Pakistan, T129 ATAK Helikopteri Siparişini ABD Baskısı Sebebiyle İptal Etti

  • Konuyu başlatan Jira
  • Başlangıç Tarihi
  • Mesaj 105
  • Görüntüleme 5B
Tek anladığım dışa bağımlı olduğumuz.
Açıklamayı incelediğimde henüz kullanmayacağımız çıkarımını yapmak zor değil. Zaten kullanıma hazır olsa büyük bir yazıyla "S400'ler olası ve ani bir hava saldırısına hazır!" benzeri bir başlık ile paylaşılırdı özellikle a haber yapardı bunu. Üstelik Altay tankını üretmiyoruz, atak helikopteri motorunu ABD üretiyor yani dışa bağımlıyız. Zaten motora gelene kadar köprüleri, yolları bile yap işlet devret ile kat kat daha fazla maliyetine ve üstüne garanti vererek anca yapabiliyoruz.
Yap işlet devret daha az maliyetli değil miydi ?
 
Sahiden, ne kadar at gözlüklü insan varmış bu forumda onu fark ettim. Yazık.

Onun dışında harbiden kaliteli ve bilinçli insanlara da ev sahipliği yapıyor.
Adamlar güneşin 100 katı sıcaklığında ortam oluşturup füzyondan enerji üretmeyi planlıyorlar, bu projeye Avrupa'nın köyleri bile dahilken, biz hala kendi içimizde aptal siyasilerin aptal politikaları ile sürünüp çöküyoruz. 2025 de 2030 da Yunanistan bile füzyondan enerji elde etme aşamasına geçtiğinde biz hala Ruslara ülkemizin en güzel köşesinde nükleer santral kurduruyor olacağız. Yazık.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
atak helikopteri motorunu ABD üretiyor yani dışa bağımlıyız.
Eğer bir proje için uzun yıllar AR-GE çalışması yapmak istemiyorsan ya da know how'un yoksa mecburen helikopter motorunu da, Altay motorunu da dışarıdan almak zorunda kalıyorsun. Zaten Türkiye'nin ilk amacı ortaya kullanılabilir bir proje çıkarmak oluyor teknolojik transferlerle. Böylece bir noktada bağımlı olsak da silaha sahip oluyoruz ve izin alındığı taktirde de satabiliyoruz. Yapabildiğimiz teknolojileri ise (gövdedir, aviyoniktir, yazılımdır vs. kendimiz yapıyoruz zaten)

Sonraki aşamada da bu projeler için eksik kalınan teknolojileri geliştirmek için AR-GE yapıp, uğraşıyoruz. Bugün üretemediğimiz ATAK helikopterinin motorunu yarın biz edindiğimiz tecrübeler ve AR-GE'ler ile üretebiliriz ancak zaman, mühendislik gücü ve para lazım.

Yunanistan örneklerini verirken bunu kastediyorum. Sürekli parasıyla verip almak ile, bu aldıklarını bir gün kendin üretebileceğin endüstri ve ekonomik sisteme ulaşırsan bir ABD olmasan da Fransa olma yolunda ilerlersin. Ancak Yunanistan hep Yunanistan kalacak çünkü yerli sanayileri çok kısıtlı.

Merhaba, sizce kendi motorumuzu yapmamız için önümüzde daha kaç yıl vardır?
Ne motoru olduğuna göre değişir. 5. Nesil savaş uçağının motoru mu, Altay tankı motoru mu, Atak motoru mu yoksa jet SİHA'nın motoru mu? Mesela hayvan gibi uçak ve motor yapmış Rusya hala SU-57 için tam kapasiteli ve istenilen motoru üretemiyor. Ürettikleri 5. Neslin gerekliliklerini sağlamıyor ve uçak seri üretime giremiyor. Motor üretmek kolay bir şey değil.

Dünyada kendi başına motor üreten ülkelerin sayıları belli ancak Türkiye'nin de motor konusunda büyük çalışmaları var. İlk olarak turboshaft türü olan helikopter motoru gelir bizden yüksek ihtimalle.
 
Hangisi daha ucuza geliyor ?
Ya hocam siz halen bu konuyu savunmaya devam mı ediyorsunuz? Devletin yap işlet devret modeliyle karlı bir şekilde kapattığı ya da yaptığı ne var allah aşkına gidip allahın unuttuğu mekana uçak pisti yapıp 1.500.000 yolcu sözü verip 10.000 kişinin kullanması ne kadar mantıklı? Soru sorarak haklı olmuyorsunuz maalesef.
 
Hangisi daha ucuza geliyor?
Kendin yaparsan kat kat ucuza geliyor ve kazancı da kısa sürede maliyetini hazineye karşılıyor ama kasanda vatandaşın için harcayacağın (Suriyeliler VIP vatandaş onlara var) paran yok ki yapasın... Bir şirkete yaptırıyorlar, yıllarca köprünün geliri şirkete veriliyor üstüne "asla" ulaşılamayacak sayıların garantisi veriliyor. Senden 1000 kilometre uzaktaki köprünün bu garantiyi tutturamaması yüzünden parasını senden de alıyorlar garantiyi hazineden ödemek için.

Bu ülkede on milyonlarca kişi hiç görmediği köprülerin, hiç kullanmadığı havaalanlarının "döviz" cinsinden garantisini ödemek zorunda kalıyor. Bunun yapılmasının amacı da belli, bunlardan başka bir yönetim gelse bile sermayeyi kendi kontrolleri altında tutmak. Hizmet falan hikaye, hizmet diye yağsız kazığa oturtuluyor millet.
 
Kendin yaparsan kat kat ucuza geliyor ve kazancı da kısa sürede maliyetini hazineye karşılıyor ama kasanda para yok ki yapasın... Bir şirkete yaptırıyorlar, yıllarca köprünün geliri şirkete veriliyor üstüne "asla" ulaşılamayacak sayıların garantisi veriliyor. Senden 1000 kilometre uzaktaki köprünün bu garantiyi tutturamaması yüzünden parasını senden de alıyorlar garantiyi hazineden ödemek için.

Bu ülkede on milyonlarca kişi hiç görmediği köprülerin, hiç kullanmadığı havaalanlarının "döviz" cinsinden garantisini ödemek zorunda kalıyor. Bunun yapılmasının amacı da belli, bunlardan başka bir yönetim gelse bile sermayeyi kendi kontrolleri altında tutmak. Hizmet falan hikaye, hizmet diye yağsız kazık yiyor millet.
Herkes hak ettiğini yaşıyor, biz de onların yanında yanıp kavruluyoruz. Büyük binaları yolları köprüleri pistleri marifet sanıp alkış tutup şakşaklayan koyun sürüsü bunları hak ediyor. Hatta daha kötülerini hak ediyor bu millet umarım sonumuz hayırlı olmaz. Şu saatten sonra ben hiç kimsenin iyiliğini istemem bu ülkede. 15 Senedir avaz avaz bağırıyorum hala körler ben nabıyım artık.
 

Yeni konular

Geri
Yukarı