Müdür yardımcısı ben istemedigim halde zorla iş yaptırmaya çalışıyor

@fullmetal Durumu anlamamakta ısrarcısınız sanırım. "Finlandiya'da eğitim mükemmel yaaa bu ülkede okunmaz" da diyor musunuz? Yapmasının daha iyi olacağını lakin yapmayacak olması durumunda hiç kimsenin ona argo kullanamayıp şiddet uygulayamayacağını belirtiyoruz. Eğitimi, eğitimi seven bireyler yapmalı ve içinde eğitim aşkı yanmayan insanların mesleklerinden uzaklaştırılması ile güzel bir seviyeye gelebileceğimizi vurguluyoruz.
Mesaj otomatik birleştirildi:

Dayakla, küfürle kimse bir yere gelemez.
 
Biz de her beden eğitimi dersinde, ders başlamadan önce 10 dakika içinde koskoca bahçeyi toplardık. Herkes yerden 2-3 şey alıp, çöpe atsa, en fazla 5-6 dakika içinde tertemiz yapardık.

Öğrenciler okulun ortasına dışkısını bile bıraksın, üstüne sıvasın sonra hademeye parası veriliyor ya, b*ku bile temizler kadıncağız. Ben 5.sınıftayken, milli marş okunurken, birisi sınıfın ortasına kakasını yapmıştı. Hademe para alıyor ya, 1000-1200 lira bir şey, temizler nasıl olsa.

Tipik Anadolu kafası. Kim kavga etmedi? Kim küfür etmedi veya şiddete başvurmadı?

Müdür şu anda bağırmış, eskiden parmakta cetvel kırıyorlardı, ki muhtemelen o müdür de çok dayak yemiştir. Gerek annesinden, gerek babasından, gerek öğretmenlerinden dolayı kendisi de öyle olmuştur. Zaten memlekette herkes öyle. Şimdi aileler bazı konularda daha bilinçli olduğu için kavga, küfür azalmaya başlayabiliyor. Eskiden öğretmenler aşırı agresifti.

Okul, yıllar boyu eğitim gördüğümüz, arkadaşlıklar kurduğumuz, ahlakı, bilgiyi öğrendiğimiz, yemek yediğimiz, ihtiyaçlarımızı giderdiğimiz bir yer. O yüzden oraya attığımız şişeleri, peçeteleri, cips paketlerini toplamak zorundayız. Herkes okuluna, 2. evi gözüyle bakarsa, zaten okul hiçbir şekilde kirli olmaz. Kirli olmadığı için toplamaya da gerek kalmaz. Ama belletmeyi ben de saçmalık olarak görüyorum.

Burada müdür haklı veya doğru yapmış demiyorum. Sadece şartları ve durumu göz önünde bulundurarak, sakinleşmenizi, empati yapabilmenizi istiyorum. Orada diğer öğrenciler de temizlemiş, siz yapmamışsınız. Tamam buna bir şey denilemez. Ancak bari haber verseydiniz, ya da mantıklı bir şekilde açıklamanızı yapsaydınız, müdür böyle bir şey yapmayabilirdi. Dalga geçer gibi hiç açıklama yapmamışsınız. Haber dahi vermemişsiniz. Bu biraz saygısızlık, sallamamazlık gibi olmuş.

Bunlar benim görüşlerim. Böyle düşünüyorum diye kızabilir veya küfür edebilirsiniz, fark etmez. Sadece Kral veya kral çocuğu olmadığımızı hatırlayalım istedim.

Müdürünüzü, veliniz veya diğer öğrenciler ile birlikte ALO 147'ye şikayet edebilirsiniz. Bir eğitimcinin gerek fiziksel, gerek psikolojik şiddette bulunması çok büyük bir yanlış. Açıkçası bir eğitimciye, bir müdüre yakışmayacak davranışlar.
 
Son düzenleme:
Konunun yarısını okumadım, zira yarısında midem bulandı yazılanlardan.

Arkadaşlar, o çocuk oraya eğitim almaya gidiyor.

Bakın, bahçedeki çöpleri herkes el birliğiyle toplar, anlarım.
Okulda bir problem vardır, müdür yardımcısı denen şahıs öğrencilerden gönüllü olanlarla çalışabilir, ben yine anlarım.

Zira okullar bizim yuvamız, okullara bizlerin yardım etmesi gerekli, ben bu fikre katılıyorum.

Yahu cidden bahçe belletilir mi öğrenciye? Ya siz aklınızı mı kaçırdınız? Ciddi olamazsınız. Umarım trollük yapıyorsunuzdur, güleriz biter. Aksi bir durumsa gerçekten zihniyet olarak çökmüşsünüz siz. Umarım yaşça küçük birisi sizin yanınıza uğramaz, siz yanınıza köle arıyorsunuz. Yardımsever biri değil.
 
Öncelikle derse girmemesi bir suç. Müdür yardımcısı bile olsa derse girmek zorunda. Devlet bu seçim zamanlarında böyle memurlarının gözünün yaşına bakmıyor. Haber kanallarına düştükten sonra haklı olsun haksız olsun o memur atılıyor. Seçim zamanı buna gerek bile yok. Kendi adamı bile olsa her kötü olay olumsuz etki yaratacağından ya büyük yaptırım uygulanır ya tayin edilir. En kötü sonuç olarak tasfiye edilir. Gelelim bahçeyi çapalatmasına.Liselerin öğrenciyi zorunlu olarak bir aktiviteye sokması yasak. Kulüp faaliyetleri, nöbetçilik ve ders içi verilen aktiviteler hariç. Öğrenci bunlardan bihaber olduğu için çok baskıcı davranıyorlar. Bilgili bir şekilde kendinizi savunursanız zaten geri adım atıyor çoğu. Veli bu savunmaya dahil olur ve sakin bir şekilde anlaşmaya çalışırsa zaten işiniz çözülür. Devlet memurluğu çok kırılgan bir pozisyondur. Diğer yerlerde bu rahatlığı yaşatamadıkları için böyle rahat olan memurlar genelde eğitim alanında olurlar. Rektörler, öğretmenler ve idare. Benim tanıdık 3. derece vergi müfettişi ve her yapılan işi şefine eksiksiz bildirmek zorunda. Yapılan en ufak hata onun görev alanının değişmesine yol açabilir. Vergi dairesine bağlı ve bulunduğu vergi dairesi başkanlığında 4-5 vergi dairesi birleştiğirildiğinden ataması yapılırsa çok uzaklara gidecek. Sonuç olarak sizin yaptırım gücünüz var. Veliniz ile gidin ve bilgili olduğunuzu, sonucunun idare için ağır olacağını tekrar hatırlatın onlar için.
 
Fiziksel bir rahatsızlığın yoksa ve bahçeyi bellemediysen ayıp etmişsin. Dövmemiş, sövmemiş yaşadığınız yeri güzelleştirin demiş. Toprakla uğraşmak iyidir, sakinleştirir, huzur verir.

Eğer lisede bu kadar zorlanıyorsan askere hiç gitme derim. Çünkü askerde mantık yok. Orada yok ben yapmıyorum, zaten 100 kiloyum deme şansın yok. Adamın bir tarafından kan alırlar.
Nasıl bir mantık var sen de?
Zorla asla yaptırılamaz o iş. İlk okul da bizim sınıfa müdür yardımcısı geldi ve sordu öyle gittiler çalısmaya biz ders dinlerken 7-8 arkadaşım bahçeye el arabalarıyla toprak taşıyıp kürekle dağıtıyorlardı.

Hasan kardeşim geçmiş olsun. Bazı hocalar gerçekten dayaklık.
 
Asosyal olmanıza şaşırmamalı çoğunuzun. İnsan iletişimi zayıf, doğa iletişimi hiç yok derecede az.

O şahıs öğretmenden önce öğrencinin büyüğü. Gitsin adam dövsün dememiş. Yaşadığı çevreyi düzeltsin demiş. Öğretmenlerimiz bizden birşey istediği zaman yapmak için sıraya girerdik neredeyse. Saygıdan yapar insan hiç olmazsa. Gerçi 2000'li nesilden ne beklersin o da var...

Benim tavsiyem git öğretmenden özür dile. Tatlıya bağlansın.

Valla yaptığı hareket dışında yorum yapıyorum kimse üstüne alınmasın ama, tanımadığın birisine aşağılayıcı ithamlarda bulunman da senin ayıbın. Kaç yaşında yahut kaçlı olduğu hiçbir şekilde önemli değil. Yanlış, yanlıştır.
 
Asosyal olmanıza şaşırmamalı çoğunuzun. İnsan iletişimi zayıf, doğa iletişimi hiç yok derecede az.

O şahıs öğretmenden önce öğrencinin büyüğü. Gitsin adam dövsün dememiş. Yaşadığı çevreyi düzeltsin demiş. Öğretmenlerimiz bizden birşey istediği zaman yapmak için sıraya girerdik neredeyse. Saygıdan yapar insan hiç olmazsa. Gerçi 2000'li nesilden ne beklersin o da var...

Benim tavsiyem git öğretmenden özür dile. Tatlıya bağlansın.
Heralde arkadaşta anlama sorunu var sen kimsinde ''Gerçi 2000'li nesilden ne beklersin o da var... '' diye konuşuyorsun?
 
Arkadaş grubunu toplayıp dışarıda yakalayabilirsiniz. Biraz gözünü korkutun durum düzelir. Eğer düzelmesse yumruklar konuşsun kelimeler gereksiz..
 
Uyarı! Bu konu 7 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Geri
Yukarı