Samsung Galaxy S8 İncelemesi

Merhaba, daha önce Samsung Galaxy S8'i bir süre kullandıktan sonra yorumlarımı yapacağımı söylemiştim. Yaklaşık 5 hafta kullandım ve telefona alıştım sayılır. Performans konusu dışında kullanılabilirlik konusuna daha çok değineceğim.

Telefon: Samsung Galaxy S8 64 GB Midnight Black

Tasarım ve kullanılabilirlik;

Samsung Galaxy Note 4'ten geçmiş biri için, tahmin edebileceğiniz gibi ciddi düzeyde farklar mevcut. A serisi, S6 ve S7 ailesinden geçmiş birinin bu kadar fark hissedeceğini düşünmüyorum. Note ailesi veya 5.5 inç sınırını geçen bir telefondan geçen her kullanıcı için oldukça farklar mevcut.

technopat-s8-inceleme-5.jpg

Telefonun köşelerinin ve kenarlarının kavisli yapısı ile, 5.8 inç ekran büyüklüğü olmasına rağmen normal el büyüklüğüne sahip biri çok rahat tek el ile kullanabiliyor. Daha küçük el büyüklüğüne sahip biri ise, yine aynı şekilde kullanabilir fakat hareketli bir durumdayken kullanılması, narin yapısından dolayı tereddüt ettiriyor.

Küçük ele sahip kullanıcılar için bir özellik mevcut, parmak izi okuyucusunda parmağınızı yukarıdan aşağıya doğru bir hareketle kaydırdığınızda, bildirim paneli açılıyor. Sık kullanmasam da hoşuma giden bir özellik olduğunu söyleyebilirim. Bu özelliği kullanmak için telefon ayarlarından Gelişmiş Özellikler sekmesi altında Parmak sensörü hareketlerini açmanız gerekiyor.

technopat-s8-inceleme-2-horz.jpg

Samsung, parmak izi teknolojisini ilk kullandığı günden itibaren hep fiziksel home butonuna entegre olarak sundu. Galaxy S8'de parmak izi okuyucusu, ana kameranın sağ tarafında dikdörtgen ve dik bir yapıda duruyor.
Parmak izi ile telefonu açmak istediğinizde, her seferinde telefonu elinize almanız gerekiyor. Bu durumda alternatif kilit açma çözümleri daha mantıklı olabiliyor.
Galaxy S8 Plus'ta bunun daha zor olduğunu belirteyim.

Bilindiği üzere artık fiziksel butonlar yerine yazılımsal butonlar var. Ayrıca bu yazılımsal butonları gizleyebiliyorsunuz. Yeniden ortaya çıkmaları için, ekranın en altından parmağınızı yukarıya doğru çekmeniz gerekiyor. Home butonu her ne kadar yazılımsal olsa da aslında altında bir donanım yatıyor; 3D Touch teknolojisi.
Kullanımı kolaylaştıran en büyük yeniliklerden biri olduğunu söyleyebilirim. Bu teknoloji, bulunduğu noktaya uygulanan basıncı algılayarak sanal bir buton görevi görüyor. Yazılımsal butonları gizleme ayarınız açıksa, her seferinde alttan çekip home butonuna basmanız gerekmiyor. Home butonunun olduğu kısma hafif bastırdığınızda telefon ana ekrana dönüyor.
Telefon kilit ekranındayken güç tuşu yerine yine home butonuna bastırarak ya da iki kere dokunarak ekranı açabiliyorsunuz. Telefon kilidini açmadan bildirimleri okumak isterseniz, ciddi kolaylık sağlıyor.

Benim, güvenlik sistemlerinden en çok kullandığım ise Yüz Tanıma teknolojisi. İris tarayıcı, parmak izi okuyucu ve pin girmek bana biraz daha zor geliyor açıkçası. Yüz Tanıma teknolojisini seçmemin sebebi, her ışık koşulunda ve esnek uzaklıklarda hızlı bir şekilde yüzü tanıyıp açması. İris tarayıcı da çok hızlı bir şekilde tepki veriyor fakat dışarıda iken telefonu dimdik yüzünüze yakın bir şekilde tutmanız biraz garip gözüküyor.

Parmak izi okuyucusunun zorluğunu daha önce bahsettiğim gibi, kullanımı uğraştırıcı ve zahmetli.
Pin ise, yüzünüzü karanlıkta tanıyamadığı durumda veya elinizi parmak izine değdiremeyeceğiniz durumda imdadınıza yetişiyor.

Kullanılabilirlik adına bir gelişme de şarj soketinin değişmesi ile olmuş. Eski tip micro USB Type-B soketten yeni nesil Type-C soketine geçilmiş. Bunun getirdiği kolaylık ise, şarj soketinin köşesiz olması yani şarj fişinin sokete her iki yönde de takılması. Bu sayede gece telefonu şarja takmaya çalışırken, telefonun altını çizerek haritaya çevirmiyorsunuz.

Hoparlör ve kulaklık;

Samsung'un bu telefon ile birlikte stereo yani çift kanal hoparlör sistemine geçmesini bekliyordum fakat ne yazık ki hayal kırıklığına uğradım. Buna rağmen sanal 7.1 desteği ve performanslı bir ses yongası ile desteklenen hoparlör, stereo olmasa da premium hissi veriyor. Ses seviyesinin de tatmin edici düzeyde olduğunu belirteyim.

Konumu ise alt kısım. Type-C soketinin sağında kalıyor. Telefon dik konumdayken bir sorun yok fakat yan kullanımlarda hoparlörü elinizle kapatabilirsiniz.

Kulaklık, Samsung'un stereo hoparlör eksiğini tamamlar nitelikte bir ürün olmuş. Diğer markalar Type-C soketi kullanmasına rağmen, Samsung halen 3.5 mm soket ile yola devam ediyor. Yakın zamanda satın aldığı AKG firmasının bir ürünü çıkıyor kutudan. Kablosu kumaş kaplı ve elde tutuş hissi gayet iyi. Eski karışmayan kablo tipine göre daha karışan bir yapıda olduğunu söyleyebilirim. Bu biraz can sıkıcı.
Ek olarak, siyah bir telefonda, nihayet siyah bir kulaklık çıkıyor!

s8-akg.jpg

Kulaklığın performansına değinecek olursam, tiz sesler oldukça başarılı. Halihazırda geçerli olan ayarlarda tiz oranı biraz fazla gelebiliyor, SoundAlive üzerinden 1-2 kademe Bass tarafına kaydırıldığında bu sorun da aşılmış oluyor. Bass demişken, kulaklığın bass performansının iyi olmadığını belirtmek istiyorum.

Ekran ve ekran oranı;

Geldik can alıcı noktaya; ekran. Samsung'un en gelişmiş SuperAMOLED ve kavisli ekranı kullanılıyor. Diğer Edge ekranlara göre daha zarif bir kıvrım var diyebilirim. Bu ekranı ise Gorilla Glass 5 koruyor. Her ne kadar Gorilla Glass 5 olsa da, telefon en ufak bir hatada çizilecek gibi bir his veriyor. Elde tuttuktan sonra anlayabilirsiniz.

Önceki SuperAMOLED nesillerine bakıldığında, Galaxy S8'in renkleri artık mükemmeliyete ulaşmış durumda. Tamamen gerçekçi diyemesem de, göz kamaştırıyor.

Ekranın her iki tarafı da kavisli olmasına rağmen, telefon elinizdeyken kenarlarına alıştıktan sonra değmiyorsunuz.

Ekran oranı da alışmış olduğumuz bir oran değil. Alıştığımız ve en sık kullanılan 16:9'luk ekran oranı artık rafa kalkmış durumda. 18.5:9 ekran oranı mevcut. Bu şu demek oluyor. Genişlikte herhangi bir değişiklik yok fakat yükseklikte 2.5 puan bir artış var. Telefonu yan kullandığınızda ise bu oran tamamen şaşıyor.

18.5:9 oranın eksileri yok değil. Telefonun kendi kamerası dahil birçok telefon ve kamera 16:9 formatında video çekiyor ve içerikler de aynı şekilde 16:9 formatında. Tabi bunun getirdiği bir eksiklik var.

s8-ekran-oranı.jpg

16:9 formatındaki videoları izlerken, fotoğrafta görülen şekilde sanki ekran küçükmüş gibi bir görüntü mevcut. Aslında olması gereken bu fakat telefonun ekran oranı 18.5:9. Yani biraz daha uzun.

Videoyu ekrana sığdırmak istediğinizde ise, ekranda beliren "ekrana sığdır" butonuna tıklamanız gerekiyor.
Bu özellik her uygulamada bulunmuyor. YouTube'da videoyu açtıktan sonra bir kere ekrana dokununca sağ üstte butonu görebiliyorsunuz. Bu HTML5 özelliği mi, YouTube'un özelliği mi bilmiyorum.

Örneğin PuhuTV'de bu özellik bulunmuyor. Fi'de S8'i gözlerimize sokarak "sonsuz ekran" vurgusu yapmalarına rağmen bu özellik yok. Bu konuda geri bildirim yaptım fakat dönüş olmadı.

puhu.jpg

Video dışında, Instagram ve WhatsApp gibi hikaye bölümü bulunan uygulamalarda, alt ve üst kısımda boşluk bırakmamak için otomatik sığdırma yapılıyor ve içerik yanlardan biraz kırpılmış oluyor. Buna da Facebook'un bir çözüm bulması gerekiyor. Zira sadece Galaxy S8 değil, LG G6 ve gelecek telefonlarda da aynı ekran oranı olacağından, ayak uydurulması gerekiyor.

technopat-s8-inceleme-6.jpg

18.5:9 ekranın avantajları da yok değil. İnternet kullanımında oldukça işlevli. Daha uzun web sayfaları görmenize yarıyor.

Telefon 3 farklı çözünürlük modunda çalışabiliyor. Bunlar tam değerler olmasa da HD, Full HD ve 2K çözünürlükler. Samsung'un bu çözünürlüklere verdiği isimleri ise sırayla HD+, FHD+ ve WQHD+.

s8-çözünürlük.png






Ben FHD+ modunda kullanıyorum, WQHD+ modu ile arasında bir fark göremedim. Düşük çözünürlüğün tek eksi yönü, YouTube gibi video platformlarında video çözünürlük seçeneklerinde 1080p üstü çözünürlük sunulmaması olmuş.
Bu PuhuTV'de geçerli değil.

Kamera;

Abartılı konuşmayacağım (ciddiyim). Gördüğüm en iyi ön kameraya sahip telefon diyebilirim. Otomatik odak ve ışık olmayan ortamlardaki performansı muazzam. Açı olarak Note serisinin çok gerisinde kalması dışında, kalitesi açısından daha iyi telefon görmedim.
Renkleri gayet doğal ve yerinde çekiyor, algoritması olması gereken düzeyde ve ışıksız ortamda bile çok hızlı odaklayıp yüz tanıyabiliyor.

Örnek fotoğraf: Instagram post by Asım Demir • Jul 19, 2017 at 6:03pm UTC

Ana kamera için de aynı şeyleri söyleyebilirim. Gördüğüm en iyi arka kamera. Çekilen videolarda gimbal vari performans sergiliyor. Yaptığım tüm çekimler otomatik modda olmasına rağmen, her koşuldaki çekimlerde çok başarılıydı. Ters ışıkta bile hakkını veriyor.

s8-kamera1.jpg


s8-kamera2.jpg


s8-izmir-saat-kulesi.jpg

Orijinalleri: S8 inceleme - Asım Demir

Çekilen nesneyi veya manzarayı tespit ederek, otomatik olarak hızlı bir şekilde ayar yapıyor ve çekimi çok hızlı gerçekleştiriyor. Video çekerken, sürekli odaklamaya çalışmıyor, odağı bir kere tutturup devamını çok hızlı bir şekilde getiriyor.

Kamerada ek olarak ürün tanıma modu mevcut.
Kameranın diğer modları, her zamanki Samsung modları, ek olarak bahsetmeyeceğim.

Bixby;

Bixby, Samsung'un sesli asistanı fakat ülkemizde henüz kullanılmıyor bu özellik. Söylenene göre Türkçe desteği olacakmış.
Bunun dışında pek kullanmıyorum. Uygulamasında Facebook bildirimleri, YouTube trend videoları, yaklaşan etkinlikler, hava durumu, Samsung Health değerleri gibi özetler mevcut.

technopat-s8-bixby.jpg


Aksesuarlar;

Samsung'un en başarılı kutu içeriği, S8 ailesi ile birlikte geliyor. Kutu içine dahil olan aksesuarlar bu şekilde;
  • Micro Type-B USB / Type-C çevirici
  • OTG kablosu
S8 ailesi ile birlikte ilk defa, aksesuarlar telefonun rengi ile uyumlu oluyor.

Performans;

Performansa çok değinmeyeceğim, S6'dan bu yana olan tüm telefonları için performansın tartışılmasına gerek yok. Hepsi çok performanslı ve yeterli telefonlar. Her oyunda, yüksek detaylarda gayet akıcı ve sorunsuz bir deneyim mevcut.

Türkiye'de olan modellerde sadece Exynos 8895 işlemci bulunuyor. Amerika ve Çin pazarında bulunan Snapdragon versiyonu ile benzer performansa sahip. Tek eksiği, LTE modeminin bir gömlek düşük kalması.


s8-geekbench.png

Geekbench testi bu şekilde. Şarj durumuna ve oda sıcaklığı duruma göre değişiklik gösterebiliyor. Çoklu çekirdekte en fazla 6700'lü değerleri gördüm. Bu sayılar pek bir şey ifade etmese de, meraklıları için belirtmekte fayda var.

Performans bölümüne ekleyebileceğim bir diğer konu da; Cihaz Bakımı uygulaması.
Telefona entegre olarak gelen uygulamada, cihazın hafızasındaki gereksiz dosyaları silme, belleği temizleme gibi birçok işlev mevcut.

technopat-s8-cihaz-bakımı.jpg

Uygulama Clean Master altyapısını kullanıyor.

Arayüz;

Samsung'un yeni nesil Experience arayüzünü kullanıyor telefon. Eski TouchWiz arayüzünden birçok farkı mevcut. Arayüz daha da sadeleştirilmiş ve animasyonlar daha hoş hale getirilmiş. Uygulama simgeleri de aynı şekilde daha şık.

technopat-s8-inceleme-4.jpg

Telefonun aldığı ilk güncelleme ile birlikte, ana ekrandan menü ekranına parmağınızı aşağıya veya yukarıya doğru kaydırdığınızda hafif bir kasma oluyordu. Bu kasma da temmuz ayı güvenlik güncellemesi dahilinde çözüldü. Bunun dışında Samsung'un en stabil arayüzü.

Batarya;

Batarya 3000 mAh değerine sahip ve 1.5 saatte %100 konuma geliyor.
Normal kullanım senaryosunda çok rahat günü çıkarıyor.
Note serisi ile benzer süreler. Fazla detaya inmeyeceğim.



Telefon ile ilgili söyleyebileceklerim bu kadar. Kaçırdığım veya hatalı olduğum kısımlar olabilir, yorum yapabilirsiniz.
Ufak çaplı sorulara cevap verebilirim, teşekkürler :)
 
Merhaba, daha önce Samsung Galaxy S8'i bir süre kullandıktan sonra yorumlarımı yapacağımı söylemiştim. Yaklaşık 5 hafta kullandım ve telefona alıştım sayılır. Performans konusu dışında kullanılabilirlik konusuna daha çok değineceğim.

Telefon: Samsung Galaxy S8 64 GB Midnight Black

Tasarım ve kullanılabilirlik;

Samsung Galaxy Note 4'ten geçmiş biri için, tahmin edebileceğiniz gibi ciddi düzeyde farklar mevcut. A serisi, S6 ve S7 ailesinden geçmiş birinin bu kadar fark hissedeceğini düşünmüyorum. Note ailesi veya 5.5 inç sınırını geçen bir telefondan geçen her kullanıcı için oldukça farklar mevcut.


Telefonun köşelerinin ve kenarlarının kavisli yapısı ile, 5.8 inç ekran büyüklüğü olmasına rağmen normal el büyüklüğüne sahip biri çok rahat tek el ile kullanabiliyor. Daha küçük el büyüklüğüne sahip biri ise, yine aynı şekilde kullanabilir fakat hareketli bir durumdayken kullanılması, narin yapısından dolayı tereddüt ettiriyor.

Küçük ele sahip kullanıcılar için bir özellik mevcut, parmak izi okuyucusunda parmağınızı yukarıdan aşağıya doğru bir hareketle kaydırdığınızda, bildirim paneli açılıyor. Sık kullanmasam da hoşuma giden bir özellik olduğunu söyleyebilirim. Bu özelliği kullanmak için telefon ayarlarından Gelişmiş Özellikler sekmesi altında Parmak sensörü hareketlerini açmanız gerekiyor.

Samsung, parmak izi teknolojisini ilk kullandığı günden itibaren hep fiziksel home butonuna entegre olarak sundu. Galaxy S8'de parmak izi okuyucusu, ana kameranın sağ tarafında dikdörtgen ve dik bir yapıda duruyor.
Parmak izi ile telefonu açmak istediğinizde, her seferinde telefonu elinize almanız gerekiyor. Bu durumda alternatif kilit açma çözümleri daha mantıklı olabiliyor.
Galaxy S8 Plus'ta bunun daha zor olduğunu belirteyim.

Bilindiği üzere artık fiziksel butonlar yerine yazılımsal butonlar var. Ayrıca bu yazılımsal butonları gizleyebiliyorsunuz. Yeniden ortaya çıkmaları için, ekranın en altından parmağınızı yukarıya doğru çekmeniz gerekiyor. Home butonu her ne kadar yazılımsal olsa da aslında altında bir donanım yatıyor; 3D Touch teknolojisi.
Kullanımı kolaylaştıran en büyük yeniliklerden biri olduğunu söyleyebilirim. Bu teknoloji, bulunduğu noktaya uygulanan basıncı algılayarak sanal bir buton görevi görüyor. Yazılımsal butonları gizleme ayarınız açıksa, her seferinde alttan çekip home butonuna basmanız gerekmiyor. Home butonunun olduğu kısma hafif bastırdığınızda telefon ana ekrana dönüyor.
Telefon kilit ekranındayken güç tuşu yerine yine home butonuna bastırarak ya da iki kere dokunarak ekranı açabiliyorsunuz. Telefon kilidini açmadan bildirimleri okumak isterseniz, ciddi kolaylık sağlıyor.

Benim, güvenlik sistemlerinden en çok kullandığım ise Yüz Tanıma teknolojisi. İris tarayıcı, parmak izi okuyucu ve pin girmek bana biraz daha zor geliyor açıkçası. Yüz Tanıma teknolojisini seçmemin sebebi, her ışık koşulunda ve esnek uzaklıklarda hızlı bir şekilde yüzü tanıyıp açması. İrin tarayıcı da çok hızlı bir şekilde tepki veriyor fakat dışarıda iken telefonu dimdik yüzünüze yakın bir şekilde tutmanız biraz garip gözüküyor.

Parmak izi okuyucusunun zorluğunu daha önce bahsettiğim gibi, kullanımı uğraştırıcı ve zahmetli.
Pin ise, yüzünüzü karanlıkta tanıyamadığı durumda veya elinizi parmak izine değdiremeyeceğiniz durumda imdadınıza yetişiyor.

Kullanılabilirlik adına bir gelişme de şarj soketinin değişmesi ile olmuş. Eski tip micro USB Type-B soketten yeni nesil Type-C soketine geçilmiş. Bunun getirdiği kolaylık ise, şarj soketinin köşesiz olması yani şarj fişinin sokete her iki yönde de takılması. Bu sayede gece telefonu şarja takmaya çalışırken, telefonun altını çizerek haritaya çevirmiyorsunuz.

Hoparlör ve kulaklık;

Samsung'un bu telefon ile birlikte stereo yani çift kanal hoparlör sistemine geçmesini bekliyordum fakat ne yazık ki hayal kırıklığına uğradım. Buna rağmen sanal 7.1 desteği ve performanslı bir ses yongası ile desteklenen hoparlör, stereo olmasa da premium hissi veriyor. Ses seviyesinin de tatmin edici düzeyde olduğunu belirteyim.

Konumu ise alt kısım. Type-C soketinin sağında kalıyor. Telefon dik konumdayken bir sorun yok fakat yan kullanımlarda hoparlörü elinizle kapatabilirsiniz.

Kulaklık, Samsung'un stereo hoparlör eksiğini tamamlar nitelikte bir ürün olmuş. Diğer markalar Type-C soketi kullanmasına rağmen, Samsung halen 3.5 mm soket ile yola devam ediyor. Yakın zamanda satın aldığı AKG firmasının bir ürünü çıkıyor kutudan. Kablosu kumaş kaplı ve elde tutuş hissi gayet iyi. Eski karışmayan kablo tipine göre daha karışan bir yapıda olduğunu söyleyebilirim. Bu biraz can sıkıcı.
Ek olarak, siyah bir telefonda, nihayet siyah bir kulaklık çıkıyor!

Kulaklığın performansına değinecek olursam, tiz sesler oldukça başarılı. Halihazırda geçerli olan ayarlarda tiz oranı biraz fazla gelebiliyor, SoundAlive üzerinden 1-2 kademe Bass tarafına kaydırıldığında bu sorun da aşılmış oluyor. Bass demişken, kulaklığın bass performansının iyi olmadığını belirtmek istiyorum.

Ekran ve ekran oranı;

Geldik can alıcı noktaya; ekran. Samsung'un en gelişmiş SuperAMOLED ve kavisli ekranı kullanılıyor. Diğer Edge ekranlara göre daha zarif bir kıvrım var diyebilirim. Bu ekranı ise Gorilla Glass 5 koruyor. Her ne kadar Gorilla Glass 5 olsa da, telefon en ufak bir hatada çizilecek gibi bir his veriyor. Elde tuttuktan sonra anlayabilirsiniz.

Önceki SuperAMOLED nesillerine bakıldığında, Galaxy S8'in renkleri artık mükemmeliyete ulaşmış durumda. Tamamen gerçekçi diyemesem de, göz kamaştırıyor.

Ekranın her iki tarafı da kavisli olmasına rağmen, telefon elinizdeyken kenarlarına alıştıktan sonra değmiyorsunuz.

Ekran oranı da alışmış olduğumuz bir oran değil. Alıştığımız ve en sık kullanılan 16:9'luk ekran oranı artık rafa kalkmış durumda. 18.5:9 ekran oranı mevcut. Bu şu demek oluyor. Genişlikte herhangi bir değişiklik yok fakat yükseklikte 2.5 puan bir artış var. Telefonu yan kullandığınızda ise bu oran tamamen şaşıyor.

18.5:9 oranın eksileri yok değil. Telefonun kendi kamerası dahil birçok telefon ve kamera 16:9 formatında video çekiyor ve içerikler de aynı şekilde 16:9 formatında. Tabi bunun getirdiği bir eksiklik var.


16:9 formatındaki videoları izlerken, fotoğrafta görülen şekilde sanki ekran küçükmüş gibi bir görüntü mevcut. Aslında olması gereken bu fakat telefonun ekran oranı 18.5:9. Yani biraz daha uzun.

Videoyu ekrana sığdırmak istediğinizde ise, ekranda beliren "ekrana sığdır" butonuna tıklamanız gerekiyor.
Bu özellik her uygulamada bulunmuyor. YouTube'da videoyu açtıktan sonra bir kere ekrana dokununca sağ üstte butonu görebiliyorsunuz. Bu HTML5 özelliği mi, YouTube'un özelliği mi bilmiyorum.

Örneğin PuhuTV'de bu özellik bulunmuyor. Fi'de S8'i gözlerimize sokarak "sonsuz ekran" vurgusu yapmalarına rağmen bu özellik yok. Bu konuda geri bildirim yaptım fakat dönüş olmadı.

Video dışında, Instagram ve WhatsApp gibi hikaye bölümü bulunan uygulamalarda, alt ve üst kısımda boşluk bırakmamak için otomatik sığdırma yapılıyor ve içerik yanlardan biraz kırpılmış oluyor. Buna da Facebook'un bir çözüm bulması gerekiyor. Zira sadece Galaxy S8 değil, LG G6 ve gelecek telefonlarda da aynı ekran oranı olacağından, ayak uydurulması gerekiyor.

18.5:9 ekranın avantajları da yok değil. İnternet kullanımında oldukça işlevli. Daha uzun web sayfaları görmenize yarıyor.

Telefon 3 farklı çözünürlük modunda çalışabiliyor. Bunlar tam değerler olmasa da HD, Full HD ve 2K çözünürlükler. Samsung'un bu çözünürlüklere verdiği isimleri ise sırayla HD+, FHD+ ve WQHD+.







Ben FHD+ modunda kullanıyorum, WQHD+ modu ile arasında bir fark göremedim. Düşük çözünürlüğün tek eksi yönü, YouTube gibi video platformlarında video çözünürlük seçeneklerinde 1080p üstü çözünürlük sunulmaması olmuş.
Bu PuhuTV'de geçerli değil.

Kamera;

Abartılı konuşmayacağım (ciddiyim). Gördüğüm en iyi ön kameraya sahip telefon diyebilirim. Otomatik odak ve ışık olmayan ortamlardaki performansı muazzam. Açı olarak Note serisinin çok gerisinde kalması dışında, kalitesi açısından daha iyi telefon görmedim.
Renkleri gayet doğal ve yerinde çekiyor, algoritması olması gereken düzeyde ve ışıksız ortamda bile çok hızlı odaklayıp yüz tanıyabiliyor.

Örnek fotoğraf: Instagram post by Asım Demir • Jul 19, 2017 at 6:03pm UTC

Ana kamera için de aynı şeyleri söyleyebilirim. Gördüğüm en iyi arka kamera. Çekilen videolarda gimbal vari performans sergiliyor. Yaptığım tüm çekimler otomatik modda olmasına rağmen, her koşuldaki çekimlerde çok başarılıydı. Ters ışıkta bile hakkını veriyor.

Orijinalleri: S8 inceleme - Asım Demir

Çekilen nesneyi veya manzarayı tespit ederek, otomatik olarak hızlı bir şekilde ayar yapıyor ve çekimi çok hızlı gerçekleştiriyor. Video çekerken, sürekli odaklamaya çalışmıyor, odağı bir kere tutturup devamını çok hızlı bir şekilde getiriyor.

Kamerada ek olarak ürün tanıma modu mevcut.
Kameranın diğer modları, her zamanki Samsung modları, ek olarak bahsetmeyeceğim.

Bixby;

Bixby, Samsung'un sesli asistanı fakat ülkemizde henüz kullanılmıyor bu özellik. Söylenene göre Türkçe desteği olacakmış.
Bunun dışında pek kullanmıyorum. Uygulamasında Facebook bildirimleri, YouTube trend videoları, yaklaşan etkinlikler, hava durumu, Samsung Health değerleri gibi özetler mevcut.


Aksesuarlar;

Samsung'un en başarılı kutu içeriği, S8 ailesi ile birlikte geliyor. Kutu içine dahil olan aksesuarlar bu şekilde;
  • Micro Type-B USB / Type-C çevirici
  • OTG kablosu
S8 ailesi ile birlikte ilk defa, aksesuarlar telefonun rengi ile uyumlu oluyor.

Performans;

Performansa çok değinmeyeceğim, S6'dan bu yana olan tüm telefonları için performansın tartışılmasına gerek yok. Hepsi çok performanslı ve yeterli telefonlar. Her oyunda, yüksek detaylarda gayet akıcı ve sorunsuz bir deneyim mevcut.

Türkiye'de olan modellerde sadece Exynos 8895 işlemci bulunuyor. Amerika ve Çin pazarında bulunan Snapdragon versiyonu ile benzer performansa sahip. Tek eksiği, LTE modeminin bir gömlek düşük kalması.


Geekbench testi bu şekilde. Şarj durumuna ve oda sıcaklığı duruma göre değişiklik gösterebiliyor. Çoklu çekirdekte en fazla 6700'lü değerleri gördüm. Bu sayılar pek bir şey ifade etmese de, meraklıları için belirtmekte fayda var.

Performans bölümüne ekleyebileceğim bir diğer konu da; Cihaz Bakımı uygulaması.
Telefona entegre olarak gelen uygulamada, cihazın hafızasındaki gereksiz dosyaları silme, belleği temizleme gibi birçok işlev mevcut.

Uygulama Clean Master altyapısını kullanıyor.

Arayüz;

Samsung'un yeni nesil Experience arayüzünü kullanıyor telefon. Eski TouchWiz arayüzünden birçok farkı mevcut. Arayüz daha da sadeleştirilmiş ve animasyonlar daha hoş hale getirilmiş. Uygulama simgeleri de aynı şekilde daha şık.


Telefonun aldığı ilk güncelleme ile birlikte, ana ekrandan menü ekranına parmağınızı aşağıya veya yukarıya doğru kaydırdığınızda hafif bir kasma oluyordu. Bu kasma da temmuz ayı güvenlik güncellemesi dahilinde çözüldü. Bunun dışında Samsung'un en stabil arayüzü.


Telefon ile ilgili söyleyebileceklerim bu kadar. Kaçırdığım veya hatalı olduğum kısımlar olabilir, yorum yapabilirsiniz.
Ufak çaplı sorulara cevap verebilirim, teşekkürler :)

Öncelikle çok güzel bir inceleme olmuş emeğinize sağlık. Klasik belki de farklı bir soru olacak ancak iPhone 7 mi, S8 mi, S8+ mı? Yeni bir telefon alacağız ancak karar vermek adına sizden de bir yorum alsam süper olur :)
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Öncelikle çok güzel bir inceleme olmuş emeğinize sağlık. Klasik belki de farklı bir soru olacak ancak iPhone 7 mi, S8 mi, S8+ mı? Yeni bir telefon alacağız ancak karar vermek adına sizden de bir yorum alsam süper olur :)
Teşekkür ederim.
Kullanıcının tercihi önemli bu konuda. S8 ailesi de gayet başarılı, iPhone 7 ailesi de.
iOS ve Android'in sağladıkları göz önünde bulundurulmalı.
Üçü arasından benim seçimim S8 olurdu.
 
S8'in en sevmediğim yanı ekran oranı. Videolar gerçekten berbat görünüyor kanımca.

Ama bir yandan da telefon harika, insan çok kararsız kalıyor.

Kamera desen, kamera 3 seridir mükemmel çalışıyor. Samsung S serisi cihaz almak için başlı başına bir sebeptir şu kamera. S6 ile her çektiğim fotoğrafta daha da etkileniyorum, 2 senedir de bu devam ediyor. S8'de tahmin bile edemiyorum. Fotoğraflar mükemmel görünüyor.

Halihazırda S6 kullanıcısıyım. Samsung, yeni nesilde şu ekran oranını tutturursa tekrardan Samsung kullanmak istiyorum.

Telefonu güle güle kullanın. Leğen plastiğinden nerelere geldi Samsung, takdir edilesi.

Edit: iPhone ile karşılaştırma isteyen olmuş.

Ben başımdan geçen ufak bir hikayeyi anlatayım sizlere. Benim bu S6'ya çakma iPhone diyorlardı. Malum, metal Samsung görünce o zaman bi alışamadı millet, akılları sıra dalga geçiyordu.

Çektiğim fotoğrafları görünce dalga geçen pek kalmadı sayılır. Biliyorum çok abarttım ama gerçekten şu telefonlar çok başarılı. iPhone'a o kadar para vermeye hazır olan birisi kesinlikle S8 almalı.
 
Her zaman parlak siyah veya piano black denilen renk tonunun hastası olmuşumdur. Midnight black cidden harika gözüküyor. Ayrıca SuperAMOLED ekranın canlı duruşu çok iyi. Çekilen fotoğraflar S8 demeseniz kesinlikle inanmazdım muazzam bir kalite. Ekran oranı cidden can sıkıcı ancak 4:3 den 16:9 ilk geçildiği senelerde de buna benzer şeyler olmuştu televizyonda zayıf insanların bir anda 5 beden büyüdüğünü gördük. o_O Ancak gelecek nesil teknolojisi eğer 18.5:9 dan yana olacak ise eminim geliştiriciler söylediğiniz hatalı kısımlar üzerinde çalışmalara başlayacaklardır.

Samsung'u her zaman sevmişimdir. Ama 3200₺ civarında bir cihaz el değil, ev bile yakar.
Başarılı cihaz, fevkalede inceleme. (y)
 
Teşekkür ederim.
Kullanıcının tercihi önemli bu konuda. S8 ailesi de gayet başarılı, iPhone 7 ailesi de.
iOS ve Android'in sağladıkları göz önünde bulundurulmalı.
Üçü arasından benim seçimim S8 olurdu.

Teşekkürler hocam peki s8+ konusunda ne düşünüyorsunuz ? Bir de bu konu hakkında yorum alsam ?
 
Merhaba, daha önce Samsung Galaxy S8'i bir süre kullandıktan sonra yorumlarımı yapacağımı söylemiştim. Yaklaşık 5 hafta kullandım ve telefona alıştım sayılır. Performans konusu dışında kullanılabilirlik konusuna daha çok değineceğim.

Telefon: Samsung Galaxy S8 64 GB Midnight Black

Tasarım ve kullanılabilirlik;

Samsung Galaxy Note 4'ten geçmiş biri için, tahmin edebileceğiniz gibi ciddi düzeyde farklar mevcut. A serisi, S6 ve S7 ailesinden geçmiş birinin bu kadar fark hissedeceğini düşünmüyorum. Note ailesi veya 5.5 inç sınırını geçen bir telefondan geçen her kullanıcı için oldukça farklar mevcut.


Telefonun köşelerinin ve kenarlarının kavisli yapısı ile, 5.8 inç ekran büyüklüğü olmasına rağmen normal el büyüklüğüne sahip biri çok rahat tek el ile kullanabiliyor. Daha küçük el büyüklüğüne sahip biri ise, yine aynı şekilde kullanabilir fakat hareketli bir durumdayken kullanılması, narin yapısından dolayı tereddüt ettiriyor.

Küçük ele sahip kullanıcılar için bir özellik mevcut, parmak izi okuyucusunda parmağınızı yukarıdan aşağıya doğru bir hareketle kaydırdığınızda, bildirim paneli açılıyor. Sık kullanmasam da hoşuma giden bir özellik olduğunu söyleyebilirim. Bu özelliği kullanmak için telefon ayarlarından Gelişmiş Özellikler sekmesi altında Parmak sensörü hareketlerini açmanız gerekiyor.

Samsung, parmak izi teknolojisini ilk kullandığı günden itibaren hep fiziksel home butonuna entegre olarak sundu. Galaxy S8'de parmak izi okuyucusu, ana kameranın sağ tarafında dikdörtgen ve dik bir yapıda duruyor.
Parmak izi ile telefonu açmak istediğinizde, her seferinde telefonu elinize almanız gerekiyor. Bu durumda alternatif kilit açma çözümleri daha mantıklı olabiliyor.
Galaxy S8 Plus'ta bunun daha zor olduğunu belirteyim.

Bilindiği üzere artık fiziksel butonlar yerine yazılımsal butonlar var. Ayrıca bu yazılımsal butonları gizleyebiliyorsunuz. Yeniden ortaya çıkmaları için, ekranın en altından parmağınızı yukarıya doğru çekmeniz gerekiyor. Home butonu her ne kadar yazılımsal olsa da aslında altında bir donanım yatıyor; 3D Touch teknolojisi.
Kullanımı kolaylaştıran en büyük yeniliklerden biri olduğunu söyleyebilirim. Bu teknoloji, bulunduğu noktaya uygulanan basıncı algılayarak sanal bir buton görevi görüyor. Yazılımsal butonları gizleme ayarınız açıksa, her seferinde alttan çekip home butonuna basmanız gerekmiyor. Home butonunun olduğu kısma hafif bastırdığınızda telefon ana ekrana dönüyor.
Telefon kilit ekranındayken güç tuşu yerine yine home butonuna bastırarak ya da iki kere dokunarak ekranı açabiliyorsunuz. Telefon kilidini açmadan bildirimleri okumak isterseniz, ciddi kolaylık sağlıyor.

Benim, güvenlik sistemlerinden en çok kullandığım ise Yüz Tanıma teknolojisi. İris tarayıcı, parmak izi okuyucu ve pin girmek bana biraz daha zor geliyor açıkçası. Yüz Tanıma teknolojisini seçmemin sebebi, her ışık koşulunda ve esnek uzaklıklarda hızlı bir şekilde yüzü tanıyıp açması. İrin tarayıcı da çok hızlı bir şekilde tepki veriyor fakat dışarıda iken telefonu dimdik yüzünüze yakın bir şekilde tutmanız biraz garip gözüküyor.

Parmak izi okuyucusunun zorluğunu daha önce bahsettiğim gibi, kullanımı uğraştırıcı ve zahmetli.
Pin ise, yüzünüzü karanlıkta tanıyamadığı durumda veya elinizi parmak izine değdiremeyeceğiniz durumda imdadınıza yetişiyor.

Kullanılabilirlik adına bir gelişme de şarj soketinin değişmesi ile olmuş. Eski tip micro USB Type-B soketten yeni nesil Type-C soketine geçilmiş. Bunun getirdiği kolaylık ise, şarj soketinin köşesiz olması yani şarj fişinin sokete her iki yönde de takılması. Bu sayede gece telefonu şarja takmaya çalışırken, telefonun altını çizerek haritaya çevirmiyorsunuz.

Hoparlör ve kulaklık;

Samsung'un bu telefon ile birlikte stereo yani çift kanal hoparlör sistemine geçmesini bekliyordum fakat ne yazık ki hayal kırıklığına uğradım. Buna rağmen sanal 7.1 desteği ve performanslı bir ses yongası ile desteklenen hoparlör, stereo olmasa da premium hissi veriyor. Ses seviyesinin de tatmin edici düzeyde olduğunu belirteyim.

Konumu ise alt kısım. Type-C soketinin sağında kalıyor. Telefon dik konumdayken bir sorun yok fakat yan kullanımlarda hoparlörü elinizle kapatabilirsiniz.

Kulaklık, Samsung'un stereo hoparlör eksiğini tamamlar nitelikte bir ürün olmuş. Diğer markalar Type-C soketi kullanmasına rağmen, Samsung halen 3.5 mm soket ile yola devam ediyor. Yakın zamanda satın aldığı AKG firmasının bir ürünü çıkıyor kutudan. Kablosu kumaş kaplı ve elde tutuş hissi gayet iyi. Eski karışmayan kablo tipine göre daha karışan bir yapıda olduğunu söyleyebilirim. Bu biraz can sıkıcı.
Ek olarak, siyah bir telefonda, nihayet siyah bir kulaklık çıkıyor!

Kulaklığın performansına değinecek olursam, tiz sesler oldukça başarılı. Halihazırda geçerli olan ayarlarda tiz oranı biraz fazla gelebiliyor, SoundAlive üzerinden 1-2 kademe Bass tarafına kaydırıldığında bu sorun da aşılmış oluyor. Bass demişken, kulaklığın bass performansının iyi olmadığını belirtmek istiyorum.

Ekran ve ekran oranı;

Geldik can alıcı noktaya; ekran. Samsung'un en gelişmiş SuperAMOLED ve kavisli ekranı kullanılıyor. Diğer Edge ekranlara göre daha zarif bir kıvrım var diyebilirim. Bu ekranı ise Gorilla Glass 5 koruyor. Her ne kadar Gorilla Glass 5 olsa da, telefon en ufak bir hatada çizilecek gibi bir his veriyor. Elde tuttuktan sonra anlayabilirsiniz.

Önceki SuperAMOLED nesillerine bakıldığında, Galaxy S8'in renkleri artık mükemmeliyete ulaşmış durumda. Tamamen gerçekçi diyemesem de, göz kamaştırıyor.

Ekranın her iki tarafı da kavisli olmasına rağmen, telefon elinizdeyken kenarlarına alıştıktan sonra değmiyorsunuz.

Ekran oranı da alışmış olduğumuz bir oran değil. Alıştığımız ve en sık kullanılan 16:9'luk ekran oranı artık rafa kalkmış durumda. 18.5:9 ekran oranı mevcut. Bu şu demek oluyor. Genişlikte herhangi bir değişiklik yok fakat yükseklikte 2.5 puan bir artış var. Telefonu yan kullandığınızda ise bu oran tamamen şaşıyor.

18.5:9 oranın eksileri yok değil. Telefonun kendi kamerası dahil birçok telefon ve kamera 16:9 formatında video çekiyor ve içerikler de aynı şekilde 16:9 formatında. Tabi bunun getirdiği bir eksiklik var.


16:9 formatındaki videoları izlerken, fotoğrafta görülen şekilde sanki ekran küçükmüş gibi bir görüntü mevcut. Aslında olması gereken bu fakat telefonun ekran oranı 18.5:9. Yani biraz daha uzun.

Videoyu ekrana sığdırmak istediğinizde ise, ekranda beliren "ekrana sığdır" butonuna tıklamanız gerekiyor.
Bu özellik her uygulamada bulunmuyor. YouTube'da videoyu açtıktan sonra bir kere ekrana dokununca sağ üstte butonu görebiliyorsunuz. Bu HTML5 özelliği mi, YouTube'un özelliği mi bilmiyorum.

Örneğin PuhuTV'de bu özellik bulunmuyor. Fi'de S8'i gözlerimize sokarak "sonsuz ekran" vurgusu yapmalarına rağmen bu özellik yok. Bu konuda geri bildirim yaptım fakat dönüş olmadı.

Video dışında, Instagram ve WhatsApp gibi hikaye bölümü bulunan uygulamalarda, alt ve üst kısımda boşluk bırakmamak için otomatik sığdırma yapılıyor ve içerik yanlardan biraz kırpılmış oluyor. Buna da Facebook'un bir çözüm bulması gerekiyor. Zira sadece Galaxy S8 değil, LG G6 ve gelecek telefonlarda da aynı ekran oranı olacağından, ayak uydurulması gerekiyor.

18.5:9 ekranın avantajları da yok değil. İnternet kullanımında oldukça işlevli. Daha uzun web sayfaları görmenize yarıyor.

Telefon 3 farklı çözünürlük modunda çalışabiliyor. Bunlar tam değerler olmasa da HD, Full HD ve 2K çözünürlükler. Samsung'un bu çözünürlüklere verdiği isimleri ise sırayla HD+, FHD+ ve WQHD+.







Ben FHD+ modunda kullanıyorum, WQHD+ modu ile arasında bir fark göremedim. Düşük çözünürlüğün tek eksi yönü, YouTube gibi video platformlarında video çözünürlük seçeneklerinde 1080p üstü çözünürlük sunulmaması olmuş.
Bu PuhuTV'de geçerli değil.

Kamera;

Abartılı konuşmayacağım (ciddiyim). Gördüğüm en iyi ön kameraya sahip telefon diyebilirim. Otomatik odak ve ışık olmayan ortamlardaki performansı muazzam. Açı olarak Note serisinin çok gerisinde kalması dışında, kalitesi açısından daha iyi telefon görmedim.
Renkleri gayet doğal ve yerinde çekiyor, algoritması olması gereken düzeyde ve ışıksız ortamda bile çok hızlı odaklayıp yüz tanıyabiliyor.

Örnek fotoğraf: Instagram post by Asım Demir • Jul 19, 2017 at 6:03pm UTC

Ana kamera için de aynı şeyleri söyleyebilirim. Gördüğüm en iyi arka kamera. Çekilen videolarda gimbal vari performans sergiliyor. Yaptığım tüm çekimler otomatik modda olmasına rağmen, her koşuldaki çekimlerde çok başarılıydı. Ters ışıkta bile hakkını veriyor.

Orijinalleri: S8 inceleme - Asım Demir

Çekilen nesneyi veya manzarayı tespit ederek, otomatik olarak hızlı bir şekilde ayar yapıyor ve çekimi çok hızlı gerçekleştiriyor. Video çekerken, sürekli odaklamaya çalışmıyor, odağı bir kere tutturup devamını çok hızlı bir şekilde getiriyor.

Kamerada ek olarak ürün tanıma modu mevcut.
Kameranın diğer modları, her zamanki Samsung modları, ek olarak bahsetmeyeceğim.

Bixby;

Bixby, Samsung'un sesli asistanı fakat ülkemizde henüz kullanılmıyor bu özellik. Söylenene göre Türkçe desteği olacakmış.
Bunun dışında pek kullanmıyorum. Uygulamasında Facebook bildirimleri, YouTube trend videoları, yaklaşan etkinlikler, hava durumu, Samsung Health değerleri gibi özetler mevcut.


Aksesuarlar;

Samsung'un en başarılı kutu içeriği, S8 ailesi ile birlikte geliyor. Kutu içine dahil olan aksesuarlar bu şekilde;
  • Micro Type-B USB / Type-C çevirici
  • OTG kablosu
S8 ailesi ile birlikte ilk defa, aksesuarlar telefonun rengi ile uyumlu oluyor.

Performans;

Performansa çok değinmeyeceğim, S6'dan bu yana olan tüm telefonları için performansın tartışılmasına gerek yok. Hepsi çok performanslı ve yeterli telefonlar. Her oyunda, yüksek detaylarda gayet akıcı ve sorunsuz bir deneyim mevcut.

Türkiye'de olan modellerde sadece Exynos 8895 işlemci bulunuyor. Amerika ve Çin pazarında bulunan Snapdragon versiyonu ile benzer performansa sahip. Tek eksiği, LTE modeminin bir gömlek düşük kalması.


Geekbench testi bu şekilde. Şarj durumuna ve oda sıcaklığı duruma göre değişiklik gösterebiliyor. Çoklu çekirdekte en fazla 6700'lü değerleri gördüm. Bu sayılar pek bir şey ifade etmese de, meraklıları için belirtmekte fayda var.

Performans bölümüne ekleyebileceğim bir diğer konu da; Cihaz Bakımı uygulaması.
Telefona entegre olarak gelen uygulamada, cihazın hafızasındaki gereksiz dosyaları silme, belleği temizleme gibi birçok işlev mevcut.

Uygulama Clean Master altyapısını kullanıyor.

Arayüz;

Samsung'un yeni nesil Experience arayüzünü kullanıyor telefon. Eski TouchWiz arayüzünden birçok farkı mevcut. Arayüz daha da sadeleştirilmiş ve animasyonlar daha hoş hale getirilmiş. Uygulama simgeleri de aynı şekilde daha şık.


Telefonun aldığı ilk güncelleme ile birlikte, ana ekrandan menü ekranına parmağınızı aşağıya veya yukarıya doğru kaydırdığınızda hafif bir kasma oluyordu. Bu kasma da temmuz ayı güvenlik güncellemesi dahilinde çözüldü. Bunun dışında Samsung'un en stabil arayüzü.

Batarya;

Batarya 3000 mAh değerine sahip ve 1.5 saatte %100 konuma geliyor.
Normal kullanım senaryosunda çok rahat günü çıkarıyor.
Note serisi ile benzer süreler. Fazla detaya inmeyeceğim.



Telefon ile ilgili söyleyebileceklerim bu kadar. Kaçırdığım veya hatalı olduğum kısımlar olabilir, yorum yapabilirsiniz.
Ufak çaplı sorulara cevap verebilirim, teşekkürler :)
Hocam nasıl yazdınız böyle, kör oldum :D
 
Uyarı! Bu konu 6 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Geri
Yukarı