Ne olacak bu uzaktan eğitim?

SkyRose dedi:

Hocam lütfen yazılarda boşluk bırakın, tüm cümleler iç içe girmiş.

Okurken çok zorlanıyorum, ve yalnız olduğumu da sanmıyorum.

Genişletmek için tıkla...

Yasin252 dedi:

Ayrıca Türkiye'de kullanılan ortalama internet hızının tahmini 10-12 Mbps olduğunu ve internet sağlayıcılarının muhteşem ötesi hizmetlerini düşünürsek canlı yayın sırasında ses kaymaları ekran donmaları dersten atılma gibi tonlarca olay oluyor. Ayrıca hocalar içtığımız gruptan ayrılıp bir de üstüne ID ve şifre vermeyince günde 2-3 derse girilimiyor üstüne bir de sınava tabii tutuluyoruz. Sınav falan hikaye bence 2 hafta sonra derslere tekrar ara verilir ya da okullar hafta da 2 gün şekline de açılır gibime geliyor.

Genişletmek için tıkla...

BigBangZero dedi:

Merhaba, şu anda 11. sınıfım. Anadolu lisesinde eşit ağırlık bölümünde okumaktayım. Lise başından beri istediğim meslek hukuk ve bunun için 9. sınıftan beri fazlasıyla uğraş veriyorum. Birçok yandan kendimi geliştirmeye çalışıyorum ama gel görelim ki uzaktan eğitimin çöp olmasından, kötü olmasından dolayı tüm derslerden soğumaya başladım. Bir önceki dönem okul kapandığında telafı dersleri oluyordu, o dersler şu anki işlediğim derslerden katbekat daha iyiydi. Canlı dersler daha yeni baş ladı, girdiğim ilk gün gerçekten hayattan soğudum, normal günlük yaşantımda çok sakin birisiyim, o derslerde çok fazla sinirlendim. Hocalar, Zoom ve EBA üzerinden canlı yayın yapıyorlar, EBA'ya girmesi ölüm, EBA'dan hata alınca girmesi ölüm. EBA'da olmayınca hoca Zoom'a geçiyor ve biz bunun haberini alamıyoruz Zoom'dan hocanın verdiği ID ve şifre ile giriş yapmaya çalışıyoruz, o da yanlış oluyor. Hocanın yanlış vermesi üzerine derse 10-15 dakika kadar geç kalıyorum ve bunun suçlusu ben olup azar işitiyorum. Azar işitmemde hiçbir sıkıntım yok, bugüne kadar çok azar işittim ama bir kez olsun saygısızlık etmedim. Kaldı ki bilgisayara, telefona ve televizyona çok bakan birisi değilim. Canlı dersimin saat 12.50'de başlayıp sadece 10 dakika ara verilmesi,(hocalar dersin bittiği uyarısı gelmesine rağmen devam ettiği için o teneffüs de çöpe gidiyor.) canlı dersin saat 20.50'de bitmesi çok saçma bir durum bence. Hastalığımı bahane etmek istemiyorum fakat ben diyabet hastasıyım ve 8 saat yerimde durduğumda şekerim yükseliyor ve ben şekerim yükseldiğinde çıldırmaya başlıyorum. Diyeceksiniz ki okulda nasıl duruyorsun? Okulda sürekli hareket içerisinde olan biriyim teneffüslerde falan yerimde pek durmuyorum kaldı ki teneffüs de inip voleybol, basketbol oynadığımız zamanlar oluyor. Üstüne üstlük hocalar "Yoklama alınıyor, derse katılmak zorundasınız. Katılmayacak kişilerin zaten okumasına gerek yok, sınıfta kalsınlar daha iyi." tutumlarından nefret ediyorum. Bir hocanın canlı dersin 1 saatinde 1 sayfayı işlemesi yakındığım, isyan ettiğim noktadır. Pazartesi ve salı günleri bu saçmalığa katlandım ve daha da derslere girmeme kararı aldım. Özel okullardaki durum nasıl bilmiyorum fakat arkadaşımdan aldığıma göre hocalar falan çok ilgiliymiş, öğrencilerle özel olarak konuşmalar ve danışmalar yapıyorlarmış. Devletin özel okullardan fazla bir imkan sağlaması gerekmiyor mu? Biz bu devlete boşuna mı vergi ödüyoruz? 9000'den fazla vergi var ama nedense bunların paraları ülkeyi kalkındıracak işlere yatırılmıyor? Sağ olsun etrafta ücretsiz bir şekilde konu anlatımlı kitap dağıtan pamuk gibi insanlar var. Onlar sayesinde konu anlatımlı kitaplar alabildim ve artık oradan çalışıyorum. Kaldı ki YouTube'da anlatılan dersler kendi hocalarımızın anlattığı dersten daha anlaşılır geliyor. Bu eğitim sistemimize, Meb'e isyanımdır, yakınışımdır. Bu konu hakkındaki düşüncülerinizi fazlasıyla merak etmekteyim, konuya yorumlar atabilirseniz sevinirim.

Genişletmek için tıkla...