çözümler için ne kadar etkili ve verimli yaklaşımların geliştirilebildiğidir. Diğer branşlarda sadece mühendislik temelleri öğretildikten sonra, kademeli olarak alan üzerine dersler yoğunlaştırılırken, endüstri branşında mühendislik temelleri üzerinden geliştirilen, daha ileri seviye yaklaşımlar ve teoriler üzerine eğitim verilir. Bu yüzden en çok "mühendislik" ihtiva eden bölüm endüstri mühendisliğidir. Tabi bunun yanında bilgi teknolojilerinin ilgili kısımlarında da eğitim alırlar. Giriş seviyesinde teknik eğitim de verilir. İnsan kaynakları ve çeşitli yönetim kademelerinde çalışabilirler.
Her branş kendi dalında problem çözümü ve optimizasyon gerçekleştirir, fakat endüstri branşı, mühendisliğin çözümü ve optimizasyonu üzerinde çalışır.
 
Söyledikleriniz tamamen teorik. Bir otomobil tasarlarken veya bir inşaat yaparken kimin veya nesnenin hangi verimde çalışacağını söylemek için ayrı bir bölüm okumaya ihtiyaç olması onu en çok mühendislik ihtiva ettiği anlamına gelmez. Burada en iyisi şudur demekte yanlıştır. Ama dediğiniz gibi mühendislik önemli bir disiplindir hangi branş olursa olsun temelinde teorik bilgi her zaman havada kalır. Buda kişisel yorumundur en çok mühendislik ihtiva eden bölümler Makine ve Elektrik Elektronik Mühendisliğidir. Geri kalanların bir çoğu onların yükünü hafifletmek adına açılmış bölümlerdir. Tabi Türkiye standartlarında söylüyorum yurt dışında durum daha farklı.
 
Söyledikleriniz tamamen teorik. Bir otomobil tasarlarken veya bir inşaat yaparken kimin veya nesnenin hangi verimde çalışacağını söylemek için ayrı bir bölüm okumaya ihtiyaç olması onu en çok mühendislik ihtiva ettiği anlamına gelmez. Burada en iyisi şudur demekte yanlıştır. Ama dediğiniz gibi mühendislik önemli bir disiplindir hangi branş olursa olsun temelinde teorik bilgi her zaman havada kalır. Buda kişisel yorumundur en çok mühendislik ihtiva eden bölümler Makine ve Elektrik Elektronik Mühendisliğidir. Geri kalanların bir çoğu onların yükünü hafifletmek adına açılmış bölümlerdir. Tabi Türkiye standartlarında söylüyorum yurt dışında durum daha farklı.
Ben "mühendislik" kavramından bahsediyorum, aynı hatayı yine yaptınız. Bir branşın pratik teknik bilgi yoğunluğu belirlemez, o branşın ne kadar mühendislik içerdiğini. Mühendislik temelde bir felsefedir, ölçütü pratikte uygulanabilen işlerin fazlalığı değildir. Mühendislik tanımlarını, kaliteli üniversitelerdeki endüstri mühendisliği müfredatını ve mümkünse ders içeriklerini gözden geçirmenizi tavsiye ederim. Bu benim kişisel yorumum değil, bizzat bildiğim bir gerçek.
Teorik bilgi havada kalmaz, pratikteki uygulamaların temelini oluşturur. Onlar olmadan sağlıklı yaklaşımlar geliştiremezdik, hepsi teoriden başlar. Mesela bugün üretilen ürünler hakkında kesin bilgi sunulamamasının nedeni, insanlığın biliminin, gerçeklerle birebir eşleşmeyişidir, teorik sorunlardır yani.
Makine ve elektronik branşlarını merkeze alıp, diğer bölümlerin sadece onların yükünü hafifletmek için açıldığını söylemeniz, sizin bakış açınızı gösterir nitelikte olmuş sadece. Her mühendisliğin kendi çalışma alanı var. İşlemci mimarisi sadece elektronik mühendisinin yükünü hafifletmek için mi bilgisayar mühendisi tarafından tasarlanıyor? En başında bu, elektronik mühendisinin yükü bile sayılmaz, çünkü elektronik mühendisi bunu yapmayı bilmez. Teori üzerine başlar ve bu olmadan işlemciler yapılamaz, bu sadece bir örnek. Pek çok farklı branş için, pek çok örnek var (Bunların içinde tabi ki ülkemiz için geçerli olanlar da var.).
Yurt dışıyla yurt içinde eskisi kadar fark yok. Sistem anlamında değil, kendini yetiştirmiş bireyler anlamında kıyaslarsak. Sistem olarak daha çok değişikliğe ihtiyacımız var orası ayrı. Bir de şu kayırmacılıktan vazgeçmedikçe hiçbir sistemimiz adam olmaz.
 
Mühendislik kavramından bahsediyorum diyorsunuz ama ortaya somut bir şey konulmadıktan sonra o nasıl mühendislik oluyor anlamış değilim. Diğer söyledikleriniz sadece süslü kelimelerden ibaret gerçek ile yakından uzaktan alakası yok. Sanırım öğrencisiniz gerçek iş hayatına atılmamışsınız ki böyle ezbere , kulaktan duyma şeylerle konuşabiliyorsunuz. Endüstri Mühendisliğine mühendislerin çalışma ortamlarını iyileştirmek için çalıştıklarını söyleseniz neyse ama onun dışında endüstri mühendisliği ortaya somut olarak hiç bir şey koymaz ve siz bunun en iyi mühendislik ihtiva ettiğini söylüyorsunuz. Her bölümün kendine has özellikleri vardır elbet ama amiral gemileri bahsettiğim 2 mühendisliktir en çok mühendislik ihtiva eden bunlardır. Birçok mühendislikte bunların konularının bölüme çevrilmiş halidir.Yaşamınızda kullandığınız ürünlerin hemen hemen hepsi makine ve elektrik elektronik mühendislerinin ürettiği ürünlerdir bu iki bölüm olmadan diğer mühendislikler tek başlarına hiç bir iş yapamaz. Ancak bir bilgisayar mühendisi olmadan bir endüstri mühendisi olmadan veya bir başkası olmadan bu iki mühendislik her zaman tek başlarına iş yapabilir. Bir otomobili , uçağı , uzay mekiğini , televizyonu , gemiyi , silahı , buz dolabını , tencereyi vs. sayısız ürünü bu iki mühendis olmadan üretmek , imal etmek imkansızdır. Diğer bölümler özelleştirdikleri bilgiler ile onlara destek verirler. Kimseyi de burada kayırmıyoruz kimi kayırmışız bunlar hayatın gerçekleri lütfen kendimizi kandırmayalım. Öyle bir şey olsa soruyu soran arkadaşımıza bu iki bölümden birini tercih et derdim. Burada geleceklerine yön vermek isteyen kardeşlerimize lütfen duygusal değil de gerçekleri söyleyelim.
 
Uyarı! Bu konu 10 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Yeni konular

Geri
Yukarı