Okul bırakılmaz kardeşim. Hiçbir şey olmasan bile, dersle hiç alakan olmasa bile okul bırakılmaz. 9.sınıf zordur, orta okuldan liseye geçişi hissettiğin, kanının kaynamaya başladığı, dersleri sallamadığın bir dönemdir. 10.sınıfta ısınırsın liseye, 11'de hayatının en güzel anılarını yaşarsın, 12'de de mezun olur gidersin. Evet herkes okuyacak diye bir kural yok fakat daha denememişsin. Ders çalışmayı denedin mi? Deneseydin 49 küsur puanla hocalardan not dilenmek zorunda kalmazdın. Kaç kitap okudun? Kaç araştırma okudun? Aklına gelen her şeyi araştır, oku. Kitap okumaya çalış. Ve tabii az önce de dediğim gibi ders çalışmak. Hiç başaramıyorsan günde yarım saat ders çalışmaya çalış. Sonra kendini kontrol et, aklında kalanları, hatırladıklarını not et, sonra tekrar aç çalıştığın yerleri atladığın noktalara göz gezdir, sonra yine kapat kitabı, bu sefer atladığın noktalara çalıştın ya, okudun, baktın bir şeyler yaptın sonuçta, onları da not et. Her dersinin eşit seviyede iyi olmasını bekleme, olmayacak yüksek ihtimalle ama o lise diplomasını alabilmen için meyilinin olduğu, aklının daha rahat yattığı dersler olacaktır mutlaka. Soru sor, sorgucu ol ve kendini geliştirmeye bak. İçindeki merak duygusunu uyandır. Bunların hepsini “artık olmuyor, vallahi billahi kafam almıyor” dediğin noktaya, pes edene, gına gelene kadar dene. En en en en en en en son çare olarak okulu bırakıp bir meslek edinmeyi deneyebilirsin. İşin ucunda genç yaşında çalışma zorunluluğu ya da üniversiteye gidip hayatının en güzel anılarına bir başka anıları katabileceğin yerde olmak gibi bir sonuç yapacaksın. Evet yine herkes söylüyorum herkes okumak zorunda değil fakat herkes okumayı, ufkunu genişletmeyi, yeni fikirler edinmeyi, yeni şeyler araştırmayı kendine ilke edinmeli fikrimce. Umarım kendin için en doğru olanı seçersin.