Çok yanlış bir karar. Gün de pek inanmasak da 6800 vaka çıkıyor. Bulaşıcılık tavan yapmış. Mutasyon ve 3. dalga olayı var. Ama hala bir okul açma, sınav yapma takıntısı, sevdası. Açsınlar ben bir şey demiyorum. Galiba zorunlu olmayacakmış. Ha, ama tabii söz de zorunlu olmayacak
O sınavlar ve sınıf içi notları verilecek. Şimdi diyecekler ki okula gelmeyenlere. Sınav var, okula gelenin sınıf içi yüksek olur diyecekler. Had bakayım, sıkı ise vaka çok okula gelmiyorum de. Seni öyle bir bırakılar ki. O düşük sözlüler ile. Zaten uzaktan eğitim de çöp. Sınav da tökezleyeceksin. Yani 15 Şubat'ta açıldığı zaman, gitmeme gibi bir lüksümüz olmayacak. Ama merak ettiğim şey şu. Allah korusun, ama diyelim ki, bir öğrenciye virüs bulaştı. Onu eve getirdi. Allah korusun, kendisinin veya ailesinin başına bir şey geldi. Vicdan olarak rahat olacaklar mı? Bir kağıt parçası uğruna, bir ailenin virüs kapması
Düşüncesi bile çok kötü
Karar için çok geç değil. 10 gün kala bildiririz, demiş galiba. Hem de bu sefer toplu açacaklarmış galiba. Yani sadece 8 ve 12 değil. Virüs kolbastı çekecek. Sınıflar en az 30 kişi. Yeteri sıra yok, sosyal mesafe ve tekli oturma gibi bir lüks olmayacak. Aynı zaman da, maske var iken sesin iyi çıkmıyor. Herhangi bir okuma gerektiren bir şey olur ise. Senden sesinin iyi çıkmadığını, maske indir sesli oku diyecekler. O anda tüm olay bitti. Kaldı ki, okul da sadece 8 ve 12 olmayacakmış. 2, 3 milyon öğrencinin evden çıkıp, toplu taşıma kullanıp, 2, 3 kez otobüs bindiğini düşünün. Kendi çukurumuzu kendimiz kazıyoruz. Sonumuz hiç iyi değil. Hadi biz yaş olarak risk grubu değiliz. Anneye, babaya, ablaya, dedeye, teyzeye bulaşır ise ne olacak? Hadi ya öğrencinin astım var ise? Bu kadar risk ve olay var iken okul açmak. Diyecek bir şeyim yok. 4 ay için okul açılacak. Şubat, Mart, Nisan, Mayıs. Ne olacaktı yani? Direkt üst sınıfa geçme, veya performans, canlı derslere katılıma göre not verilse?