Bence biyolojik ölümsüzlük mümkün. Yaşlanmak bence bir hastalık. İşin şöyle de bir yanı var; biyolojik olarak ölümsüz bir insan ben nasıl olsa ölümsüzüm diyerek ölüm konusunu irdelemekten geri durmamalı.
Sorgulamalı. Ölenlere ne olduğunu sorgulamalı.
Elbet bir gün ancak 21. yüzyılda değil. Onun dışında - eğer Portal serisini oynadıysanız bilirsiniz - insan zihninin bilgisayara geçirilmesi ve bir robota dönüştürülmesi daha realist geliyor. Ayrıca ölümsüz olmak bir noktadan sonra aşırı sıkıcı olacağı için ölümsüz olan herkes tek tek intihar edecek.
Ölümsüzlük konulu epeyce film ve dizi gördüm. Ölümsüz olanlar yana yana dünyayı dolaşıyor bir yolunu bulup ölmek için. Sizin de belirttiğiniz gibi sanıldığı kadar iyi bir şey değil ölümsüzlük.
EK: Aklıma geldi şimdi. Yıllarca belli dönemlerde düşünmüşümdür. Hani olur da cennete gidersem, çaba yok, acı yok, açlık yok vs, üstelik sonsuz hayat. 3-5 sene bile dayanamam, sıkılırım valla. Cennet olur cehennemden farksız diye.
Ölümsüzlük konulu epeyce film ve dizi gördüm. Ölümsüz olanlar yana yana dünyayı dolaşıyor bir yolunu bulup ölmek için. Sizin de belirttiğiniz gibi sanıldığı kadar iyi bir şey değil ölümsüzlük.
EK: Aklıma geldi şimdi. Yıllarca belli dönemlerde düşünmüşümdür. Hani olur da cennete gidersem, çaba yok, acı yok, açlık yok vs, üstelik sonsuz hayat. 3-5 sene bile dayanamam, sıkılırım valla. Cennet olur cehennemden farksız diye.
Tanrı bize cennette vaat ettiği şarabı
Niçin haram etsin bu dünyada, akla sığar mı?
Bir sarhoş arap, devesini vurmuş Hamza'nın
Peygamber de yasak etmiş Arap'a şarabı
(...)
Tanrı bize cennette vaat ettiği şarabı
Niçin haram etsin bu dünyada, akla sığar mı?
Bir sarhoş arap, devesini vurmuş Hamza'nın
Peygamber de yasak etmiş Arap'a şarabı
(...)
Şöyle bir profilinize ve kabaca 1-2 fikri mesajınıza baktım.
İzlemeye aldığım ilk technopat sen oldun usta.
Sanma ki aynı görüşteyiz veya bakış açısına sahibiz ve hoşlandım.
(Aslında hoşlanmadım bile diyebilirim).
Aklı başında, az buçuk konuşulabilir, zıt fikirde olsa bile bağnazca düşünmeyen biri gibi geldiniz.
Muhtemelen yazdıklarınız ve görüşleriniz bana ters olacak çoğunlukla ama zaten benimle aynı fikirde olanlara değil, bana yeni bakış açıları kazandıracak insanlara değer verir, merakla dinler ve okurum... anyway İYİ GECELER...
Ben sinir hücrelerimizin, beynimizi oluşturan madde ile benliğimizin bağlı olduğu kanısındayım. Dijital versiyonumuz bizim klonumuz gibi bizden farklı bir maddeden yapıldığı için kendine özel ayrı bir bilince sahip olacak.
Işınlanmayı bu yüzden saçma buluyorum. Filmlerde ışınlanma için girdi vücut yok edilip, yerine yeni bir maddeden çıktı vücut üretiliyor. Girdi vücudu yok etmediğimizi varsayalım iki tane siz olurdunuz. Ve tahmin edin sadece sizi siz yapan şey olan aynı maddeye sahip vücudunuzdaki sizi hissederdiniz. Bilinciniz sizi oluşturan madde ve maddeyi oluşturan enerji ile bağlantılı.