Dünyada gördüğüm en saçma yorum sanırım bu. Hocam "çince kaç ülkede konuşuluyor" derken hangi maddenin etkisindeydiniz? Çünkü Çin başlı başına 1.5 milyar insandan oluşuyor ve kendine ayrı has bir pazarı var
Dünyada gördüğüm en saçma yorum sanırım bu. Hocam "çince kaç ülkede konuşuluyor" derken hangi maddenin etkisindeydiniz? Çünkü Çin başlı başına 1.5 milyar insandan oluşuyor ve kendine ayrı has bir pazarı varSen tek bir ülke olarak 200-300 bin satış sayılarına ulaş, dilinin kaç ülkede konuşulduğunun önemi yok. Çince kaç ülkede konuşuluyor? Japonca? Korece? İtalyanca?
Benim gördüğüm en saçma yorum da sanırım seninki. Orada Japonca örneği var, Korece örneği var, İtalyanca örneği var.Çünkü Çin başlı başına 1.5 milyar insandan oluşuyor ve kendine ayrı has bir pazarı var.Lütfen hocam ya.
Bu saydığın ülkelerdeki insanların hepsinin evinde hobi olarak birer oyun konsolu ve birer bilgisayarı mevcut. İnsanların refahı ve alım gücü konusunda sorun olmadığı için oyun yapımcıları bu ülkelerin dillerini çıkarıyor. Ayrıyeten bu saydığınız ülkeler zaten bir çok büyük yapımların AA oyunların ve AAA oyunların stüdyolarının bulunduğu ülkeler. At gözlüğünüzü çıkarırsanız sizin ülkenizin konumunun her alanda elle tutulur bir yerde olmadığını anlarsınız.Benim gördüğüm en saçma yorum da sanırım seninki. Orada Japonca örneği var, Korece örneği var, İtalyanca örneği var.
Toplam 4 dil örneğinden sadece 1 tanesine yorum yapıyorsun. Diğer üçünü okuyacak durumun yoktu herhalde.
Aslında verdiğiniz İtalyanca, Korece, Japonca ve Çince örnekleri bir oyunun iki nedenden ötürü dil desteği verdiğini açıklar. İlki, kısıtlı bir alanda konuşulan alım gücü yüksek ülkelerin dilleri; ikincisi ise 1 buçuk milyarlık devasa bir pazarın varlığı. Çinin alım gücünün düşük olması nüfus gücünün yanında bir şey ifade etmez. Hangi alan olursa olsun, ister dijital oyun endüstrisi, ister sinema ister savaş endüstrisi, hiç kimse 1 buçuk milyarlık bir kitleyi görmezden gelemez.Benim gördüğüm en saçma yorum da sanırım seninki. Orada Japonca örneği var, Korece örneği var, İtalyanca örneği var.
Toplam 4 dil örneğinden sadece 1 tanesine yorum yapıyorsun. Diğer üçünü okuyacak durumun yoktu herhalde.
Kendi ağzınla benim dediğim yere geliyorsun. Bu tek ülkede konuşulan dillerde bile satış sayıları yüksek mi? Yüksek. Dil desteği çıkması için yeterli satış yapılıyor mu? Yapılıyor.Bu saydığın ülkelerdeki insanların hepsinin evinde hobi olarak birer oyun konsolu ve birer bilgisayarı mevcut. İnsanların refahı ve alım gücü konusunda sorun olmadığı için oyun yapımcıları bu ülkelerin dillerini çıkarıyor.
Sonuç ne? Ben Türkiye'nin şimdiki durumuyla ilgili mi bir şey demişim? Yoksa satış sayıları beklenen düzeye gelmediği sürece dil desteğini vermezler mi demişim?At gözlüğünüzü çıkarırsanız sizin ülkenizin konumunun her alanda elle tutulur bir yerde olmadığını anlarsınız.
Çin'in mi alım gücü düşük? Senin bütün yılda 15-20 bin sattığın araba modelini orada tek başına satan bayiler var. Senin buradaki satış sayının onlarca katı fazlasını satın alacak kadar kişinin alım gücü var.Çinin alım gücünün düşük olması nüfus gücünün yanında bir şey ifade etmez.
Bence siz okuduğunuzu anlamadınız. Velev ki Çin'in alım gücü, İtalya, Japonya ve Kore'ye göre düşük olsun. Tek başına 1 buçuk milyarlık nüfus yeter diyorum bir oyunun dil desteği vermesine.Çin'in mi alım gücü düşük? Senin bütün yılda 15-20 bin sattığın araba modelini orada tek başına satan bayiler var. Senin buradaki satış sayının onlarca katı fazlasını satın alacak kadar kişinin alım gücü var.
Çin pazarı küçük bir pazar olsaydı, Orta Afrika Cumhuriyeti kadar alıcı kitlesi olsaydı kimse umursamazdı o dili eklemek için.
He valla. Tek değişken satış rakamları olamaz, başka faktörler de var dedim. Yanlış mı dedimVay anasını sayın seyirciler. 3 Kişi tartışıyoruz fakat üçümüz de aynı fikri savunuyoruz. Bu kadar mı dolmuşuz aga biz?
Düşün; şirketin var, bir oyun yapıyorsun. Sonra 1.5 milyar nüfusu olan bir ülke var ama 1.5 milyar kişiden en fazla 40-50 bin tanesinin oyun alacağını biliyorsun. Sen bir şirket olarak o ülkenin nüfusunu önemsemezsin, kaç tane satılabileceğini önemsersin. Seni ilgilendirmiyor o ülkenin kaç yüz bin milyar trilyon nüfusa sahip olduğu, seni ilgilendiren şey orada kaç bin/milyon satılacağı.Velev ki Çin'in alım gücü, İtalya, Japonya ve Kore'ye göre düşük olsun. Tek başına 1 buçuk milyarlık nüfus yeter diyorum bir oyunun dil desteği vermesine.
arkadaşım benim dediğimi söylüyorsun farkına mısın? Ben de senin dediğini söylüyorum. Elbette bir şirket, ne kadar kar yapabilir bunu hesaplıyordur. Ama sen olayı sadece kârlılığa indirgiyorsun. Ben de bir dilin evrenselliğini ve gücünü de hesaba katıyorum. Neyse... senin dediğin gibi olsun.Düşün; şirketin var, bir oyun yapıyorsun. Sonra 1.5 milyar nüfusu olan bir ülke var ama 1.5 milyar kişiden en fazla 40-50 bin tanesinin oyun alacağını biliyorsun. Sen bir şirket olarak o ülkenin nüfusunu önemsemezsin, kaç tane satılabileceğini önemsersin. Seni ilgilendirmiyor o ülkenin kaç yüz bin milyar trilyon nüfusa sahip olduğu, seni ilgilendiren şey orada kaç bin/milyon satılacağı.
Nijerya'da 210 milyondan fazla insan yaşıyor, Güney Kore'de 51 milyon insan yaşıyor. Arada 4 kat nüfus farkı var ama gel gelelim terbiyesiz oyun şirketleri 51 milyonu dikkate alırken 210 milyonu umursamıyor. 210 milyonu neden umursasın? 10-20 bin satmak için mi? Hangi oyunda Hausa dilini gördün de Koreceyi görmedin?
Son olarak şuna cevap verirsen sevinirim ama dürüst olmanı rica ediyorum. Şirket kurdun, oyun yaptın ve bunu yaparken zaten klasik şekilde İngilizce geliştirdin. Oyun yapımının son yılı hangi dillere destek vereceğini seçmen gerekiyor, ona göre çeviri ücretleri, lisans ücretleri, çalışan iş gücünü ayarlaman lazım. Orada 4 tane dil var destek vermeyi düşündüğün, bunlardan hangilerine destek verirdin?Ben de bir dilin evrenselliğini ve gücünü de hesaba katıyorum.