Sürprizbozan RDR2'de John ile nasıl hissettiniz?

Bu konuda spoiler olduğundan sürprizbozan olarak işaretlenmiştir. Spoiler olmadığını düşünüyorsanız konuyu rapor edebilirsiniz.
Oyunu bitireli bir kaç ay oluyor ve ne diyebilirim ki mükemmel ama şu RAGE motorunun cidden gelişmesi lazım baya eskimiş çok hantal hissettiriyor.
 
Baştan uyarayım Red Dead Redemption 2 ile alakalı gırla spoiler var. Oyunu bugün oynadım ve hepinizin bildiği "Red Dead Redemption" bölümünü bitirdim ki oynayanlar zaten bölümün sonunu biliyordur. Benim söylemek istediğim Arthur Morgan denen herif bana gözyaşı akıtmayı başardı ki ondan önce'de oyunun başından itibaren satın aldığım atımın ölmesi ve Arthur'un onu sakinleştirmesi beni derinden yaraladı ismini mileena koymuştum güzel kızımın ama o gitti Arthur gitti onun o dayak yemiş öksüren halsiz hali hep aklıma geliyor ve neredeyse ömrünün büyük birçoğunluğunu dutch ile geçirmiş olmasının'da etkisiyle dutch gerçekten farkına vardı diye tahmin ediyorum bir asır yol almış arkadaşının o çaresiz halini görmesi gerçek dostluğun ve omuz omuza durmanın para ile olmadığının farkına varması beni sevindirdi ama nafile güç bela dağın tepesine çıkıp son nefesini verişi oyunun sonunu bilmeme rağmen bu kadar derin yaraladı hiçbir eğlence ürünü sonunu bilmesem bile bana gözyaşı döktürtemedi (TWD season 1 hariç) ama bu oyun bir başka. Dan Houser'ın bu oyunun yapımında çok büyük emeği var ki hatırladığım kadarıyla (yanlış'ta hatırlıyor olabilirim.) Bu oyunu yapmak onun hayaliymiş yani kendisi bu oyuna ekstra emek vermiş özellikle hikayesiyle onu ilk oyunun hikayesine bağlaması muazzam bir incelik gerektiriyor. Şu an John'a geçtikten sonra çiftlikte birkaç görev yaptım ve bıraktım sonra tekrar devam edeceğim yani John'a geçtikten sonrasıyla alakalı spoiler vermeyin. Bende biraz diğer oyunu bitirenlerin yorumunu merak ediyorum ne düşünüyorsunuz o bölümü bitirdikten sonra ne hissettiniz? (bu arada buradan Micah'ın annesinin elini öpüyorum)

Arthur yaşanılanları hak eden bir karakter. Çünkü oyunun başında Arthur'un yaptığı kötülükler ona aynı şekilde geri döndü neredeyse. Oyunun başında hasta olan masum bir adamı dövdü, adam öldü. Kendide aynı şekilde hasta halde masumken dövülerek öldü. Arthur oyunun sonunda kendi iç sesini dinlemeye başladı. Oyunun başında sadece çeteyi, ve kendini önemseyen kötü kalpli biriydi, oyunun sonuna doğru artık kendisinin öleceğini anlayınca, son zamanlarını, yaptıkları kötülüklerin pişmanlığını iyilik yaparak kapatmaya çalıştı. Çeteden soğudu, ve sadece herkese iyi davranmaya çalıştı. Çetenin onun hayatını bitirdiğini anladı. Dutch'ın da delirdiğini anladı, ve artık soygun, öldürme gibi boş işlere vakit harcamak istemedi. Ama kısaca Arthur yaptıklarının bedelini ödedi.
 

Geri
Yukarı