Paranoyak olabilir miyim?

Muhtemelen paranoyak değilsin, paranoyak insanlar genelde düşünme sürecine dair özeleştri yapmakta biraz yetersiz kalıyorlar. Bir çoğu paranoyak olduklarını başkaları sayesinde fark ediyor. Onun dışında korku, stres, sınırsız senaryo üretmek bunlar her insanın hayatında biraz biraz olan şeyler. Yanlış anlama dertlerini küçümsemiyorum, sadece her insan bu tür dönemlerden geçer. Muhtemelen endişelenecek bir durum yok.
İlaç alamayacağız yani. Şöyle bir kaygı giderici falan yazsaydı iyi olurdu.
 
İlaç alamayacağız yani. Şöyle bir kaygı giderici falan yazsaydı iyi olurdu.
Korku insanın en temel güdüsü. Atalarımız vahşi dünyanın acımasızlığına mağaralarda ateş yakarak, kuru odunları sivrilterek katlanabildi. Bunları yapmalarını sağlayan şey korkuydu. Korku halen daha en temel güdümüz. İşe gitmemiz, çalışmamız bir şeyler yapmamız. Hepsinin altında bir şeylerden korkmamız yatıyor. Fakat en nihayetinde bu korkuyu tehlikeli kılan şey korkunun kendisi değil. Korkuyu tehlikeli kılan şey onunla barışıp hayatımızın bir parçası olarak kabul edemememiz. Yani yeterli benlik duygusuna ulaşamamış, kendisini tanıyamayan, neleri becerip neleri becermeyeceğini bilmeyen bir insan oluşumuz. Korkuyu tehlikeli ve çekilmez kılan budur. Eğer sürekli bir şeylerden korkuyorsan sana tavsiyeM kendine dönmen. Korkunun kaynağını çevrendekiler değil kendin olarak kabul etmen. Kendini tanı, iyi yapabildiğin şeyleri keşfet, "berbat" olduğunu düşündüğün hayatında güzellikler bulmaya çalış, kendini sev ve kabul et.
 
Anlat bakim derdini.
Bu durum başıma gelen bir olaydan sonra belli etti kendini. Ben arkadaşlarımla tartıştım. Ve bir tanesinin beni diğer arkadaşlarımla küstürdüğüne inandım. "Temeli bulunmayan komplo teorilerine inanma" tanısı onaylanmış oldu. Kimseye güvenmiyorum da bence bu bir rahatsızlık değil. "İnsanlara karşı güvensizlik ve şüphe duyma" maddesi her insanda olmalı. Dün annem bana bir kızın benden hoşlanıp hoşlanmadığını sordu. Ben ise altında türlü anlamlar aramaya başladım. "Duydukları sözlerin altında farklı anlamlar arama" tanısı da onaylanmış oldu. "Eleştirilere karşı öfkelenme ve eleştirileri reddetme" maddesini konu içinde de anlatmış oldum. Annemin internete güvenme demesine çok öfkelendim mesela. "Bir türlü rahatlayamama ve gevşeyememe" bunu da bir rahatsızlık olarak görmüyorum. Her an tetikte olmak iyidir. "Eş ve sevgililerinin bağlılığını ve sadakatini sorgulama" kimsenin sevgisine ihtiyacım yok.
"Tartışmalarda hep kendisini haklı hissetme" Öyleyim zaten.
"Genellikle yanlış anlaşılmaktan korkma" Bir cümle bile söyleyecek olsam 1 saat düşünürüm. öyle derse ne derim böyle yaparsa ne yaparım gibi.
"Hiçbir tehdit yokken dahi mağdur gibi hissetme" Daha geçenlerde yaşadım var.
"Düşmanlık ve saldırganlık duygularını barındırma" Buda var.
"Zarar görmekten korkma" Gücü yeten gelsin dövsün, zarar görmekten korkmuyorum.
"Sosyal yaşamdan uzak durma" İnsanlardan tiksiniyorum.
"Arkasından kötü konuşulduğunu sanma" İsteyen istediğini konuşabilir. Böyle bir derdim yok.
"Profesyonel ve sosyal ilişkiler kurmakta zorlanma" dediğim gibi insanlardan tiksiniyorum.
"İnsanlarla çalışırken problemler yaşama" tek çalışmayı sevmişimdir hep. Başkalarının fikirlerine katlanamıyorum.
"Kendi problemlerini algılamakta güçlük çekme" Algıyalabiliyorum.

Korku insanın en temel güdüsü. Atalarımız vahşi dünyanın acımasızlığına mağaralarda ateş yakarak, kuru odunları sivrilterek katlanabildi. Bunları yapmalarını sağlayan şey korkuydu. Korku halen daha en temel güdümüz. İşe gitmemiz, çalışmamız bir şeyler yapmamız. Hepsinin altında bir şeylerden korkmamız yatıyor. Fakat en nihayetinde bu korkuyu tehlikeli kılan şey korkunun kendisi değil. Korkuyu tehlikeli kılan şey onunla barışıp hayatımızın bir parçası olarak kabul edemememiz. Yani yeterli benlik duygusuna ulaşamamış, kendisini tanıyamayan, neleri becerip neleri becermeyeceğini bilmeyen bir insan oluşumuz. Korkuyu tehlikeli ve çekilmez kılan budur. Eğer sürekli bir şeylerden korkuyorsan sana tavsiyeM kendine dönmen. Korkunun kaynağını çevrendekiler değil kendin olarak kabul etmen. Kendini tanı, iyi yapabildiğin şeyleri keşfet, "berbat" olduğunu düşündüğün hayatında güzellikler bulmaya çalış, kendini sev ve kabul et.
İlk sigara içtiğimde acayip baş dönmesi yapıyordu. O an hiçbirşey düşünemediğim için çok rahatlamış hissediyordum. Nargile de aynı şekilde. 2 nargileyi aynı anda soluksuz içiyorum.(Dumanı verdikten sonra normal nefes almadan bir duman daha içiyorum) bunu tekrar tekrar yapınca yine harika bir baş dönmesi oluyor ve yine hiçbir şey düşünemiyorum. Bu etkiyi yaratıcam diye kanser olmaya gerek yok. Bir ilaç yazsın kullanalım.
 
Paranoya Nedenleri, Belirtileri ve Tedavisi Yazısına göre Paranoid bozukluğa sahibim. Annem internete güvenme diyerek beni hastaneye göndermeyi reddediyor. Babama söyleyemedim bile. Söylesem benim oğlum deli değil diyecek. Ben de merak ettim. Çoğu hastane sitesine baktım. Tanı olarak aynı şeylerden bahsediliyor. Şiddete eğilim, art niyet arama, senaryolar kurmak ve bunlara inanmak, korku, inandığım senaryoların kişiler tarafından reddedilmesine dayanamıyorum bir de o var. Birkaç tane daha vardı ama hatırlamıyorum şu an. Sorum şu; Paranoid bozukluğun tanısına göre: "Olan bir durum için oluşabilecek sınırsız senaryoyu zihinde canlandırma." Bu sorunu hepiniz yaşıyor musunuz? Düşündüğünüz şeylerden korkuyor musunuz? Ben düşündüğüm sesten korkuyorum, uyuyamıyorum. Herkes böyle mi?
Lux main olup anime kızı pp olursa bence olabilirsin. :f
 
Sohbet etmek için para ödemenin manası yok. Sorunumu psikolog çözebilir.
Aksine "sohbet etmek" olarak nitelendirdiğiniz psikoterapi terapistler tarafından uygulanır, psikiyatristler ilaç tedavisi uygular ve psikologlar gibi olmasa da konuşarak durumunu kontrol eder. Psikolog size ilaç tedavisi uygulayamayacak ve psikiyatriste yönlendirecektir eğer böyle mental bir durumunuz varsa.
 

Technopat Haberler

Yeni konular

Geri
Yukarı