LegendaryDevilHunter
Hectopat
- Katılım
- 8 Ekim 2021
- Mesajlar
- 5.219
- Makaleler
- 4
- Çözümler
- 36
Ön Söz
Bu oyun herkes tarafından sevilen iyi bir oyun. Ben de severim ama orijinal oyun dönemi için devrim niteliğinde olsa bile bugün klasik bir aksiyon hayatta kalma oyunu olarak görüyorum. Neden bu kadar yüksek puan aldığını anlamış da değilim. Birtakım kişiler çok kızacak ama olsun. Birkaç kişi kızacak diye fikirlerimi saklamayacağım. Oyunu sevdim ama "Neden böyle?" dediğim ve ciddi puan kırdığım bölümleri az değil. İncelemeye geçelim.
Hikaye
Hikayemiz Leon S. Kennedy adlı uzman bir polisin Amerikan başkanının kızı Ashley Graham'ı bulmak için tuhaf bir adaya gitmesi ve o adadaki tuhaflıklarla karşılaşmasını anlatıyor özetle. Daha da derine inersek Leon S. Kennedy ilk önce bir köy ile karşılaşıyor ve bu köyde beyni yıkanmış köylülerin olduğunu görüyor. Daha sonra Leon bu köylüler ile savaştıktan sonra kilise çanı çalıyor ve köylüler her şeyi bırakıp kiliseye giderler. Leon bunu görünce anlam veremez ve biraz daha ilerledikten sonra Leon yeni karakterler ile tanışır. Olayın bir virüs yüzünden böyle olduğunu öğrenir ve Ashley'i bulur ama niyeyse Ashley oyun sonuna kadar kaçırılır. Komik olan kısım da bu işte. Bir kere Amerikan başkanının kızını bulma olayı zaten komik. Bir de üstüne bunu ciddi bir şekilde sunmaya çalışınca ciddiye bile alamıyorsun. Ana karakter donuk herifin teki zaten. Kişilik özelliği yok denecek kadar az. Luis ve Krauser dışında hiçbir yan karakter de kendini önemsetemiyor maalesef. Ashley ve Ada'nın neden bu kadar çok ilgi çektiğini de biliyoruz zaten. Maalesef bu oyunun hikayesi kesinlikle iyi değil. Ben bir süre sonra "He öyle mi olmuş?" diyerek ciddiye almadan hatta hikayeyle dalga geçerek oynadım. Emin olun çok daha iyi oluyor böyle. Hikayede eleştirilecek çok şey var. Daha fazla uzatmadan bu bölümü kapatayım ama hikayeyi sevmediğimi belirteyim.
Oynanış ve Görevler
Bu konuda biraz daha pozitif olacağım. RE4 oynanışı "bir süreliğine" gayet keyifli. Düşmanları sersemletip tekme yapıştırmak ya da bacaklarına sıkıp arkalarına geçip tam anlamıyla "German Suplex" yapmak keyifli. Yalnız bu konuda oynanışı biraz detaylandırmak gerek. Öncelikle silahlardan başlayalım. Oyunda toplam 22 silah var. Kulağa fena gelmiyor aslında. Silahların oynanışı da keyifli. Peki neden "bir süreliğine" ifadesini kullandım? Maalesef oynanış çok tekrara düşüyor. O 22 silahın çoğunu kullanmıyorsunuz zaten. Çoğu da birbirine çok benziyor. Ayrıca sürekli sersemlet ve tekme at mantığı oyunun sonlarında doğru gerçekten sıkıyor. Çeşitlendirmek amaçlı bomba vs. var ama bunlar başta zevk verse de bir süre sonra yine sıkıyor. Oyunun en çok düştüğü sorun tekrar etmek aslında. Oyun başlarda oynadığım en iyi 11. oyun olabilecekken sonradan çok düştü yeri. Başlarda benim için 9/10'luk bir oyunken puanının düşmesinin nedeni de bu. Tekrar etmesini bırakırsak birkaç silah dışında vuruş hissi güzel. Savaş mekanikleri tatmin edici. Envanter sistemi için de duygularım karışık. Başlarda dizmek keyifli olsa da "Alt" tuşu ile envanteri otomatik olarak en iyi şekilde düzenlemeyi gördükten sonra gereksiz buldum. Motivasyon kalmadı. Envanter dizmenin böylesine keyifli olduğu bir oyunda bunu yapmak çok işlevsizleştirmiş envanter dizmeyi. Bıçağa da güzel eklentiler yapılmış. Son anda parry atıp düşmanı sersemletebiliyorsunuz. Bir yerden sonra baysa da kullanması keyifli ve güzel bir eklenti olmuş.
Buradan da keşif kısmına geçmek istiyorum. Keşif keyifli ve işlevsel. Keşif yapmak oyunun en çok zevk veren taraflarından kesinlikle. Mekanlar güzel tasarlanmış. RE8'den iyi mekanlar olduğunu düşünmüyorum ama yine de sevdim. Özellikle de deniz canavarı (Adını hatırlamıyorum.) Bossunu geçtikten sonra tekne ile gezdiğiniz kısım bana göre keşif yapması en keyifli kısımdı.
Zorluğu da gayet yerinde. Ne çok zor ne de çok kolay. Sonlara doğru neredeyse "Game Over" görmemenize rağmen (Bu RE oyunlarında hep olur.) Zorluk yerindeydi. Düşmanlar da gayet zorlayıcı ve kalabalıktı. İnsanı yer yer geriyorlardı gerçekten. Özellikle de "Regenerator" denen düşman tipi çok tiksindirici ve rahatsız ediciydi. Yahu kim dizayn etti onu? Çok gerici ve rahatsız edici bu. Tabii bu oyunun iyi bir yanı. Bu düşman tipini de seviyorum.
Ne yazık ki düşman çeşitliliği için aynısını söyleyemeyeceğim. Oyunda fazla düşman var gibi duruyor ama çoğu benzer hareketlere sahip. Bu da hayal kırıklığına uğradığım noktalardan birisiydi. Genel olarak çeşitlilik sorunu var bu oyunda. Özellikle de oyunun sonlarında farklı bir evrenden fırlama silahlı düşman tipleri oyunun atmosferine hiç uymuyor. Boss savaşları ise gayet hoştu. Özellikle de 2. Krauser savaşı harikaydı. Bayağı hoşuma gitti.
Tempo ise problemliydi. Oyun çok uzun sürüyor. 12-15 saati dolduracak içerik yok kesinlikle. Keşke daha kısa bir oyun olsaymış. Benden alacağı puan çok daha yüksek olurdu. 10. saatten sonra bitsin diye oynadım. Capcom da bu hatasının farkına varacak olacak ki sonraki RE oyunları daha kısa oyunlardı. Benim için uzun olmayan ama dolu olan bir oyun her zaman uzun olan ama içeriğini oyunun süresini uzatmak için harcayan oyundan çok daha iyidir.
Ana görevler hiç fena değildi. Aksiyon boldu ve yer yer boğsa da güzeldi. Tuhaf yerler görebiliyordunuz ana görevlerde. Tuhaf mekanlarda dolaşıyordunuz. Ara sıra garip eşyalar da kullandırtıyor oyun ana görevlerde ve bu çeşitlilik adına güzel bir şey. Yan görevler ise bayağı tırt. Ubisoft oyunlarında bile daha iyi yan görevler var. Yıl olmuş 2023 neden ben hala mavi madalyon ve fare vurmakla uğraşıyorum? Yan görevlerin katkısı da aman aman değil ki. Yeni adını unuttuğum özel para birimi ile alacaklarınızı aldıktan sonra bir işlevi kalmıyor. Yan görevleri oyun çıkmadan çok övdüler ama yine hayal kırıklığıydı.
Teknik Kısımlar
Malum artık oyunlar bozuk ve yarım çıkıyor ama bunun optimizasyonu gayet iyi. Görsellik de güzeldi. Seslendirmeler eskisine göre çok daha kötüydü ama pek takmadım. Capcom zaten RE Engine ile teknik kısımda kolay kolay patlamıyor. Teknik kısımlar konusunda oyun ciddi bir artı alıyor. Son zamanlarda oynadığım en iyi optimizasyona sahip oyunlardan birisiydi kesinlikle. RTX 3050M (Masaüstü tarafında GTX 1660 gibi bir karta denk geliyor.), i5 11400H ve 16x1 GB RAM'e sahip laptopum ile yüksek-orta karışık 60+ FPS alabildim.
Yeni başladığım inceleme işi için umarım iyi bir inceleme çıkarmışımdır. Bazı kişiler bu incelemeyi hiç sevmeyecek ama onlara hatırlatayım ki bunlar benim görüşlerim. Oyunu sevene saygım sonsuz. Benim görüşlerim böyle. Oyun güzel ama bazı ciddi tempo ve çeşitlilik problemlerinden dolayı çok puan kırdım. Başlarda çok iyi gidiyordu ama sonlara doğru cidden sıktı. Yine de güzel ve oynanabilecek bir oyun. İmkanınız varsa oynamanızı öneririm.
80/100
İyi Sosyaller...
Bu oyun herkes tarafından sevilen iyi bir oyun. Ben de severim ama orijinal oyun dönemi için devrim niteliğinde olsa bile bugün klasik bir aksiyon hayatta kalma oyunu olarak görüyorum. Neden bu kadar yüksek puan aldığını anlamış da değilim. Birtakım kişiler çok kızacak ama olsun. Birkaç kişi kızacak diye fikirlerimi saklamayacağım. Oyunu sevdim ama "Neden böyle?" dediğim ve ciddi puan kırdığım bölümleri az değil. İncelemeye geçelim.
Hikaye
Hikayemiz Leon S. Kennedy adlı uzman bir polisin Amerikan başkanının kızı Ashley Graham'ı bulmak için tuhaf bir adaya gitmesi ve o adadaki tuhaflıklarla karşılaşmasını anlatıyor özetle. Daha da derine inersek Leon S. Kennedy ilk önce bir köy ile karşılaşıyor ve bu köyde beyni yıkanmış köylülerin olduğunu görüyor. Daha sonra Leon bu köylüler ile savaştıktan sonra kilise çanı çalıyor ve köylüler her şeyi bırakıp kiliseye giderler. Leon bunu görünce anlam veremez ve biraz daha ilerledikten sonra Leon yeni karakterler ile tanışır. Olayın bir virüs yüzünden böyle olduğunu öğrenir ve Ashley'i bulur ama niyeyse Ashley oyun sonuna kadar kaçırılır. Komik olan kısım da bu işte. Bir kere Amerikan başkanının kızını bulma olayı zaten komik. Bir de üstüne bunu ciddi bir şekilde sunmaya çalışınca ciddiye bile alamıyorsun. Ana karakter donuk herifin teki zaten. Kişilik özelliği yok denecek kadar az. Luis ve Krauser dışında hiçbir yan karakter de kendini önemsetemiyor maalesef. Ashley ve Ada'nın neden bu kadar çok ilgi çektiğini de biliyoruz zaten. Maalesef bu oyunun hikayesi kesinlikle iyi değil. Ben bir süre sonra "He öyle mi olmuş?" diyerek ciddiye almadan hatta hikayeyle dalga geçerek oynadım. Emin olun çok daha iyi oluyor böyle. Hikayede eleştirilecek çok şey var. Daha fazla uzatmadan bu bölümü kapatayım ama hikayeyi sevmediğimi belirteyim.
Oynanış ve Görevler
Bu konuda biraz daha pozitif olacağım. RE4 oynanışı "bir süreliğine" gayet keyifli. Düşmanları sersemletip tekme yapıştırmak ya da bacaklarına sıkıp arkalarına geçip tam anlamıyla "German Suplex" yapmak keyifli. Yalnız bu konuda oynanışı biraz detaylandırmak gerek. Öncelikle silahlardan başlayalım. Oyunda toplam 22 silah var. Kulağa fena gelmiyor aslında. Silahların oynanışı da keyifli. Peki neden "bir süreliğine" ifadesini kullandım? Maalesef oynanış çok tekrara düşüyor. O 22 silahın çoğunu kullanmıyorsunuz zaten. Çoğu da birbirine çok benziyor. Ayrıca sürekli sersemlet ve tekme at mantığı oyunun sonlarında doğru gerçekten sıkıyor. Çeşitlendirmek amaçlı bomba vs. var ama bunlar başta zevk verse de bir süre sonra yine sıkıyor. Oyunun en çok düştüğü sorun tekrar etmek aslında. Oyun başlarda oynadığım en iyi 11. oyun olabilecekken sonradan çok düştü yeri. Başlarda benim için 9/10'luk bir oyunken puanının düşmesinin nedeni de bu. Tekrar etmesini bırakırsak birkaç silah dışında vuruş hissi güzel. Savaş mekanikleri tatmin edici. Envanter sistemi için de duygularım karışık. Başlarda dizmek keyifli olsa da "Alt" tuşu ile envanteri otomatik olarak en iyi şekilde düzenlemeyi gördükten sonra gereksiz buldum. Motivasyon kalmadı. Envanter dizmenin böylesine keyifli olduğu bir oyunda bunu yapmak çok işlevsizleştirmiş envanter dizmeyi. Bıçağa da güzel eklentiler yapılmış. Son anda parry atıp düşmanı sersemletebiliyorsunuz. Bir yerden sonra baysa da kullanması keyifli ve güzel bir eklenti olmuş.
Buradan da keşif kısmına geçmek istiyorum. Keşif keyifli ve işlevsel. Keşif yapmak oyunun en çok zevk veren taraflarından kesinlikle. Mekanlar güzel tasarlanmış. RE8'den iyi mekanlar olduğunu düşünmüyorum ama yine de sevdim. Özellikle de deniz canavarı (Adını hatırlamıyorum.) Bossunu geçtikten sonra tekne ile gezdiğiniz kısım bana göre keşif yapması en keyifli kısımdı.
Zorluğu da gayet yerinde. Ne çok zor ne de çok kolay. Sonlara doğru neredeyse "Game Over" görmemenize rağmen (Bu RE oyunlarında hep olur.) Zorluk yerindeydi. Düşmanlar da gayet zorlayıcı ve kalabalıktı. İnsanı yer yer geriyorlardı gerçekten. Özellikle de "Regenerator" denen düşman tipi çok tiksindirici ve rahatsız ediciydi. Yahu kim dizayn etti onu? Çok gerici ve rahatsız edici bu. Tabii bu oyunun iyi bir yanı. Bu düşman tipini de seviyorum.
Ne yazık ki düşman çeşitliliği için aynısını söyleyemeyeceğim. Oyunda fazla düşman var gibi duruyor ama çoğu benzer hareketlere sahip. Bu da hayal kırıklığına uğradığım noktalardan birisiydi. Genel olarak çeşitlilik sorunu var bu oyunda. Özellikle de oyunun sonlarında farklı bir evrenden fırlama silahlı düşman tipleri oyunun atmosferine hiç uymuyor. Boss savaşları ise gayet hoştu. Özellikle de 2. Krauser savaşı harikaydı. Bayağı hoşuma gitti.
Tempo ise problemliydi. Oyun çok uzun sürüyor. 12-15 saati dolduracak içerik yok kesinlikle. Keşke daha kısa bir oyun olsaymış. Benden alacağı puan çok daha yüksek olurdu. 10. saatten sonra bitsin diye oynadım. Capcom da bu hatasının farkına varacak olacak ki sonraki RE oyunları daha kısa oyunlardı. Benim için uzun olmayan ama dolu olan bir oyun her zaman uzun olan ama içeriğini oyunun süresini uzatmak için harcayan oyundan çok daha iyidir.
Ana görevler hiç fena değildi. Aksiyon boldu ve yer yer boğsa da güzeldi. Tuhaf yerler görebiliyordunuz ana görevlerde. Tuhaf mekanlarda dolaşıyordunuz. Ara sıra garip eşyalar da kullandırtıyor oyun ana görevlerde ve bu çeşitlilik adına güzel bir şey. Yan görevler ise bayağı tırt. Ubisoft oyunlarında bile daha iyi yan görevler var. Yıl olmuş 2023 neden ben hala mavi madalyon ve fare vurmakla uğraşıyorum? Yan görevlerin katkısı da aman aman değil ki. Yeni adını unuttuğum özel para birimi ile alacaklarınızı aldıktan sonra bir işlevi kalmıyor. Yan görevleri oyun çıkmadan çok övdüler ama yine hayal kırıklığıydı.
Teknik Kısımlar
Malum artık oyunlar bozuk ve yarım çıkıyor ama bunun optimizasyonu gayet iyi. Görsellik de güzeldi. Seslendirmeler eskisine göre çok daha kötüydü ama pek takmadım. Capcom zaten RE Engine ile teknik kısımda kolay kolay patlamıyor. Teknik kısımlar konusunda oyun ciddi bir artı alıyor. Son zamanlarda oynadığım en iyi optimizasyona sahip oyunlardan birisiydi kesinlikle. RTX 3050M (Masaüstü tarafında GTX 1660 gibi bir karta denk geliyor.), i5 11400H ve 16x1 GB RAM'e sahip laptopum ile yüksek-orta karışık 60+ FPS alabildim.
Yeni başladığım inceleme işi için umarım iyi bir inceleme çıkarmışımdır. Bazı kişiler bu incelemeyi hiç sevmeyecek ama onlara hatırlatayım ki bunlar benim görüşlerim. Oyunu sevene saygım sonsuz. Benim görüşlerim böyle. Oyun güzel ama bazı ciddi tempo ve çeşitlilik problemlerinden dolayı çok puan kırdım. Başlarda çok iyi gidiyordu ama sonlara doğru cidden sıktı. Yine de güzel ve oynanabilecek bir oyun. İmkanınız varsa oynamanızı öneririm.
80/100
İyi Sosyaller...
Dosya Ekleri
Son düzenleme:
